Erdoğan'dan Çok Sert Sözler: Aydın Müsveddeleri Hainler!
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir bildiri yayınlayarak devleti ve hükümeti 'Kürt katliamı' yapmakla' suçlayan aydınları topa tuttu.
Türkiye'nin birçok üniversitesinden akademisyen, bir bildiri yayınlayarak devleti ve hükümeti 'Kürt katliamı' yapmakla' suçlamıştı. Türkçe ve Kürtçe yayınlanan bildiriye imza atanlar arasında Koray Çalışkan, Yasemin İnceoğlu gibi isimler de vardı. "Devlet katliam yapıyor" diyen akademisyenlerin tamamına yakınının devlet üniversitelerinde çalışması ise dikkat çekmişti.
ERDOĞAN'DAN ÇOK SERT TEPKİ: EY AYDIN MÜSVEDDELERİ...
Cumhurbaşkanı Erdoğan bu bildiriye çok sert tepki gösterdi. 8. Büyükelçiler Konferansı için dünyanın dört bir tarafından gelen büyükelçiler onuruna Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde verdiği yemekte konuşan Erdoğan, "Türkiye terörle mücadelede bulunurken 1000 küsür güruh, aydın müsveddeleri çıkıp devletin katliam yaptığından bahsediyor. Ey aydın müsveddeleri siz karanlıksınız karanlık. Bunun adı mandacılıktır." diyerek aydınları hainlikle suçladı.
Erdoğan, şunları söyledi:
"Kendilerine güya akademisyen diyen bir grup çıkıyor. Devletimize dil uzatıyor. Neymiş, "hak ve özgürlükler ihlal ediliyormuş." Evet, terör örgütünün faaliyetleri yüzünden hak ve özgürlükler ihlal ediliyor. Bunu yapan terör örgütünün ta kendisidir. Yolları kazan, bomba tuzaklayan terör örgütüdür. Okulları, hastaneleri, camileri, iş yerlerini yakarak, vatandaşlarımıza hayatı zehir eden terör örgütüdür. Evlere tüneller açan, vatandaşımızın hak ve özgürlüğünü ihlal eden yine terör örgütü. Kendisine akademisyen diyen güruh devleti suçluyor. Bununla yetinmeyip yabancıları Türkiye'ye çağırıyorlar. Bunun adı mandacılıktır.
"100 YIL ÖNCE DE AYNI ZİHNİYET VARDI"
100 yıl önce de aynı zihniyet vardı. 100 yıl önce de kendine aydın diyen, mandacı güruh vardı. İstiklal kazanarak bunlara hak edilen verilmişti.
"MAAŞINI DEVLETTEN ALANLARIN İHANETİYLE KARŞI KARŞIYAYIZ"
Bugün de üstelik çoğu maaşını devletten alan, cebinde bu devletin kimliğini taşıyan sözde aydınların ihanetiyle karşı karşıyayız.
"KÜRT SORUNU YOK, KÜRT KARDEŞLERİMİZİN SORUNU VAR"
Kürt sorunu yoktur. Kürt kardeşlerimizin sorunu vardır. Bunları oturur çözeriz. Biz 14 senede batıda ne varsa, doğuya taşımış, götürmüş bir iktidarız. Bu Kürt sorunu değildir, terör sorunudur. Bu aydın müsveddeleri, kalkıp devletin bir katliam yaptığından bahsediyor.
"SİZ KARANLIKSINIZ, AYDINLIK DEĞİL"
Ey aydın müsveddeleri, siz karanlıksınız, aydınlık değil. Cahilsiniz. Bizler oraları kendi evimizin yolu gibi çok iyi biliriz. Bugün Güneydoğu'nun her yanına üniversiteler, hastaneler gitmişse, bölge zengin bir hale gelmişse bu bizim Kürt kardeşlerimize ne kadar değer verdiğimizin ifadesidir. Terör örgütü ne yapmıştır? Evler boşaltılıyor, bunlar evler arasında tüneller kazmak suretiyle terör estirdiler.
"YABANCI AKADEMİSYENLERİ TÜRKİYE'YE DAVET EDİYORUM, BİZ KENDİLERİNE ANLATIRIZ"
Hiç kimse Yasin Börü'yü konuşmuyor. Onu maalesef şehit ettiler. 6-7-8 Ekim tarihlerinde olan olayların faili kim? Orada 50 kişinin ölümüne sebep olan kim? Neredeydiniz sözde aydınlar? Sorunun bir tarafında millet ve devlet vardır, diğer tarafında teröristler vardır. O bildiriye imza atan isimleri bizden, zihinleri bizden olmayanları bir kenara bırakıyorum. Yabancı akademisyenleri Türkiye'ye davet ediyorum. Gel Türkiye'ye, A'dan Z'ye ne oluyor, ne bitiyor biz kendilerine anlatmaya hazırız. Devletin hukuku çiğnemesi mi, teröristlerin vatandaşının canına kast etmesi mi görsünler. Mesela ABD Büyükelçisi, Chomsky'i davet etsin. Diğer ülkelerdeki gönlü ve zihni açık akademisyenleri de çağıralım. Gerçekleri böyle aktarabileceğimize inanıyorum.
"BİZİM SÖZDE AKADEMİSYENLERDEN İZİN ALACAK HALİMİZ YOK"
Terör meselesi ortadan gidilecek bir mesele değil. Ya devletin yanında olur, ya da teröristin yanında olursunuz. Güvenlik güçlerimizin yürüttüğü operasyonlar Kürt kardeşlerimizin geleceğini ve hayatlarını sağlamak amacıyladır. Kendilerine akademisyen diyen güruh gibileri Türkiye'nin muhatabı değildir. Bizim tek muhtabımız halkımızdır. Son terörist silahını bırakana ya da son terörist etkisiz hale getirilene kadar bu operasyonlar sürecektir. Bizim bu sözde akademisyenlerden izin alacak halimiz yok. Biz 78 milyonun can ve mal güvenliğini korumakla mükellefiz.
"KAMU KURUMLARINA SESLENİYORUM, HERKES HAK ETTİĞİ CEZAYA ÇARPTIRILMALI"
Bu devletin ekmeğini yiyip de, bu devlete düşmanlık eden herkes hak ettiği cezaya çarptırılmalıdır. Ne okulda, ne adiyede, ne maliyede hiçbir kurumda, kamu çalışanı olamaz. Böyle bir duruma müsaade edemeyiz. Bu milletimin de hissiyatıdır. Kamu kurumlarını hassas olmaya davet ediyorum."