CHP'nin düzenlediği 24 Saat Eğitim Maratonu'nda çocuk istismarı konuşuldu
CHP'nin düzenlediği 24 Saat Eğitim Maratonu'nun 'Çocuk Hakları ve Çocuğun İyi Olma Hali' başlıklı son oturumunda çocuk istismarı konuşuldu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Meryem Gül Çiftçi Binici, çocuk istismarının arttığını ve cezasızlık sorununun olduğunu belirtti.
(ANKARA) - CHP'nin düzenlediği 24 Saat Eğitim Maratonu'nun "Çocuk Hakları ve Çocuğun İyi Olma Hali" başlıklı son oturumu tamamlandı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Meryem Gül Çiftçi Binici, "Ülkemizde çocuk istismarının aslında cezasızlıktan beslenen bir suç olduğunu söyleyebiliriz temel anlamda. Çocuk istismarları maalesef ülkemizde son yıllarda şiddetli oranlarla artarak devam etmekte" dedi.
CHP'nin düzenlediği 24 Saat Eğitim Maratonu'nun "Çocuk Hakları ve Çocuğun İyi Olma Hali" başlıklı son oturumu tamamlandı. Bu oturumda, FİSA Çocuk Hakları Merkezi Danışma Kurulu Üyesi Ezgi Koman, Psikolojik Danışman Tuba Nur Dündar, CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, CHP Genel Başkan Yardımcıları Suat Özçağdaş ile Meryem Gül Çiftçi Binici açıklamalarda bulundular.
CHP Seçim ve Parti Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Meryem Gül Çiftçi Binici, konuşmasında Türkiye'de çocuk istismarının giderek arttığına dikkat çekti.
"TÜİK, çocuk istismarları, çocuk suçları noktasında da bu verileri bizlerden saklıyor"
Meryem Gül Çiftçi Binici'nin konuya ilişkin açıklaması şöyle:
"Türkiye, Çocuk Hakları Sözleşmesine taraf bir ülke. Çocuk hakları dediğimizde aklımıza ne geliyor? Kanunen veya ahlaki olarak dünyadaki çocukların doğuştan sahip olduğu yaşam hakkı, sağlık hakkı, eğitim hakkı, fiziksel, psikolojik veya cinsel sömürüye karşı korunma hakkı gibi olan bütün hakların tamamından bahsedilen evrensel bir kavram olarak önümüze çıkıyor. Bu sözleşme dünya genelinde çocukların korunması ve refahı için hayati bir önem taşımaktadır. Ülkemizde geldiğimiz noktada çocukların korunmadığını, çocukların çeşitli sömürlere maruz kaldığını da üzülerek gözlemliyoruz. 54 maddeden oluşan bu sözleşme Birleşmiş Milletler Genel Kuruluna kabul edildikten sonra çeşitli maddeler eklenmek suretiyle dünyanın gelişmiş ülkelerinde çocuklarının hakları temel insan hakları önünde gelen bir kavram haline geldi.
Çocuk Hakları Sözleşmesinin 19'uncu ve 39'uncu maddeleri ise çocuğun ihmal ve istismarından korunmasını düzenleyen maddeler olarak karşımıza çıkıyor. Ülkemizde çocukların ihmal ve istismardan korunması maalesef yeterli mekanizmaları sağlanmamaktadır. Türk Ceza Kanunu'na baktığımızda Türk Ceza Kanunu çocuğun haklarını düzenleyen maddeler elbette mevcut olmakla birlikte yasanın uygulayıcılarının ne düşündüğü, ne hissettiği ya da o yasayı nasıl uyguladığı çok kıymetli. Yasada ne yazdığından daha ziyade uygulayıcılarının ne yaptığı, iklim belirleyen politikacıların söz sahibi olanların ise ne söylediği çok kıymetlidir bu noktada. Ülkemizde çocuk istismarının aslında cezasızlıktan beslenen bir suç olduğunu söyleyebiliriz temel anlamda. Çocuk istismarları maalesef ülkemizde son yıllarda şiddetli oranlarla artarak devam etmekte. Çocuk istismarının yükselmesinde etkin yargılama yapılmaması, failin kim olduğunun önemi, bu failin kişiliğinin yargılamaya etki etmesi, koruyucu ve önleyici tedbirlerin alınmaması ve en önemlisi dönemin siyasilerinin çocuk istismarlarıyla ilgili ne söylediği maalesef bu davaların yönlenmesinde önemli rol almaktadır. TÜİK, çocuk istismarları, çocuk suçları noktasında da bu verileri bizlerden saklamaktadır. Ancak insan hakları dernekleri ve çocuk haklarına ilişkin çalışan kurumlardan aldığımız raporlar ve verilen doğrultusunda 2023 yılı verilerine göre 1739 suç mağduru. Maalesef son 9 yılda yüzde 287 oranında çocuk istismarının arttığını söyleyebiliriz. 'Çocuğun rızası vardı' gibi söylemler Çocuk Hakları Sözleşmesi ile bağdaşmıyor."