Şehit Savcı Kiraz Soruşturması Tamamlandı: 13 Şüpheliye Müebbet İstendi
Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz'ın ölümüne ilişkin soruşturma sonucunda 14 şüpheli hakkında hazırlanan iddianame mahkemeye gönderildi. 13 şüpheliye ağırlaştırılmış müebbet, 1 şüphelinin ise 15 yıla kadar hapsi istendi.
DHKP-C'li teröristler tarafından 31 Mart 2015'te rehin alınan savcı Mehmet Selim Kiraz'ın ölümüyle ilgili yürütülen soruşturma tamamlandı. İstanbul Cumhuriyet Savcısı Can Tuncay tarafından hazırlanan iddianamede DHKP-C'nin en üst düzey karar organı Merkez Komitesi üyeleri Faruk Ereren, Zerrin Sarı ve teröristlere eylemde kullanılan silahı sağlayan, güvenli ev bulan isimlerin de aralarında bulunduğu 4'ü tutuklu 14 isim şüpheli olarak yer aldı.
DARBE SUÇLAMASI YÖNELTİLDİ
Savcı Kiraz'ın rehin alınma talimatının örgütün yurt dışında bulunan Merkez komite üyeleri tarafından verildiği dile getirilen iddianamede eylemin teröristler Şafak Yayla ve Bahtiyar Doğruyol tarafından gerçekleştirildiği belirtildi. Şüphelilere 'tasarlayarak ve kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürme', 'Cebir ve tehdit kullanılarak, silahla birden fazla kişi tarafından birlikte kişiyi hürriyetinden yoksun kılma', 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme', 'Silahlı terör örgütüne yardım etme' gibi suçlamalar yöneltildi.
TALİMATI, YURT DIŞINDAN AĞZINDA SD KARTLA GETİRMİŞ
Öldürülen Şafak Yayla'nın kuryeliğini yapan tutuklu şüpheli Mustafa Koçak'ın olayda kullanılan tabancayı teröristlere temin ettiği ifade edilirken, şüphelinin Şafak Yayla ve Bahtiyar Doğruyol'un eylemden önce güvenli ev diye tabir edilen şüpheliler Cengiz Özel'e ait evde kaldıkları belirtildi. 3 Mart 2016'da öldürülen Berna Yılmaz'ın savcı Kiraz'ın öldürülme talimatını yurt dışından ağzında taşıdığı SD kartla getirdiği ifade edilen iddianamede, tutuklu şüpheli Mithat Öztürk'ün terör örgütü üyelerinin yurt dışına çıkışlarında sigortalı gözükebilmeleri için yardım da bulunduğu belirtildi.
KURYEYE SİLAHI VEREN DE İDDİANAMEDE
Eylemde kullanılan silahı kurye Mustafa Koçak'a ileten Murat Canım'da iddianamede şüpheli olarak yer aldı. Canım'ın örgütün 'Gizli gruplar (Karıncalar) isimi verilen yapılanmada faaliyet gösterdiği ve eylemi önceden bildiği ifade edildi.