Haberler

Dha Yurt Bülteni-2

Abone Ol

1)KONTEYNER YÜKLÜ TIR, TUR OTOBÜSÜNE ARKADAN ÇARPTI: 7 YARALIANTALYA'da Burhan Duman'ın kullandığı ve içerisinde turistlerin olduğu otobüse, Yusuf Uslucak idaresindeki konteyner yüklü TIR arkadan çarptı.

1)KONTEYNER YÜKLÜ TIR, TUR OTOBÜSÜNE ARKADAN ÇARPTI: 7 YARALI

ANTALYA'da Burhan Duman'ın kullandığı ve içerisinde turistlerin olduğu otobüse, Yusuf Uslucak idaresindeki konteyner yüklü TIR arkadan çarptı. Kazada 4'ü turist 7 kişi yaralanırken, oturduğu yerde sıkışan TIR şoförünü itfaiye ekipleri kurtardı. Kaza, Kepez İlçesi Gazi Bulvarı üzerinde sabah 06.30'da meydana geldi. 31 yaşındaki Yusuf Uslucak, idaresindeki konteyner yüklü 07 LNU 60 plakalı TIR ile Gazi Bulvarı Düden Kavşağı'ndan otogar istikametine seyir halindeyken aynı yönde giden 47 yaşındaki Burhan Duman idaresindeki tur firmasına ait 32 LE 032 plakalı otobüse arkadan çarptı.

EL BİRLİĞİYLE SEDYEYE ALINDI

Çarpmanın şiddetiyle TIR şoförü Yusuf Uslucak oturduğu yerde sıkışırken otobüs şoförü Burhan Duman, Mehmet Derya ve isimleri öğrenilemeyen 4 turist yaralandı. Olay yerine çağrılan ambulanslarla 4 turist ayakta tedavi edilip başka bir otobüsle kaza yerinden uzaklaştırıldı. Yaralı şoför Burhan Duman ve Mehmet Derya ise tedavi için hastaneye götürüldü.Sıkışan TIR şoförü Yusuf Uslucak için itfaiye ekiplerinden destek istendi. Kısa sürede gelen itfaiye ekipleri, yaralı Uslucak'ı sıkıştığı yerden çıkarmak için 45 dakika uğraş verdi. TIR'ın kapısının kesilmesiyle sıkıştığı yerden çıkarılan Uslucak'ın sedyeye alındığı sırada düşmemesi için sedyeye; polis, sağlık, itfaiye ekiplerinin yanı sıra temizlik işçisi ve vatandaşlar da destek verdi. El birliğiyle sedyeye alınan Uslucak ambulansla Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürüldü. Kazada yaralılarının durumunun iyi olduğu öğrenildi.

Görüntü Dökümü

-----------------------:

Kaza yeri detay

Sıkışan trafik detay

TIR ve otobüs detay

İtfaiye ekiplerinin çalışması

TIR şoförü Yusuf Uslucak'ı kurtarma çalışmaları

Sedyeye temizlik işçisi, polis, itfaiye sağlık ekipleri ve vatandaşların elleriyle destek vermesi

Uslucak'ın ambulansa alınması

Genel detaylar

(Haber-Kamera; Alparslan ÇINAR/ANTALYA, -

==================================================

(ÖZEL HABER)

2)DAĞ KIZAĞI KAZASINDA ÇENESİ 3 YERDEN KIRILDI

ANTALYA'da okul gezisi kapsamında gittiği macera oyunlarının yer aldığı parkta 'dağ kızağına' binen 11 yaşındaki Sıla Kardaş, arkadan gelen başka bir dağ kızağının çarpmasıyla çenesini önünde oturan arkadaşının kafasına çarptı. Kazada, Sıla Kardaş'ın çenesi 3 yerden kırıldı.

