CHP'li Kadınlar Anadolu Yollarında
CHP'li kadınlar Anadolu'ya seferberlik başlattı.
Tüzük Kurultayında kadın kotasının artmasıyla moral bulan CHP'li kadın kolları Türkiye'yi dolaşarak kadınları yeniden örgütleyecek ve kadınlar günü kutlamalarına katılacak.
CHP Kadın Kolları MYK Üyesi ve Genel Saymanı Nurcan Şanlı örgütle buluşma, kaynaşma motivasyon Sağlama ve yeni çalışma yöntemlerini hayata geçirmek için Türkiye'de ayak basmadık il bırakmayacaklarını söyledi Şanlı," CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Deniz Pınar Atılgan ve arkadaşlarımızla Türkiye'ye dolaşıyoruz. Ankara Yozgat, Sivas Erzincan, Erzurum Artvin, Rize, Giresun, Ordu, Sinop Samsun'a çıkarma yaptık. 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü de Artvin ilimizde Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nun eşi Selvi Kılıçdaroğlu'nun katıldığı programda kadınlarla buluşacağız. Şimdiden tüm emekçi kadınlar gününü kutluyoruz" şeklinde konuştu.
Nurcan Şanlı 8 Mart Dünya Kadınlar Günü sebebiyle yaptığı açıklamada," Bugün 8 Mart. Aslında yıl içinde çok sayıda özel ve önemli günleri kutlamaktayız. İlk baktığımızda yine böyle görülse de 8 Mart herhangi bir gün değildir. Bugünün arkasında şanlı bir direnişin, emeğin, hakkın ve mücadelenin birikimi vardır. 8 Mart bunun sadece sembolüdür. Çok önemli bir semboldür. Aslında 8 Mart, günümüzde en çok ihtiyacımız olan semboldür. Arkasında yatan tarihi birikim, bugün ülkemizde en çok hatırlanması gereken durumdur" dedi.
Şanlı'nın basın açıklaması
Ülkemize şöyle bir bakalım:
• Kadına şiddet, kadın cinayetleri her geçen gün artıyor. Artık gazetelerin 3. sayfa haberlerini sıradan karşılamaya başladık. Özetle devlet kadını korumuyor, gerçi korumaya çalıştıklarında da verdiği güvenlik görevlilerinin gözü önünde öldürülüyor.
• Kadın sosyal yaşamdan dışarı itiliyor. Kadının sosyal yaşamdan dışarı çıkarılması bir tercihtir. Kadına 3 çocuk doğur derseniz ne olur? Bu çocukların doğumu, belli bir yaşa kadar büyütülmesi süreci derken, aslında siz kadına eve kapan demiş oluyorsunuz.
• Kadının ekonomik olarak bağımsızlığı istenmiyor. Önünde çok ciddi engeller var. Çünkü; kadının ekonomik olarak bağımsızlaşması güçlenmesi demektir. Kadın güçlenirse şiddet azalır, şiddete tepki koyacak gücü de elde etmiş olur. Ayakları üzerinde durmuş olur ve daha sağlıklı gelecek kuşakların tohumları atılır.
• Kadının siyasetteki varlığı rahatsızlık yaratıyor. Bir düşünün ülkemizde kadın temsilinin ne durumda olduğunu. Kadın siyasetten dışlanırsa erkek egemen toplumun önünde hiçbir engel kalmaz diye düşünülüyor.
• Sosyal güvenlik, sağlık gibi sosyal devletin yapmakla yükümlü olduğu işlerde dikkat edin kadın adil bir haktan yararlanamamaktadır.
• Bugünlerde TBMM'de ve ülke kamuoyunda tartışılan; ama, uzmanlarınca tartışılmadan yasalaştırılmaya çalışılan 4+4+4 teklifi kadına da yeni bir boyut kazandıracaktır. Zaten eğitim öğretimde geride olan kızlarımız, iyice eve kapatılarak, potansiyel çocuk gelin ya da törelere uygun yaşam biçimine uydurulmuş kızlarımız olacaktır. Kadınlarımızın eğitimde de önü az açıkken, iyice kapatılacaktır.
• Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu kurmak, yalnızca yasalar çıkarmak ülkemizde kadına dönük yasal zeminle her şeyin çözüleceği kanısının sonucudur. Dünyanın en iyi yasalarını da yapsanız, uygulayacak olan insanların buna uygun zihniyette olması gerekir. Maalesef bizdeki en büyük eksikliklerden biri budur.
