Büyükada davası sanıkları beraat etti
Yargıtay'ın mahkumiyet kararını bozmasının ardından, Büyükada'da 5 Temmuz 2017 tarihinde yapılan toplantıya ilişkin yeniden yargılanan Taner Kılıç, Günal Kurşun, İdil Eser ve Özlem Dalkıran beraat etti.
SİNEM NAZLI DEMİR
Yargıtay'ın mahkumiyet kararını bozmasının ardından, Büyükada'da 5 Temmuz 2017 tarihinde yapılan toplantıya ilişkin yeniden yargılanan Taner Kılıç, Günal Kurşun, İdil Eser ve Özlem Dalkıran beraat etti. Daha önce de aynı davada yargılanan 7 sanık beraat etmişti.
İstanbul Büyükada'da 5 Temmuz 2017 tarihinde yapılan toplantıya ilişkin 11 sanığın 'silahlı terör örgütüne üye olma' ve 'silahlı terör örgütüne yardım etme' suçlarından yargılandığı ve 2020'de karara bağlandıktan sonra Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin Taner Kılıç, Günal Kurşun, İdil Eser ve Özlem Dalkıran hakkında verilen hapis cezasına ilişkin verilen kararı bozması nedeniyle yeniden açılan davanın karar duruşması bugün yapıldı.
"GÖZALTINA ALINIŞIMIN 6'NCI YILI, SÜREÇ ARTIK BİTSİN İSTİYORUM"
İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmaya Uluslararası Af Örgütü Almanya Şube Başkanı ve temsilcileri, Eşit Haklar İçin İzleme Derneği, Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği, taraf avukatları, tutuksuz sanıklar Taner Kılıç ve Günal Kurşun ile birçok izleyici katıldı.
Duruşmada söz alan tutuksuz sanık Taner Kılıç, "Bylock davalarında bugüne kadar tüm sanıkların terör suçundan suçlu olduğuna inanarak dogmatik kararlar alındı. Bu hukuk fakültesindeyken bize öğretilen bir şey değildi ve bu mahkemelerin üzerinde düşünülmesi gereken bir konu. Kullanıcı kimliğimi Bylock ile ilişkilendiren hiçbir kanıt bulunamadı. Bugün benim gözaltıma alınışımın 6'ncı yıl dönümü, süreç artık bitsin istiyorum. Beraatimi talep ediyorum" dedi.
Duruşmada konuşan Günal Kurşun da insan hakları savunucusu olmanın suç olmadığını belirterek "Büyükada Davası olarak medyada bilinen bu davada bizler casusluk, ajanlık, vatan hainliğiyle yargılanmalıydık medyaya göre. Seneler önce zaten takipsizlik kararı verildi. Maşallah, kaliteli bir yargımız varmış. Benim fiilim, insan hakları savunuculuğudur. Beraatimi talep ediyorum" ifadelerini kullandı.
SAVCI, TANER KILIÇ'A CEZA VERİLMESİNİ TALEP ETTİ
Mütalaasını açıklayan savcı, Taner Kılıç'a üzerine atılı suçtan ceza, İdil Eser, Günal Kurşun ve Özlem Dalkıran'a da beraat verilmesini talep etti.
Taner Kılıç'ın avukatları, davanın 6 yıldır sanıklara maddi ve manevi büyük zararlar verdiğini söyleyerek müvekkillerini beraatini talep etti. Kılıç'ın avukatı Eda Bekçi, "Suçun ve suçsuzun birbirine karıştığı zamanlarda yaşıyoruz. Gerçek bir adalete vardığımızdan söz edemiyoruz. Son 6 yıl içimizi kemirdi, bizi yitirdi. Sanıklar işlerini kaybettiler, çok şey kaybedildi. Müvekkilimin beraatini talep ediyorum, yurtdışı yasağı da kalksın" ifadelerini kullandı.
MAHKEME, TÜM SANIKLARIN BERAATİNE KARAR VERDİ
Günal Kurşun'un avukatı Hülya Gülbahar da müvekkilinin beraatini talep etti. Duruşmaya ara veren mahkeme heyeti, aradan sonra kararını açıkladı. Mahkeme, tüm sanıkların davaya konu olan suçlardan beraatine karar verdi.
TANER KILIÇ: 6 YIL SONRA GELEN ADALET, ADALET DEĞİL
Taner Kılıç, Günel Kurşun ve katılımcılar duruşma sonrası adliye çıkışında basın açıklaması yaptı. Kılıç, şunları söyledi:
"Gözaltına alınışımın 6'ncı yıl dönümü. 14,5 ayı cezaevinde geçti. Sıkıntılı bir yargılama süreci oldu. En başından beri hiçbirimizin bir gün bile gözaltına alınmasını gerektirecek bir davranışımızın olmamasına rağmen, bu davayla uğraştık. Ülke gündemi de bu davayla bir süre meşgul edildi. Bylock konusunda benim hakkımdaki raporlarda, bu programı kullanmadığım ispat edildi. Bunun aleyhinde hiçbir somut belge yok. Esir gibi tutulmaya çalışıldım. 6 yıl sonra gelen adalet, adalet değil. Geç de olsa bu karardan memnunum, ama bu buruk bir memnuniyet."
GÜNAL KURŞUN: BİR GRUP MEDYAYA SORUYORUM. BUGÜN NE SÖYLEYECEKLER?
Açıklamada konuşan Günal Kurşun da 6 yıl süren davaya tepki göstererek, şunları dile getirdi:
"İlk gözaltına alındığımda çocuğum 1 yaşındaydı, bugün 7 yaşında. 6 yıl süren diken üstünde bir yaşam oldu. 2017 yılında Uluslararası Af Örgütü KHK'lı kişilerle ilgili bir rapor açıkladı, bu rapordan sonra Taner Kılıç gözaltına alındı. Bizim Büyükada'daki toplantı gerçekleşti, çeşitli derneklerden aktivistler gözaltına alındı. Taner'in dosyasıyla bizimki birleştirildi. Bugün itibarıyla bu dosya işlevini tamamladığı için beraatle sonuçlandı. Biz casustuk, ajandık, teröristlerdik medyaya göre. Bir grup medyaya sormak istiyorum, bugün ne söyleyecekler?"