Başöğretmen Atatürk Ortaokulu öğrencisi 11 yaşındaki Sıla Kardaş, 2 Haziran günü öğretmenlerinin organizasyonu ile Kepez İlçesi'nde bulunan macera oyunlarının yer aldığı Park Orman'a gitti. Burada arkadaşıyla aynı dağ kızağına binen Sıla Kardaş, parkurun sonuna geldiğinde arkadan gelen başka bir dağ kızağının çarpmasıyla önünde oturan arkadaşının kafasına çenesini çarptı. Kardaş, otomobille Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Çenesinin 3 yerden kırıldığı tespit edilen Kardaş, ameliyat edildi.

'SORUŞTURMA AÇILSIN'

Sıla Kardaş'ın annesi Ömrüm San, kızına okul ile pikniğe gittiğini zannederek izin verdiğini söyledi. "Aktivitelere katılacağını bilseydim gitmesine izin vermezdim" diyen Ömrüm San, kızının kazasını öğretmenlerinin telefonla haber vermesiyle öğrendiğini kaydetti. Hastaneye gittiğinde kızının yüzünü kan içinde gördüğünü dile getiren San, okul yöneticileri ile işletme yöneticilerinin kendi aralarında rapor tuttuğunu anlattı. San, "Raporda sadece kızımın ağzının kanadığı belirtilmiş. Ben okul müdürü ve işletme yöneticileri hakkında soruşturma açılsın istiyorum. Parkurda yeterince önlem alınmadığını düşünüyorum" dedi.

'PSİKOLOJİSİ BOZULDU'

Kızının kazadan önce aynanın karşısında ayrılmadığını belirten Ömrüm San, kazadan sonra ise Sıla'nın yüzüne bakmak istemediğini söyledi. San, "Kızımın psikolojisi bozuldu. Sürekli ağlıyor, yemek yemek istiyor, yiyemiyor. Yasal süreçlere başvurdum" diye konuştu. İşletme sahibinin gerekli önlemleri almadığını ileri süren Ömrün San, şikayetçi olduğunu kaydetti.

KUSUR YOK İDDİASI

Kazanın meydana geldiği Park Orman'ın Genel Müdürü Uğur Kendirili ise dağ kızağının dünya standartlarında olduğunu söyledi. Teknik olarak bir kusurun olmadığını dile getiren Kendirili, "Bir yıldır ilk kez dağ kızağında kazaya şahit olduk. Arkadan gelen dağ kızağındaki çocuklar büyük olasılıkla yeterince frene basmadı. Çenesi kırılan çocuğumuz da herhalde boşta bulunuyordu. Çalışan elemanlarınızın hepsi eğitimli" dedi.

Görüntü Dökümü

------------------------

-Çocuk ders çalışırken detay görüntüler

-Çocukdan detay görüntüler

-Annenin konuşması

-Çocuğun konuşması

-Detaylar

4 dk 43 sn (280 mb)

Haber: Hasan DEMİRBAŞ- Kamera: Emrah GÜL-ANTALYA/DHA

===================================================

(ÖZEL HABER)

