Darbeci Komutandan "O Emniyet Müdürünü Alın" Emri
Kars'ta, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine karıştıkları öne sürülen İl Jandarma Komutanlığında görevli 4'ü tutuklu 11 sanığın savunmalarının alınmasına devam edildi.
Kars'ta, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine karıştıkları öne sürülen İl Jandarma Komutanlığında görevli 4'ü tutuklu 11 sanığın savunmalarının alınmasına devam edildi.
Kars 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, tutuklu yargılanan eski İl Jandarma Komutan Yardımcısı Yarbay Kamil Öztürk, eski yüzbaşı Ömer Şener, üsteğmen Levent Saka, astsubay Murat Aydoğmuş ile tutuksuz yargılanan Kars İl Jandarma Komutanı Albay Serdar Güngör hazır bulundu.
Kars Cumhuriyet Başsavcısı Serdar Durmuş da iddia makamı olarak katıldığı duruşmanın ikinci gününde, tutuksuz yargılanan İl Jandarma Komutanı Albay Serdar Güngör ile Uzman Jandarma Celal Atik Armağan savunma yaptı.
Tutuksuz yargılanan Armağan, savunmasında, darbe teşebbüsünün olduğu gece 14. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığında yarbay olarak görevli Harun Doğanay'ı Kars'a getirdiklerini belirtti.
Anayoldan sola döndüklerinde ZPT'nin yolu kapattığını kaydeden Armağan, "Yanımıza yanaşan uzman çavuşa Doğanay kendini tanıttı ve bize yolu açtılar. Tugay Komutanlığı binası arka giriş kapısında yarbay Doğanay silah ve teçhizatlarını alarak araçtan indi. Biz de aracımızı tugay binası ön tarafına park ettik. Park yerinde Jandarma İstihbarat Şube Müdürü Binbaşı Ömer Talay ve İl Jandarma Alay Komutanı Jandarma Albay Serdar Güngör'ün aracı da vardı. Saat 01.10 sıralarında Tugay Komutanlığı binası ana kapısından Albay Serdar Güngör, Yardımcısı Yarbay Kamil Öztürk, İstihbarat Şube Müdürü Binbaşı Ömer Talay dışarıya çıktılar. Daha sonra kendilerinin İl Jandarma Komutanlığına gittiklerini öğrendim." diye konuştu.
"O emniyet müdürünü alın"
Tugaya girdiklerinde dönemin 14. Mekanize Piyade Tugay Komutanı sözde sıkıyönetim komutanı Ali Avcı ile karşılaştıklarını ve Avcı'ın teslim olmayan Kars İl Emniyet Müdürü Faruk Karaduman'ın alınması için kızarak emirler verdiğini duyduğunu aktaran Armağan, şöyle devam etti:
"Komutanının bulunduğu binaya girdik ve bu sırada Ali Avcı ile karşılaştık. Bize 'Siz kimsiniz?' diye sordu. Yücel Başçavuş da 'İl Jandarma İstihbarat şubedeniz.' dedi. Avcı başka bir şey söylemeden yanımızdan ayrıldı. Biz de başçavuş Yücel Örs ile emir astsubayın odasına giderek orada oturduk. Bu sırada odada televizyon açıktı ve darbe girişimi haberleri vardı. Oda içerisinde yalnızca emir astsubayının olduğunu hatırlıyorum, kendisini tanımıyorum ancak koridorda tanımadığım rütbeli askerler vardı. Emir Astsubayın odasında çay içerken Avcı tekrar yanımıza geldi ve bize 'Siz burada beklemeyin, ileride bir yerde oturun.' dedi ve biz de Yücel başçavuşla koridorun sonuna doğru boş bir odaya geçerek oturduk. Avcı saat 01.20 sıralarında koridorda telefonla konuşarak, 'O emniyet müdürünü alın.' şeklinde bir emir verdiğini duyduk. Tankların durumu sordu. Ancak bu emrin kimin verdiğini bilmiyorum. Bu konuşmayı duymamız üzerine Yücel Örs, 'Celal kalk gidelim, bunlar ciddi herhalde darbe yapıyorlar.' dedi. Bunun üzerine Örs ile beraber saat 01.25 sıralarında aracımıza binerek İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğüne gittik."
Tutuksuz sanık Albay Güngör de saat 22.50 civarında kapısının çalındığını ve Astsubay Murat Aydoğdu'nun kendisini uyandırdığını söyledi.
Güngör, Murat Aydoğmuş'un mesajların geldiğini ve üzerinde sıkıyönetim yazdığını söylemesi üzerine alaya gittiğine işaret ederek, "Aydoğmuş 'Harekat merkezine mesajlar geliyor.' dedi, konusunu sordum 'Sıkıyönetim yazıyor.' cevabını verdi. Kamil yarbayı arayarak mesaj geldiğini ve karargaha geçtiğimi söyledim. Harekat merkezine giderek toplantına oturdum. Bahadır Çetinkaya bana imza sirküsünün olduğu dosyayı getirdi. Dosyanın bir kısmını inceledim düşük rütbelilerin görevlendirildiğini görünce küfür ettim." dedi.
Ali Avcı'ın çay daveti üzerine kışlaya gittiklerini anlatan Güngör, "Personelime bir takım mesajların geldiğini mesajların ilçelere bildirilmesi emrini verdim ve emrim olmadan kimsenin dışarıya çıkmamasını söyledim. Saat 23.07'de kışladan çıktım, çıkış yaptığımız zaman bölgede herhangi bir askeri hareketlilik yoktu. Avcı çay içmek üzere davet ettiği için niyetini anlamak mümkün değildi. Bizi çağırdığında darbeyle ilgili bir bilgimiz yoktu. Bize siyasi parti ve belediye başkanının adreslerini sorduğunda kötü niyetini anladık. Harun Doğanay'ın getirilmesi için bir emrim olmamıştır." ifadelerini kullandı.
"Avcı emniyetin elektriğini kesmek istiyordu"
Güngör, sözde sıkıyönetim komutanı Avcı'nın, İl Emniyet Müdürlüğünün elektriklerinin kesilmesi yönünde ısrarlı talimatlar verdiğini vurgulayarak, "Ali Avcı, Aras elektrikten tanıdıklarımın olup olmadığını sordu. Ben de yeni olduğum için olmadığını söyledim. Kamil Yarbaya sordu o da tanımadığını söyledi. Yarbay Kamil daha sonra Levent Saka'yı arayarak konuştu. Avcı, İl Emniyet Müdürlüğünün elektriklerini kesmek istiyordu. Artık her yerde cep telefonu olduğunu söyledim. Bu konu üzerinde çok duruyordu hemen elektrik kesilsin diyordu. Daha sonra İl Jandarma Komutanlığına gittiğimde Avcı beni arayarak halen elektriklerin kesilmediğini ve bu nedenle sıkıyönetim mahkemelerinde yargılanacağımı söyledi." şeklindeki görüşlerini dile getirdi.
Duruşmada, sanık ifadelerinin alınmasına devam ediliyor.
