Cumhurbaşkanı Gül Kütahya'da
Cumhurbaşkanı Gül, Kütahya'da Çınar Otel'de onuruna verilen öğle yemeğine katıldı.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye'nin siyasi geleneğinde tartışmaların sert ve acımasız olduğunu belirterek, "İnanıyorum ki zenginleştikçe, demokrasi daha çok yerleştikçe, daha çok hukukun üstünlüğünü hep beraber geçerli kıldıkça bütün bunlar da bu gelenekler de değişecektir. Neticede Türkiye de en gelişmiş, kalkınmış ülkeler gibi siyaseti de ekonomisi de eğitimi de öyle olacaktır" dedi.
Cumhurbaşkanı Gül, Çınar Otel'de onuruna verilen öğle yemeğine katıldı. Yemekte, kentin ileri gelenlerinin yanı sıra şehit aileleri ve gaziler de bulundu.
Yemekten önce çini sanatçıları İsmail Yiğit, Mehmet Gürsoy, Nida Olçar ve Mehmet Yıldırım'ın açtığı standı gezen Gül, Yıldırım'ın çini vazo yapımını izledi, çini tabak üzerine boyama yaptı.
Dünyaca ünlü çini ustası Gürsoy, Gül'e çini şekerlik içinde çikolata ikram etti. Çini sanatıyla ilgili bilgi alan Gül, ustalarla sohbet etti.
Daha sonra şehit aileleri ve gazileri selamlayarak yemek salonuna giren Cumhurbaşkanı Gül, konuşmasına, ilan edilmesine karşın iki kez iptal etmek zorunda kaldığı seyahati gerçekleştirmekten duyduğu mutluluğu dile getirerek başladı.
Gül, Kütahya'nın Türkiye'nin kendine has özellikleri bulunan güzide illerinden birisi olduğuna işaret ederek, sadece kent merkezinin değil büyük ilçeleri ve çevresiyle bölgenin, Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluşuna şahitlik ettiğini daha sonra da "şehzadeler şehri" olduğunu söyledi.
Tarihin izlerinin kentte dimdik ve sapasağlam bir şekilde kendini gösterdiğini ifade eden Gül, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş döneminde, Kurtuluş Savaşı'nda, Dumlupınar'daki büyük muharebe ve başarıların da il sınırları içinde gerçekleştiğini vurguladı.
Milletvekili ve bakanlık yaptığı dönemlerde çok kez Kütahya'ya geldiğini anımsatan Gül, şöyle devam etti:
"Kütahya'nın bu tarihi zenginliğinin getirdiği kültür zenginliği, kendi gelenekleri vardır. Sanatta sadece Türkiye'de değil dünyada anılan çinileri vardır. Sizlerin tabiriyle 'ateşte açan çiçekler'. Dünyanın neresine gitsek bir sanat merkezinde, büyük müzelerde sizin eserlerinizi görmekten büyük gurur duyarız. Bu geleneğe, servete en güzel şekilde sahip çıkıp bir taraftan sanat bir taraftan iş dünyası bu işi geleceğe çok daha güçlü bir şekilde taşımalı. Bir taraftan sanat faaliyeti bir taraftan da ticari ve ekonomik faaliyet olarak Kütahya'nın kazanç hanesine yazılmalıdır."
"Potansiyel ortaya çıkınca Zafer Havalimanı daha çok kullanılacak"
Gül, kentin, vatanına milletine bağlılığı ve huzurlu bir şehir olmasıyla tanındığını kaydederek, memleketin her köşesinde olduğu gibi Kütahya'da da ülkesi için canını veren insanların çıktığını söyledi.
Salona girişinde tüm davetliler adına selamladığı şehit aileleri ve gazilere bir kez daha şükranlarını sunan Cumhurbaşkanı Gül, ailelere "En kıymetli varlıklarınızı yeri geldiğinde gözünüzü kırpmadan bu vatan için feda ettiniz. Gazilerimiz, şehadeti göze alarak üstlerine düşeni yaptılar, gazi olarak hayatlarına devam ediyorlar. Gittiğim her yerde şunu söylerim, hangi ülke hangi millet kahramanlarına, şehitlerine, gazilerine sahip çıkarsa o milletler asil milletlerdir. Çok şükür ki bizim milletimiz de böyledir" diye seslendi.
