Binlerce Kadın Şiddeti Tarsus'ta Kınadı
8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Türkiye’nin 64 ilinden ve KKTC’den Mersin’in Tarsus ilçesine gelen kadınlar, şiddeti kınamak için sessizce yürüyüş yaptılar.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Türkiye'nin 64 ilinden ve KKTC'den Mersin'in Tarsus ilçesine gelen kadınlar, şiddeti kınamak için sessizce yürüyüş yaptılar.
Türk Kadınlar Birliği ve Tarsus Belediyesi tarafından organize edilen yürüyüş Aznakay parkında başladı. Tarsus Kaymakamı Hasan Göç, Belediye Başkanı Şevket Can, Mersin Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Kerim Tufan destek verdiği yürüyüşte, "Suça hoşgörüye son", "Meleği, Özgem canım yanıyor", "Caydırıcı ceza", "Kadına iş" ve "Erkeklerin sevgisi her gün 3 kadın öldürüyor" dövizler taşındı.
Sessiz protesto yürüyüşü Cumhuriyet Alanı'nda Türk Kadınlar Birliği Başkanı Sema Kendirci Uğurman'ın Atatürk Anıtı'na çelenk sunmasıyla son buldu.
Burada bir konuşma yapan Türk Kadınlar Birliği Tarsus Şube Başkanı Figen Aktan, kadın olarak haklarını ve bu hakların korunmasını istediklerini söyledi. Aktan, "Biz kadınız, biz insanız ve insan olarak haklarımızı ve bu hakların korunmasını talep ediyoruz. Ne yazık ki, canımız yandı, Özgecanımız. Gün, birlik beraberlik günüdür, gün, rahat nefes alabilme günüdür. Gün, herkesin el ele vermesi gereken gündür. Canımız yandı. Özgecanımız, meleğimiz. Bu günden sonra biz kadınlar, hiçbir şeyin eskisi gibi olmasına müsaade etmeyeceğiz" dedi.
Daha sonra söz alan Türk Kadınlar Birliği Başkanı Sema Kendirci Uğurman ise 8 Mart Kadınlar Günü tarihini anlattı. Uğurman, "Kadını baskıdan, şiddetten ve eşitsiz konumundan kurtaracak, söz ve karar mekanizmalarında eşit temsilini ve eşit katılımını sağlayacak gerçek demokrasiye ulaşıncaya kadar mücadelemizin süreceğine söz veriyor ve tüm kadınımızı ve erkeğimizi bu mücadelede bizimle olmaya davet ediyorum" ifadesini kullandı.
Kadına yönelik her türlü ayrımcılığın, bu ayrımcılığı yapanların, şiddet uygulayanların, bunları koruyanların karşısında olacaklarını belirten Belediye Başkanı Şevket Can, hiç kimse anasından cinsiyetini seçerek doğma şansına sahip olmadığını söyledi. Can, "Yine Anayasamızda yapılan son değişikliklerle kadınlarımıza tanınan bazı hakların ayrımcılık sayılmayacağı düzenlemesi yapılarak kadınlarımıza pozitif ayrımcılık kabul edilmiştir. Hiç kimse anasından cinsiyetini seçerek doğma şansına sahip değildir. Bu nedenle erkek veya kadın olmanın bir diğerine üstün olma hakkı söz konusu bile olamaz. Tarih boyunca erkek ve kadına, fiziksel ve duygusal farklılıklarından dolayı değişik görevler ve sorumluluklar verilmiştir. Maalesef, kadın temel görevleri haricinde, sosyal hayatta, iş yaşamında, siyaset sahnesinde, erkekler kadar yer alamamıştır. Kadın ve erkek fırsat eşitliği kavramının, toplum tarafından kabul görmeye başlamasından sonra, kadınlar sosyal hayatta, iş yaşamında ve siyasette her geçen gün daha çok yer almaya başlamıştır. Bir an önce bu süreç hızlandırılmalı ve kadınlarımızın temsili ve katılımı sağlanmalıdır. Kadın merhametin, sevginin, hoşgörünün, özverinin timsalidir" dedi.
