ÇED TOPLANTISINDA ARBEDE
KOCAELİ'nin Derince ilçesinde bulunan Safiport Derince Limanı'nda yeni rıhtım ve kimyasal tankların yapılmasının planlamasıyla ilgili düzenlenen Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) toplantısında, liman işçileri ile projeye karşı çıkan grup arasında çıkan itiş kakış sonrası, arbede yaşandı.
KOCAELİ'nin Derince ilçesinde bulunan Safiport Derince Limanı'nda yeni rıhtım ve kimyasal tankların yapılmasının planlamasıyla ilgili düzenlenen Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) toplantısında, liman işçileri ile projeye karşı çıkan grup arasında çıkan itiş kakış sonrası, arbede yaşandı. Polisin tarafları sakinleştirdiği tamamlanamayan toplantıda ÇED yetkilileri tarafından 'Halkın bilgi edinme hakkını kullanmak istemediği' yönünde tutanak tutuldu.
Safiport Derince Limanı'nda 890 bin 850 metreküp dip taraması ve mevcut rıhtımın açısı değiştirilerek 15 bin 389 metrekarelik bir rıhtım yapılması, 10 hububat tankı, 81 kimyasal madde depolama tankı inşası için yapılacak yatırımlarla ilgili ÇED toplantısı, Derince ilçesinde bir kafeteryada yapıldı. ÇED toplantısına siyasi parti başkanları, sivil toplum örgüt yöneticileri ve üyeleri ile çok sayıda vatandaş katıldı. Toplantıya gelen liman işçileri ile projeye karşı çıkanlar arasında zaman zaman gergin anlar yaşandı. Projeye karşı grup, ÇED yetkililerin salondan çıkmasını talep etti. İki grup arasında yaşanan tartışma ve anlaşmazlık arbedeye dönüştü. İtiş kakış sırasında bazı masa ve sandalyeler hasar gördü. Salonda bulunan polis ekipleri tarafları sakinleştirdi. Toplantı yapılamadı. Bunun üzerine ÇED yetkilileri tarafından 'Halkın bilgi edinme hakkını kullanmak istemediği' yönünde tutanak tutuldu.
Toplantının yapılmasına izin vermediklerini söyleyen Körfez Tütünçiftlik Sahili Koruma ve Güzelleştirme Derneği Başkanı Yaprak Fidancı, şunları söyledi:
"Toplantı yapılamadı. Burada sekretarya görevini üstelenen kişiler gerçeği yansıtmayan bir tutanakla ÇED sürecine devam etmek istiyorlar. Toplantının açıldığı ve yapıldığı yönünde tutanak tutuyorlar. Biz sivil toplum kuruluşları, siyasi parti temsilcileri, çevre dernekleri, balıkçı derneklerimizle kendi tutanağımızı tutarak sürecin doğru işlemesi yönünde çabamızı gösterdik. ÇED ilerleyen bir süreçtir ve sonrasında da burada başlayan hukuki mücadele büyüyerek devam edecektir. Kanunlarımız çok açıktır. Denizler, göl ve yeşil alanlar halka aittir. Müsilajdan sonra Marmara Denizi ve adalar özel çevre koruma alanı ilan edilmiştir. Cumhurbaşkanı kararnamesiyle bu proje çelişmektedir. Ayrıca burada yapılması planlanan proje kapsamında bahsi geçen kimyasallar var. Parlayıcı ve patlayıcı madde tankları bulunuyor. Bizi yönetenler buradaki insanların tavırlarını dikkate alsınlar" .
