CHP'li Tanrıkulu: Siyaset Yapanlar İçeride
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, çözüm süreci, geri çekilmenin durdurulması ve demokratikleşme paketini değerlendirdi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, çözüm süreci, geri çekilmenin durdurulması ve demokratikleşme paketini değerlendirirken, "Biz geri çekilmede bu kadar insan geri çekildi, çekilmedi onunla ilgili değiliz. Ama demokrasi özgürlüklerin çekilme ve silahlara bağlı işletilmesini karşıyız"dedi. Diyarbakır'da dün D tipi cezaevinde tutuklu BDP Milletvekilleri ve Hatip Dicle ile İHD Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erbey ile görüşen CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, çözün süreci, geri çekilmenin durdurulması, ana dilde eğitim boykotu ve demokratikleşme paketi ile ilgili gazetecilerin sorularını yanıtladı. Cezaevinde Millitvekilliği gasp edilmiş Hatip Dicle dahil bütün tutuklu vekiller ile görüştüğünü söyleyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu, "Dün sayın Başbakan Adıyaman'da, 'Gelsinler siyaset yapsınlar' dedi. Bu ne yaman çelişkidir. Siyaset yapanlar içeride. Gerçekten şiddete buluşmamış, eline silah almamış, hiçbir biçimde şiddete tercih etmemiş siyasetçiler içeride yaklaşık 5-6 yıldır içeride tutuklular her türlü siyasal hakları elinden alınmış Başbakan Adıyaman'da siyaset dersi vermeye çalışıyor. Böyle bir yaman çelişki olamaz"dedi. CHP'li Tanrıkulu siyasetçiler olarak yapmaları gereken şeyler olduğunu belirtirek, şöyle konuştu:
"TUTUKLU VEKİLLER KONUSUNU YARGIYA BIRAKMAYALIM"
"Önce siyasete normalleştirmemiz lazımdır. En başından başlayalım siyasetçiler niye içeride? Milletvekilleri niye içeride? Niye bir siyasal intikam ve rehin olarak tutuyorsunuz. Bunun hesabını ilk önce verin. Hadi veremiyorsanız gelin beraber düzeltelim, yargıya bırakmayalım. Yargı, Türkiye'de demokrasiye ve adaletin gerçekleşmesine hizmet etmiyor. Kendi taktir alanını kötüye kullanıyor. Bunları ilk önce düzeltelim, bunlar için Anayasal değişikliğe gerek yok. Zihniyet değişikliğine ve mevzuat değişikliğine gerek vardır. İlk önce mevzuatı değiştirelim onları bu mevzuat üzerinde zihniyet değişikliğine zorlayalım. Ama, bunlara yanaşmayacaksınız Ankara, İstanbul ve Adıyaman'da demokrasi dersi vereceksiniz. Türkiye'de insanların artık karnı tok, böyle demokrasi dersi istemiyorlar. Eğer istiyorsanız gelin beraber yapalım. Biz geçtiğimiz yıldan bu yana anayasa dışında altını çizerek söylüyorum. Anayasa süreci henüz tüketilmiş bir süreç değildir. Tabi ki Türkiye'nin demokrasisi bakımından anayasada yapılacak çok şey vardır. Türkiye'nin Kürt meselesi bakımından da yapılacak çok şey vardır. Bu süreç tüketilmemiştir. Hemen yapılabileceklerden başlayalım."
"GÜNDEMLERİNİ TÜRKİYE'YE KÜRT MESELESİNİN ÇÖZÜMÜ BAKIMINDAN DAYATMASINLAR"
CHP Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu, geçen yıl 30 yasa ve 6 araştırma komisyonu önergesini meclise sunduklarını ve orada durduğunu da ifade ederek, "Yani gündemi ve projesi olmayan tek parti Adalet ve Kalkınma Partisidir. Herkese soruyorum demokratikleşme paketinde ne olduğunu biliyormusunuz? Ama, biz kendi görüşlerimizi sunduk. 17 maddelik bir paketi genel başkanımız açıkladı. Bizim yeni bir paket açıklamamıza gerek yok. En azından mutabakatı sağlayarak başlayalım. Ama Adalet ve kalkınma Partisi siyasette müzakereye karşı. Hem toplum ile hem de ana muhalefet ile müzakereye karşı. Ne getireceklerini bilmiyoruz gerçekten. Biz Adalet ve Kalkınma Partisinin gündemine teslim olmak zorunda değiliz. Bizim gündemimiz bellidir, demokrasi ve barış gelsinler beraber yapalım. Ama kendi gündemlerini gündemlerini Türkiye'de Kürt Meselesinin çözümü bakımından dayatmasınlar. Yapmaları gereken budur. İlk önce gelin Türkiye'nin demokrasi ve barış meselesini Kürt meselesi üzerinden adım atalım bunu yapalım. Ama kendi gündeminizi bize dayatmayın"diye konuştu.
"DEMOKRASİNİN SİLAHLARA BAĞLI İŞLETİLMESİNE KARŞIYIZ"
Kürt sorununun dünyanın devam eden en zor meselelerinden bir tanesi olduğunu, çözüm süreci konusunda ana muhalefet partisine bilgi verilmediğini, o yüzden basında çıkan şeşyer dışında fazla bir bilgi sahibi olmadıklarını söyleyen CHP'li Tanrıkulu, "Biz, geri çekilmede 'bu kadar insan geri çekildi, çekilmedi' onunla ilgili değiliz. Çekilir, çekilmez, Ama demokrasi, özgürlüklerin çekilme ve silahlara bağlı işletilmesine karşıyız. İnsanların hakkı ve özgürlüğü varsa ve bugüne kadar teslim edilmemişse bu Cumhuriyet hükümetlerinin suçudur. Başta bu Cumhuriyeti 10 yıldır idare eden Adalet ve Kalkınma Partisinin suçudur. Hiç kimse daha öncesine gitmesin. Hiç kimsenin daha önceye gitmeye hakkı yoktur. 11 yıldır iktidardadır ve mutlak çoğunluğu ellerinde bulunduruyorlar. Velev ki ana muhalefet partisi destek vermiyor velev ki Türkiye'de demokrasi olmayacak mı? Mutlak çoğunlukları var. Oysa biz onların daha fazlasını önermişiz, mecliste bekliyor. Türkiye'nin demokrasi ve Kürt meselesinde en gerçekçi çözümleri üretme noktasında bizim reçetemiz hazır. Anayasa dışında, Anayasa süreci henüz tüketilmiş bir süreç değil. Hiç kimse Türkiye demokrasisini salt anayasaya bağlamasın. Tutuklu vekiller var, ifade özgürlüğü, Mayıs'ta beri Türkiye kaynıyor, Türkiye'de polis her gördüğü insana gaz sıkıyor. Bunun anayasa ile ilgisi var mı'dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, BDP ve DTK'nın ana dilde eğitim için aldıkları boykot kararı ile ilgili bir soru üzerine ise, "Ana dil meselesi bir anaya meselesidir. ve bu tüketilmiş bir süreç değil. Ben çocuklar üzerinden siyaset yapılmasını doğru bulmuyorum. Ama, şunun da altını çiziyorum silahsız, şiddetsiz sivil itaatsizlik eylemi siyaseten, ahlaken ve hukuken meşrudur"diye konuştu.