CHP Parti Sözcüsü Öztrak - ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton'ın Sözleri
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton'ın sözlerine ilişkin, "Bir ABD'li danışman seçime hazırlanan İsrail Başbakanının yanında Türkiye'yi İsrail'e seçim malzemesi yapıp, 'bizden habersiz adım atamazlar' mealinden konuşup, bizi...
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton'ın sözlerine ilişkin, "Bir ABD'li danışman seçime hazırlanan İsrail Başbakanının yanında Türkiye'yi İsrail'e seçim malzemesi yapıp, 'bizden habersiz adım atamazlar' mealinden konuşup, bizi ABD'nin emir eri konumuna düşürmeye nasıl cüret edebilir?" dedi.
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında parti genel merkezinde toplandı.
Toplantı sürerken açıklamada bulunan Parti Sözcüsü Öztrak, konuşmasına Samsun açıklarından batan gemide hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, ailelerine sabır dileyerek başladı.
CHP Parti Meclisi (PM) üyesi Eren Erdem'in tutukluluk halinin sona ermesinin sevindirici olduğunu belirten Öztrak, "Dava hala devam ediyor, kendisi 19 yılla yargılanıyor. Kamuoyuna açık olan, kamuoyu tarafından bilinen bir bilgiyi ifşa etmek nedeniyle yargılanıyor. Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarında yaşanan tüm kumpas davaları gibi bu davanın da kısa süre içinde çökmesini bekliyoruz." ifadelerini kullandı.
Milletin öncelikleri ve dertleriyle sarayın öncelikleri arasındaki makasın hızla açıldığını savunan Öztrak, milletin derdinin dolmayan pazar fileleri, ödenemeyen faturalar, borçlar, her geçen gün yitip giden hayatlar ve çalınan hayaller olduğunu söyledi.
"Saray ve medyası"nın hedef saptırdığını, milletin gerçek gündemini karartmaya çalıştığını iddia eden Öztrak, "saray medyası"nın 90 yıl önceki ihracat rakamlarıyla bugünü mukayese edip zafer naralarıyla milletin haykırışlarını bastırmaya uğraştığını öne sürdü.
"Çamurun bile dibi olur ama bunlarda o dip de yok, battıkça batıyorlar. Bu çamur medyasının ülkenin tarihiyle, geçmişiyle, önderleriyle olan sorunları, hazımsızlıkları kapkara yüreklerinden manşetlere yansıyor." diyen Öztrak, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere ülkeyi kuranların tek önceliğinin "Türkiye'nin siyasi ve ekonomik bağımsızlığı" olduğunu hatırlattı.
Öztrak, 1923-1950 arasında Türkiye'nin dış ticaret açığının sıfır olduğuna dikkati çekerek, bunda, Türkiye'yi kuran kadroların emperyalizmi savaş meydanlarından, Sakarya'dan, İnönü'den, Lozan'dan tanımasının etkili olduğunu vurguladı.
"Emperyalistlerin hain emellerini biliyorlardı"
Türkiye'yi kuranların, emperyalistlerin hain emellerine nasıl ulaştığını gayet iyi bildiğini belirten Öztrak, şöyle konuştu:
"Son 16 yılda verilen dış ticaret açığı, yani ithalat ile ihracat arasındaki fark ne kadar? 1 trilyon dolardan fazla. Haftaya vurursak 1,2 milyar dolar eder. İhracatla böbürlenenlerin sıra ithalata gelince ağızlarını bıçak açmıyor. Milletime soruyorum, senin gerçek gündeminin yani mutfaktaki yangının, küçülen aşının, kaybettiğin işinin üstünü yalan yanlış haberlerle örtmeye çalışan bu organik yalancıların, besleme çamur medyasının saray tarafından kullanılmasından memnun musun? Biz bunlara defalarca 'böyle dış açık verirseniz ülke borca batar, küresel sermayenin elinde oyuncak olursunuz' dedik dinlemediler."
ABD'li papaz Andrew Craig Brunson'un ülkesine iadesini eleştiren Öztrak, Türkiye'nin ABD Başkanına seçim malzemesi yapıldığını savundu.