3)GENÇ GİRİŞİMCİDEN BİT BONESİ

İZMİR'de yaşayan kimya bölümü mezunu genç girişimci 31 yaşındaki Yücel Teker, medikal ürün ürettiği 'Medoffice' isimli işyerinde bir ilke imza atarak, bit bonesi üretti.Manisa Celal Bayar Üniversitesi (MCBÜ) Kimya Bölümü'nden 2009'da mezun olan genç girişimci Yücel Teker, 2014'te genel olarak yoğun bakım hastaları için medikal ürün üreten 'Medoffice' isimli işyerini açtı. Üniversiteden mezun olduktan sonra sağlık sektöründe medikal alanında boşluk olduğunu ve yurtdışından ithalatın yapıldığı gören Teker, İzmir'in Bornova İlçesi'nde 1200 metrekarelik bir üretim tesisi kurdu. Teker, 2014'te kurulan şirketin, Türkiye'de 81 ilin yüzde 70'ine satış yaptığını anlattı. Bir masa ve bilgisayarla işe başladığını kaydeden Teker, "Vergi Dairesi böyle şirket mi olur diyerek bize önce açılış vermedi. Sıfırdan başladık, ama sektörde yenilik yaratan ürünler üretiyoruz" dedi. Sektörde yenilik yaratmaya çalışan girişimci Yücel Teker, ilk kez bit bonesi üretti. Bit bonesi ürününü 2 hafta önce piyasaya sürdüklerini ifade eden Yücel Teker, "Ürettiğimiz ürünler arasında saç yıkama bonesi isimli bir ürün var. Bu ürün yatalak hastaların saç bölgesi temizliğini sağlıyor. İngiltere'de bir müşterimiz uçucu haşereleri, bitleri uzaklaştırmak için bizden bir ürün istedi. Bu ürünle alakalı araştırma yaparken, bitkisel yağların haşereler üzerindeki etkisi anlatan literatürler okuduk. Bizim sahip olduğumuz saç yıkama bonesi isimli ürünle birleştirip bit bonesi isimli ürünü yaptık. Patentini de aldık. Piyasadaki diğer bit ürünlerine nazaran bizim ürünümüz toksik madde içermiyor. Su yada sabunla kullanmaya gerek yok. Bitkisel içerikli bir ürün. Alovera yağı, çay ağacı yağı gibi bileşenlerden oluşuyor. Bu bone kafaya takıldığı zaman bitlerin solunum yapmaları engelleniyor. Ortalama 30 ile 45 dakika arasında bütün bitleri öldürür. Başka hiçbir işlem yapmaya gerek yok. Piyasada bu formda, bone tarzında ürün yok. Yüzde 100 yerli bir üretim. Ayrıca üründe toksik madde olmadığı için, bitkisel ürünler olduğu için yaralar üzerinde de pozitif etkisi var. Tüm biyo uyumluluk onayları yapıldı" diye konuştu.

İHRACAT YAPIYORLAR

Yoğun bakım hastaları için ürettikleri ürünleri yurtdışına da ihraç ettiklerini dile getiren Yücel Teker, "Suudi Arabistan, Romanya, İtalya, Meksika, Kuzey Afrika ve İngiltere'ye ihracatımız var. Medikal sektöründe Türkiye'de üretici firma sayısı az, genelde ithalata yönelmiş bir sektör var. Ama son yıllarda yerli üretimde artış başladı. Biz ithal ürün yerine Türkiye'de üretip, katkı sağlamak istiyoruz. Piyasadaki ürünleri taklit etmek yerine daha inovatif, farklı ürünler oluşturmaya çalışıyoruz. Var olan ürünlerin eksik noktalarını bulup, nasıl iyileştirilebileceğini araştırıyoruz" dedi.

