Dha İstanbul Bülteni - 3
1- ATATÜRK HAVALİMANI'NDA SEÇİM SANDIKLARI KONULDUHaber-Kamera: Murat ÇAKIR - İstanbul DHAReferandum için sınır kapılarında 27 Mart tarihinde oy verme işlemi başlayacak.
1- ATATÜRK HAVALİMANI'NDA SEÇİM SANDIKLARI KONULDU
Haber-Kamera: Murat ÇAKIR - İstanbul DHA
Referandum için sınır kapılarında 27 Mart tarihinde oy verme işlemi başlayacak. Referandum öncesi Atatürk Havalimanı'nda hazırlıklar dün akşam saatlerinde başlamıştı. Bugün de sandıklar ve oy kullanma kabinleri konuldu. Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Terminali'nin geliş katında 6, gidiş katında 6 olmak üzere 12 sandıkta yurt dışında yaşayan vatandaşlar oy kullanabilecek.Tatil günleri de dahil günde 24 saat boyunca Dış Hatlar Terminali geliş katı yolcu karşılama-uğurlama bölgesi ile gidiş katında oy verme işlemi gerçekleştirilecek.
Yüksek Seçim Kurulu'nun internet sayfasında 6 karayolu gümrük kapısı, 18 havayolu gümrük kapısı ve 7 liman gümrük kapısı olmak üzere toplam 31 gümrük kapısında sandık kurulacağı belirtildi.
Görüntü Dökümü.
--------
-Dış hatlar terminali ve sandıklar, oy kullanma kabinleri
-Geliş ve gidiş katında oy kullanma noktalarından görüntü
24.03.2017 - 13.44 Haber Kodu : 170324080
=========================================
2- UYUŞTURUCU SATICILARININ CİNAYET İŞLEDİĞİ MAHALLEDE POLİS OPERASYONU
24 yaşındaki Müzeyyen Telli uyuşturucu satıcılarının açtığı ateşle öldürümüştü. Polis aynı mahalle ve çevresinde yaptığı operasyonlarda 26 kişiyi gözaltına aldı.
Çağatay KENARLI, İstanbul DHA
İstanbul Uyuşturucu ile Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin sabah saatlerinde Bahçelievler Zafer Mahallesi'nde ve Esenler'de uyuşturucu satıcılarına yönelik düzenlediği operasyonlarda 26 kişi gözaltına alındı.
Edinilen bilgiye göre polis, 4 ay süren fiziki ve teknik takipte Bahçelievler Zafer Mahallesi'nde uyuşturucu satışının yapıldığını tespit etti. Ardından 25 adrese 300 polisin katılımıyla eş zamanlı baskınlar yapıldı.. Çevik Kuvvet ve Özel Harekat ekipleriyle polis helikopterinin de destek verdiği operasyonlarda 26 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan şüpheliler Vatan Caddesi'nde bulunan Uyuşturucu ile Mücadele Şube Müdürlüğü'ne getirildi. Adreslerde yapılan aramalarda çeşitli miktarda ve farklı türlerde uyuşturucu madde ele geçirildi. Şüphelilerin emniyetteki işlemleri devam ediyor.
FARKLI GRUPLAR
Operasyonun düzenlediği Zafer Mahallesi'nde 2 hafta önce 24 yaşındaki Müzeyyen Telli, uyuşturucu satıcıların tarafından öldürülmüştü. Son operasyonların hedefinde Telli cinayetindeki uyuşturucu satıcıları dışındaki diğer grupların olduğu belirtildi.
===============================
3- BOZDAĞ: FETÖ'NÜN TÜRK YARGISININ İÇERİSİNDE GÜÇ SAHİBİ, YETKİSİ SAHİBİ OLMASINI SAĞLAYAN ADIMIN FAİLİ VE MÜSEBBİBİ CHP'DİR
Haber: Gülseli KENARLI - Kamera: Yaşar KAÇMAZ / İstanbul DHA
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Bayrampaşa'da "İç Anadolu Bölgesi Hemşehri Buluşması"na katıldı. Programa Bakan Bozdağ'ın yanı sıra Ak Parti İstanbul Milletvekili Hüseyin Bürge, Bayrampaşa Belediye Başkanı Atila Aydıner katıldı.
