Damla Sakızı Şifa Kaynağı
Unesco'nun somut olmayan kültür mirası listesine giren damla sakızının Türkiye topraklarında devamlılığını sağlamak üzere yürütülen İzmir Çeşme'deki, Sakız Ağacı Klon Parkı Tesisi projesi başarıya ulaştı.
Unesco'nun somut olmayan kültür mirası listesine giren damla sakızının Türkiye topraklarında devamlılığını sağlamak üzere yürütülen İzmir Çeşme'deki, Sakız Ağacı Klon Parkı Tesisi projesi başarıya ulaştı.
Özellikle son dönemde Çeşme'deki turizm hareketleri ve yazlıklara olan talep nedeniyle tehdit olan damla sakızı ağaçlarını tükenmekten kurtaran TEMA Vakfı'nın İzmir Orman Bölge Müdürlüğü'nün işbirliği, Falım'ın sponsorluğunda yürüttüğü Sakız Ağacı Klon Parkı projesi oldu.
Aralarında Falım'ın da olduğu sakız ve şekerleme ürünleri üreten Mondelez'in Sakız ve Şekerleme Kategori Direktörü BARIŞ ÇOLAKOĞLU projenin kendileri için büyük önem taşıdığını belirtti. Çolakoğlu şunları kaydetti:
'Sakız Ağaçlarına Sevgi Aşılıyoruz projesiyle birlikte damla sakızının anavatanı olan Çeşme'ye geri getirmek. Bu projeyi markamız Falım ile birlikte, TEMA Vakfı ile ortaklaşa sürdürüyoruz. İlk aşamada bir klon parkı projemiz oldu. Bu proje içerisinde bu bölgede yetiştirilebilecek en doğru gen havuzuna ulaşmak daha sonra gen havuzunu daha doğru bir ekonomik modele taşımak amacındayız. Bunun sonucunda sadece sakız sektörüne değil kimya ve tıp alanında da Türkiye'de hammadde olarak kullanılabilecek sürdürülebilir bir ekonomik modelin Türkiye'de başlatılmasını amaçlıyoruz.'
Bakın damla sakızı nelere iyi geliyor?
Damla sakızı M.Ö. 5. Yüzyıldan bu yana şifa amaçlı kullanılıyor. Geçmişte kuduz, yılan ısırması, deri hastalıkları, ağız ve diş hastalıkları, sindirim yolu hastalıkları ve akciğer hastalıklarının tedavisinde kullanılıyordu.
Günümüzde ilaç sanayinde ağız yaraları ve mide ülseri ilaçları yapımında, yanık, egzema gibi dış deri enfeksiyonlarına karşı merhem yapımında ve cerrahi iplerin yapımında kullanılıyor.
Bunlara ek olarak, diş macunları ve diş dolguları ile eczacılıkta pilül olarak isimlendirilen hap kapları üretiminde de kullanılıyor.
Damla sakızı ayrıca, gıda endüstrisinde de önemli bir yere sahip. Tatlandırıcı olarak kek, dondurma, sütlü tatlılar, kahve ve çeşitli içkilerde kullanılmakta.
Kozmetik sanayiinde ve ressamların yarattığı muhteşem eserlerin verniklenmesinde de damla sakızı kullanımı yaygın.
TEMA Vakfı Orman ve Kırsal Kalkınma Bölüm Başkanı HİKMET ÖZTÜRK sakız ağacının kendini insan sağlığına adamış bir ağaç olduğunu vurguladı. Öztürk şöyle konuştu:
'Sakız ağacı kendini insan sağlığına adamış bir ağaç. Çok sınırlı bir alanda yetişen ve insan sağlığı için çok kıymetli ürünler üreten bir ağaç. Binlerce yıldan beri deri hastalıklarında, diş ve ağız antiseptiği olarak kullanılan bir ağaç. Ama bu ağaç çoğunlukla da karıştırılıyor. Çok ağaca sakız ismi veriliyor.'
