'Bürge'nin ölümüne neden olan sürücüye verilen ceza emsal'
'Bürge'nin ölümüne neden olan sürücüye verilen ceza emsal'İzmir'in Gaziemir ilçesinde, Bürge Yolbilir'e (17) hafif ticari aracıyla çarparak ölümüne neden olan tutuklu Bekir Karaaslan'a (24), 'Kasten öldürmek' suçundan 25 yıl hapis cezası verilmesi kararının bir emsal niteliğinde olduğunu...
'Bürge'nin ölümüne neden olan sürücüye verilen ceza emsal'
İzmir'in Gaziemir ilçesinde, Bürge Yolbilir'e (17) hafif ticari aracıyla çarparak ölümüne neden olan tutuklu Bekir Karaaslan'a (24), 'Kasten öldürmek' suçundan 25 yıl hapis cezası verilmesi kararının bir emsal niteliğinde olduğunu belirten avukat Mehmet Bostancı, "Bürge'yi kurtaramıyoruz ama başka insanlara zarar gelmemesi için bu kararın caydırıcılık açısından önemli bir karar olduğunu düşünüyoruz" dedi.
Olay, 27 Nisan'da, Akçay Caddesi'nde meydana geldi. Gaziemir Şehit Mustafa Yaman Anadolu İmam Hatip Lisesi 11'inci sınıf öğrencisi Bürge Yolbilir ve kuzeni M.G.'ye (15), yolun karşısına geçmeye çalıştıkları sırada Karabağlar yönünden Gaziemir yönüne giden Bekir Karaaslan yönetimindeki 32 AY 197 plakalı hafif ticari araç çarptı. Kazada Bürge Yolbilir hayatını kaybetti, kuzeni M.G. ise hafif yaralandı. Kırmızı ışık ihlali yaptığı belirtilen Bekir Karaaslan, yakalanıp, tutuklandı.
İzmir 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Karaaslan, 'çocuğa karşı işlenmiş kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırıldı. Olası kast indirimi nedeniyle ceza müebbete indirilirken, duruşmadaki iyi hali nedeniyle 25 yıl hapis cezası verildi.
'GERİYE DÖNÜP BAKMADAN YOLUNA DEVAM ETTİ'
Bürge Yolbilir'in bir trafik canavarına kurban gittiğini söyleyen ailenin avukat Mehmet Bostancı, yargılama sürecinde ilk etabın tamamlandığını belirterek suçlu Bekir Karaaslan'ın gerekli cezayı aldığını ifade etti. 130 promile yakın alkollü olan sürücünün yaklaşık 140 kilometreye yakın hızla iki kez kırmızı ışığı ihlal ettiğini anlatan Bostancı, "O gün gencecik kızımız ve yanında canını zor kurtaran 15 yaşında bir çocuğumuz vardı. Sürücü 1 metre dahi fren izi olmadan, direksiyon kırmadan Bürge'ye çarptıktan sonra geriye dönüp bakmadan yoluna devam etti" dedi. Sürücünün olay yerinden yaklaşık 100 metre önce ışık ihlali yaptığını anlatan Bostancı, "Kurallara uygun bir şekilde yoldan paralel dönüş yapan ve içinde bir aile olan başka bir araca son anda çarpmaktan kurtulmuş. Bu da gösteriyor ki; anlık bir hızlanma değil. Uzun süre aynı hızla yola devam etmiş" diye konuştu.
KARAR BOZULMAZSA TÜRKİYE'DE İLK OLACAK'
Trafik kazalarına karışan sürücülerin şimdiye kadar 3- 5 yıl gibi basit cezalar alıp ilk celsede cezaevinden çıkarıldığını ifade eden avukat Mehmet Bostancı, şöyle devam etti:
"Bizim yargılamamız İstinaf ve Yargıtay sürecinde de karar bozulmazsa Türkiye'de bir ilk olacak. Bürge'yi kurtaramıyoruz, ama başka insanlara zarar gelmemesi için bu kararın caydırıcılık açısından önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu karar sürücünün alkol, hız, fren izi olmaması, direksiyon kırmaması ve geriye dönüp bakmaması gibi tüm bu şartların birleşiminde bundan sonraki benzer olaylar için emsal olacaktır. Yani bu tarz kazalara karışanlar, 'kazayla oldu' deyip kurtulamayacaklar. Kasten adam öldürmekten ceza aldıklarında toplumda bir süre içinde bu bilinç yerleşir ve alkollü şekilde kimse direksiyon başına geçemez."
DÖRT SUÇTAN SABIKALI
Bürge Yolbilir'e çarparak ölümüne neden olan metal işçisi sürücü Bekir Karaaslan'ın daha önce uyuşturucu kullanmak dahil 4 suçtan sabıkası olduğunu ifade eden Bostancı, sanığın ağırlaştırılmış müebbet cezası aldığını ve cezanın suçun olası kastla işlendiği göz önüne alınarak müebbet cezasına indirildiğini açıkladı. Karaaslan'ın duruşmadaki hali göz önüne alınarak cezasının 25 yıla indirildiğini belirten Bostancı, "Bu dosyanın emsal dosyalarla arasında 3- 5 kat ceza artışı var. Ailenin tabii ki gönlü rahatlamaz, ama en azından suçlunun hak ettiği cezayı aldığını düşünüyoruz. Yerel mahkemeden bu kararı aldık, yargılama süreci devam ediyor. Bugüne kadar Yargıtay ceza genel kurulu kararlarının dahi aleyhimize olduğu bir noktada yeni bir emsal yaratması açısından istinaf ve Yargıtay sürecini tamamlarsa emsal olacak ve caydırıcılık açısından önem taşıyacak" diye konuştu.
Bostancı, savcının iddianamesinin bilinçli taksir yönünde olduğunu, ancak yargılama sürecindeki mahkeme savcısının esas hakkında mütalaada olası kast yönünde bir talepte bulunduğunu hatırlattı.