CHP Eski Bakanlarla İlgili Savcılığın Gönderdiği Fezlekelerle İlgili Üst Yazıyı Okudu
CHP'li Ali Özgündüz, 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonun ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 4 eski bakanla ilgili hazırladığı fezlekelerin üst yazısını TBMM Adalet Komisyonu'nda okudu.
CHP'li Ali Özgündüz, 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonun ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 4 eski bakanla ilgili hazırladığı fezlekelerin üst yazısını TBMM Adalet Komisyonu'nda okudu. Üst yazıda bakanlarla ilgili suçlamalara yönelik iddialar yer aldı.
TBMM Adalet Komisyonu, yargıda önemli değişiklikler içerin yasa teklifinin görüşmelerine devam ediyor. Komisyon toplantısında zaman zaman, muhalefet partili üyeler 17 Aralık Operasyonu'na yönelik eleştirilerini dile getiriyorlar.
CHP'li Özgündüz, 17 Aralık operasyonun ardından, eski bakanlarla ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı fezlekelerle ilgili üst yazıyı komisyon toplantısında okudu. Bir buçuk sayfalık üst yazıda; eski İçişleri Bakanı Muammer Güler, eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, eski AB Bakanı Egemen Bağış üst yazıda yer alırken, eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın ise ismine yer verilmedi. Düzenlenen operasyon sonrası, savcılığın bakanlarla ilgili hazırladığı fezlekelerle ilgili üst yazıda, bakanlarla ilgili şu iddialara yer verildi:
"Çağlayan: Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'na muhalefet, resmi belgede sahtecilik, birden çok kez rüşvet,
Güler: Sahte belge düzenlemek, soruşturmanın gizliliğini ihlal, nüfus suiistimali ve rüşvet,
Bağış: Birden çok kez rüşvet."
Ayrıca, yazıda düzenlenen operasyonda, şüphelilerle ilgili dinleme kayıtlarına vurgu yapıldı.
Savcılık, bakanlarla ilgili fezlekelerin Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde değerlendirilmesine atıfta bulunularak başbakan ve bakanlarla ilgili fezlekelerin Anayasa'nın 100. Maddesiyle işlem yapılacağına dikkat çekildi.
Komisyon, maddeler üzerinde ki görüşmelerine devam ediyor.
-ÜST YAZI MADDE HATALARI İLE DOLU-
Bu arada bazı AK Parti hukukçu milletvekilleri, söz konusu üst yazının maddi hatalarla dolu olduğunu, savcılığın bu tür fezleke yazılarında farklı bir dil kullandığına dikkat çektiler. Söz konusu metnin Savcılığa ait olmadığını öne sürdü.