Görüntü Dökmümü

------------------------

Genç girişimci Yücel Teker'in konuşması

Üretilen ürünlerden detay görüntü ve bit bonesinin görüntüsü

İşyerinden genel görüntü

( Haber- Kamera: Nermin UÇTU / İZMİR,

=====================================================

4)ŞEHİT HAKAN İNCEKAR'IN ÇOCUKLARI KARNE ALDI

ŞIRNAK'ta helikopterin düşmesiyle şehit olan 13 askerden 38 yaşındaki Piyade Uzman Çavuş Hakan İncekar'ın İzmir'in Menderes ilçesinde anneleri ile yaşayan iki oğlu karnelerini aldı. Çocuklara Bayrak Ortaokulu'nda karnelerini veren İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Yahşi, şehidin adının okula verileceğini açıkladı. Şırnak'taki helikopter kazasında şehit düşen 13 askerden biri olan Piyade Uzman Çavuş Hakan İncekar'ın İzmir'in Menderes ilçesinde anneleriyle yaşayan oğulları Yiğit Ali ve Ata Yağız bugün karne heyecanı yaşadı. Karnelerini okulu ziyaret eden İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Yahşi'nin elinden alan 5. sınıf öğrencisi Yiğit Ali (11) ve ağabeyi 6. sınıf öğrencisi Ata Yağız'a (12) takdir belgesi de verildi. İki kardeş karnelerini almalarının ardından anneleriyle birlikte Ömer Yahşi ile bir süre sohbet etti. Sohbet sırasında çocuklarının karnesine bakan anne Satu İncekar'ın gözleri doldu. Duygusal anlar yaşayan Satu İncekar, "Allah başarılarınızı daim etsin. Mezuniyetinizi de görürüm inşallah" dedi. Şehidin çocuklarına karnelerini veren İl Milli Eğitim Müdürü Yahşi, "Çocuklarımız hem annelerinin hem babalarının yüzünü ak ettiler. Şehidimiz çocuklarını bize emanet olarak bıraktı. Şehidimizin adını çocuklarının da eğitim gördüğü bu okula vereceğiz. Şehidimizin eşi de, çocukları da bundan duyduğu memnuniyeti ifade etti. Son dönemde ebediyete uğurladığımız İzmirli şehitlerimizin isimlerini yaşatmak ve bu bilinci diri tutmak adına bütün okullarımıza isimlerini veriyoruz" dedi. Okulda görevli öğretmenler de şehit Hakan İncekar'ın çocuklarıyla yakından ilgilendiğini, ismen tanıdıkları çok az veliden biri olduğunu söyledi. İncekar'ın okula destek olabilmek için okul aile birliğinde görev almayı istediğini, ancak görevi nedeniyle il dışında bulunduğu için gerçekleştiremediğini anlattı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Çocuklara karne verilmesi

İl milli eğitim müdürü ve çocukların sohbeti

Ömer Yahşi'nin açıklaması

Genel ve detay görüntüler

Haber: Timur TARLIĞ  Kamera: Yasin TİNBEK / İZMİR,

==============================================

(ÖZEL HABER)

5)ŞANSLI DAMADA KAYNANA BÖBREĞİ

MANİSA'da yaşayan 68 yaşındaki Aysu Doğrular, damadı 47 yaşıdaki Recep Çat'a bir böbreğini vererek, ikinci hayatın kapılarını açtı. Çat, "24 yıllık evliyim. Kayınvalidemden önce kızını, sonra da böbreğini aldım, hayata döndüm. Kendisine minnettarım" dedi. Manisa'da ev hanımı Serap Çat (45) ile evli olan, 2 çocuk babası Recep Çat'a, yaklaşık 4 yıl önce ağrı şikayetiyle gittiği hastanede böbrek yetmezliği tanısı konuldu. Otobüs şoförü Çat, sürekli kontrollerle, diyetini uygulayarak diyalize gireceği süreci uzatmaya çalıştı. Ancak iki ay kadar önce mide bulantısı, kusma şikayetiyle Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne başvurduğunda, mutlaka diyalize girmesi gerektiği, böbrek nakli olabileceği söylendi. Bu sonucu kabullenmeyip İzmir Kent Hastanesi'ne de başvuran Çat, aynı yanıtları alınca hiç istemediği halde Manisa'da haftanın üç günü diyalize girmeye başladı. Çat, diyalizsiz bir yaşam için ailesinden verici ararken, kayınvalidesi Aysu Doğrular gönüllü oldu. Çat'a İzmir Kent Hastanesi'nde Opr. Dr. Işık Özgü, Opr. Dr. Uğur Saraçoğlu, Doç. Dr. Ebru Sevinç Ok'tan oluşan ekip tarafından kayınvalidesinden alınan böbrek nakledildi. Geçimsizlikleri, didişmeleri şarkılara, filmlere konu olan nice kaynana-gelin, kaynana-damat ilişkisi, çeşitli TV programlarındaki canlı yayınlarda bile gözler önüne serilirken, bu fedakarlık, "Böyle kayınvalideler de var" dedirtti.