Bozdağ burada bir konuşma yaparak, "Şimdi bakın Türk Hava Yolları'nın rekabetini göze alamayanlar yasak koyuyorlar, Türk Hava Yolları'na binen yanına tablet alamaz. Kalitede rekabet edemiyor, hizmette rekabet edemiyor, müşteri memnuniyetinde rekabet edemiyor, dünyanın her yerine ulaşmada, her yerde buluşmada rekabet edemiyor. Yasaklarla Türk Hava Yolları'nın önünü kesmeye çalışıyorlar, 3. havalimanının önünü kesmeye çalışıyorlar. Güçleri yetti mi? Yetmedi. Yetecek mi? Allah'ın izniyle yine yetmeyecek. Onun için Türkiye'yi şaha kaldırmak için projeyi çizen, inşa ihalesini yapan, açılışını yapacak olan böylesi bir istikrarlı Türkiye ve bunları yapacak kadar zamanı olan güçlü iktidarlara bizim ihtiyacımız var" dedi.
"FAİLİ VE MÜSEBBİBİ CHP'DİR"
Bekir Bozdağ, "Biz 2010 anayasa değişikliğinde yargının kimsenin eline geçmemesi sağlayacak bir mekanizma kurduk, bir düzen kurduk. Ama bu kurduğumuz mekanizmayı o zaman CHP, Anayasa Mahkemesi'ne götürdü, iptal ettirdi. 'Her bir hakim ve savcı HSYK üyeliği için bir kişiye oy verecek' kuralı vardı, bunu seçme hakkının önünde engel görüp iptal ettirdi. Ortaya çıkan olumsuzluk, Ak Parti'nin anayasada yaptığı değişikliğin sonucu değildir. Bu CHP'nin Anayasa Mahkemesi'ne götürdüğü iptal davasının zorunlu sonucudur. FETÖ'nün Türk yargısının içerisinde güç sahibi, yetkisi sahibi olmasını sağlayan adımın faili ve müsebbibi CHP'dir. Böyle bir düzen olmasın, bunu engellemek istedik CHP'nin çıkardığı engelle başaramadık. İki seçim yaşadık, hakimlerle, savcılarla, HSYK ile konuşan ve onların taleplerini bilen biri olarak bana söyledikleri şey şu; Türkiye üçüncü defa böyle bir seçimi yaşamasın. Eğer Türkiye HSYK'yı aynı usulde seçerse, hukuk devleti de, yargı bağımsızlığı da, adalet de bundan en büyük zararı görür" diye konuştu.
DOWN SENDROMLULAR İÇİN YAPILAN KAFEYİ AÇTI
Bakan Bozdağ, programının ardından Bayrampaşa Belediye Başkanı Atila Aydıner ile birlikte, Bayrampaşa Adapark'ta down sendromlulara özel kurulan 'Sevgi Kafe'nin açılışını yaptı. Bakan Bozdağ burada down sendromlu çocuklarla sohbet etti, fotoğraf çektirdi.
Görüntü Dökümü:
---------------------
Bozdağ'ın açıklamaları
Bozdağ'ın açılış yapması
Çocuklarla fotoğraf çektirmesi
Detaylar
=============================
4- BAKAN BOZDAĞ: KILIÇDAROĞLU'NU ANLAMAKTA BEN GERÇEKTEN ZORLANIYORUM.
