Borusan CEO'su Uğur: Tüm Vatandaşlarımızdan İçtenlikle Özür Dileriz
Borusan Holding Üst Yöneticisi Agah Uğur, "Hangi dil, din, ırk, inanç, giyim ve yaşam tarzında olursa olsun tüm vatandaşlarımızdan içtenlikle özür dileriz" dedi.
Borusan Holding, bazı basın yayın organlarında BMW Türkiye temsilcisi Borusan'ın Ralli şampiyonu Burcu Çetinkaya'nın gazeteci Merve Sena Kılıç ile birlikte özel bir televizyon kanalında sundukları otomobil programının, Merve Kılıç'ın başörtülü olmasından dolayı sponsorluğuna son verdiği haberlerine ilişkin bir basın toplantısı düzenledi.
BORUSAN HAKKINDA AHLAK SINIRLARINI AŞAN MESAJLAR YER ALDI
Toplantıda konuşan Borusan CEO'su Agah Uğur, geçen Çarşamba günü, "Üzgün olduğumuzu, marka yöneticisi olan arkadaşımızın telefonda Yeni Şafak muhabirine söylediklerini tasvip etmemizin mümkün olmadığını ifade eden bir basın açıklaması yayınladık. Haberlerde, köşe yazılarında, okuyucu yorumlarında, sosyal medyada, Borusan hakkında birçok olumsuz, bazıları ise kelime oyunu ile ahlak sınırlarını aşan mesajlar yer aldı. Herkes fikirlerini beyan etti. Bazen insanların en doğal hakları olan ifade özgürlüklerini kullanırken adil ve doğru olmak görevlerini ihmal edebildiklerini de gözlemledik." diye konuştu.
Ayrıntılı bir araştırma yürüttüklerini ifade eden Uğur, "Olayın haberleştirilme süreci hakkında bilgi sahibi olduk. Sponsorluk görüşme süreci hakkında bilgi aldık. Ama tabii ki en başta, şirketimiz Borusan Otomotiv bünyesinde, yazışmalara, tanıklıklara kadar ayrıntılı, titiz bir araştırma gerçekleştirdik" dedi.
SPONSORLUK GÖRÜŞMELERİNİN SONLANDIRILDIĞI YAZIYLA BİLDİRİLMİŞTİR
Uğur, şunları dile getirdi:
"Borusan Otomotiv, Mini markası adına iki başarılı ralllici Burcu Çetinkaya ve Çiçek Güney ile birsponsorluk sözleşmesi imzalamıştır. Burcu hanım ayrıca kendisi başörtülü olan gazeteci Merve Sena Kılıç ile bir televizyon kanalında program yaptığı için ve bu durumda distribütörlüğünü yaptığımız Mini markasının imajı ile ters düştüğü için bu sözleşme tarafımızdan iptal edilmiştir. İddiayı destekleyen hususlar ise özetle, Borusan'ın bir yöneticisinin sponsorluk görüşmelerinde ima ettiği bazı yargılarının bu düşünceye zemin oluşturduğu ve bunun teyidini almak isteyen bir gazeteciye Mini markasının nötr olması gerektiği, başka bir simge ile birleştirilse de aynı kararı alacağı yönünde bir açıklama yapmasıdır. Borusan açısından gerçekler ise şu şekilde oluşmuştur, bu iki başarılı sporcumuz ile sponsorluk görüşmeleri 2011'in ilkbahar aylarında başlatılmıştır. Ağustos 2011'de belirli bir meblağ ve 1 yıl süre ile şahsi kullanımlarına tahsis edilecek 2 araç üzerinde genel bir prensip mutabakatına varılmıştır. Ancak her iki tarafın da ilave bazı beklentilerinin ve sürecin tanımlanmasına yönelik ihtiyaçlarının daha net hale gelmesi Aralık ayına kadar sürmüştür. Sponsorluk görüşmeleri sırasında marka müdürü olan çalışanımızın, dini inançlar ve başörtüsünün trendy ve tarafsız olması gereken Mini markasının algısına olumsuz etkileri olabileceği yönünde ifadesi olmuştur. Aralık'ın ikinci yarısında Borusan Otomotiv yönetimi, sektörde gündeme gelen vergi artışlarından sonra mevcut iş hacminin daralması nedeniyle yüzde 40 oranında bütçe kısıtlamasına gitme kararı almıştır. Bunun neticesinde aynı gün bütçe nedenleriyle rallici sporcularımıza sponsorluk görüşmelerinin sonlandırıldığı yazıyla bildirilmiştir. Bu kararın devamında marka müdürümüz, Yeni Şafak muhabirinin bu konudaki sorusuna cevap vermiştir. Markasının tarafsız ve trendy konumunu kendi açısından yanlış değerlendirerek bizim için kesinlikle kabul edilemez bir yaklaşım içinde bulunmuştur. Açıklamasının özünde başörtüsü ile siyaset arasında bir paralellik kurmuş, sponsorluk sözleşmesinin gerçekleştirilmemesinin nedeni olarak bütçe kısıtlamasından ziyade bu paralelliği işaret eden bir ifadede bulunmuştur. Yeni Şafak gazetesi de haklı olarak bunu haber yapmıştır."