Kadın, annelik gibi kutsal bir görevi üstlenen ve bunun yanında yaşamın her zorluğunu omuzlarında taşıyan fevkalade bir varlık olduğunu altını çizen başkan Can, "Toplumun en önemli yapı taşı aile, ailenin de en önemli unsuru anne, yani kadındır. Tarih boyunca kadınlarımıza, diğer toplumlara göre çok daha fazla önem verdiğimiz görülmektedir. Kadınlarımız da dünyanın hiçbir coğrafyasında görülmeyecek özverilerle, bu toprakların vatan olmasında, erkeklerle beraber mücadele vermiştir. Geçtiğimiz gürlerde vahşice katledilen Özgecan kızımızın adının yaşatılması için Tarsus Yaşam Boyu Eğitim ve Spor Merkezi'nin ismini Özgecan Aslan Yaşam Boyu Eğitim ve Spor Merkezi olarak değiştirdik. Kadına yönelik her türlü ayrımcılığın, bu ayrımcılığı yapanların, şiddet uygulayanların, bunları koruyanların karşısındayız ve karşısında olacağız. Ayrımcılık ve şiddete maruz kalan, yaşam hakkı elinden alınan, kısıtlanan yada kısıtlanmak istenen tüm kadınlarımızın koşulsuz olarak yanında alacağız, Biz, her kadının kendini özgür ve eşit bir şekilde ifade etme, nasıl yaşayacağını, nasıl davranacağını ve nasıl giyineceğini nasıl ve nerede konuşacağını, kendini nasıl ifade edeceğini tamamen kendisinin belirleyeceğini, bu hususlarla ilgili sonsuz bir hak ve özgürlük içerisinde olması gerektiğine yürekten inanıyoruz. Başta şehit anneleri olmak üzere, tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyorum" dedi.
Tarsus Kaymakamı Hasan Göç ise 8 Mart'ları hanımların elinden, zekasından, zarafetinden çıkan etkinliklerle, programlarla, festivallerle, şenliklerle kutlamak istediklerini ama maalesef bu etkinliklerin üzerine kara bulutlar çöktüğünü ifade etti. Kaymakam Göç, "Hemen hemen her gün ülkemizin dört bir tarafında kadına şiddet artık olağan bir şey olmuş, cinayetlerle uyanıyoruz. Her gün haberlerde bunları izliyoruz. Belki bu biraz da bir geçiş döneminde olduğumuzun da habercisi, geçmişte de şiddet vardı. Bugün de var ama bugün kadınımız daha eğitimli, daha bilinçli şiddete 'dur' diyor. Boşanmak istiyor. Biriyle mecbur yaşamak zorunda değilim diyor. Çocuğuna, kendisine, kişiliğine, kimliğine sahip çıkıyor ve onun karşılığında da şiddet görüyor, cinayete maruz kalıyor. Artık kadınlarımız daha güçlü ama gönül ister ki bu şiddet hiç olmasın, cinayetler hiç mi hiç olmasın. Bu sorunları çözmemizin, bu sorunların üstesinden gelmemizin tek yolu kadınlarımızın eğitim seviyesini yükseltmek, kadınlarımızın haklarını daha rahat kullanabileceği imkanlar sağlamak. Kadınlarımız çalışma hayatına daha fazla girecek diyorlar. Aslında öyle değil şu Tarsus'un ovasına indiğiniz zaman bu ovanın işinin yüzde 90'ı kadınlar tarafından yapılıyor. Kadın burada iş hayatında, ev hanımları zaten çalışıyor. O evin yükü başlı başına bir iş, bir erkeğin üzerinden gelemeyeceği bir iş ama adı yok, karşılığı yok, ücreti yok, güvencesi yok. İnşallah bunlar da önümüzdeki dönemlerde çözülecek. Neyle çözülecek? Kadınlarımızın onurlu ve kararlı duruşlarıyla çözülecek. Bunun çözüm yollarından birisi de, Türk aile örfünde kadınlarımız aslında ailenin merkezinde, burada kadınlarımız kendilerini daha ciddi bir şekilde gösterdikçe, çocuklarının eğitimine daha fazla önem verdikçe, kız ve erkek çocuklarını eşit bir şekilde, eşit muameleyle yetiştirdikçe bence bunlar buralardan çözülmeye başlayacaktır. Hem birey olarak, hem sivil toplum kuruluşları olarak, hem tüm toplumumuz ve devletimiz olarak bu işlerin üzerine gittikçe bu sorunların inşallah gelecekte konuşulmayacağını, sorun olmaktan çıkacağını ümit ediyorum. Kadınların elinin değdiği bir dünyada, daha güzel, mutlu bir dünyada yaşamak dileğiyle" ifadelerine yer verdi.
Konuşmaların ardından kadınlar Tarsus Belediyesini ziyaret ederek, Belediye Başkanı Şevket Can'a ilgilerinden dolayı teşekkür ettiler.
Kadınlar gün boyunca Tarsus'un tarihi ve turistik yerlerini gezdiler. - MERSİN