Haber: Gülseli KENARLI / Kamera: Yaşar KAÇMAZ, İstanbul DHA
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Bayrampaşa'da "İç Anadolu Bölgesi Hemşehri Buluşması"na katıldı. Program sonrasında Bakan Bozdağ gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bekir Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun başkanlık sisteminde muhtarlıkların kaldırılabileceği şeklindeki sözlerinin hatırlatması üzerine şunları kaydetti:
"Sayın Kılıçdaroğlu'nu anlamakta ben gerçekten zorlanıyorum. Akıl sınırlarını zorlayan değerlendirmeler yapıyorlar. Nasıl bir muhakeme yaparak bu sonuçlara varıyorlar anlamış değilim. Konuşuyor muhtaralara 'bir sabah kalkacaksınız muhtarlıklar kaldırıldı diye bir açıklamayla kalkacak. Nasıl olacak? Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle olacak' diyor. Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle, siyasi haklar, insan hakları düzenlemesi yapılamaz. İnsanların özgürlüklerini de kısıtlayacak, haklarını kısıtlayacak siyasal alanı daraltacak laflarının tamamı yalandır. Çünkü Anayasa Cumhurbaşkanı'na bu alanlarda kararname çıkarma yetkisi vermemektedir. Kanunla düzenlenmiş hiçbir konuda kararname yetkisi vermiyor. Anayasada böyle 92 konu var. Burada da çıkaramaz. Şu anda kanunla düzenlenmiş hiçbir konuda kararname yetkisi vermiyor.
Bozdağ, bir gazetecinin PKK elebaşlarından Karayılan'ın internette yayınlanan video kaydıyla ilgili olarak yönelttiği soruyu "PKK terör örgütü başta olmak üzere, Fetö, DHKP-C, DEAŞ ve diğer terör örgütlerinin tamamı Türkiye'de yaşanan halk oylaması süreciyle yakından ilgililer. PKK ele başlarından Murat Karayılan'ın yaptığı bu açıklama PKK'nın 16 Nisan'da yapılacak halk oylamasında nerede durduğunu çok açık biçimde ortaya koymaktadır." diye yanıtladı. Konuşmasının devamında
Terör örgütlerinin tamamı; Türkiye'de siyasi istikrar kuracak, güçlü iktidar tesis edecek etkin yönetim oluşturacak, hızlı karar alma ve uygulamayı sağlayacak kriz ve kaoslarla Türkiye'nin daha kolay baş etmesini temin edecek yeni bir sistemin kurulmasını istemiyorlar. Çünkü terör örgütleri istikrarsızlıktan, zayıf iktidarlardan, krizden, kaostan, ekonomik çöküntülerden kendilerine alan açıyor ve oralarda bu mikroplar üreme ve çoğalma imkanları bulabiliyorlar. Yeni sistem terör mikroplarının Türkiye'de çoğalmasına imkan vermeyecek bir sistemdir. Çünkü kalıcı istikrar, güçlü iktidar ve etkin yönetim, karar alma ve uygulama terör örgütlerinin korkulu rüyası olmuştur şimdiden. O nedenle bütün örgütler telaştadır. Türkiye'nin yeni sistemi hayata geçirmesini engellemek için büyük baskılar yapmaktadır. Terörist elebaşlarında Karayılan da bu videosuyla aynı baskıyı yapmakta ve 'hayır' için sandığa gitmeye teşvik etmekte ve baskı yapmaktadır. Aziz Türk milletinin terörist ele başı Karayılan'ın ve onun gibi diğer teröristlerin bu tutumunu çok iyi göreceğini ve değerlendireceğini düşünüyorum. Türk milleti ve Türkiye devleti kendi geleceğini ilgilendiren sistemi oylarken terör örgütlerine, teröristlere ve zayıf Türkiye isteyen yabancı güçlere bakarak değil, kendi aklına, kalbine vicdanına danışarak oy verecektir. Bütün terör örgütlerine rağmen ve bazı yabancı ülkelere rağmen azis Türk milleti kendi rotasını her zaman olduğu gibi kendi çizecek, 16 Nisan'da Allah'ın izniyle milletimizin evet oylarıyla hayata geçirecektir. Korkunun ecele faydası yoktur, istedikleri kadar konuşsunlar bu milleti yolundan döndüremeyecekler" dedi.
