Haberler

Dha Yurt Bülteni-12

Abone Ol

1)BAKAN ÇELİK: TÜRKİYE GÜR SESİNİ YÜKSELTİYORTARIM Gıda ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, Türkiye'nin de yer aldığı coğrafya üzerinde birilerinin masa başında hesaplar yaptığını ve bu hesapların her zaman kan ve göz yaşı akıttığını belirterek, "Güçlü Türkiye artık büktün bunlara müdahil.

1)BAKAN ÇELİK: TÜRKİYE GÜR SESİNİ YÜKSELTİYOR

TARIM Gıda ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, Türkiye'nin de yer aldığı coğrafya üzerinde birilerinin masa başında hesaplar yaptığını ve bu hesapların her zaman kan ve göz yaşı akıttığını belirterek, "Güçlü Türkiye artık büktün bunlara müdahil. Türkiye gür sesini yükseltiyor" dedi.Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik ve Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Sivas Et Kombina binasının açılışı için Sivas'a geldi. Bakanlar Çelik ve Yılmaz'ı hava alanında il protokolü karşıladı. Konvoy eşliğinde kente gelen bakanlar ilk olarak, Hakkari'de dün şehit düşen deniz sözleşmeli er Nurullah Çakır'ın ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Daha sonra kent merkezine 22 kilometre mesafede Kovalı mevkisinde bulunan ve İl Özel İdaresi tarafından yapımı gerçekleştirilen Et Kombinası binasının açılışı ve çiftçilere hibe hayvan desteği dağıtımı törenine katıldı.  Açılış töreninde konuşan Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, hayvancılık faaliyetlerinde Türkiye'nin önemli aşamalar kaydettiğini ve üretim oranlarının arttığını belirterek, "Bunların her biri kendiliğinden olmuyor. Tarımda çok büyük bir destek veriyoruz. 2017 yılında tarıma vereceğimiz destek 30.9 milyar lira olacak. Tarım üretimleri sigortasına da yıllık 900 milyon lira destek veriyoruz. Gübre ve yemde KDV'nin kalkmasıyla yılda 2.7 milyar destek sağlıyoruz. Bunlar ürettiğimiz para etsin diye yapılıyor. Geçmişe kıyasla çok iyi durumdayız. Yarınımız şüphe yok ki daha güzel olacak. Bunun şartı birlik beraberliğimizi devam ettirmek. Bizim şehitlerimize karşı borcumuz var. O borç onların uğrunda öldüğü değerler. Bu vatana, bu bayrağa sahip çıkmamız lazım. Bunun için herkesin daha çok çalışması lazım. Önümüzdeki dönem daha çok çalışma dönemi. Üretim birlik ve beraberlik dönemi" dedi.

'TÜRKİYE GÜR SESİNİ YÜKSELTİYOR'

Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik ise konuşmasında yeni açılan tesisin hayırlı olmasını temenni etti. Konuşmasına 10 Kasım nedeni ile Atatürk'ün ölüm yıl dönümünü anarak başlayan Bakan Çelik'in bir an, anıyoruz yerine 'Kutluyoruz' kelimesini kullandı. Sonra tekrar düzelterek 'Anıyoruz' dedi. Bakan Çelik, "Devleti kurmanın ne kadar zor olduğunu düşündüğünüzde bu Cumhuriyeti bize emanet eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün şehitlerimizi rahmet ve saygı ile anıyoruz. Zor bir coğrafyada yaşıyor, zor bir süreçten geçiyoruz. 100 yıl önce bizim yanı başımızdaki ülkeler ile plan yapıp cetvel ile sınır çiziyorlardı. Bu coğrafyada hep kan aktı, gözyaşı aktı halen de devam ediyor. Aynı çevreler şimdi yeniden plan yapıyorlarsa ve bu planları masa başında yapıyorlarsa burada göz yaşından başka bir şey çıkarmayacaktır. Güçlü Türkiye bütün bunlara müdahil. Bunların masa başında çözülmeyeceğini haykırmaya devam edeceğiz. Türkiye gür sesini yükseltiyor. Bu gür sesin inlemesi, devam etmesi için birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var. Allah birlik ve beraberliğimizi bozmasın temennisinde bulunuyorum" dedi.