Şehre gelirken kullandığı Zafer Havalimanı'nın yapılması için yıllardır çalışıldığını dile getiren Gül, bölgenin ekonomik ve turistik potansiyeli ortaya çıktığında havalimanının daha çok kullanılacağını belirtti.
Yapılan yollar ve köprülerin de Kütahyalıların beklediği hizmetler olduğuna dikkati çeken Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hangi memlekette huzur, güven, istikrar söz konusu olursa o memlekette icraatlar, güzel hizmetler söz konusu olur. Bazen istikrarsızlıkların olduğu dönemlerde ise enerjilerimiz boşa gider. Onun için hepimiz kardeşliğin, huzurun değerini bilmeliyiz. Bir ülkede farklılıklar olabilir. Farklı siyasi akımlar muhakkak ki olacaktır ki demokrasiden bahsedelim. Siyasi partiler demokrasinin temel unsurlarıdır. Bütün Türkiye sathında hepsinin teşkilatları vardır. Farklı farklı sivil toplum örgütleri de düşüncelerini değişik istikamette, bu ülkenin yararı ve vatandaşlarının geleceği için paylaşırlar, söylerler. Ama bunun ötesinde kardeşlik, ülke ve şehir için yeri geldiğinde beraberlik gerçekleşiyorsa o zaman ülkede kalkınma, şehirlerde de güzelleşme ve gelişme söz konusu olur."
Yöneticiler, siyasiler ve iş adamları bir araya geldiğinde kentin kaderinin en güzel şekilde tayin edileceğinin altını çizen Gül, "Farklılık içerisinde birlik veya birlik içerisinde farklılık. Bunu gerçekleştirdiğimizde enerjilerimiz sinerjiye dönüşmekte ve bütün büyük işler başarılabilmektedir" değerlendirmesini yaptı.
-"Kentin tarihi dokusunu gölgelemeden..."
Kütahya Belediyesi'ni ziyaret ettiğini hatırlatan Gül, Başkan Kamil Saraçoğlu'nu tebrik ederek, 30 Mart yerel seçimlerinin huzur içinde gerçekleştiğini, halkın kararıyla Saraçoğlu'nun görevine devam ettiğini dile getirdi.
Kentin tarihi özelliğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Gül, "Bu şehrin tarihi dokusunu, zenginliğini hiç gölgelemeden, yok etmeden demiyorum, gölgelemeden, onları çirkinleştirmeden ne kadar çok ortaya çıkartırsanız, ne kadar çok vizyon ve bilgi sahibi insanları istihdam edersiniz, onların bilgilerini alırsanız şehrinizi o kadar çok güzelleştirir ve gelecekte yaşanır hale getirirsiniz. Bütün bunlar elbirliği içinde muhakkak ki olacaktır" ifadesini kullandı.
Türkiye'yi ve dünyayı bilen birisi olarak, Türkiye'nin geleceğinin çok parlak olduğunu söyleyen Gül, şunları kaydetti:
"Bunu bilerek söylüyorum, geleceğimiz çok parlaktır. Sıkıntılar, münakaşalar, tartışmalar olabilir. Bizim siyasi geleneğimizde tartışmalar acımasız oluyor. Bunu hepimiz görüyoruz, biliyoruz, yaşıyoruz. Bazen çok sert geçiyor ama bu, bugünlere mahsus değil uzun geçmişimizden beri Türkiye'nin geleneği. İnanıyorum ki zenginleştikçe, demokrasi daha çok yerleştikçe, daha çok hukukun üstünlüğünü hep beraber geçerli kıldıkça bütün bunlar da bu gelenekler de değişecektir. Neticede Türkiye de en gelişmiş, kalkınmış ülkeler gibi siyaseti de ekonomisi de eğitimi de öyle olacaktır. Bu uğurda çok fazla işler yapılıyor. Bunların şahitleri sizlersiniz. Hiçbir zaman gelecekle ilgili Türkiye'de ve çevremizde ümitsizlik olmaması lazım. Geleceğe hep beraber çok daha ümitle ve parlak bir şekilde bakmamız gerekir. Türkiye'nin geleceği iyi olunca şehirlerin de geleceği ayrı ayrı iyi olacaktır. Aslında her şehrin kalkınması neticede Türkiye'yi kalkındıracaktır."