Bekir Bozdağ, bir başka gazetecinin Avrupa Parlamentosu'nun "Daily Sabah" gazetesiyle ilgili kararını hatırlatmasına üzerine de "Avrupa Parlamentosu Başkanı tarafından böyle bir kararın alınmış olması çok ilginç" değerlendirmesinde bulunarak şöyle konuştu.
"Avrupa değerlerini yaşatan değil katleden bir karardır. AB'nin hangi değeri Avrupa Parlamentosu başkanının aldığı bu kararı haklı kılmaktadır. Resmen bu karar AB'nin üzerinde yükseldiği temel değerlerin tamamını yok eden bir karardır. Görülüyor ki Avrupa Parlamentosu başkanı ve o müracaata bulunan ve ona destek veren çevreler farklı bir sesi duymaya tahammül edememektedir....Avrupa Parlamentosu başkanının aldığı bu karar esasında Avrupalıların çirkin yüzünü ortaya çıkaran bir karardır. Biz bu çirkin yüzü kınıyoruz ve reddediyoruz. Böyle bir şey olmaz. Türkiye'ye her defasında terör örgütlerinin ağzıyla, Türkiye'de suç işleyen terör örgütlerine destek olan, propaganda yapan kişiler nedeniyle açılan soruşturmalarda itham yapanlar herhangi bir teröre, şiddete, olaya karışmayan suç işlemeyen sadece ve sadece salt haber yapan ve yorum yapan gazeteyi parlamentoya sokmaması çifte standardın çok net bir göstergesidir. Onun için kınıyorum onları.Avrupa'nın gerçek yüzünü göstermesi bakımından çok çok önemli. Bundan sonra Türkiye'ye dönüp 'ifade hürriyeti çok önemlidir, basın hürriyeti çok önemlidir' diye afralı tafralı laflar inşallah söylemezler. Türkiye'de bunlar önemli de, Avrupa Parlamentosu'nda bunlar önemli değil mi? diye konuştu.
Görüntü Dökümü:
---------------------
Bozdağ'ın açıklamaları
Detaylar
24.03.2017 - 12.37 Haber Kodu : 170324060
24.03.2017 - 12.38 Haber Kodu : 170324061
====================================
5- BAŞBAKAN YARDIMCISI CANİKLİ: SEN DE CHP GENEL BAŞKANI OLARAK TEK ADAMSIN.
Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli,
"Diyor ya tek adam diktatördür. Sen de CHP genel başkanı olarak tek adamsın. Çok meraklıysan al yanına 2 tane daha genel başkan, birlikte götürün Cumhuriyet Halk Partisi'ni. Zaten Cumhuriyet Halk Partisi'ni şu anda Kılıçdaroğlu'nun yönetmediğini biliyoruz"
Haber-Kamera: İdris TİFTİKCİ - İSTANBUL DHA
Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan ev sahipliğinde düzenlenen toplantıda, Beyoğlu esnafı, Sivil Toplum Kuruluşları ve Oda temsilcileri ile bir araya geldi.
"GÜÇLÜ YÖNETİM GARANTİ ALTINA ALINIYOR"
Burada konuşan Canikli, "16 Nisan'da yada bundan sonraki dönemde kim gelirse gelsin iktidara, siyasi yapı ne kadar parçalı olursa olsun, güçlü yönetim garanti altına alınıyor. Şöyle düşünün Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçildi. 20 tane siyasi parti olduğunu var sayalım. Siyasette parçalı yapı şuan ki yönetim sisteminde böyle parçalı yapı, güçlü bir yönetim sistemini çıkaramaz. Neden; hiç bir siyasi parti hükümet kurma çoğunluğunu elde edemez, ondan sonra ne olur koalisyonlar kurulur. Aynı siyasi yapıda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde kesinlikle güçlü yönetim 5 yıl boyunca garanti altına alınıyor" dedi.
