CHP'li Tezcan'dan 'Bekir Bozdağ Hakkında Fezleke Hazırlandı' İddiası
Tezcan ve beraberindeki bazı CHP'li milletvekilleriyle birlikte TBMM'de basın toplantısı düzenledi.
Tezcan ve beraberindeki bazı CHP'li milletvekilleriyle birlikte TBMM'de basın toplantısı düzenledi. Tezcan, "Dünkü saldırı ile ilgili basın toplantısı bekliyorsunuz. Bugünkü basın toplantımızın amacı dünkü saldırı değil. Bugünkü açıklayacağımız olay eminim dünkünden daha önemli ve Türkiye gündemini çok daha ciddi bir biçimde işgal edecek. Geleceğimiz, demokrasimiz ve hukuk devleti açısından ne halde olduğumuzun ibret verici bir şekilde ortaya koyacak bir belge açıklayacağım. Bu dünkü olaydan önce planlanmış bir basın toplantısıydı, ama gündem çok hızlı değiştiği için bu toplantıyı saldırıdan dolayı olduğunu düşündünüz" dedi.
"BAŞSAVCI NAMUSLU BİR CUMHURİYET SAVCISI VE GERİ ADIM ATMIYOR"
Tezcan, "17 Aralık'tan bu yana başlayan yolsuzluk soruşturması çerçevesinde Türkiye çok hızlı bir girdabım içinde sürüklenip gidiyor. İstanbul, İzmir, Van, Kilis, Hatay ve Adana derken Türkiye'nin dört bir yanında soruşturmalar var ve 4 bakan hakkında fezleke düzenlendi ve Adalet Bakanlığı'na gönderildi. Meclis soruşturması açılması ve dokunulmazlıklarının kaldırılması için. Şimdi 5'nci bakan hakkında düzenlenen fezlekeden bahsedeceğim. Bu bakan ayağının tozuyla Adalet Bakanlığı'na gelir gelmez hakkında fezleke düzenlemesini sağlayacak bir fiil işlemi mahareti göstermiş Bekir Bozdağ. Şu anda Bozdağ hakkında düzenlenmiş bir fezleke var ve Adalet Bakanlığına geldi. Bu fezleke yargı görevini etkilemeye teşebbüs suçunu içeriyor. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı özel soruşturma bürosunun evrağı. İmza kısmını özellikle kapattım. Özel soruşturma bürosunun fezleke üst yazısı. Bakanlık muhabere bürosuna gönderiliyor. Bakanlığın resmi kayıtlarına 14 Ocak 2014 tarihli 2014/883 numaralı evrak. Bu evrakta İzmir Cumhuriyet Başsavcısı tarafından görevden alınan Hüseyin Baş'ı kast ediyor. İzmir Cumhuriyet Başsavcısı tarafından 10 Ocak 2014 tarihinde 2014/883 bakanlık muhabere numarası ile İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı özel soruşturma bürosuna gönderilen 7 Ocak 2014 tarihli tutanak içeriklerinden anlaşılacağı üzerinden Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın yargı görevi yapanı etkilemeye teşebbüs ettiğine ilişkin iddialar yer almaktadır. Bakanlar kurulu hakkında bu görevleri nedeniyle anayasanın 100,107 ve 112 maddeler uyarınca işlem yapılması gerekir deniyor. Arkasından 14 sayfalık bir fezleke bunun ekinde 32 klasör evrak. İzmir soruşturması evrağı. Adalet Bakanlığı'na gönderildi. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın bakanlık görevine geldiğinde ilk işinin İzmir soruşturması nedeniyle dönemin İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Baş'ı arayarak soruşturmaya müdahale ettiği ve soruşturmayı savcıdan al, sen takip et dediği ve bu sebeple yargı görevini etkilemeye teşebbüs suçu sayılabilecek fiili işlediği hakkında düzenlenmiş fezleke. İzmir soruşturması başladıktan bu yana ilginç bir süreç yaşanıyor. Bakın bu soruşturma hepiniz biliyorsunuz ki Devlet Demir Yolları Liman işletmesi soruşturması. Soruşturmanın içeriği burada yazıyor. Planlı bir şekilde bakana kadar uzanan zincirleme bir müdahale söz konusu. Ses kayıtları alınmış ve konuşma dinleme kayıtları var ve dökümleri evrakların içinde. Operasyon başlamadan daha düğmeye basıldığı an operasyona müdahale başlıyor. O gece 6 Ocak'ı 7 Ocak'a bağlayan gece. O gece savcıya ve emniyete baskılar başlıyor. Müdahaleyi yapanlar kim. Bir müsteşar Kenan İpek, iki İzmir Valisi, üç İzmir İl Emniyet Müdürü, dört Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele daire başkanı ve Adalet Bakanı Bekir Bozdağ. Bunlar tutanaklara işlenmiş. Düğmeye basıldığı günün gecesi saat 19.38 de müsteşar Kenan ipek başsavcı Hüseyin Baş'ı arıyor ve bildiğiniz 7 Ocak günü tutanağa bağladığı ve soruşturmayı durdurmazsan savcıları değiştirmezsen sonu kötü olur diye Hüseyin Baş'ı tehdit ettiği saat. İlk müdahale Kenan İpek'ten geliyor. Başsavcı namuslu bir cumhuriyet savcısı ve geri adım atmıyor ve görevini yapmaya devam ediyor."