SÖZ KONUSU OLAN BİR TV PROGRAM SPONSORLUĞU DEĞİL
Yürütülen sponsorluk görüşmeleri ile Burcu Çetinkaya ve Merve Sena Kılıç'ın Kanal 24 televizyonu için birlikte hazırladıkları Otomobil Sevdası adlı program arasında hiçbir bir ilişkinin bulunmadığını vurgulayan Uğur, "Altını çizerek belirteyim burada söz konusu olan bir TV program sponsorluğu değildir. Burcu Çetinkaya ve co-pilotu Çiçek Güney'in ralli sponsorluğudur. Otomobil Sevdası adlı TV programına, tüm diğer programlara olduğu gibi, Borusan Otomotiv tarafından hiç bir ayrımcılık yapılmadan düzenli olarak araç tahsisi yapılmıştır. Bundan sonra da yapılmaya devam edecektir" diye konuştu.
KENDİSİ İSTİFA ETTİ
Uğur, Borusan Marka Direktörü Hakan Bayülgen'in markasının tarafsız ve trendy konumunu kendi açısından yanlış değerlendirerek kendileri için kesinlikle kabul edilemez bir yaklaşım içinde bulunduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Açıklamasının özünde başörtüsü ile siyaset arasında bir paralellik kurmuş, sponsorluk sözleşmesinin gerçekleştirilmemesinin nedeni olarak bütçe kısıtlamasından ziyade bu paralelliği işaret eden bir ifadede bulunmuştur. Sporcu arkadaşlarımızla yürütülen sponsorluk görüşmeleri kötü yönetilmiştir. Görüşmeler, çeşitli faktörlerin etkisiyle gereksiz yere uzamıştır. Nihai kararımızın zamanlamasının ve marka müdürünün bazı açıklamalarının da etkisi ile görüşmelerin sonlanması gerekçesi yoruma açık hale gelmiştir. Sonuçta milli ralli sporcuları zor durumda kalmışlardır.
Marka müdürü çalışanımız Borusan'ın çalışma ilkelerini hiçbir şekilde temsil etmeyen gerek informel ortamda kullandığı bazı ifadeler, gerekse Yeni Şafak Gazetesi'ne yetkisiz olarak verdiği beyanatın içeriğiyle net bir biçimde hata yapmıştır. Bu, mesleki bir hatadır. Bu hatası nedeniyle kendisi, iş akdini feshetmemize gerek kalmadan istifa etmiştir. Ancak herkes tarafından açıkça bilinmesini isteriz ki,onun bu hatası bizim kurumsal sorumluğumuzu hiçbir şekilde ortadan kaldırmamaktadır. Bu nedenle, siz değerli basın mensuplarının tanıklığında, hangi dil, din, ırk, inanç, giyim ve yaşam tarzında olursa olsun tüm vatandaşlarımızdan içtenlikle özür dileriz. Tersi bir yaklaşımın Borusan tarafından benimsenmesi, kurumumuzun geçmişine, etik değerlerine ve sosyal sorumluluk anlayışına aykırıdır."
YOL KAZASI
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Agah Uğur, olayın siparişlere yansıyıp yansımadığının sorulması üzerine, "Bu süreçte 1'i Adana'da ikisi de İstanbul İstinye'de olmak üzere 3 kesin BMW siparişi iptal oldu" dedi. Uğur, "Bunun bir yol kazası olduğunu düşünüyorum. Tabi ki burada kişilerin açıklamaları şirketleri bağlıyor. Bunun bir daha olmaması için gerekli tedbirleri alıp yolumuza devam edeceğiz. Yeni bir yıl kazası olmaması için ne yapmak gerekiyorsa onu yapacağız" diye konuştu.