"ALMANYA DA HAYIR KAMPANYASI YÜRÜTÜYOR, TERÖR ÖRGÜTLERİYLE BERABER"
"Tek adamlık" eleştirilerine yanıt veren Canikli, "Şimdi İngiltere'ye bakalım. İşte Kılıçdaroğlu diyorki bu tek adamlık sistemi ne getiriyor? 'Tek adamlık demek diktatörlük demek' gibi Sayın Kılıçdaroğlu'nun saçma sapan önermeleri vardır. İngiltere'de bu yetkileri kim kullanıyor. İngiliz başbakanı. Tek başına kullanıyor. Kraliçenin hiç bir yetkisi yok. İngiltere'de İngiliz başbakanı tek adamdır, başka yok. Almanya'da Merkel tek kadın. Bütün yetkiler, bütün yürütme, yetkiler onda. Fransa'da bütün yetkiler Cumhurbaşkanında. Tek adam, hepsi tek adam. Dünyanın hiç bir yerinde bizim gibi bir sistem yok. Almanya da hayır kampanyası yürütüyor, terör örgütleriyle beraber" diye konuştu.
"SEN DE CHP GENEL BAŞKANI OLARAK TEK ADAMSIN"
Nurettin Canikli, Kılıçdaroğlu'na cevabını şöyle sürdürdü: Kılıçdaroğlu arıyorsan diktatörlük, eğer tek adamsa diktatörlük... Diyor ya tek adam diktatördür. Sen de CHP genel başkanı olarak tek adamsın. Çok meraklıysan al yanına 2 tane daha genel başkan birlikte götürün Cumhuriyet Halk Partisi'ni. Zaten Cumhuriyet Halk Partisi'ni şu anda Kılıçdaroğlu'nun yönetmediğini biliyoruz"
"Türk siyasi tarihinde bugüne kadar yalanın bu kadar yoğun kullanıldığı bir dönem olmamıştır" diyen Canikli, "Kılıçdaroğlu ve ekibi bu sistemle ilgili söylediklerinin tamamına yakını yalan . Her gittiği yerde söylüyor, muhtarlarla toplantı yapıyor diyor ki o sistem gelirse Cumhurbaşkanı kararnamelerle bütün muhtarlıkları kapatacaktır. Aynen böyle söylüyor. Memurları görevden atacaktır... Neresinden başlayacaksınız" dedi. Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, "Muhtarları atacak diyor veya başkalarını... Gerçekten yalan, kuyruklu yalan. En büyük üzüntümüz bu kadar yalanı kolay söyleyen bir ana muhalefet partisinin olduğu şu ülkede bu adam hala görevde. Ona gerçekten çok üzülüyoruz" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
----------
Canikli'nin konuşması
Salondan detay
===========================
6- BAKAN MÜEZZİNOĞLU, 'DİJİTAL ATÖLYE' PROJESİNİ TANITTI
Haber-Kamera: Enver ALAS / İSTANBUL DHA
Teknoloji devi Google, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ve İŞKUR işbirliğiyle hayata geçirilen 'Dijital Atölye' projesinin tanıtımı Çırağan Sarayı'nda yapıldı.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu projenin gençlere ve istihdamdaki iletişim ağına farklı bir vizyon kazandıracağını söyledi. Müezzinoğlu, Google'un Türkiye'de çok büyük bir potansiyeli olduğunu belirtti. Bu potansiyelin en önemlilerinden birini her yaşta 1 milyon 250 bin gencinin olması olaark gösteren Bakan Müezzinoğlu, "15 ila 24 yaş grubuna baktığımızda 13 milyonluk genç bir kitle karşımızda. Bu genç kitlenin aklı ve yüreğiyle birlikte vizyon üretme Türkiye'yi de bu gençler üzerinden proje geliştiren farklı noktalara çok hızlı sürede getirir" diye konuştu.