"SORUŞTURMAYI DURDURMASI İÇİN HANGİ BASKILARIN BULUNULDUĞU İBRET VERİCİ"
Tezcan,sözlerini şöyle sürdürdü: "Oradan bekledikleri sonucu alamadıkları düşündüler ki aynı zamanda soruşturmayı yapacak personelin başındaki İzmir İl Emniyet Müdürlüğü Mali Şube Müdürü Bora Köprü'yü arayarak tehdit etme ihtiyacı hissediyorlar. Arayanlar kim İzmir Emniyet Müdürü Ali Bilkay ve İzmir valisi. Ali Bilkay o dönem İzmir Emniyet Müdürü. O fırtınadan bütün çabalarına rağmen görevden alındı. Bu şube müdürü gece 6 Ocak'ı 7 Ocak'a bağlayan sabaha karşı 00.21 de Ali Bilkay Mali Şube Müdürü Bora Köprü'yü cep telefondan arıyor. Bora Köprü, başına geleceklerinin farkında görüşmeyi kendi cep telefonuna kayıta alıyor. İleride sorumlu olmamak için kayda alıyor. Sonrada kendisi doğrudan doğruya cumhuriyet savcılığına giderek bu konuşma kayıtlarının dökümü savcılığa veriyor. Vali ve Emniyet müdürünün soruşturmayı durdurması için hangi baskıları bulunulduğunu ibret verici örneği."
KONUŞMADA NELER VAR?
Tezcan, elindeki fezlekeden bazı konuşma metinlerini de basınla paylaştı. Tezcan, okuduğu konuşma metnini şöyle anlattı. "Fezlekede konuşma kaydını yazıyor. İzmir İl Emniyet Müdürü arıyor. Müdür diyor ki 'Şimdi o şeyi şey yapmıyoruz. Çalışıyoruz, savcı sorarsa çalışıyoruz alacağız diyeceksiniz. Ama herhangi bir operasyon yapmıyorsunuz.' Devamı var. Şube müdürü itiraz ediyor ve müdür ısrarcı. 'Tamam çalışıyoruz gereğini yapmıyoruz tamamı. Operasyona adam çıkartmıyoruz, göndermiyoruz tamam mı.' Arka fondan valinin sesi geliyor. 'Vali beyin talimatı kesinlikle' diyor ve telefonu İzmir valisine veriyor. Vali'nin konuşması Bora Köprü ile. 'Bu iş ülke meselesi haline geldi. Şimdi dolayısıyla İstanbul'da da aynı şeyler de oldu. Diyeceksiniz efendim (savcıya) talimatınız ulaştı üzerine çalışıyorsun' savcıya böyle diyeceksiniz diyor vali. Mali Şube müdürü tedirgin ve doğal olarak itiraz etmeye çalışıyor.. Bora müdür diyor ki 'Mahkemenin vermiş olduğu talimatlar var. Savcı bir bir takip edecek. Ben oraya geleceğim diyor. Bir idari konu var, bir adli konu var' diyor Mali şube müdürü saygı çerçevesinde. Demek istiyor ki. 'Siz idari amirsiniz, bu adli konu 'Valinin cevabı 'Nasıl nasıl gelecek anlamdım. Kendisi takip yaparsa yapsın. Kapınız açık gelir çayını içer ve gider. Seni zoraki şuraya gidelim diyemez ki. Talimatını vereceksin tüm personele talimat ulaştı üzerinde çalıştık diyecek."