"Bedelini milletimiz ödüyor"
ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton'ın Türkiye'ye gelişinin arifesinde İsrail Başbakanı Binyamin Netenyahu'nun yanında "Türkler bizimle tamamıyla koordineli hareket etmeden Suriye'de askeri harekat yapamaz" dediğini aktaran Öztrak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu cesareti nereden, kimden alıyor? Bir ABD'li danışman seçime hazırlanan İsrail Başbakanının yanında Türkiye'yi İsrail'e seçim malzemesi yapıp, 'bizden habersiz adım atamazlar' mealinden konuşup, bizi ABD'nin emir eri konumuna düşürmeye nasıl cüret edebilir? Çok sert tepki gösterildiği söyleniyor. Buna tepki sadece sözle olmaz ama göreceksiniz yarın saray yine de bu danışmanı kabul edecek, muhatap alacak. Neden? Bu kifayetsiz, kibirli saray kadroları elin oğlundan aldığı borçları har vurup harman savurdu, her yere beton döktü. Kendi keyfine bakıp, üretimi hiç düşünmedi. Borç alanın emir alacağını göremedi. Ekonomiye kur, faiz, enflasyon saldırısı karşısında savunmasız bir hale düşürdü. Şimdi bunun bedelini topyekün tüm milletimiz ödüyor."
Öztrak, TÜİK'in makyajlı enflasyon rakamları nedeniyle memurun, emeklinin alacağı zammın düşürüldüğünü öne sürerek, "enflasyon hesabında hangi işletmelerden fiyat toplanacağının sene başında belirlendiği, bunun iktidara yakın firmalardan ve ucuzluk gününde yapıldığı" iddialarını dile getirdi.
"Bu iddialar doğruysa vahimdir." diyen Öztrak, bunların enflasyonu belirlemede uluslararası kabul görmüş kurallara uyulmadığını açıkça gösterdiğini, bunun Türkiye'ye bedelinin çok ağır olacağını, bu işin sonunda Yunanistan ve Arjantin gibi olunabileceğini ileri sürdü.
"Kıyağın büyüğü dağıtım şirketlerine"
Devletin rakamlarını manipüle edenlerin bu işin altında kalacağına işaret eden Öztrak, "Acilen TBMM'de bir araştırma komisyonu kurulmasını ve konunun araştırılmasını talep edeceğiz. Milletime soruyorum, kıymetli memur kardeşlerim, cefakar emeklilerimiz cebinizdeki kör kuruşa göz diken bu kibirli ve vicdansız saray kadrolarından ve onların bekçisinden memnun musunuz? Her işlerinden hile hurda çıkıyor." şeklinde konuştu.
Öztrak, iktidarın "elektrikte yüzde 10 indirim yapıyoruz" derken kıyağın büyüğünü dağıtım şirketlerine geçtiğini öne sürerek, şu değerlendirmede bulundu:
"İstanbul'da 3. havalimanı henüz tamamlanmadan resmi açılışı yaptılar. Şimdi bu havalimanına henüz inen, kalkan uçak yok. Sayıştay raporlarına göre 3. havalimanı için verilen gelir garantisi ilk yıl için tam 316 milyon avro. 12 yıl için verilen toplam garanti ise 6,3 milyar avro. Şimdi bu havalimanını resmen açtınız, teslimi de almış oldunuz. Cevap bekliyorum, kullanmadığınız havalimanı için bu yandaş müteahhitlere verdiğiniz yolcu garantileri çalışmaya başladı mı, başlamadı mı?
Osmangazi Köprüsü'nden geçiş ücreti uçak ücretinden bile pahalı ama müteahhitler için sorun değil. Köprüden araç geçse de geçmese de hazine kasasından tıkır tıkır paraları ödeniyor. Şimdi millet tepki gösterince ücretlerde indirim yapacaklarmış. Sevsinler yapacakları indirimi. 103 liralık geçiş ücreti zaten indirimli. Mevcut sözleşmeye göre araçların ödemesi gereken 224 lira. Aradaki 121 liralık fark zaten 'indirim' denilerek hazinenin, yani o köprüden geçmeyen milletimizin cebinden çıkıyor. Anlaşılan bir daha indirim yapacaklar, yine yükü hazinenin sırtından 81 milyon vatandaşımıza paylaştıracaklar."