Müezzinoğlu, Türkiye'nin genç potansiyelini çok daha fazla geliştirmesi gerektiğini vurgulayarak, "Bunu ister anne ve babalar çocuklarını yetiştirme çağındayken onlara verecekleri özgüven ve destek gerekse eğitimdeki onların özgürlükçü üretkenliğinin arkasında durabilmeleridir. Belkide Türkiye'nin en güçlü maden kaynaklarıdır. Beyin ve yürek gibi bir zenginliği, cesareti ve özgüveni devreye sokmadan toprağın altında zenginlik yok diye hayıflanmayı bir eksiklik olarak görüyorum. Bu ülkenin potansiyeli gençleridir. Bu anlamda bilgiyi iyi değerlendiren, beyni ve üretkenliği aklı kullananan bir sürece taşımamız lazım" dedi.
DİJİTAL ATÖLYE'NİN GENÇLERE KATKISI
Mehmet Müezzinoğlu, dijital ortamın bilgi aktarımda zaman kazandırarak sağladığı imkanları olabildiğince her kesime ulaştırmanın ve bu kesimlerde hayat standardını yükseltebilecek alanları çoğaltmayı hedeflediklerini ifade etti. Bu anlamda Google'un eğitim programı 'Dijital Atölye'nin gençlere önemli katkıları olacağını kaydeden Müezzinoğlu, "Bu nedenle Google, İŞKUR ve TOBB'un bu genç kitleye bakış açısı, farklı üretkenliklerini de değerlendirebilecek, farklı alanlarda girişimci yapabilecek noktaya taşıyabilmek gündeme getirebilmemiz gerektiğine inanıyorum" ifadelerini kullandı.
"GOOGLE AMCAYA SORALIM ESPRİSİNDEKİ GİBİ"
Bakan Müezzinoğlu, " Google, bugün bilgi havuzunun en zengini. Dünyanın her ucundaki bilgiyi hatta aramızdaki ' Google Amca'ya bir soralım esprisindeki gibi Google sorduğumuz her sorunun cevabını veriyor. Bundan azami istifade edebilme ancak ona mahkum olmadan ona zenginlikler katabilecek farklılıkları yine biz katabiliriz" şeklinde konuştu.
DİJİTAL ATÖLYENİN AMACI
Toplantıda konuşan Google Türkiye Ülke Direktörü Bülent Hiçsönmez ise Google'un Türkiye'deki herkesin teknolojiden faydalanıp etkin bir şekilde kullanabilmesi gerektiğine inandıklarını vurgulayarak 'Dijital Atölye' ile ilgili şunları söyledi:
"Türkiye'ye özel olarak tasarladığımız içerik ile ücretsiz bir dijital eğitim hareketi başlatarak; gençleri, üniversite öğrencilerini girişimcileri, KOBİ'leri ve en önemlisi bugünün dijital dünyasında kariyer yapmak isteyenleri eğitimlerimize katılmaya davet ediyoruz. Dijital Atölye, yaratıcı fikrini işe dönüştürmek, bu alanda profesyonel hayatını devam ettirmek isteyen gençlere, girişimcilere, işlerini büyütmek isteyen KOBİ'lere açık olacak ve ilhan verecektir."
GOOGLE'DAN PROJEYE 10 MİLYON LİRALIK KATKI
Google, 'Dijital Atölye' projesinin gerçekleştirilmesine 10 milyon liralık bir katkı sağlayacak. Proje kapsamında toplam 9 ilde gençler, üniversite öğrencileri, girişimciler ve KOBİ'lere yönelik yüz yüze eğitimler gerçekleştirilecek. Gidilecek illerde İŞKUR'un devam eden eğitimlerine özel modüller eklenerek program yaygınlaştırılacak.
