CHP'li Tanrıkulu: Bu Yargılama, Geçmişle Hesaplaşmanın Bir Adımı
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, 1990'lı yıllarda gerçekleşen faili meçhul cinayetlerin aydınlatılmasının ve sorumluların cezalandırılmasının, Kürt sorununun çözümünde önemli bir mihenk taşı olduğu belirterek, "Bu yargılama 1990'lardaki uygulamaların ve faillerin aklandığı bir süreç olmaması, aksine geçmişle hesaplaşmanın bir adımı olarak neticelenmesini umut ediyoruz" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, 1990'lı yıllarda gerçekleşen faili meçhul cinayetlerin aydınlatılmasının ve sorumluların cezalandırılmasının, Kürt sorununun çözümünde önemli bir mihenk taşı olduğu belirterek, "Bu yargılama 1990'lardaki uygulamaların ve faillerin aklandığı bir süreç olmaması, aksine geçmişle hesaplaşmanın bir adımı olarak neticelenmesini umut ediyoruz" dedi.
Konuya ilişkin yazılı bir basın açıklaması yapan Tanrıkulu, bugün Ankara Adliyesi'nde görülen ve 1990'lı yıllarda işlenen 18 faili meçhul cinayetle ilgili davayı izlediğini belirterek şöyle devam etti:
"Eski İçişleri Bakanı ve Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, emekli Yarbay Korkut Eken, Özel Harekât Başkanvekili İbrahim Şahin ile özel timci polislerin yargılandığı dava öncesinde ortaya çıkan bulgular, 1990'lı yıllarda işlenen cinayetlerin devlet destekli profesyonel bir organizasyon tarafından gerçekleştirildiğini bir kez daha ortaya koymuştur.
1990'lı yıllarda gerçekleşen faili meçhul cinayetlerin aydınlatılmasının ve sorumluların cezalandırılmasının, Kürt sorununun çözümünde önemli bir mihenk taşıdır. Bu açıdan yargılama sürecini önemsiyor ve yakından takip ediyoruz. Bu yargılama 1990'lardaki uygulamaların ve faillerin aklandığı bir süreç olmaması, aksine geçmişle hesaplaşmanın bir adımı olarak neticelenmesini umut ediyoruz
Yaşam hakkı ihlali başta olmak üzere 1990'larda sistematik olarak işletilen suçların ortaya çıkarılıp sorumluların yargılanması, cezalandırılması, geçmişle hesaplaşmanın önemli ayaklarından biridir. Ancak ne yazık ki sistematik hak ihlalleri 1990'larla sınırlı kalmamış ve AKP iktidarları döneminde de başta yaşam hakkı olmak üzere tüm temel haklar istikrarlı bir biçimde ihlal edilmektedir. Dileriz 1990'lardaki ihlallere yönelik işletilen hukuk, şu andaki hak ihlalcileri açısından caydırıcı etki yaratacak kadar adil ve etkili olur ve sorumlular en ağır biçimde cezalandırılır."
