Cizre 2 Bin Şırnaklı'nın Çardaklarda Süren Yaşam Mücadelesi
2 bin Şırnaklı'nın çardaklarda süren yaşam mücadelesi (ÖZEL HABER)"ÇOCUKLARIMIZ AÇLIK YÜZÜNDEN GECELERİ UYUYAMIYOR"Şırnak'ta 14 Mart tarihinde uygulanan sokağa çıkma yasağıyla birlikte başlayan operasyonlar devam ederken, kenti terketmek zorunda kalan ve maddi durumu iyi olmayan 2 bin kişi, Cizre İlçesi yolu üzerindeki Cudi Dağı eteklerinde bulunan İkizce Bölgesi'nde ağaçlardan yaptıkları çardaklarda yaşam mücadelesi veriyor.
2 bin Şırnaklı'nın çardaklarda süren yaşam mücadelesi (ÖZEL HABER)
"ÇOCUKLARIMIZ AÇLIK YÜZÜNDEN GECELERİ UYUYAMIYOR"
Şırnak'ta 14 Mart tarihinde uygulanan sokağa çıkma yasağıyla birlikte başlayan operasyonlar devam ederken, kenti terketmek zorunda kalan ve maddi durumu iyi olmayan 2 bin kişi, Cizre İlçesi yolu üzerindeki Cudi Dağı eteklerinde bulunan İkizce Bölgesi'nde ağaçlardan yaptıkları çardaklarda yaşam mücadelesi veriyor.
Şırnak merkezde uygulanan sokağa çıkma yasağı ve halen devam eden operasyon öncesi kent merkezinde yaşayan yaklaşık 90 bin kişi, kenti terketmek zorunda kaldı. Bir çok Şırnaklı merkeze bağlı köy ve ilçelerdeki akrabalarının yanına yerleşirken, bazıları da başka illere göç ettti. Ancak ekonomik durumu iyi olmayan, çocuk, kadın ve yaşlılardan oluşan yaklaşık 2 bin kişi ise Şırnak-Cizre İlçesi arasında bulunan Cudi Dağı eteklerindeki, İkizce Bölgesi Top Tepe Köyü yakınlarında, ağaç ve sazlıklardan yapılan çardaklarda yaşam mücadelesi veriyor. Açlıkla karşı karşıya kalan çoğu çocuk, kadın ve yaşlılardan oluşan vatandaşlar, dürbünle her gün Şırnak'ta yaşanan çatışmaları izliyor. Onlarca çocuk eğitimden yoksun bir şekilde, sağlıksız ortamda yaşamaya devam ediyor.
Çardaklarda yaşayan Şırnaklılar, her türlü yaşam malzemesine ihtiyaç duyduklarını belirterek, çevredeki köylere yardım yapıldığını ancak kendilerine şimdiye kadar herhangi bir yardımın verilmemesinden yakındı. Yasağın da biran önce kalkmasını isteyen vatandaşlar, evlerine dönmek istediklerini söyledi.
Çardaklarda yaşayan vatandaşlardan Ayşe Nur Budak, sağlıksız ve hijyenik olmayan bir ortamda, çocuklarıyla birlikte yaşadıklarını belirterek, evlerine geri dönmeyi istediğini söyledi.
Abdulkadir Cansırı da, hayvanların bile zor yaşayacağı bir ortamda hayat mücadelesi verdiklerini belirterek, "Hayvanların bile zor yaşayabileceği bir ortamda yaşamaya mecbur kaldık. Çocuklarımız soğuk günlerde, sıcak yataklarından uzakta uyumak zorunda kaldı. Bahar mevsiminde başlayan yağışlarla birlikte yattığımız çardağın içinden sel suları geçtiği günleri de yaşadık. Biz çadır bile verilmedi. Çevremizdeki köylülere yardımlar yapılıyor ama bugüne kadar bize gıda yardımı verilmedi. Bizi ne arayan var, ne soran. Bazı insanlar kuru ekmek bile bulamıyor" dedi.
Devan eden operasyonun sona ermesini isteyen Ahmet Çimen ise, "Evimize gitmek istiyoruz. Bu savaş biran önce bitsin istiyoruz. Böyle savaşlar olmasın, barış olsun. Dağdaki, sehirdeki; kim olursa olsun, biran önce bu savaş dursun. Başka bir şey istemiyoruz. Biran önce cocuklarımız okula gitsinler, çok gerideler. 2-3 aydır okula gitmemişler, çadırda yaşıyoruz. Burda tozdan başka bir şey yok. Yemek yiyoruz toz, çay içiyoruz toz. Yani telden, tozdan başka bir şey yok. Ne devlet, nede bir başkası, bizi sormuyor. Bu insanlar ne yapıyor, ne yiyor diye hiç kimse sormadı" diye konuştu.
Şırnak'ta kardeş kavgasının yaşandığını anlatan Azime Acem, yaklaşık 3 aydan beri toz, çamur ve sağlıksız ortamda yaşadıklarını anlatarak, hayvanlar için barınak olmadığını ifade ederek, "Çocuklarımız açlık yüzünden geceleri uyuyamıyor. Şırnak'ta savaşan iki kardeştir. O kardeşler silah bıraksın, barış olsun, barışı dünyaya yansıtsınlar. Allah'tan reva mı? 3 aydan beri burada perişan durumdayız. Çocuklarımız hasta, ben de hastayım. Kimse bize yardım da etmiyor" şeklinde konuştu.