Diyalizli yaşamdan bir ayda kurtulmanın mutluluğunu yaşayan Çat, kayınvalidesinin alkışlanacak fedakarlıkta bulunduğunu belirterek, "Bana doktor 'Böbreklerin bitmiş, diyalize gireceksin' dedi. Makineye bağlanınca psikolojim bozulmaya başladı. Herkesle kavga ediyordum. Makineden çıkınca çok halsiz oluyordum. Çok berbattım. Anneme gittim, böbreklerimin bittiğini söyledim. Bana kanlarımızın tutmadığını söyledi. Kayınvalideme gittim, 'İkisini de alabilirsin' dedi. Bir arkadaşım verecekti, tetkiklerde protein kaçağı çıktı, donör olamadı. Bu sırada kayınvalidem umreye gitti, geldi. O uygun çıkınca 15 Mayıs'ta nakil gerçekleşti. Kayınvalideme de, doktorlarıma da çok teşekkür ediyorum. Kuş gibiyim, hayata döndüm, yeni doğmuş gibiyim. 24 yıllık evliyim. Kayınvalidemin önce kızını, sonra da böbreğini aldım, hayata döndüm. Allah razı olsun, çok teşekkür ediyorum hepsine" dedi.

Yıllardan beri çok iyi ilişkiler içinde oldukları damadına böbreğini vermek için bir an bile tereddüt etmediğini belirten 3 çocuk, 4 torun sahibi Aysu Doğrular, "Kan grubumu bile bilmiyordum. Sağlam çıktım. Güle güle gittim hastaneye. 70'ime merdiven dayamışım,  yaşasam ne olur yaşamasam ne olur. Ama kızımın, damadımın çocukları var. Onlar yaşasın, damadıma bir şey olsa kızımın hali nice olurdu. Çok şükür çok iyiyim, hiç şikayetim yok. Ameliyat sonrasında yatakta bile yatmadım, oturdum. Helal olsun damadıma" diye konuştu.

GÜZEL GÖNÜLLÜ KAYINVALİDE

İzmir Kent Hastanesi Böbrek Nakli ekibinden Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Ebru Sevinç Ok da şunları söyledi: "Böbrek nakillerinde son dönemlerde sadece kan grubu uyumuyla nakiller gerçekleşebiliyor. Hastaya eşi, yakın akrabası da verici olabililir. Önemli olan doku uyumsuzluk testinin negatif olması. Bu test negatifse sadece kan grubu uyumuyla nakiller mümkün. Ana kan grubu uyumu, naklin gerçekleşmesi için yeterli. Recep bey bilinçli, takiplerini yaptıran bir hasta. Dolayısıyla çok uzun süre diyalize girmeden nakil için bize başvurdu. Hazırlık aşamasında birkaç seans diyalize girdi, nakille kaldığı yerden hayatını devam ettirmeyi başardı. Hastamızın kan grubu 0 (sıfır) idi. Sıfırlarda verici bulmak biraz daha zor. Verici bulmakta zorluk yaşayabilirdi. Çok şanslı olduğunu düşünüyorum. Kayınvalide -gelin alıcı vericilerimiz olmuştu. Çok güzel gönüllü bir kayınvalide, onu oğlu kadar seviyor. O da aynı şekilde annesi gibi seviyor. ve çok gönüllü bir şekilde hiç tereddüt etmeden kayınvalidesi böbreğini verdi. İkisi de çok iyi."

Görüntü Dökümü

---------------------------:

Recep Çat ile röp.

Kayınvalide Aysu Doğrular ile röp.

Doç. Dr. Ebru Sevinç Ok ile röp.

Genel ve detay görüntü.

Haber-Kamera: Mücahit BEKTAŞ / İZMİR,

========================================================

(ÖZEL HABER)

6)HAVA DEĞİŞİMİ CARETTA CARETTA YUVA SAYISINI AZALTTI

Antalya Kemer'e bağlı Ulupınar Mahallesi Çıralı sahilinde hava sıcaklığının düşmesi ve hava değişimleri Caretta Caretta yuva sayısını olumsuz etkiledi. Toplam 141 yuva ile geçen yıl rekor kırılırken, bu yıl 29 yuva tespit edildi. Bu yıl 15-30 mayıs tarihlerinde ise yalnızca 7 Caretta Caretta yuvası tespit edildi. Sahildeki Caretta Caretta yuvalarının takibi ve kontrolünü yapan Ulupınar Çevre Koruma Geliştirme ve İşletme Kooperatifi eski başkanı Bayram Kütle, "20 yıldır Çıralı'daki kaplumbağaların çalışmalarını yürütmekteyim. Geçen yıl 141 yuva ile rekor kırmıştık. Bu sene bu kadar yuva olacağını tahmin etmiyoruz. Çünkü hava biraz serin geçiyor. Geçen yıl 29 yuvamızın olduğu aynı dönemde şu anda sadece 7 yuva oldu" dedi.

