Bombalama Davasında 2 Beraat
İzmir'in Buca ilçesi Şirinyer semtinde 2007 yılında, 1 kişinin öldüğü, 10 kişinin yaralandığı ikiz bombalı terör saldırısı gerçekleştirdikleri ve PKK terör örgütü üyesi oldukları iddiasıyla yargılanan Fırat Yağmakan 2 kez ağırlaştırılmış müebbet...
İzmir'in Buca ilçesi Şirinyer semtinde 2007 yılında, 1 kişinin öldüğü, 10 kişinin yaralandığı ikiz bombalı terör saldırısı gerçekleştirdikleri ve PKK terör örgütü üyesi oldukları iddiasıyla yargılanan Fırat Yağmakan 2 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 268 yıl, ikizi Murat Yağmakan ile Ziver Turan da iki kez ağırlaştırılmış müebbet ve 262'şer yıl hapis cezasına çarptırıldı. Fırat Yağmakan hakkındaki kararı onayan Yargıtay 9'uncu Ceza Dairesi, tutuklu sanıklar Murat Yağmakan ve Ziver Turan'ın beraat etmesi gerektiğini belirtti. Tekrar görülen davada mahkeme Murat Yağmakan ile Ziver Turan'ın beraatine karar verdi.
Buca'nın Şirinyer semtinde 2 Ekim 2007'de meydana gelen iki ayrı yerdeki patlamada, halı mağazasında çalışan 29 yaşındaki Atilla Eraslan öldü, toplam 10 kişi yaralandı. Olayla ilgili olarak yakalanan Fırat Yağmakan'dan yarım kilo TNT patlayıcı ile 2 kilo potasyum ve amonyum nitrat karışımı kimyasal madde ele geçirildi. Fırat Yağmakan ile daha sonra gözaltına alınan ikizi Murat Yağmakan ve dayıları Ziver Turan tutuklandı. Murat Yağmakan ve Ziver Turan, iki yıl tutuklu kaldıktan sonra 2009 yılında tahliye edildi.
Yargılama sonunda, geçen yıl 27 Eylül'de yapılan son duruşmada, mahkeme heyeti sanıklar Fırat Yağmakan, Murat Yağmakan ve Ziver Turan'ı, Atilla Eraslan'ın ölümüne ve 10 kişinin de yaralanmasına sebep oldukları iddiasıyla ikişer kez müebbet ve 262'şer yıl hapis ile 2'şer bin TL para cezasına çarptırdı. Fırat Yağmakan'a ayrıca motosikleti çaldığından dolayı da 6 yıl hapis cezası verildi. Tutuksuz sanıklar Murat Yağmakan ve Ziver Turan hakkında da yakalama kararı çıkartıldı. Ceza alan iki sanık polis tarafından yakalanıp, tutuklandı. Sanıkların avukatı Zeynal Değirmenci kararın temyizi için Yargıtay'a başvurdu.
Geçen 23 Mayıs'ta Yargıtay 9'uncu Ceza Dairesi'nde duruşmalı görülen davaya sanıkların avukatı Zeynal Değirmenci de katıldı. Daire, sanıklar Murat Yağmakan ve Ziver Turan hakkında, 'Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma, kasten öldürme, kasten öldürmeye teşebbüs, patlayıcı madde bulundurma' suçlarını işlediklerine dair, ihbar haricinde, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilmediğini belirtti. Beraatleri yerine, dosya kapsamı ile doğrulanamayan yazılı gerekçe ile mahkumiyetlerine karar verilmesinin kanuna aykırı olduğunu belirtti. Mahkumiyet kararının bozup, bu sanıkların tutukluluk hallerinin kaldırılmasına karar verdi. Bu kararla birlikte Murat Yağmakan ve Ziver Turan tahliye edildi.
Bozma kararının ardından, İzmir 10'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde tekrar görülen davaya, tutuksuz yargılanan sanıklar Murat Yağmakan ve Ziver Turan ile avukatları Zeynal Değirmenci, Nezahat Paşa Bayraktar, ölen Atilla Eraslan'ın babası İrfan Eraslan, müşteki ve mağdurlar Murat Özşevik, Hüseyin Güner, Mehmet Kellevezir, Metin Bayas ve Cemal Özdemir katıldı. İrfan Eraslan, mahkemenin Yargıtay'ın kararına direnmesini, sanıkların cezalandırılmasını talep etti. Diğer mağdur ve müştekiler de aynı yönde istekte bulundu. Cumhuriyet Savcısı Mehmet Yılmaz ise bozma kararı uyarınca, sanıklar Murat Yağmakan ve Ziver Turan'ın beraatlerine karar verilmesini talep etti.
Sanıkların avukatı Zeynal Değirmenci, "Dosya kapsamına göre gerek bu sanıklar gerekse hakkında mahkumiyet kararı onanan sanık yönünden olayı müvekkilerim gerçekleştirmemiştir. Olayı gerçekleştiren kişiler istihbarat (MİT) tarafından bilinmektedir. Hatta tarih önünde bu hususun daha sonra ortaya çıkıp aydınlanacağı açıkça görülmüştür. Yargıtay'ın bozma kararı yerinde olmakla birlikte eksiktir. Çünkü hazırlanan iddianameye göre her üç sanığın da hukuki durumu aynıdır. Eğer iddia olunan ve kabul edilen karara göre somut olay bu şekilde gerçekleşmiş ise ve Murat ile Ziver'in beraatine karar verilmişse, sanık Fırat da suçsuzdur. Onun da beraat etmesi gerekirdi. Fakat bu olay tam aydınlanmamış olup bir gün somut maddi gerçek ortaya çıktığında bu sanıkların her üçünün de suçsuz olduğu anlaşılacaktır. Biz devletin istihbarat birimlerinin bu olayın faillerini bildiği kanaatindeyiz ve bir gün bu istihbarat belgeleri deşifre olduğunda asıl suçlular da ortaya çıkacaktır. Bu nedenle sanıkların beraatine karar verilsin" dedi.
Hakim Ali Sayın başkanlığındaki İzmir 10'uncu Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, taleplerin ardından, Yargıtay'ın bozma kararına aynen uydu. Daha önce ağır cezalar verilen her iki sanığın beraatine karar verilerek, dava bitirildi. - İzmir