'TOPRAĞIN KIYMETİNİ BİLMEK ZORUNDAYIZ'

Tarımın ülke için bir tercih değil zaruret olduğunu ifade eden Bakan Çelik şöyle dedi:

"Tarım olmazsa olmazdır. Biz size öyle bakıyoruz. Üretenler, çapa ile tarlada meşgul olanlar siz başımızın tacısınız. Tarımda kalkınma olmadan diğer alanlarda kalkınmayı başarmak mümkün değil. Cep telefonu, televizyon olmaza da olur. Ama sofranıza ekmek, zeytin peynir gelmiyorsa, yani sizi ayakta tutan gıda, yani tarım ayakta değilse sizin ayakta kalmanız mümkün değil. Tarımın öneminin arttığını bilerek ona göre çalışmamız gerekiyor. Dünyanın her yerinde tarıma elverişli topraklar azalıyor. İklim değiştiği için de özellikle su açısından sıkıntılar ile karşı karşıya insanlık. Nüfus artıyor. 25-30 yıl önce 45-50 milyonluk Türkiye 80 milyona gelmiş. 2050 yılında dünya nüfusu 10 milyar olacak. İnsanların geçinmesi mümkün değil. Şu an itibariyle 34 ülkede yiyecek sıkıntısı var. 80 ülkede suya erişimde sıkıntılar yaşanıyor. Çok şükür 4 mevsimi ayn anda yaşanan cennet vatanımızda toprağımızın kıymetini bilmek zorundayız. Geldiğimiz yer nasıl topraksa varacağımız yerde toprak. Toprağı gerektiği gibi korumak, ona gerektiği gibi sahip çıkmak zorundayız."

'ÇİFTÇİYE MAZOTUN YARISI BİZDEN'

140 milyon lira olar tarımsal hasılayı 150 milyar dolara çıkarmak istediklerini belirten Bakan Çelik şöyle devam etti: "Büyük hedefleri gerçekleştirmek için yeni bir proje açıkladık. Milli Tarım projesi. Ne yapacağız. Türkiye'yi 941 havzaya böldük. Hangi havzada ne ekeriz inceledik. Hani ürün ekilirse çiftçi memnun olur ve verim artırılır. Bugüne kadar çok destek verdik. Yeni destek modelinin havza bazlı olduğunun bilinmesi gerekiyor.Esas yaptığımız düzenleme, mazotla ilgili tartışmalardı. Hükümet olarak değerlendirdik. Başbakanımız İzmir'de açıkladı. Artık mazotun yarısını çiftçi verecek, yarısını devletimiz, bakanlığımız karşılaşacak. Milli tarım projesinin ikinci ayağı hayvancılık konusu. 25 ilde yetiştirici bölgesi olarak değerlendireceğiz. Burada hayvanlar buzağı doğacak 9 aylık olduktan sonra diğer bölgelere satışları yapılacak. Sivas bu 25 ilin içerisinde. Mera için yasal düzenleme yapıyoruz. Kim hayvancılık yaparsa merayı onlar kullanacaklar. Düve ve damızlık koç ve teke merkezleri kuracağız."

450 MİLYARLIK HİBE DESTEĞİ

Bu işin eğitimini almış insanların devlette işe yerleştirilmek istemek yerine çiftçinin önüne düşüp projeler üreterek tarımsal gelişmeye katkıda bulunma önerisinde bulunan Bakan Çelik özellikle İstanbul gibi büyük şehirlerde bulunan Sivaslılara 'Hadi gel köyümüze geri dönelim" çağrısı yaptı. Bu yıl 15 bin kişiye 450 milyar liralık hibe desteği sağlanacağını, bunun 11 binlik kısmının hayvancılık ile ilgili olduğunu söyledi. Bakan Çelik, hayvancılık yapmak isteyenlere kişi başı 6 büyükbaş ve 40 küçükbaş hayvan desteği sağlanacağını ifade etti. Bakan Çelik, "Çiftçi tarımın, tarım ise yarınımızın teminatıdır. Bu topraklar bize şehitlerimizin emaneti. Milletin ekmeğini büyütmek için gece gündüz demeden çalışacağız. Yeri zamanı geldiğindi ay yıldızlı bayrağın göklerde dalgalanması için gerekirse de öleceğiz" ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından hibe desteği alanlara belgeleri verildi. Bakanlar Faruk Çelik ve İsmet Yılmaz, protokol üyeleri ile birlikte tesisin kurdelesini kesti.

