CHP'den Savcı Açıklaması
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, "Soruşturmanın selametiyle doğrudan sorumlu olan İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı'nın yapması gereken şey, dosyayı Muammer Aktaş'tan almak değil onun emrini yerine getirmeyen emniyet görevlilerinin üzerine gitmektir" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, "Soruşturmanın selametiyle doğrudan sorumlu olan İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı'nın yapması gereken şey, dosyayı Muammer Aktaş'tan almak değil onun emrini yerine getirmeyen emniyet görevlilerinin üzerine gitmektir" dedi.
Tezcan yaptığı yazılı açıklamada, yolsuzluk soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcısı Muammer Akkaş'ın soruşturmaya müdahale edildiğini, yargıya baskı yapıldığını, delillerin karartılmaya çalışıldığını belirterek, "isyan ettiğini" kaydetti.
-"YOLSUZULUK OPERASYONUNA KARŞI KONTR-OPERASYON BAŞLATILMIŞTIR"-
Kabine revizyonunun yolsuzluk utancının ayıbıyla değil soruşturmaya aktif müdahale edebilmek ve suçu ört bas etmek için yapıldığının açıkça ortaya çıktığını ifade eden Tezcan şunları kaydetti:
"Yeni İçişleri ve Adalet Bakanlarının ilk icraatı yürüyen yolsuzluk soruşturmasına doğrudan müdahale etmek olmuştur. Savcının elinden soruşturma dosyası alınmıştır. Hiçbir gerekçe gösterilmeden arama, el koyma ve gözaltı kararları ile birlikte dosya savcıdan alınmış, soruşturma engellenmiştir. Savcı bütün çabalarına karşın Mahkemenin verdiği arama, el koyma ve gözaltı kararlarını uygulayamadığını, emniyetin buna direndiğini ifade etmektedir. Buradan açıkça anlaşılmaktadır ki, emniyette yürütülen son tasfiye operasyonu sonuç vermiş ve yolsuzluk soruşturmasına direnen, savcıların emirlerini dinlemeyen bir kadro yerleştirilmiştir. Bu devlet içine bir çete yerleştirmek demektir. Yolsuzluk operasyonuna direnen bir çete vardır. Bu çete hükümet kanalıyla devleti kontrol eder hale gelmiş ve yolsuzluk operasyonuna karşı kontr-operasyon başlatmıştır."
-"HÜKÜMET ARTIK DOĞRUDAN SUÇ ORTAĞIDIR"-
Hukuku yok sayan, yargı çerçevesinde yürütülen bir soruşturmaya, "zorbaca", hukuk dışı yöntemlerle müdahale eden bu çetenin hükümet içinde ve dışında ortakları olduğunu ileri süren Tezcan şöyle devam etti:
"Bu çete ve onun ortakları, yataklık yapanlar, bu gün korktukları için ya da başka bir nedenle bu çetenin kontr-operasyonuna destek verenler mutlaka sanık sandalyesine oturacak ve yargılanacaktır. Savcının elinden alınan dosyadaki arama ve gözaltı kararları hangi meşhur isimleri kapsamaktadır? Hükümet bu müdahale ile artık doğrudan bu sorunun muhatabıdır ve suçun ortağıdır. Soruşturmanın selametiyle doğrudan sorumlu olan İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı'nın yapması gereken şey, dosyayı Muammer Aktaş'tan almak değil, onun emrini yerine getirmeyen emniyet görevlilerinin üzerine gitmektir. Buna gücü ya da cesareti yoksa, iktidara direnerek hukukun üstünlüğünü savunamayacaksa o zaman yapacağı tek şey üzerindeki baskıyı bütün ayrıntılarıyla kamuoyuna açıklayıp deşifre ederek istifa etmektir."