Ülkemizde kadının içinde bulunduğu çemberi bu biçimde özetleyebiliriz. Dikkat edecek olursak, bütün sorunlar birbiriyle iç içe geçmiş durumdadır. Bütün bu sorunları çözmek için ipin ucu ekonomik sorunların çözülmesindedir. Kadının ekonomik sorunları çözüldüğünde, diğer sorunlar çorap söküğü gibi çözülecektir. Burada unutulmaması gereken en önemli unsur, kadının tek tek sorunları ya da bu sorunların çözümü değildir, zihniyettir. Ülkemizde kadınların yaşadığı sorunlara bakacak olursak, ortada bir zihniyet sorununun olduğunu görmekteyiz. Yıkılması ve aşılması gereken aslında tam da budur. Sadece yasa çıkarmak, sadece okula göndermek yetmez. Elbette bunlar olacaktır; ancak, bunlarla birlikte hâkim olan erkek egemen anlayış yıkılmalıdır. Eşitlikten yana bir düzen gereklidir. İşte bundan dolayı 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü, ülkemizde özel bir öneme sahiptir.
Kadınların sorunlarının çözümü elbette siyaset kurumundan geçmektedir. Ülkemiz, CHP gibi siyasi bir organa sahip olmakla büyük bir şansa da sahiptir. Zaten 2011 Seçim Bildirgemizde kadın sorunlarına bakış açımızın ne olduğunu belirtecek ilkemizi belirtmiştik ve şunları demiştik: "Özgürlükçü demokrasilerde çoğulculuk ilkesi toplum için de geçerlidir. Toplumsal farklılıklar hukuk düzeni tarafından tanınmalı ve korunmalıdır. Demokratik toplumun hiçbir üyesi cinsiyeti, etnik kökeni, dini, mezhebi gibi nedenlerle ayrımcılığa uğramamalıdır. Bu anlamda Türkiye'de en çok desteklenmesi gereken grupların başında kadınlar gelmektedir. Kadınlar şiddet, eğitim ve işgücü dışında bırakılma, siyasette yeterli temsil edilmeme gibi birçok sorunla karşı karşıyadır. CHP, kadın-erkek eşitliğinin toplumun her alanında fiilen gerçekleşmesi için çalışacaktır. CHP, bu amaçla, toplumsal hayatın her alanında kadınlar için, kotalar dâhil, pozitif ayrımcılık politikalarına başvurulmasını da desteklemektedir."
İşte bu mantıkla yine Seçim Bildirgemizde; kadınların siyasi partilerde ve siyasette doğrudan ve daha aktif olarak yer alabilmelerinin önündeki engelleri kaldırarak, kadın kotasını yasalaştıracağımızı ve hedefimizin de kotanın üzerinde temsil sağlamak olacağını müjdelemiştik. Maalesef 2011 Haziran seçimlerinde iktidar olamadık; ama, parti içinden bu sözümüzü yerine getirmeye başladık. Özellikle Sayın Genel Başkanımızın da desteğiyle Partimizin yönetimlerinde her aşamada yüzde 33'lük bir cinsiyet kotası getirilmiştir. Kadınlarımıza çok açıkça şunu diyebiliyoruz: "İktidara geldiğimizde sahip olacağınız hakları Parti Tüzüğümüzde bulmanız olanaklıdır. Kadınlar, partilerin tüzüklerine bakmadan tercihlerde bulunmasınlar."
Seçim Bildirgemizde; sivil toplum kuruluşlarından iş yaşamına, siyasetten eğitime her alanda kadınlarımıza özel düzenlemelerimiz somut ve ayrıntılı biçimde ele alınmıştır. Bunun üzerinde özellikle durmamız gerekiyor.
Hepimizin bildiği gibi, dünya kadınla güzel. Kadın emek, kadın üretim, şefkat, güzellik demektir. Bu düşünceyle CHP olarak muhalefette olmamız nedeniyle gücümüzün yettiğince bu konuda yapabileceklerimizi yaşama geçirmeye çalışıyoruz. Bu konuda mücadeleye devam edeceğiz. Bu duygularla tüm kadınların Emekçi Kadınlar Gününü kutlarım.