Bütün Mesele Ödül Değil İyi Film Yapmak"
ÇEKTİĞİ ilk uzun metrajlı film 'Tepenin Ardı' filmiyle 2012'de Berlinale'nin Forum bölümüne katılan ve Caligari Ödülü alan, ikinci filmi 'Abluka' ile Venedik Film Festivali'nde Jüri Özel Ödülü'ne layık görülen Emin Alper'in üçüncü filmi 'Kız Kardeşler' ile bu yıl yeniden Berlinale'ye davet edildi.
ÇEKTİĞİ ilk uzun metrajlı film 'Tepenin Ardı' filmiyle 2012'de Berlinale'nin Forum bölümüne katılan ve Caligari Ödülü alan, ikinci filmi 'Abluka' ile Venedik Film Festivali'nde Jüri Özel Ödülü'ne layık görülen Emin Alper'in üçüncü filmi 'Kız Kardeşler' ile bu yıl yeniden Berlinale'ye davet edildi. Büyük ödül 'Altın Ayı' için yarışan ve geçen pazartesi günü festivalde dünya prömiyeri yapılan 'Kız Kardeşler filminde, bir kasabaya besleme olarak verilen ve yıllar sonra köylerine geri dönen kız kardeşlerin hikayesi anlatılıyor.
'ÖNÜNÜ AÇAR'
Yarın yapılacak ödül töreni öncesinde yarışma sürecini değerlendiren Alper, ödüllerin çok fazla abartılmaması gerektiğini ve işin bir ölçüde şans olduğunu, ancak ödüle layık görülen filmin de kaderinin değiştiğini söyledi. Yönetmen Alper, "Ben genel olarak burada olmayı zaten yeterince önemli görüyorum. Ödül olursa güzel olur tabii. Yani filmin daha da çok duyulmasına, dünyaya yayılmasına neden olur, önünü açar" dedi. Filmin ticari olmadığına ve filmde ünlü isimlerin rol almadığına vurgu yapan Alper, 'Altın Ayı' sayesinde filmin ismini Türkiye'de de duyurabileceğini kaydetti.
'ÖDÜL İÇİN YAPMIYORUZ'
Alper, şimdiye kadar yaptığı filmlerin değişik festivallerde ödül aldığının hatırlatılması üzerine, "Ödül için yapmıyoruz. Bütün mesele iyi bir film yapmak. Belki şansımız da yaver gitti. Burada şans da rol oynuyor. Ben uzun vadede uzun soluklu olarak filmin aldığı tepkilere ve algıya bakıyorum. Onlar mutlu ediyor" değerlendirmesini yaptı. Berlinale'ye 2012'de Forum bölümünde 'Tepenin Ardı' filmiyle katıldığını hatırlatan Alper, şunları söyledi: "İlk filmimiz olduğu için o zaman çok heyecanlıydık. Yarışma, kırmızı halı çok uzak bir gelecek gibi gözüküyordu. 7 yıl sonra kısmet oldu. Tekrar Berlin'e geldik ve bu kez yarışmada yarışıyor filmimiz. Elbette çok gururluyuz, çok mutluyuz. Böyle bir kalabalık karşısında, muhteşem atmosferde filmimizi sunmak çok heyecan vericiydi."
YOKSULLUK, SINIF FARKI, KADIN MESELELERİ... Filmde anlatılan beslemelik konusunu nasıl bulduğuna ilişkin soruya da cevap veren Alper, şöyle konuştu: "Bu biraz çocukluk gözlemlerinden kaynaklanan bir hikaye. Ben bu konunun pek çok meseleyi ele almak için elverişli olduğunu düşündüm hep. Yoksulluk, sınıf farklılıkları, kadın meselelerini. Hep kafamda vardı. Çocukluk anılarımdan kalan o birikimler hep bir yerde tortu oluşturmuştu. Muhakkak bu konuda bir hikaye anlatmak istiyordum. Nitekim 'Abluka' filmi bittikten sonra bu konuyla ilgili film yapmaya karar verdim."
YENİ PROJELER VAR
Alper, hatıralarından esinlense de hikayelerin hayal dünyasından çıktığının altını çizerek, senaryonun da kendi dert ettiği meselelerle şekillendiğini söyledi. Kafasında hikaye oluştuktan sonra onu senaryoya dökmek istediğini belirten Alper, şu an aklında çeşitli projeler olduğunu ve bunları beyaz perdeye taşımak istediğini ifade etti. Alper, yeni film çekmek için Kültür Bakanlığına başvurduklarını, filmin bir kasabada yaşanan küçük siyasi çatışmalar üzerinden memleket portresi sunduğunu sözlerine ekledi.