CHP'li Bülbül'den 4 Aylık Adalet Bilançosu: 120 Toplantı ve Gösteriye Müdahale, 4 Bin 760 Gözaltı, Cezaevlerinde 909 Hak İhlali
TBMM Adalet Komisyonu Üyesi, CHP Süleyman Bülbül yılın ilk dört ayını kapsayan “Adalet Raporu” hazırladı. Buna göre 120 toplantı ve gösteriye kolluk kuvvetleri tarafından müdahale edildi, toplam 4 bin 760 kişi gözaltına alındı, erkekler kendi hayatlarıyla ilgili karar vermek isteyen 84 kadını öldürdü, cezaevlerinde 909 kişi hak ihlaline uğradı. Raporda; hukukun üstünlüğü, adil ve insanca bir yaşam sürme hakkının “ütopya haline geldiği” ifade edildi.
TBMM Adalet Komisyonu Üyesi, CHP Süleyman Bülbül yılın ilk dört ayını kapsayan "Adalet Raporu" hazırladı. Buna göre 120 toplantı ve gösteriye kolluk kuvvetleri tarafından müdahale edildi, toplam 4 bin 760 kişi gözaltına alındı, erkekler kendi hayatlarıyla ilgili karar vermek isteyen 84 kadını öldürdü, cezaevlerinde 909 kişi hak ihlaline uğradı. Raporda; hukukun üstünlüğü, adil ve insanca bir yaşam sürme hakkının "ütopya haline geldiği" ifade edildi.
CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, temel haklardan hapishanelerin durumuna, kadın haklarından çocuk haklarına bu yılın ilk dört ayını kapsayan 128 sayfalık "Adalet Raporu" hazırladı. Raporda yılın ilk dört ayında 120 toplantı ve gösteriye kolluk kuvvetlerince müdahale edildiği, çeşitli soruşturmalar kapsamında toplamda 4 bin 760 kişi gözaltına alındığı, kendi hayatlarıyla ilgili karar vermek isteyen 84 kadını evli veya sevgili oldukları, akraba veya birinci derece yakını erkeklerin öldürdüğü, cezaevlerinde 909 kişinin hak ihlaline uğradığı belirtildi.
İLK ÜÇ AYDA 31 BİN 599 BİREYSEL BAŞVURU
Raporda, 2022 yılının ilk üç ayında Anayasa Mahkemesi'ne 31 bin 599 bireysel başvuru yapıldığı ve başvuruların 8 bin 668'inin (yüzde 2,8'i) yanıtlandığı aktarıldı.
SAĞLIK HAKKINA ERİŞİLEMEDİ
Raporda, omicron varyantı nedeniyle çok fazla sağlık çalışanının hasta olması, hekim istifaları, ertelenmiş sağlık hizmetleri gerekçeleriyle randevu sistemi üzerinden özellikle göz ile ağız diş ve çene cerrahisi polikliniklerine randevu alınamadığı yani sağlık hakkına ulaşılamadığı tespitine yer verildi.
EĞİTİMDE DİNİ PROGRAMLARA AĞIRLIK VERİLDİ
2022 Yılı Yatırım Programı'nda eğitim alanına yönelik yatırımları içeren bölümünde dini ve mesleki eğitim ağırlığına dikkat çekilen raporda, bu programa göre 2022 yılında "imam hatip lisesi ve uygulama atölyesi inşaatları" için yüzde 56'lık bir artışla 465 milyon TL harcama öngörüldüğü aktarıldı.
SEFALET EN YÜKSEK SEVİYESİNE ULAŞTI
Raporda, ekonomik verilere de yer verildi. Buna göre, Sefalet Endeksi'nin AKP'nin iktidara geldiği ve 2001 krizinin etkilerinin hissedildiği 2002 yılındaki yüzde 40'lık seviye yüzde 47 ile aşıldı. Türkiye, 2022 yılına hem TL'deki değer kaybının yarattığı etkiyle benzin gibi ürünlere yapılan zamlarla hem de yüzde 36.2'lik yeniden değerleme oranı kadar artırılan vergi, harç ve cezalarla başladı. Doğal gaz fiyatlarına yüzde 15 ile yüzde 50 arasında zam yapılırken; benzinin litresine 61 kuruş, motorinin litresine 1 lira 29 kuruş ve oto gazın litresine 78 kuruş zam geldi. Ekonomik krizden en çok esnaf etkilendi. 2022 yılının ilk üç ayında toplam iflas sayısı 29 bin 360 olurken, mart ayında iflas sayısı bir önceki aya göre yüzde 14 oranında arttı. Şubat ayında 8 bin 987 olan toplam iflas sayısı mart ayında 10 bin 226'ya çıktı.
"HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ, ADİL VE İNSANCA YAŞAM SÜRME HAKKI ÜTOPYA HALİNE GELDİ"
Hukukun üstünlüğü, adil ve insanca bir yaşam sürme hakkının ütopya haline geldiği belirtilen raporda, "2022 yılının ilk dört ayında adalet sistemi, ekonomi, yoksulluk, yoksunluk, eğitim, sağlık, ekoloji gibi insan hayatını doğrudan etkileyen alanlardaki kriz giderek derinleşmiştir. İktidarın yurttaştan yana olmayan başarısız ekonomi politikaları krizin büyümesine neden olmuş, akaryakıttan doğal gaz ve elektriğe, zorunlu hane giderlerinden gıdaya, tekstilden sağlığa, eğitime kadar üst üste yapılan zamlar yurttaşı yoksullaştırmış, 'orta sınıf' tanımını kaldırmış, ülkeyi fakirleştirmiştir. Yurttaşların insan onuruna yaraşır, özgür ve adil bir düzen taleplerini dile getirmeleri, otoriterleşen iktidarın daha sert müdahalesiyle yanıt bulmuş, hak ihlalleri her alanda artarak devam etmiştir" değerlendirmesi yapıldı.