Buzlu Sanatta Son Nokta
Atatürk Üniversitesi yerleşkesine kaza yapan 6 otomobili hortumla ıslatarak buzla kaplatıp bir sanat eserine dönüştüren çalışmada son rutuşlar yapılıyor.
Atatürk Üniversitesi yerleşkesine kaza yapan 6 otomobili hortumla ıslatarak buzla kaplatıp bir sanat eserine dönüştüren Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Kavukçu, vücudunu buz kalıpları ile kaplatıp beline bağladığı halat yardımı ile vinçle metrelerce yukarı çıkıp eserinin bir parçası oldu. Doç. Dr. Kavukçu, buradan eserinin fotoğraflarını çekerken, başka bir vincin sepetine çıkan öğrencileri de onu görüntüledi.
TBMM'nin 90'ıncı yılı etkinlikleri dahil ülkenin değişik kentlerinde ilginç sanatsal çalışmalara imza atan Doç. Dr. Mehmet Kavukçu, Atatürk Üniversitesi yerleşkesi içindeki Güzel Sanatlar Fakültesi önünde yaklaşık 2 ay önce atıl durumdaki 6 otomobili demir bir düzeneğe kaynak yaptırdı. Öğrencileri ile birlikte otomobilleri geceleri hortumla sulayarak sarkıtlar oluşturan Doç. Dr. Mehmet Kavukçu, 'Mevsimler ve Biçimler 2/Alan-Kurgu-Performans' adlı projesi için ilginç bir gösteri yaptı.
'BUZ ADAM'
Öğrencilerine önceden hazırlattığı buz kalıplarını vücudunun her yerine sardıran Doç. Dr. Mehmet Kavukçu, sıfırın altında 10 derecede beline halat bağlayarak vinçle çıktığı eserin bir parçası oldu. Yoldan geçen ve davet edilen konukların meraklı bakışları arasında eserini her açıdan görme ve fotoğraf çekme imkanı bulan Kavukçu, yaklaşık 1 saat havada kalınca zor anlar yaşadı. Kavukçu, eserinin fotoğraflarını çekerken başka bir vincin sepetine binen öğrencileri de onu görüntüledi. Doç. Dr. Mehmet Kavukçu yaklaşık bir saat süren çalışmanın ardından izleyenlerin meraklı bakışları ve alkışları arasında vinçten aşağı indi.
"YAPTIĞIM İŞİ BÜTÜN AÇILARDAN İZLEDİM"
Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Kavukçu, gösterinin ardından yaptığı açıklamada, çalışmanın geçen yılki buz kütleleriyle ilişkili projenin devamı olduğunu bildirdi. Doç. Dr. Kavukçu, "Yaşadığımız doğa ile barışık olmak için sanat aracılığı ile ilişki kuruyoruz. Aynı doğada yaşayıp, doğanın şartları ile bütünleşip bu doğada hayatımızı sürdürüp ve ölüme gidiyoruz. Yaşam doğada çok zor. Sıkıntılı ve zor şartlar altında kış geçiyor. Buna rağmen insanların doğa ile daha sıcak daha samimi diyaloglar kurduğunu gördük. Yaptığım işi bütün açılardan izledim ve fotoğrafladım. Kendimi uzaydaymış gibi hissettim. Yukarıda hava çok soğuktu. Hatta buzlar elimi kesti. Ama çok mutluyum" diye konuştu. - Erzurum
