Davutoğlu'nun Tunceli'ye Müjdesi; 'Dersim Müzesi' ve 'Munzur Üniversitesi' (2)
'milletimizinden BİR KEZ DAHA ÖZÜR DİLİYORUZ' Başbakan Ahmet Davutoğlu, Tunceli Üniversitesi'ndeki konuşmasının ardından spor salonunda düzenlenen Ak Parti Tunceli Merkez İlçe Kongresi'ne katıldı.
'milletimizinden BİR KEZ DAHA ÖZÜR DİLİYORUZ'
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Tunceli Üniversitesi'ndeki konuşmasının ardından spor salonunda düzenlenen Ak Parti Tunceli Merkez İlçe Kongresi'ne katıldı. Davutoğlu, kongre takvimi hazırlanırken teşkilat başkan yardımcısına, "Muhakkak Tunceli'ye gitmek istiyorum" dediğini belirterek, şöyle konuştu:
"Yeni ve eski Türkiye'nin farkını en iyi Dersimliler bilir dedim. Bize selam için kalkan ellere biz selam veririz. Toroslardan, Munzur'a selam getirdim. Bu ülkenin evlatlarını birbirinden ayıramazlar, birbirinden koparamazlar. Eski Türkiye baskı ve vesayetlerin hakim olduğu Türkiye idi. Biz yaşanan ızdıraplara son vermeye geldik. Biz muhabbet seferine çıktık. Gönülleri feth etmeye geldik. O yıllarda devlet anlayışı dolayısıyla bütün milletimizden bir kez daha özür diliyorum. Eski Türkiye'nin alışkanlıkları artık bitmiştir. Yeni Türkiye milli iradenin egemen olduğu hak ve özgürlüklerin egemen olduğu bir ülke olacaktır. Dersim biziz, biz Dersimiz. Kim ne engel çıkarırsa çıkarsın çözüm süreci kararlılık ile sürdürülecektir. Önümüzdeki seçimlerde Tunceli'den tarihi bir netice bekliyoruz."
KIŞLA BİNASI HAREBEDEN MÜZEYE DÖNECEK
Başbakan Davutoğlu ile beraberindekiler kongreden sonra Tunceli'den ayrıldı. Davutoğlu'nun, kongrede "Dersim'de eski kışla müzeye dönüştürülecek ve adı da Dersim Müzesi olacak. Bunun için 10 milyon Türk liralık ödeneğin talimatını verdik" dediği eski kışla binası, şu anda harebe durumunda bulunuyor.
Tunceli'de 1936-37 yıllarında Alman mühendislerin öncülüğünde Alman mimarisi tarzında inşa edilen Kışla binası, 1938 Dersim Harekatı sırasında üs binası olarak kullanılmıştı. Tunceli il merkezindeki iki kışla binasından biri olan ve Seyit Rıza Meydanı'nda bulunan Kışla binası 1938 yılından 1950 yılına kadar askeri kışla olarak kullanılıyordu. Daha sonra Milli Emlak'a devredilen bina memur ve yoksul vatandaşlara lojman olarak kullanılmaya başlandı. 1990'yılından sonra sadece yoksul vatandaşların kaldığı binada 80 aile ikamet ederken 2 yıl önce çıkan yangında binanın bazı bölümleri yanmış ve 10 aile binadan tahliye edilmişti. Perişan halde bulunan kışla binasının içinde şu an yoksul vatandaşlar çok zor şartlarda ikamet ediyor.
Önümüzdeki yıl nisan ayından itibaren içindekiler tahliye edildikten sonraı binada gerekli tadilatlar yapıldıktan sonra Dersim Müzesi olarak faaliyete geçecek. Müzede 1938 Dersim olayları sırasında hayatını kaybedenlere ait eşyaı, belgeler ve yöreye ait tarihi eserler ve Alevi ocaklarının belgeleri sergilenecek.
ÜNİVERSİTEDE 'BAŞBAKAN'A MEKTUP' YAZILI ZARF
Bu arada Başbakaın Ahmet Davutoğlu, Tunceli Üniversitesi'nde konuşma yaptığı sırada akademik personelin sorunlarını içeren 'Başbakan'a mektup' yazılı zarflar, basın mensuplarına dağıtıldı. Mektupta, şöyle denildi:
"Sayın Başbakanımız, öncelikle bir akademisyen olarak bizi daha iyi anlayacağınız ümit ve beklentisi ile duygularınıza seslenmek istiyoruz. 1-2 toplantıda akademik yaşantınız sürecinde yaşadığınız mobbingden bahsetmiştiniz. Sizi iyi anlıyoruz sayın başbakanımız. Ancak siz bizden daha şanslınısınız. Çünkü biz Tunceli Üniversitesi'nde çalışan akademisyenler, memurlar olarak hala mobbing uygulamalarına maruz kalmaya devam ediyoruz. Üniversite içindeki yapılanmanın Dersimlileri, Alevileri ötekileştiren bir yapılanma olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Bunun için üniversitede Dersimli akademisyen sayısan ve yöneticilerin kimlerden oluştuğuna bakmanız yeterli olacaktır. Üniversitemizimin ofis, derslik, labaratuvar, kütüphane internet,sosyal mekanlar mediko-sosyal gibi önemli sorunları bulunmaktadır. üniversiteye ayrılan büteçinin akılcı yönetilmesini beklemekteyiz. Dersimli akademisyenler, çalışanlar olarak Dersim katliamının gündelik siyasetin polemik konusu olmasından rahatsızlık duyduğumuzu bilmenizi istiyoruz. 1937-38 katliamında rol almış bazı kimselerin isimlerinin caddelerden, okullardan, hava meydanlarından kaldırılmasını istiyoruz."