"Acemi şoförlerle ekonominin doğru yolu bulması imkansızdır"
"Türk tarımı, çiftçisi kendi kaderine terk edilmesin, üretenin kötü gün dostu olsun" diye kurulan Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankasının, futbol kulüpleri ve onların borçlu olduğu bankalar kurtarılmak için kullanılmak istendiğini ileri süren Öztrak, "Krizlerde özel kesimin borcu bir gecede milletin sırtına yüklenir, şimdi de olan budur. Kulüplerin hisseleri bu haberle tavan yaparken vatandaşın vergileri buralara harcanıyor. İstihdam yaratmayan, ihracata ve ekonomik büyümeye katkısı olmayan, devlete vergi getirmeyecek böyle bir kurtarma operasyonunu Ziraat Bankası üzerinden yapmaya kim karar verdi? Cevap belli, sarayın kibir abidesi ve onun etrafındaki iş bilmez dalkavuklar." görüşünü savundu.
"Bir fırtınanın içindeyiz ve üzülerek görüyorum ki kaptanın ve mürettebatın iş bilmezliği, fenerin ışığı görüldüğü halde gemiyi limana yanaştırmaya yetmiyor." ifadesini kullanan Öztrak, şunları söyledi:
"Daha kötüsüne hazırlıklı olmamız gerekiyor. Ekonomi yönetmeyi bilmeyen sarayın damadının elinde belli ki ödeyeceğimiz fatura her gün biraz daha ağırlaşacak. Ne yaptıkları belli değil. Çıkıyorlar 'tasarruf yapacağız' diyorlar. Bunun için önce yatırımları durduruyorlar, 'bütçe disiplini' deyip diğer tüm müteahhitlerin paralarını ödemiyorlar. Sonra da kendi çıkardıkları planlara, programlara tasarruf tedbirlerini yazıyorlar. Sonra bir de bakıyorsunuz millete talkını, yandaşa ise salkımı veren bir seçim ekonomisi uygulamaya başlıyorlar. Merkez Bankasının ve KİT'lerin karını erken tahsil ederek karşılamak için her türlü düzeni kurmaya çalışıyorlar. Ekonomi sert viraja girerken damat 'bir ayağımız gazda, bir ayağımız frende' diyor. Bunları daha önce yaşadık. Bu acemi şoförlerle ekonominin doğru yolu bulması imkansızdır. Bunların elinde olsa olsa ancak hep beraber takla atarız."
"Korkunun ecele faydası yok"
Öztrak, "31 Mart'tan sonra ekonomi IMF kapısına düşmesin" diye uyarılar yaptıklarını anımsatarak, "Saraya bir daha soruyorum, küresel oyunculara 31 Mart'tan sonra IMF ile anlaşma yapacağınızı söylediniz mi? Milletimize soruyorum, ülkeyi IMF'den kurtardık diye çalım atarken, şimdi ekonomiyi IMF'ye muhtaç hale getiren, zengin mahallesine taşınıp sizleri unutan sarayın kibir abidesinden ve sarayın bekçisinden memnun musunuz?" dedi.
Her bir vatandaştan kendisinin ve yaşadığı yerdeki komşularının seçmen kaydını kontrol etmelerini isteyen Öztrak, vatandaşları bu konuda duyarlı olmaya çağırdı.
"Korkunun ecele faydası yoktur. Ne yaparlarsa yapsınlar kazanacağız. Sokaklarda, meydanlarda halkımızın gözlerinde şunu açık seçik görüyorum, martın sonu bahar." diyen CHP Sözcüsü Öztrak, sözlerini Çorlu tren kazasında hayatını kaybeden ve bugün doğum günü olan 9 yaşındaki Oğuz Arda Sel'i rahmetle anarak bitirdi.
Faik Öztark, açıklamasının ardından kendisine yöneltilen "ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton'ın Türkiye'de kabul edilmemesini mi savunuyorsunuz?" sorusuna, "Türkiye'yi daha Türkiye'ye gelmeden İsrail'de, İsrail Başbakanının yanında İsrail Başbakanına seçim malzemesi yapan, bir emir eri gibi gösteren danışmana ne yapılır?" yanıtını verdi.