Görüntü Dökümü:

---------------

-Bakanların gelişi ve havalanında karşılama

-Et kombinası binası açılışı

-Buradaki tören, saygı duruşu

-Bakan Yılmaz'ın konuması

-Bakan Çelik'in konuşması

-Tesis kurdelesinin kesilmesi

Haber-Kamera: Eraydın AYTEKİN-Gökhan CEYLAN-Hüsnü Ümit AVCI/SİVAS, -

================================================

2)ATATÜRK'ÜN TABUTUNU TAŞIYAN ASKER O GÜNÜ HİÇ UNUTMADI

MUSTAFA Kemal Atatürk'ün cenazesinin 1953 yılından Ankara Etnografya Müzesi'ndeki geçici kabrinden Anıtkabir'e nakledilmesinde tabutu taşıyan askerler arasında yer alan Ordu'nun Fatsa İlçesi'nde yaşayan 86 yaşındaki Mustafa Akkiraz, hasta yatağında Atatürk için yas tuttu.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 10 Kasım 1938'de vefat etmesinin ardından cenazesi Ankara Etnografya Müzesi'ndeki geçici kabrine konuldu. Atatürk için yapımına başlanan anıt mezar olan Anıtkabir'in tamamlanmasının ardından cenazesi 10 Kasım 1953'te Ankara Etnografya Müzesi'nden alınarak törenle Anıtkabir'e getirildi. Tören sırasında Atatürk'ün tabutunu taşıyan askerlerden biri de Ordu'nun Fatsa İlçesi'nde yaşayan Mustafa Akkiraz'dı. Akkiraz, İstanbul Heybeliada'da askerlik görevini yaptığını komutanlarının 3 arkadaşı ile birlikte Atatürk'ün naaşını taşıma görevini verdiklerini bunun üzerine Ankara'ya gittiklerini söyledi. Atatürk'ün tabutunun Anıtkabir'e nakledilmesi töreninde tabutu taşıdıklarını belirten Akkiraz, "İstanbul Heybeliada'da askerlik görevimi yapıyordum. Atatürk'ün naaşını taşıma görevi için benimle birlikte 3 arkadaşımı Ankara'ya gönderdiler. İnzibattık boyumuz uzun olduğu için bizi seçtiler. Ben ve 3 arkadaşım Ankara'ya gidip aziz Atatürk'ün naaşını Ulus'tan Anıtkabire kadar taşıdık" dedi.

Televizyonda Atatürk ile ilgili bir program izlerken yıllar sonra tören fotoğrafları arasında kendi fotoğrafını gördüğünü dile getiren Akkiraz, "Çok duygulandım ve o ana tekrar gittim. Gözyaşlarına boğuldum. Atamızın naaşını taşırken çok duygulanmıştım. Bol bol içimden dua ettim ve salavat getirdim. Atatürk'ün naaşını omuzlar üstünde taşıyıp Anıtkabir'e götürüp defin işlerine yardımcı olmuştuk. O gün hiçbir zaman aklımdan çıkmadı. Hasta yatağımdayım yine bir 10 Kasım geldi ben yine büyük Atatürk'ü saygıyla anıyorum. Onun tabutunu taşımak benim için büyük bir gururdur" diye konuştu.

Görüntü Dökümü:

------------------

-Mustafa Akkiraz'dan detay

-Röportaj

Haber-Kamera: Ferudun ALTUNTAŞ/FATSA (Ordu),

====================================================

3)DENİZDE ÖLDÜĞÜ SANILDI, YÜZEREK ÇIKTI

ANTALYA'da 66 yaşındaki Abdullah Özgen'in denizde hareketsiz durduğunu görenler, boğulduğunu zannederek polise bildirdi. Polis kurtarma operasyonuna hazırlanırken yüzerek sahile çıkan Özgen, "Kimsenin endişelenmesine gerek yok, iyiyim" dedi.

