Borsa Istanbul'da 15 Temmuz Şehidinin Nöbetini Ağabeyi Devraldı (2)
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminde ele geçirmeye çalıştığı Borsa İstanbul'u savunurken şehit olan polis Mehmet Şevket Uzun'un ağabeyi Jandarma Özel Harekatçı Mete Uzun, borsanın yeni güvenlik amiri olarak görevlendirildi.
MÜCAHİD EKER - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminde ele geçirmeye çalıştığı Borsa İstanbul'u savunurken şehit olan polis Mehmet Şevket Uzun'un ağabeyi Jandarma Özel Harekatçı Mete Uzun, borsanın yeni güvenlik amiri olarak görevlendirildi.
FETÖ mensubu darbeciler, 15 Temmuz'da ele geçirmeye çalıştıkları Borsa İstanbul'da da kendilerine direnen emniyet güçlerine ve vatandaşlara ateş açmış, burada polis memuru Mehmet Şevket Uzun ve Sarıyerli Fatih Satır'ı şehit etmişti. Bir vefa göstergesi olarak borsa bahçesinde şehitlerin fotoğraflarının bulunduğu 15 Temmuz Şehitler ve Gaziler Anıtı'nı açan Borsa İstanbul yönetimi, şehitlerin ailelerine ilgi ve desteğini sürdürüyor.
Şehit polis Uzun'un ağabeyi Jandarma Komando Özel Harekatçı Astsubay Kıdemli Başçavuş Mete Uzun, Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Himmet Karadağ'ın daveti üzerine bir ay önce kurumun güvenlik amiri olarak atandı.
Karadağ'ın, "Güvenlik için tam bizim aradığımız biri." ifadeleriyle tanıttığı Uzun, 20 yıllık görev safahatının çoğunluğunun özel harekat ve özel timlerde geçtiğini, 2008 yılında Tunceli'de teröristlerle giriştikleri bir çatışmada şarapnel parçasıyla alnından yaralandığını ancak şehitlik mertebesinin 15 Temmuz'da kardeşine nasip olduğunu söyledi.
Kardeşi ile gurur duyduğunu ifade eden Uzun, "Şehitlik onun nasibiymiş. Allah bize de nasip etsin. Kendisi inşallah peygamber efendimize komşu, bizlere de şefaatçi olur." dedi.
Her gün sabah ilk önce şehit kardeşinin fotoğrafının bulunduğu borsa bahçesindeki anıta gidip dua ettiğini ve burada kardeşinin yüzünü sevdiğini anlatan Uzun, "İnşallah kardeşimin emanetine bıraktığı yerden ben devam edeceğim." dedi.
"Güvenlik tedbirlerini artırdık"
Uzun, mesleki tecrübesi dolayısıyla güvenliğin kendisi için zaten yabancı bir konsept olmadığını, herhangi bir olay durumunda borsanın ve çalışanların emniyeti için her türlü tedbiri almak üzere gayret ettiklerini bildirdi.
Göreve geldikten sonra ülkenin yaşadığı süreci de dikkate alarak Borsa İstanbul'da güvenlik tedbirlerini artırdıklarını vurgulayan Uzun, şunları kaydetti:
"Girişte tam teçhizatlı güvenlik görevlisi arkadaşlarımız nöbet tutuyor. Her sabah girişte onlara dikkat etmeleri gereken hususları anlatıyorum. Ardından içerideki güvenlik güvenlik görevlisi arkadaşlarla istişarede bulunuyoruz. Tam teçhizatlı güvenlik görevlisi arkadaşlarla çepeçevre bir şekilde sürekli rutin devriye faaliyetlerimizi icra ediyoruz. Yerleşkemiz büyük olduğu için sürekli hareket etmek gerekiyor. Yapılan faaliyetleri ve yerleşkedeki bütün hareketliliği kameralar üzerinden de takip ediyoruz. Güvenlik onusunda üst yönetimimizle koordine halindeyiz. Dikkatli, hassas ve emniyetli bir şekilde hem kuruma hem de personele nezaret ediyoruz."
Mete Uzun, 20 yıllık Jandarma Astsubay olarak edindiği tecrübeleri burada yansıtarak gereken tedbirler konusunda biraz daha hassasiyet gösterdiklerini, belirterek, "İnşallah Özel Harekat tecrübelerimi buradaki arkadaşların tecrübesi ile birleştirip elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışacağız. Bu bina, buradaki yaşam ve çalışan bütün personel bizim emanetimiz. Emanete en ufak bir zarar gelmemesi için en iyi şekilde hizmet etmeye çalışıyoruz. Allah utandırmasın, görevimizi hakkıyla yapmayı nasip etsin." temennisinde bulundu.
15 Temmuz'un izleri görülüyor
Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Karadağ ile Genel Müdür Osman Saraç'ın hem şehit kardeşi hem de kendileriyle yakından ilgilendiğini anlatan Uzun, 15 Temmuz hain darbe kalkışmasında işgale uğrayan tek finans kurumu olan Borsa İstanbul'da o gece yaşanan çatışmanın izlerinin hem borsa bahçesindeki heykelde hem de bayrak direklerindeki mermi deliklerinde görüldüğünü ifade etti.
15 Temmuz gecesi kalkışmanın başladığı ilk saatlerde polis kardeşi ile telefonda görüştüğünü, ona dikkatli olmasını söylediğini ancak daha sonra sürekli aramalarına rağmen kendisinden haber alamadıklarını anlatan Uzun, "Memleketteki annem de kardeşime ulaşamayınca tedirgin olmuştu. Sabah 8 gibi kardeşimin eşine ulaştık. Borsa İstanbul'a müdahale ettikleri esnada ayağından vurulduğunun söylendiğini ama kendisiyle görüşemediğini aktardı. Yaralı olduğunu öğrenince Ankara'dan eşim, kız kardeşim ve onun eşi ile beraber İstanbul'a hareket ettik. Fakat yolda kardeşimin şehadet haberini aldık." diye konuştu.
Şehit kardeşinin eşi ve çocuğuna maddi manevi destek olmak adına İstanbul'a geldiğini dile getiren Uzun, "İnşallah şehidimizin yetimine ve eşine, Allah sağlık sıhhat verdiği müddetçe elimden gelen her şeyi yapacağım. Bir tane oğlum vardı, bir oğlum daha oldu. Bir kız kardeşim vardı, bir kız kardeşim daha oldu." dedi.
Mete Uzun, şehit kardeşi ile oğlu Ahmet Talha'nın birbirlerine çok düşkün olduğunu belirterek, "Babası eve geldiğinde Ahmet merdivenlerden ona doğru koşardı. Babası kucağına alır aşağı gelirdi. Evlat kokusu farklıdır. Ahmet ister istemez babasının yokluğunu fazlasıyla hissediyor. Ben tabi ki kardeşimin yerini dolduramam ama akşamları eve gittiğim zaman Ahmet beni yine koridorda karşılıyor. Kollarımı açıyorum, gelip atlıyor kucağıma, eve beraber giriyoruz. 'Amca seni çok özledim.' diyor. Oyuncaklarını seriyor, dakikalarca oynuyoruz. Onun keyif aldığını, gözlerindeki o ışıltıyı görmek... Bu anlatılamaz bir duygu." ifadelerini kullandı.