-"Özel sektörün önünü hep açacaksınız"
Türkiye'de kalkınmanın artık özel sektör eliyle gerçekleştiğine dikkati çeken Gül, güçlü özel sektör olmadığı dönemde fabrikaların devlet tarafından yapıldığını, bugünse kalkınma, gelişme ve hızlı bir ilerlemenin özel sektör eliyle hayata geçtiğini ifade etti. Devletin artık yol, hastane, okul gibi temel ihtiyaçları hazırladığını anlatan Gül, şunları söyledi:
"Burası madenler, enerji açısından zengin. Tabiat çok güzel. Tarımın değişik şekilleri yapılabilir. Yabancı yatırımcılar... Turizm açısından şehrin çok büyük bir potansiyeli var. Turizmle ilgili sizin hemşehrileriniz, aileler var. Burada faaliyetlerini çok bilmiyorum ama Türkiye'nin başka şehirlerinde çok güzel otelleri, faaliyetleri var. Bunları teşvik etmeniz, sahip çıkmanız lazım. Bütün bunlar sayesinde de daha çok istihdam, daha çok iş, daha çok üretim gerçekleşecektir. Onun için sanayi ve ticaret odaları, esnaflar, hepiniz bu ülkenin kalkınmasının lokomotiflerisiniz. O yüzden kamu yöneticilerine her zaman söylediğim gibi burada da söylüyorum, onların önünü hep açacaksınız. Daha çok istihdam, daha çok üretim ve daha çok vergi verecekler."
Dumlupınar Üniversitesi ve cumhuriyetin ilk yıllarından beri kentte varlığını sürdüren askeri birliği ziyaret edeceğini belirten Cumhurbaşkanı Gül, konuşmasını geçmiş olarak yaptığı bu ziyaretten büyük memnuniyet duyduğunu belirterek tamamladı.
-"Kütahya'ya 55 gölet inşa edeceğiz"
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu da Kütahya'nın yıldızı parlak bir kent olduğunu, kent için beş yıllık eylem planı hazırladıklarını anlattı.
Kütahya'nın büyük potansiyeli bulunduğunun altını çizen Eroğlu, şöyle devam etti:
"Çiniciliği bütün dünyaya tanıtmak istiyoruz. Termal turizmini mutlaka geliştirmemiz lazım. Sağlık turizmi için büyük düşüncelerimiz var. Madencilik sektörü burada gelişmeye müsait. Doğal turizm, yayla turizmi adıyla bilinen turizmi geliştirmeyi arzu ediyoruz. Hükümet olarak Kütahya'ya her türlü desteği vereceğiz. Biz, Kütahya'ya 6 milyar liradan fazla yatırım yaptık. Tarımı geliştirmek için baraj ve göletler yapmaya karar verdik. Çok sayıda barajı bitirdik. 'Bin günde bin gölet' kapsamında Kütahya'ya tam 55 tane gölet ve sulamasını inşa edeceğiz. Kütahyamız çok daha gelişecek, biz de hükümet olarak her türlü desteği vereceğiz."
Kütahya Valisi Şerif Yılmaz da Türkiye'nin 2023 yılı için vizyon ve hedeflerini belirleyip, bu hedeflere kademeli olarak ulaşmak için yola çıktığını anımsatarak Kütahya'nın da 2023 hedeflerinde büyük bir yere sahip olabilmesi için yeni bir yolun başında olduğunu vurguladı.
Yemeğe AK Parti Kütahya Milletvekili ve TBMM KİT Komisyonu Başkanı Hasan Fehmi Kinay, AK Parti Kütahya Milletvekilleri Vural Kavuncu, Soner Aksoy ve MHP Kütahya Milletvekili Alim Işık da katıldı. - Ankara
