ÇANAKKALE Gökçeada'nın 'özgür koyun'ları
Gökçeada'nın 'özgür koyun'larıÇANAKKALE'nin Gökçeada ilçesinde, 'özgür koyun' olarak bilinen İmroz koyunları, ada meralarında yılın 365 günü serbestçe dolaşıp, doğadan besleniyor.
Gökçeada'nın 'özgür koyun'ları
ÇANAKKALE'nin Gökçeada ilçesinde, 'özgür koyun' olarak bilinen İmroz koyunları, ada meralarında yılın 365 günü serbestçe dolaşıp, doğadan besleniyor. Sahipleri, merada yaşayan koyunlarını kulaklarındaki küpelerinin yanı sıra, bahar mevsiminde sırtlarına sürdükleri boyalardan tanıyor. Adada hayvancılık yapan Mehmet Tunç (46), İmroz koyununun her iklimde yaşayabilen bir hayvan olduğunu belirterek, "Organik olarak besleniyor. Bunlar başıboş dağda da geziyor. Akşamları dama sokmuyoruz. Masraflı bir hayvan değil. İmroz koyunu çok büyük olmuyor. Ama süt verimi iyi, kaliteli bir sütü oluyor" dedi.
Gökçeada ilçesinde yıl boyunca meralarda serbest dolaşan ve organik olarak beslenen İmroz koyunu, 'özgür koyun' olarak biliniyor. Daha önceki adı 'İmroz' olan Gökçeada'nın sert ve engebeli coğrafi yapısına uyumlu İmroz koyunu, ufak yapısı, kıl tüylü, ince dudaklı ve topa kuyruk olması özelliğiyle ön plana çıkıyor. Koyunlar yıl boyunca adanın değişik yerlerinde, farklı sürü büyüklüklerinde, kendi belirledikleri doğal barınma alanlarında kalıp, sadece ada meralarıyla besleniyor. Adada serbest olarak dolaşan ve tamamen doğa ile iç içe yaşayan İmroz koyunu, yılın belirli dönemlerinde yetiştiriciler tarafından bir araya toplanıyor. Madra zamanı adı verilen bu dönemde küpeleme, boyama, kırpma, damızlık ayırma gibi işlemler yapılıyor.
Baba mesleği olan hayvancılığı Gökçeada'da sürdürdüklerini belirten Nevzat Alaylı (48), "Gökçeada'mız coğrafi yapı olarak sert, engebeli bir coğrafi yapıya sahip. Adamızın kendi orijinal hayvanı, adaya adapte olduğundan dolayı bu işe devam ettik. Gökçeada İmroz koyunumuzun özellikleri ufak yapılı olması, kıl tüylü olması, ince dudaklı olması, topa kuyruk olmasıdır. Gökçeada'da bu ırkı devam ettirmeye çalışıyoruz. Öbür türlü yüksek hacimli hayvanlarla bu coğrafyada, bu iklim koşullarında yapamayız. Bu hayvan süt için çok elverişli. Meme yapısı ona göre, sütü daha fazla. İyi bir ırkla devam ettiğimiz zaman, kendisine dikkat ettiğimiz zaman sütlü koyunlar elimizde mevcut olabilir" dedi.
Hayvan yetiştiricisi Mehmet Tunç (46) ise, İmroz koyununun çok büyümediğini ancak doğal şartlarda yetişen ve her iklimde yaşayabilen bir hayvan olduğunu belirterek, "Başka ırk 70-80 kilo olurken, bizim İmroz kuzumuz 22-25 kilo geliyor. Organik olarak besleniyor. Bunlar başıboş doğa da geziyor. Akşamları dama sokmuyoruz. Masraflı bir hayvan değil. Ama biz biraz evcil yapıyoruz. Onun için biraz yem masraflarımız var. İmroz koyunu çok büyük olmuyor. Ama süt verimi iyi, kaliteli bir sütü oluyor. Doğal ekolojik bir süt. Aslında hayvanlarımız küpeli. Ancak herkes kendi hayvanını tanımak için boyuyor" dedi.