Görüntü Dökümü

--------------------

Plaj girişindeki caretta caretta ile ilgili bilgilendirme panosu detay

Bayram Kütle'nin yuvayı düzeltmesi detay

Çıralı sahili detay

Bayram Kütle röportaj

Yuvadan detay

Bayram Kütle röportaj

Denizde yüzen çocuk detay

Yuvadan denize doğru detay

97.6 MB /// 03.03"

HABER- KAMERA: Levent YENİGÜN/KEMER (Antalya),

========================================

(ÖZEL HABER)

7)RUSYA'YA 500 TON BALIK İHRACATI

DENİZLİ'den Avrupa ülkelerine yıllık 6 bin ton balık ihracatı yapan Özpekler Su Ürünleri şirketi, 2 yıllık görüşmelerin ve ambargoların kaldırılmasıyla Rusya'dan 500 ton dondurulmuş alabalık siparişi aldı. İlk partiyi gemiyle Rusya'ya gönderen şirket, aynı ülkeye 1 yıl sonra da somon balığı ihracatı yapmak için anlaşma yaptı. Şirketin genel müdürü Yasin Özpek, Rusların Denizli balığını çok seveceğini söyledi.

Merkezefendi İlçesi Ahmet Nazif Zorlu Sanayi Sitesi'nde faaliyet gösteren Özpekler Su Ürünleri şirketi, sahibi olduğu 10 farklı çiftlikte alabalık üretimi yapıyor. 2001 yılında balık işleme fabrikasını kuran şirket, alabalık çiftliklerinde üretilen balıkları ilk önce şoklama kazanlarında artı 2 dereceden geçirdikten sonra soğuk hava araçlarıyla işleme fabrikasına getiriyor. Burada balıklar iç organlarının alınmasının ardından gramajlanıyor, salamura olduktan sonra şişlere diziliyor. Fırınlarda pişirilip artı 5 derecede bir gün bekletildikten sonra fileto haline getiriliyor. Ardından istenilen gramaja göre paketlenip, soğuk hava zinciri bozulmadan Danimarka, Almanya, Belçika, Hollanda, Çek Cumhuriyeti ve Romanya'ya ihraç ediliyor.

Yılık 6 bin ton balık üretim kapasitesi olan ve tamamını Avrupa'ya ihraç eden Özpekler Su Ürünleri, Avrupa Birliği'nin verdiği Aguaculture Stewardship Council (ASC) kalite sertifikasını geçen yıl aldı. Şirket, 2 yıl önce Rusya'ya balık ihraç etmek için görüşmelere başlamıştı ancak Türkiye-Rusya arasında çıkan kriz görüşmelerin ertelenmesine neden oldu. Krizin ardından Rusya'nın Türkiye'ye gıda konusunda uyguladığı ambargoyu kaldırmasıyla, balık ihracatı için görüşmeler tekrar başladı. Şirket, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerinin düzelmesinin hemen ardından Rusya'dan 500 ton dondurulmuş alabalık siparişi aldı. Bir yandan Avrupa ülkelerine ihracat yapan diğer yandan da Rusya'dan gelen balık siparişini karşılayan şirket, çalışmalarını da hızlandırıp, ilk partiyi gemiyle Rusya'ya gönderdi.