Yunanistan'da, Sakız Adası'nda 2,5 milyon damla sakızı ağacı var. Türkiye'de üretimi yaygın olmayan damla sakızının pek çok rahatsızlığa iyi geldiğini vurgulayan Çeşme'deki en eski sakız üreticisi COŞKUN VURAL da özellikle mide rahatsızlıklarına iyi geldiği için ürünlerinde bol bol sakız kullandıklarını belirtti. Sakız ağaçlarının Yunanlılardan kaldığını anlatan Vural, çocukluğunda sakızın çok makbul bir hediye olduğunu anlattı. Vural sakız kültürüyle ilgili şunları anlattı:
'Bulunduğumuz bu yer Karadağ'ın başıdır. Bunun eski adı Karabağ'dır. Kara üzümü iyi yaptığı, erken yaptığı için Yunanlılar ovalar yerli halkın olduğu için bu dağa bağcılığı yerleştirmişler, eteklerine de sakız yapmışlar. Eteklerindeki sakızlar Yunanlı gittikten sonra bizim babamızın dedemizin almış olduğu arazide mevcuttu ve her sene yazları bağa gider, kışları Çeşme'ye gelirdik. Orada 7 ağaç sakızımız vardı ve rahmetli annem bu sakızları zamanı geldiğinde gönderir elimize geçen keserle vururuz zavallılara akarlardı. Sonra da onları toplar kibrit kutularına doldururdum, çok makbule geçerdi, gelen misafirlerimize ikram ederdik.'
Sakızın ticari değeri çok yüksek bir ürün olduğunu da vurgulayan Vural, sakız üretimiyle ilgili şu bilgileri verdi:
'Sakız olayına eğilmemizin sebebi 1967 yılında sakız reçeli yapmaya meraklandık. Sakıza ihtiyacımız olduğu için Sakız'a sık gelir giderdik. Sakız mide rahatsızlıklarına iyi geldiği için bolca sakız kullanıyoruz. İthalatına başladık, bürokrasi yüzünden ithalatını bıraktık. 1999 senesinde oraya bir tur düzenledik 19 kişilik. Gittik, Yunanlılar gezdirdi. Tur operatörünün şoförü bize sakız dikmeyi gösterdi. Geldik diktik. İlk etapta 1500 tane yoz yaptı. Her sene o tutmayanları yeniden dikiyoruz. Şu anda kendi sakızlarımızdan sakız aldığımız için üretimimiz devam ediyor. Şu anda sakızın kilosu 520 TL. Ticari değeri yüksek bir ürün.'
DAMLA SAKIZI HAKKINDA
Binlerce yıldır insanlığa akıttığı gözyaşları ile sağlık ve lezzet sunan bu ağaç türüne halk dilinde Sakız Ağacı diyoruz. Evet, akraba olduğu bazı türler de Sakız ağacı olarak adlandırılıyor. Akrabalarının aksine o, kışın yaprağını dökmemesi ve yapraklarındaki mis gibi sakız kokusu ile ayrılıyor. Damla sakızı halk arasında akıllı olarak nitelendirilen, çalı formundan kurtulup ağaç olmaya ulaşan çeşitlerinden üretiliyor.
Bu ağaç, yaşam azmiyle dolu çünkü gövdesi kırılıp kopsa, hatta yansa bile köklerinden yeni sürgün vererek yaşama tutunuyor. Toprak verimli olmasa da kıt kanaat geçinmesini biliyor, yüzlerce yıl yaşamını devam ettirebiliyor. Sıcağı seviyor, kuraklığa dayanıklı bir doğası var ama denizden gelen nemli rüzgarlar olmazsa olmazı. Ancak, damla sakızı ağacı, aynı zamanda çok da kırılgan, soğuktan ve dondan etkileniyor. Herhalde İzmir-Çeşmeyi bu nedenle mekan tutuyor.
Damla sakızı ağaçlarının cinsiyetleri var. Erkek ve dişi ağaç birbirinden ayrı ağaçlar. Damla sakızı ise daha çok erkek ağaçlardan elde ediliyor. Çünkü dişi ağaçlar ise her ana gibi ürettikleri besini çocukları olan tohumlarına aktarıyor, bu nedenle de erkeklerden daha az gelişiyor ve daha kısa kalıyorlar.
(Tür: Yurt)