Görüntü Dökümü
-----------------
-Basın toplantısı
-Bakan Müezzinoğlu'nun konuşması
-Bülent Hiçsönmez'in konuşması
-Genel ve detaylar
24.03.2017 - 14.00 Haber Kodu : 170324089
==================================
7- BAŞBAKANLIK ESKİ ÇALIŞANLARININ "FETÖ DAVASI" NDA 2 TAHLİYE
Özden ATİK, İstanbuDHA
Fetullahçı Terör Örgütü'ye (FETÖ) mensup oldukları iddiasıyla Başbakanlık Sektörel İzleme ve Değerlendirme Birimi eski çalışanı 13 sanığın yargılandığı davada, 2 tutuklu sanığın tahliyesine karar verildi.
İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 3' üncü celsesi görülen duruşmaya tutuklu sanıklar Yavuz Arslan ve Yusuf Kasarcı getirildi, tutuksuz sanıklar İsmail Özsoy, Eyüp Yılmaz, İhsan Murat Saygılı, Arif Karaşlar, Hüseyin Has ve Resul Ceviz da hazır bulundu.
TAHLİYELERİNİ TALEP ETTİLER
Tutuklu sanık Yavuz Arslan, "Bylock kullanmadım. Suçlamayı hiçbir şekilde kabul etmiyorum. Meslek mensuplarının üye oldukları derneklere üyeydim. FETÖ ile ilgisi yoktur. Tahliyemi ve beraatimi talep ederim" dedi. Tutuklu sanık Yusuf Kasarcı da "Ben de Bylock kullanmadım. 8 aydır tutukluyum. İki çocuğum vardır. Biri ciddi derecede astım hastasıdır. Dosyadaki tüm deliller toplanmıştır. Tahliyemi ve beraatimi isterim" diye konuştu. Diğer sanıklar da beraat veya lehlerine olan hükümlerin uygulanmasını talep etti. Tutuksuz sanık Resul Ceviz'in avukatı ise müvekkilinin iki ciltlik bir kitap çalışması olduğunu, ilk cildini yayınladığını ancak ikinci cilt ile ilgili çalışmanın polisin elkoyduğu laptop bilgisayarında bulunduğunu belirterek bilgisayarın iadesini ya da kayıtlarından bir suret verilmesini talep etti. Duruşma Savcısı, dosya kapsamı, kaçma şüphesininin bulunması, delillerin tam toplanmamış olması nedeniyle tahliye taleplerinin reddini istedi.
2 SANIĞA TAHLİYE
Mahkeme heyeti, sanıklar Yavuz Arslan ve Yusuf Kasarcı'nın üzerlerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu, sabit ikematgah sahibi olmaları ve tüm dosya kapsamı dikkate alınarak tahliyelerine karar verdi. Sanıklar hakkında yurtdışına çıkış yasağı koyan heyet, sanıkların üye oldukları derneklerle ilgili FETÖ / PDY terör örgütü ile iltisaklı olup olmadıklarının sorulması için İçişleri Bakanlığı Dernekler Müdürlüğü'ne yazı yazılmasına karar verdi. Sanıklardan Resul Ceviz'in kitap çalışmasının bulunduğu laptop bilgisayarının imajının çıkarılarak bir kopyasının sanığa verilmesine de karar veren heyet, tüm sanıklarla ilgili herhangi bir sendikaya üye olup olmadıklarının da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İstanbul İl Müdürlüğü'ne sorulmasına hükmetti. Duruşma, 4 Temmuz'a ertelendi.