Özpekler Su Ürünleri Genel Müdürü Yasin Özpek, 2 yıldır Rusya'ya alabalık satmak için uğraştıklarını, Rusya'nın Türkiye'ye karşı uyguladığı gıda ambargosunun kalkmasıyla ihracata başladıklarını söyledi. Avrupa'ya yıllık 15 milyon euroluk ihracat yaptıklarını ifade eden Özpek, "Rusya'nın Türkiye'ye uyguladığı ambargonun kalkmasıyla balık ihracatı için yaşanan kriz nedeniyle duran görüşmelere tekrar başladık. Kriz öncesi Rusya'ya numuneler göndermiştik, ürettiğimiz balık çok beğenildi. Yaşanan krizin ardından görüşmeleri askıya aldık. Ambargonun kalkmasıyla tekrar görüşmeler yaptık ve anlaşmaya vardık. Bu yıl Rusya'ya 500 ton alabalık ihracatı yapacağız. Hedefimiz bu rakamı 2 bin tona çıkarmak. İlk parti gemiyle Rusya'ya gönderildi. Ruslar, Denizli balığını çok sevecek. Ayrıca 1 yıl sonra da Rusya'ya somon balığı ihracatını da yapacağız" dedi.

Görüntü Dökümü

-----------------------

-Tesisten detay görüntü

-Balıkların işlenmesinden görüntü

-Çalışanlardan görüntü

-Rusya'ya gidecek olan dondurulmuş balıkların paketlenmesi

-Özpekler Su Ürünleri Genel Müdürü Yasin Özpek'in açıklaması

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ramazan ÇETİN / DENİZLİ,

=====================================================

8)BEŞİR DERNEĞİ'NDEN GÜNDE 5 BİN KİŞİYE İFTARLIK

HATAY'ın  Reyhanlı İlçesi'nde, Beşir Derneği Mobil aşevinden günde 5 bin kişiye iftarlık dağıtımı yapılıyor.

Reyhanlı Belediye binası önündeki alana gelen Beşir Derneği'ne ait mobil aşevinden günlük iftarlık çıkarılması ile ilgili bilgi veren dernek genel müdürü Fatih Sarıyar, Ramazan ayında  mobil aşevinden 5 bin kişiye sıcak yemek üretip Suriyeli ve diğer ihtiyaç sahibi ailelere dağıttıklarını söyledi. Genel Müdürü Sarıyar, ayrıca derneğe ait fırında ürettikleri ekmeklerle beraber ailelere kişi başına yetecek kadar sıcak yemek verdiklerini belirtti. Sarıyar şöyle dedi;

"Kişi başına yeteri kadar yemek veriyoruz. Her gün saat 18.00'de Reyhanlı'da yaşayan ihtiyaç sahipleri buradan gelip yemeklerini alıyorlar ve iftarlarını gönül rahatlığı ile yapabiliyorlar. Buradaki çalışma Beşir Derneği ile Reyhanlı Belediyesi arasında koordinasyonla yapılan bir çalışmadır. Her gün 5 bin kişilik yemek çıkartarak insanların ihtiyaçlarını karşılamaya gayret ediyoruz. Devletimiz, STK'larımızla, 6 yıl boyunca Suriyeli misafirlerimize bu hizmetleri aralıksız olarak devam ettiriyoruz. Ramazanı en iyi şekilde değerlendirmek Ramazan'da insanların iftar sofralarını neşelendirmek bereketlendirmek için buradayız. Katkılarından dolayı bağışçılarımıza teşekkür ediyoruz. Dernek olarak sadece Reyhanlı'da değil Türkiye'mizin diğer noktalarında ihtiyaç sahiplerine hizmet etmeye devam edeceğiz."

Görüntü Dökümü

----------------------

Beşir Derneği  mobil aşevinin görüntüsü

Mobil araç içindeki yemeklerin görüntüsü

Beşir derneği genel müdürünün yemek dağıtımı yapması

Yemek alan vatandaşlar

Genel müdürün açıklaması

SÜRE: 02'26" BOYUT: 77.7 MB

Haber-Kamera: Ferhat DERVİŞOĞLU/REYHANLI(HATAY),

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Rusya Federasyonu Türkiye İzmir Çat Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title