Polisi alarma geçiren olay saat 13.00 sıralarında Konyaaltı sahilinde meydana geldi. Denizde bir kişinin hareketsiz yattığını görenler, durumu polise bildirdi. İhbarın ardından olay yerine deniz polisi ve asayiş ekipleri sevk edildi. Polis, denizdeki vatandaşa ulaşmak için hazırlık yaptığı sırada Abdullah Özgen olduğu tespit edilen kişi, yüzerek sahile ulaştı. Kendisini aramaya gelenlerin boşuna panik yaptığını belirten Özgen, "Sürekli burada denize girerim. Kimsenin beni aramasına, endişelenmesine gerek yok, iyiyim" dedi. Abdullah Özgen daha sonra giyinip evinin yolunu tutarken, polis ekipleri de olay yerinden ayrıldı.

Görüntü Dökümü:

------------------

Abdullah Özgen'in denizde yatarken görüntüsü

Sahilde beline havlusunu bağlarken görüntüsü

Abdullah Özgen ile röportaj

Sahildeki vatandaşlardan görüntü

Detaylar

Haber- Kamera: Bülent TATOĞULLARI/ANTALYA,

=======================================================

4)32 BİN VOLT ELEKTRİK ÇARPTI, HAYATTA KALDI

ANTALYA'da karayolu inşaatında çalışırken 32 bin volt elektriğe maruz kalan 19 yaşındaki Hasan Kayar, hayatta kalmasının mucize olduğunu söyledi.

4 ay önce Alanya karayolundaki inşaatta kalıp ustası olarak çalışan Hasan Kayar, beton pompasının yüksek gerilim hattına değmesi sonucu 32 bin volt elektriğe kapıldı. Binlerce volt elektriğin sağ elinden girip ayak tabanlarını patlattığı Kayar, bir hafta yoğun bakımda tedavi gördü. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Plastik Rekonstrüktif ve Cerrahi Anabilim Dalı'nda tedavisi süren Kayar, perde betonu döktüğü sırada 32 bin volt elektriğe kapıldığını belirterek, "Alanya şehir şebeke cereyanı üzerimden geçmiş. Doktorlarım hayatta kalmamın mucize olduğunu söylüyor, arkadaşlarım ise 'mucize adam' diyor" dedi.

Hasan Kayar, elektriğe kapılmasının ardından çalıştığı 8.5 metre yükseklikteki perde betondan kepçe yardımıyla indirildiğini belirterek, "Olay sırasında sağ elim ve her iki ayağımda patlama ve doku kayıpları oluşmuş. Sağ elim ve iki ayağıma bacaklarımdan alınan doku nakilleri gerçekleştirildi. Şu ana kadar 6 ameliyat geçirdim. Sanırım 4-5 kez ameliyat daha olacağım" diye konuştu.

Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Plastik Rekonstrüktif ve Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Özlenen Özkan, Hasan Kayar'ın ölümden döndüğünü, mucize denilecek kurtuluşu yaşadığını söyledi. Doç. Dr. Özkan, damar ve sinirlerin elektriği çok kolay ilettiğini belirterek, "Elden giren elektrik akımı ayaklar veya vücudun bir başka bölgesinden çıkabilir. Hasta gerekli tedavileri yapıldıktan sonra bize geldi. Şu ana kadar 6 ameliyat yapıldı. Daha sonra gerçekleştireceğimiz operasyonlar ve fizik tedavi sürecinden sonra sağlıklı günlerindeki gibi olmasa da ihtiyaçlarını görebilecek hale gelecektir" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

---------------------------

RÖP: Hasan Kayar

Kayar el ve ayağındaki yaraları göstermesi

Hastane dış plan görüntü

80 /// 2.32

HABER-KAMERA: Erol AKKIR/ANTALYA-DHA)

