Bodurm - İlker Başbuğ, Bodrum'da Okurlarıyla Buluştu
İlker Başbuğ, Bodrum'da okurlarıyla buluştu Genelkurmay eski Başkanı Emekli Orgeneral İlker Başbuğ, Bodrum'da düzenlenen imza gününde okuyucuları ile buluştu.
İlker Başbuğ, Bodrum'da okurlarıyla buluştu
Genelkurmay eski Başkanı Emekli Orgeneral İlker Başbuğ, Bodrum'da düzenlenen imza gününde okuyucuları ile buluştu.
Genelkurmay eski Başkanı Emekli Orgeneral İlker Başbuğ Milta Bodrum Marina Çarşısı'ndaki D&R Mağazası'nda düzenlenen imza gününe katıldı. Başbuğ okuyucuları için 2015 yılında Kaynak Yayınları'ndan çıkan 'Nasıl Bir Türkiye' ve Remzi Kitabevi'nden çıkan 'Ermeni Suçlamaları ve Gerçekler' isimli kitaplarını imzaladı. Geçmiş yıllarda çıkan kitaplarını okuyucuları için imzalayan Başbuğ, çocuk okurlara ayrıca bir ilgi gösterdi. Fotoğraf çektiren ve küçükleri kucağına alarak seven Başbuğ, hiçbir fotoğraf talebini geri çevirmedi. Bir okurunun fotoğraf çekilirken gözyaşlarını tutamaması üzerine Başbuğ teselli etti. Okuru ise, "Kendimi tutamadım, bir nedeni yok, duygulandım" dedi.
BU SORUNUN İÇİNDEN NASIL ÇIKILACAK GERÇEKTEN ZOR BİR SORU
Genelkurmay eski Başkanı Emekli Orgeneral İlker Başbuğ, imza etkinliği arasında basın mensuplarının da sorularını yanıtlardı. Başbuğ, Suriye, seçim ve koalisyon sürecini değerlendirip, "Türkiye gündemini yakından ilgilendiren konuların başında Suriye sınırındaki gelişmeler oluşturuyor. Sınıra baktığımızda, maalesef üç tarafından paylaşılmış durumda. Çok az bir kısmını Suriye devleti kontrol ediyor. Bir kısmı tamamen IŞİD kontrolünde, bir kısmı PYD kontrolünde. Parçalı karışık bir durum var. Türkiye'yi rahatsız eden bir durum. Bu sorunun içinden nasıl çıkılacak gerçekten zor bir soru. Geçmişe bakmak lazım. Aslında Irak bağlamında, Irak'ın kuzeyinde yaşadığımız olayları, bir nevi Suriye'nin kuzeyinde yaşıyoruz. Tabii durum gerçekten vahim. Türkiye'nin güvenliğini ilgilendiren bir konu. Ama belki de en doğrusu, yapılması gereken aslında tabii ki önemli olan merkezi Suriye Devleti'nin o bölgede olması lazım. O bölgedeki mücadeleyi Suriye devletinin kendisi yürütmesi lazım. Bu maalesef şu anda o bölge Suriye Devleti'nin kontrolü dışında olan bir bölge. İran, ABD var koalisyon güçleri var. Karmaşık bir durum. Nasıl çıkılacak ben de bilmiyorum. Gerçekten zor bir konu. Aslında uluslararası hukuk içinde kalarak en doğrusu merkezi hükümetle, yani Suriye Devleti ile bence ilişkilerin en kısa zamanda normale çevrilerek, Suriye Devleti'ni de desteklemek suretiyle bu soruna çözüm bulunması daha iyi olur diye düşünüyorum. Aksi takdirde çok problemli bir durum" dedi.
GÜVENLİK SORUNU OLACAK
Başbuğ, Türkiye'deki ve Bodrum'daki mülteci sorununda da değinerek, "Suriye bağlamında Türkiye'de 2 milyona yakın Suriyeli var. Bodrum'da bile ana problemlerden biri. 2 milyon insan çok büyük ciddi bir sorun. Güvenlik sorunu. Şimdi pek güvenlik boyutu hissedilmiyor, ama yakın zamanda çok ciddi bir güvenlik sorunu olacak. İşsizlik sorunu var. Türkiye'nin işsizlik sorunu zaten devam ediyor. Üstüne bir de bunlar ekleniyor. O sorun da gittikçe ciddileşiyor. Nasıl çözülecek, fevkalade zor bir durum" ifadelerini kullandı.
İRAN, ABD VE TÜRKİYE İŞBİRLİĞİNE GİTMELİ
İran, ABD ve Türkiye'nin işbirliğine gitmesi gerektiğini söyleyen İlker Başbuğ şöyle devam etti: "Netice olarak, Suriye'de merkezi hükümet var. Kuzey bölge tamamen boşluğa bırakılmış. Terör örgütleri orada cirit atıyor. Keşke bu noktalara bu duruma gelinmeseydi. Koalisyon kuvvetlerinin bölgede varlığı sürüyor. İran, ABD yani Türkiye işbirliğine gitmeli. Basit bir sorun değil, karmaşık bir sorun. Keşke bu karmaşık noktaya getirilmeseydi."
KOALİSYONLARDAN KORKMAMANIZ LAZIM
Seçimlerden sonraki koalisyon sürecini değerlendiren Başbuğ, "Demokraside iki temel prensip çok önemli. Biri iktidarların seçimle gelmesi, seçimle gitmesi. 7 Haziran seçim sonuçlarına bakarsanız Türkiye'de demokrasinin sağlıklı işlediğini söyleyebiliriz yani bunu teyit ediyor. Bir de demokrasilerde bazen çoğunluk, demokrasiye zarar verebiliyor. Önemli olan çoğulculuk. Aslında baktığınız zaman, Türk halkı seçim sisteminin bir sonucu olarak belki 2002'den 2015'e kadar çoğunluk görüyorsunuz ama aslında 2002'de ne oldu bir Genç Parti olayı vardı. Onun tabii seçim barajından ötürü çok ciddi etkisi oldu biliyorsunuz. Sonra 2007 seçimleri, 2011'de HDP, parti olarak girmedi, yine çoğunluk geldi. İşte 2015'te çoğulcu bir parlamentoyu görüyoruz. Bu ülke bence demokraside çoğulculuğu istiyorsanız koalisyonlardan korkmamanız lazım. Koalisyonlar gayet tabii olabilir. Partilerin en asgari müşterekte birleşmesi lazım. O önemli. Bugün asgari müşterekte kimler birleşir diye baktığımız zaman iki alternatif gözüküyor. AKP ile CHP ve AKP ile MHP. MHP ile HDP'nin asgari müşterekte birleşme şansı yok gerçekten de. Bu iki alternatifler var. Önümüzdeki günlerde göreceğiz. Bakalım hangisi gerçekleşecek" diye konuştu.
Başbuğ'a kitap imzalatanlar arasında Uğurkan Erez de vardı. Erez'de Başbuğ ile sohbet edip, şakalaştı. Başbuğ, Erez'e "Şık mıyım?" diye espri yaparak soru sordu. Erez ise "Siz her zaman şıksınız" diyerek yanıtladı. Erez, kitabını imzalattıktan sonra hatıra fotoğrafı çekildikten sonra ayrıldı. İlker Başbuğ, yaklaşık 2,5 saat boyunca okurları için kitaplarını imzaladı. Zaman zamanda kısa kısa sohbet edip fotoğraf çekildi.