Davutoğlu: Türkiye, Ürdün, Suriye ve Lübnan Arasında Serbest Ticaret Bölgesi Kuracağız (7)
'öğretmen AKADEMİSİ VE EĞİTİME YENİ YAKLAŞIMLAR' PANELİNE KATILDI Başbakan Ahmet Davutoğlu, Hasan Kalyoncu Üniversitesi'nde düzenlenen 'Öğretmen Akademisi ve Eğitime Yeni Yaklaşımlar' konulu panele katıldı.
'öğretmen AKADEMİSİ VE EĞİTİME YENİ YAKLAŞIMLAR' PANELİNE KATILDI
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Hasan Kalyoncu Üniversitesi'nde düzenlenen 'Öğretmen Akademisi ve Eğitime Yeni Yaklaşımlar' konulu panele katıldı. Üniversitenin konferans salonunda düzenlenen panelde konuşan Başbakan Davutoğlu, vakıf üniversitelerinin önemine değindi. Devlet üniversitelerine paralel olarak vakıf üniversitelerinin sayılarının da arttığını söyleyen Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Üniversite kuruluşları ve yeni üniversiteler her zaman bize heyecan verir. Türkiye'de gerçekten bu topraklar, bu ülke birçok zenginliğin yanında esas zenginliği geçmişten bugüne yani kültürel mirasın içinde milli müesseselerin taşıdığı önemdir. Bizim kültürümüzde ilim sadece öğretilen bilgi değildir, ahlakla bezenmiş sosyal yansımaları olan ve her haliyle bir şahsiyet kurma, şahsiyet oluşturma, bir fidanı bir çınara dönüştürme sonrasıdır. Diğer kültürlerle mukayese edildiğinde bizim kültürümüzün ve Anadolu topraklarındaki Harran'dan beri gelen; Harran milattan önce binlerce yıllık geçmişi olan eğitim kurumlarından bugüne kadar gelen çizgi ve bizim bu topraklarda egemen olduğumuz dönemlerdeki çizgilerde de oluşan her kökeninde aslında böylesi bir ahlaki bir öz vardır. Bir muafiyet, bir tevazu ama aynı zamanda biraz önce Hasan Kalyoncu rahmetlinin hayat hikayesinde ifade etmeye çalıştığım bir ulvi görevi ifa etme duygusu vardır. Şimdi üniversitelerimiz bu çerçevede son dönemde sayıları gittikçe artarken bizi sevindiren husus, vakıf üniversitelerimizin gerek incelik, gerekse nitelik olarak gerçekten çok ciddi bir görüşün içinde başlamış olmalarıdır. Devlet üniversitelerimiz böyle gelişirken vakıf üniversitelerimizin sayıları da arttı ve mekan, fiziki imkanlar, öğretim üyesi kapasitelerinde olağanüstü bir sıçrama görüldü."
'HOCALIK BAKİDİR, BAKANLIK GEÇİCİDİR'
Davutoğlu, bakan ve başbakan olduktan sonra kendisine hoca olarak hitap edenlere kızmadığını aksine bakanlığın geçici, hocalığın baki olduğunu ifade ederek, "Mekan değişir, mekan yenilerin yada eskir ama hoca talebe ilişkisi anne baba ilişkisine benzer şekilde ikame edilemez bir ilişkidir. Hocalık bakidir, bakanlık geçicidir. Her türlü unvan geçicidir. Hocalık ve talebelik bakidir. Allah'tan hep ilmi talep edelim, irfanı ve erdemi talep edelim ve bunun da sonu yoktur. Aslında haddimizi bilsek Türkiye'de 77 milyon öğrenci vardır. Her insan aslında mezara gidene kadar yeni bir şey öğrenmeye açık olmalıdır. Çok güzel bir tohum ekilmiş buraya. Artık İstanbul, Ankara ve İzmir şehirlerinin dışında da en az 3-4 üniversitesi olan şehirlerimiz var" diye konuştu.
"ŞEHİR, BİR HOCADIR"
Başbakan Davutoğlu, şehirlerin birer hoca olduğunu ve bu nedenle hazırlık ve birinci sınıf müfredatına mutlaka Gaziantep dersi konulması gerektiğini kaydederek, şunları söyledi:
"Milli müesseselerle şehrin iç içe geçmesi lazım. Öğrenciler, şehirlerle ders alırlar. Benim en büyük hocalarımdan biri İstanbul şehrinin bizatihi kendisidir, Konya'dır. Şehir, bir hocadır. Şehri, tarihi şehre nüfuz etmeyen birisi üniversal düşünceye, evrensel düşünceye nüfuz edemez. Bu hafta kurtuluş haftası. Mesela merak ediyorum. Üniversitelerimizde bu ne kadar idrak edildi. Hazırlık ve birinci sınıfa mutlaka Gaziantep dersi konulmalı ve öğrencilerimize mutlaka Gaziantep öğretilmeli. Gaziantep'e gelen herkes Gaziantep'in o destansı hikayesini öğrenmeli. Şehir bilincinin olmadığı yerde, vatan bilinci olmaz. Bunun en güzel örneği Gaziantep'tir. Bu iradeyi bizim her yerde sergilememiz lazım. Hoca talebi ilişkisi kurmak var. Bazı bazı dersleri mümkünse tarih derslerini yürüyerek Gaziantep sokaklarında yapmak lazım."
Davutoğlu'na konuşmasının ardından Hasan Kalyoncu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tamer Yılmaz tarafından üzerinde Osmanlıca yazı bulunan tablo hediye edilmek istendi. Ancak Davuoğlu, hediyeyi almayarak Rektör Yılmaz'a kabul etmeleri halinde tabloyu Ankara'da bir müzede sergileyebileceklerini söyledi.