======================================================

5)GENÇ GİRİŞİMCİLERDEN GAZETECİLERE ZİYARET

TOBB Gaziantep Genç Girişimciler Kurulu Başkanı İbrahim Yetkinşekerci, Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti'ni (GGC) ziyaret etti. TOBB Gaziantep Genç Girişimciler Kurulu Başkanı İbrahim Yetkinşekerci, yönetim kurulu üyeleri ile birlikte GGC Başkanı İbrahim Ay'ı ziyaret etti. Ziyarette kentteki basın mensupları ile ilgili bilgi veren İbrahim Ay, kentte genç girişimcilerin önemli işlerde bulunması gerektiğini kaydetti. Genç Girişimciler Kurulu Başkanı İbrahim Yetkinşekerci ise yükte hafif, pahada ağır ürünlerin üretilmesi gerektiğini ifade ederek, gençlerin farklı düşüncelerinin ortaya çıkarmasının gerekliliğini kaydetti. Yetkinşekerci, ziyaret anısına Başkan Ay'a plaket verdi.

Görüntü Dökümü

------------------------------

Ziyarete katılanlar

İbrahim Ay'ın konuşması

İbrahim Yetkinşekerci'nin konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Metin Faruk TAMER-AHMET SOYDOĞAN-GAZİANTEP-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 82 MB

=================================================

6)GESTAŞ'TAN ATA'YA ÖZEL VİDEOLU ANMA

ÇANAKKALE Boğazı, adalar ve Güney Marmara hatlarında yolcu ve araç taşımacılığı yapan Gestaş A.Ş., Türkiye Cumhuriyeti'nin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ü, vefatının 78'inci yıldönümünde hazırlattığı özel bir videoyla andı.

Türkiye Cumhuriyeti'nin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ü, yolcu ve araç taşımacılığı yapan Gestaş A.Ş. firması özel bir video ile andı. Videoda, Atatürk'ün fotoğrafları ve özlü sözlerine yer verildi. Gestaş Genel Müdürü Volkan Uslu da yayımladığı mesajda şunları söyledi:

"Milli mücadelenin, demokrasinin, cumhuriyetin lideri Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü vefatının 78. yıldönümünde Gestaş ailesi adına rahmetle anıyorum. Milletin yeniden dirilişi, var olma çabası için mücadele eden, Türkiye Cumhuriyeti'nin temelini atan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının kurduğu bu Cumhuriyete sahip çıkmak her Türk ferdinin asli görevidir. Canla, başla mücadeleyle kazanılan savaşların, binbir zorlukla kurulan Cumhuriyetin, vatanın, ulusun her karış toprağının değerini her geçen gün daha da iyi anlıyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle Atatürk'ü vefatının 78. yılında saygıyla anıyor; başta silah arkadaşları ve tüm şehitlere Allah'tan rahmet diliyorum"

Görüntü Dökümü

------------------------

Atatürk'ün fotoğrafları ve özlü sözlerinin görüntüleri

Haber-Kamera: Mustafa SUİÇMEZ / ÇANAKKALE,

=====================================================

7)ANAMUR'DA SARI ZEYBEK DANSI İLE ANILDI

MERSİN'in Anamur İlçesi'nde gerçekleştirilen Mustafa Kemal Atatürk'ün 78'inci ölüm yıl dönümünü anma programında renkli görüntüler yaşandı.

Cumhuriyet Meydanı'ndaki etkinliklere Kaymakam Cengiz Cantürk, Belediye Başkanı Mehmet Türe, Cumhuriyet Başsavcısı Vedat Temel ve vatandaşların katıldı. 09.05'te saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından tören Anamur Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nin Kültür Merkezi'nde devam etti. Çeşitli etkinlik ve şiirlerle devam eden programda, Sevil İbret'ın okuduğu 'Kalpaklı Süvari' şiirinde Sarı Zeybek dansını 9'uncu sınıf öğrencisi Tufan Fil gerçekleştirdi. Temsili Mustafa Kemal Atatürk'ün sahne aldığı Sarı Zeybek dansı sinevizyonda katılımcılara izletildi. Etkinliğin ardından öğrenciler Atatürk'ün Gençliğe hitabesini okudu.

Mithat ÜNAL/ANAMUR(Mersin),

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Mustafa Kemal Atatürk Faruk Çelik Anıtkabir Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title