Çayırhan Maden İşçileri Özelleştirmeye Direnişlerini Sürdürüyor
Çayırhan Termik Santrali ve Maden Ocağı'ndaki işçiler, özelleştirmeye karşı yürüyüşlerine devam ediyor. Emek Partisi Milletvekili Sevda Karaca, işçilerin direnişinin önemine dikkat çekti ve özelleştirmenin halk için ciddi bir tehdit olduğunu vurguladı.
Haber: Esra Tokat Kamera: Berkin Gülsoy
(ANKARA) - Çayırhan Termik Santrali ve Maden Ocağı'nda özelleştirmeye karşı direniş başlatan işçilerin yürüyüşlerine destek olan Emek Partisi (EMEP) Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, "İşçilerin bu kandırma karşısında yürüyüşlerine ısrarla ve büyük bir dirençle devam etmeleri, beklenti ve taleplerini de açık bir biçimde ortaya koyuyor. Özelleştirme açık bir talan. Yer altı ve yer üstü kaynaklarının sermayeye bir bütün olarak peşkeş çekilmesi demek" dedi.
Ankara'nın Nallıhan ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağı'nda, 20 Kasım Çarşamba sabah vardiyasının başlamasıyla yer altına inen yaklaşık 500 işçive yeryüzünde onlara destek veren işçiler eylemlerinin dokuzuncu gününde. Maden ocağı önünde nöbet tutan işçiler Ankara'da bulunan Hazine ve Maliye Bakanlığı'na doğru yürüyüş başlattı. Yer altındaki işçiler ise direnişlerine devam ediyor.
Beypazarı'na kadar yürüyen işçiler kapalı pazar alanında yürüyüşlerine ara verdi. İşçiler yarın yürüyüşe devam edecek. Emek Partisi (EMEP) Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca da işçilere destek verdi.
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın Çayırhan Termik Santrali ve Maden Ocağı'nın özelleştirilmesine ilişkin ihaleye son teklif verme süresinin 4 Aralık 2024'ten 4 Mart 2025 tarihine kadar uzatıldığını açıklamasına değinen Karaca, "İşçiler bu haberi erteleme değil kandırma olduğu ve özelleştirme kararı iptal edilene kadar mücadelelerine devam edeceği sloganlarıyla karşıladılar" dedi.
Karaca şunları söyledi:
"Gerçekten işçilerin bu kandırma karşısında yürüyüşlerine ısrarla ve büyük bir dirençle devam etmeleri, beklenti ve taleplerini de açık bir biçimde ortaya koyuyor. Özelleştirme açık bir talan. Yer altı ve yer üstü kaynaklarının sermayeye bir bütün olarak peşkeş çekilmesi demek. Bu 90'lı yıllardan beri aslında birçok alanda uygulandı. Özellikle son yıllarda Mehmet Şimşek programının da en önemli kapsamlarından bir tanesi de maden şirketlerine bütün bu kaynakların peşkeş çekilmesi. Dolayısıyla Çayırhan Maden işçileri bu erteleme kararının, mücadelede ortaya koydukları direnci kırmak, onları bölmek, bir beklenti yaratarak o beklentinin üzerine mücadelenin geri çekilmesiyle özelleştirme planının tamamlanması olduğunu gayet iyi biliyorlar. İşçiler bu kandırmaya gelmeyeceklerini ifade ediyorlar. Biz de EMEK Partisi olarak bu özelleştirme programının sadece Çayırhan maden ve termik santrali işçilerini ilgilendirmediğini, enerji alanındaki bu özelleştirmelerin bütün yurttaşları ilgilendiren birşey olduğunu, dolayısıyla bu ertelemenin önemli bir noktada durduğunu ama gerçek bir kazanım olmadığını ifade etmek isteriz. Bütün işçileri, emekçileri, halkı Çayırhan işçilerine destek olmaya ve özelleştirme kararı geri çekilene kadar onlarla yan yana durmaya davet ediyoruz."