İDDİANAME
İddianamede, şüphelilerden 4'nün örgütün şifreli haberleşme programı olan "Bylock" kullanıcısı olduğu diğer şüphelilerin de "Bylock" kullanıcılarıyla yoğun görüşme yaptıkları belirtildi. Şüphelilerin örgüt elebaşısı Fetullah Gülen'in talimatı sonrasında Bank Asya'da hesap açtıkları veya var olan hesaplarına yüklü miktarda para yatırdıkları vurgulandı. İddianamede, yapılan operasyonda bazı şüphelilerden 1 dolar ele geçirildiği, el koyulan şüphelilerin telefonunda yapılan incelemelerde örgüte ilişkin paylaşımların ve ifadelerin yer aldığı anlatıldı. İddianamede, şüphelilerin 17/25 Aralık sürecinden önce BDDK, SPK, TİB ve Maliye Bakanlığı gibi kritik yerlerde çalıştıkları, daha sonra da Başbakanlık Sektörel İzleme ve Değerlendirme Birimi'ne geçtikleri, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra da çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname ile meslekten ihraç edildikleri belirtildi. İddianamede şüpheli Burak Tekalan'ın ise firari olduğu belirtiliyor. İddianamede 13 şüpheli hakkında "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan 15'er yıla kadar hapis cezası isteniyor.
==========================
8- ABD VE LONDRA YOLCULARI LAPTOPLARINI UÇAK KAPISINA KADAR KULLANABİLECEK
Haber: Faik KAPTAN- Murat ÇAKIR/İSTANBUL,
Telefondan büyük elektronik cihazların kabinde taşınmasına yasaklanması kararı üzerine THY aldığı bir kararla yolcularının uçak kapısına kadar bu cihazlarını kullanabileceklerini burada yetkililere teslim edebileceklerini açıkladı.
THY Basın Müşavirliği'nden konuyla ilgili olarak yapılan açıklamada transit yolcuların da aynı uygulamadan faydalanabilecekleri belirtilerek şöyle denildi:
" Amerika Birleşik Devletleri ve Birleşik Krallık'a Düzenlediğimiz Uçuşlarda Yolcularımızın Cep Telefonu veya Akıllı Telefondan Daha Büyük Elektronik Cihazları Kullanımına Dair Bilgilendirme: Yolcularımız, uçak içinde sunduğumuz Wi-Fi kullanım olanağıyla cep telefonları ile internet hizmetimizden faydalanabilecekler.
İlgili elektronik eşyalar, boarding kapısında teslim edilebileceği için, yolcularımız uçak kapısına kadar cihazlarını kullanabilecekler.
Transfer yolcularımızın söz konusu cihazlarını İstanbul varışlarında boarding kapısında teslim etmeleri yeterli olacak.Yolcularımızın elektronik eşyalarını check-in esnasında bagaja vermeyi tercih etmemesi durumunda, elektronik cihazlar İstanbul'da boarding işlemi sırasında etiket karşılığı teslim alınarak itinalı bir şekilde özel bagajlarla taşınacak. Görevli personellerimiz varış sonrasında belirlenen dağıtım yerinde yolcu bagaj etiketi - cihaz eşleşmesi yaparak elektronik cihazları sahiplerine teslim edeceklerö
THY bu uygulamayı niçin başlattıklarının gerekçesini ise şöyle açıkladı:
Amerika Birleşik Devletleri ve Birleşik Krallık'ın ilgili kurumlarınca tebliğ edilen kurallar doğrultusunda; "25 Mart 2017 tarihi itibariyle, Türkiye çıkışlı Amerika Birleşik Devletleri ve Birleşik Krallık'a gerçekleşecek uçuşlarda, standart boyutlardaki akıllı cep telefonundan büyük elektronik cihazlar (tıbbi cihazlar haricinde) kabin içinde (yolcu beraberinde) taşınamayacak. Bu uygulama kapsamında tüm dizüstü bilgisayarlar, tabletler, fotoğraf makineleri, e-kitap okuyucular ve oyun konsollarının uçak altı bagajına verilmesi gerekiyor. Birleşik Krallık'a düzenlenen uçuşlarda kabin içinde fotoğraf makinesi taşınmasına ilişkin bir kısıt bulunmamakta. Bu uygulama Türkiye çıkışlı uçuşlarda geçerli olup, ABD ve Birleşik Krallık'tan Türkiye'ye düzenlenecek seferlerde geçerli değildir."
==============================