Çocuk Gelinlerin "Sessiz Çığlığı" Oldular
Gaziantep'te, aralarında öğrenci, öğretmen, ev hanımı ve gazetecilerin de yer aldığı 11 kişilik "Sessiz Çığlık Tiyatro Topluluğu", "çocuk gelinler"in ve şiddet gören kadınların sesini duyurmaya çalışıyor.
ÖZKAN BEYER - Gaziantep'te, aralarında öğrenci, öğretmen, ev hanımı ve gazetecilerin de yer aldığı 11 kişilik "Sessiz Çığlık Tiyatro Topluluğu", "çocuk gelinler"in ve şiddet gören kadınların sesini duyurmaya çalışıyor.
Kadına şiddete ve küçük yaşta evliliklere dikkati çekmek için yaklaşık 2 ay önce kurulan tiyatro topluluğu, ilk oyunuyla izleyici karşısına çıktı.
Dedesi yaşındaki biriyle mal karşılığı evlendirildikten sonra bu kişi tarafından öldürülen "çocuk gelin"in hikayesinin anlatıldığı oyunun, Gaziantep merkez ve ilçeleri başta olmak üzere Güneydoğu'da sahnelenmesi planlanıyor.
Topluluğun kurucusu Mezine Sırakaya, oyunda "çocuk gelin"in annesini canlandırdığını belirtti.
Türkiye'de "çocuk gelin" oranının yüksek olduğu kaydeden Sırakaya, "Çocuk gelinleri nasıl engelleriz, aileleri nasıl engelleriz bunun düşüncesi içerisine girdik. Biz bu oyunu birçok il ve ilçede oynamak istiyoruz. Bu oyun gerçekten karşıya bir şeyler veren bir oyun. Hayatın içerisinden bir oyun, yaşanan bir dram, hayatımızın bir gerçeği. Çocukların gelin olmaması adına bu oyunu önemsiyorum." diye konuştu.
Oyunun yazarı da "çocuk gelin"
Oyunda "çocuk gelini" canlandıran Seda Ceylan, kreş öğretmenliği yaptığını, ilk kez böyle bir tiyatro grubunda yer aldığını belirtti.
Çok heyecanlı olduğunu söyleyen Ceylan, "Küçük yaşta çocukları gelin etmek çok kötü bir durum. Küçük kızlar mal uğruna satılmamalı. Bir meslek sahibi olup, erkek eli beklememeli. Rolü oynarken çok kötü oluyorum, ağlıyorum, adeta o duyguyu tadıyorum. Kız çocuklarının mutlaka bir mesleği olmalı, kendi ayaklarının üzerinde durmalı." diye konuştu.
Oyunun yönetmeni Serra Yazaroğlu da konservatuvar öğrencisi olduğunu, böyle bir projenin içerisinde yer almaktan mutluluk duyduğunu ifade etti.
Tüm oyuncuların ilk oyun olmasına rağmen çok profesyonel oynadıklarını aktaran Yazaroğlu, "Topluma sosyal mesaj vermek istiyorum. Sadece fiziksel şiddetin değil, sözlü şiddetin de olduğunun, kadının ses çıkaramadığının da görünmesini istiyorum. Bu durum sadece Doğu'nun ya da Güneydoğu'nun değil Karadeniz'in Ege'nin, çoğu yerin ortak sorunu." ifadelerini kullandı.
Oyunun yazarı Fatma Şener Benlier de "Ben de küçük yaşta evlendim ve bunun acısını her zaman yüreğimde hissettim. Bu nedenle böyle bir projenin içerisinde yer almaktan mutluluk duyuyorum." şeklinde konuştu.