Dha Yurt Bülteni-7

1)BAŞBAKAN YILDIRIM KARS'TA: AVRUPA KISKANIYOR, TÜRKİYE'NİN BÜYÜMESİNİ İSTEMİYOR

BAŞBAKAN Binali Yıldırım, Kars'ta düzenlediği mitingde, Türkiye'nin 15 Temmuz'a, küresel krize rağmen son çeyrekte yüzde 3,5 büyüğünü belirterek, "Neden Avrupa hayır diye kendini parçalıyor? Çünkü kıskanıyorlar. Türkiye'nin büyümesini istemiyorlar. İstiyorlar ki; Türkiye kendi içişleriyle boğuşsun dursun, gücünü kaybetsin. Onlar da Türkiye ile istedikleri gibi oynasınlar. Yağma yok" dedi. Başbakan Binalı Yıldırım'ın Cumhuriyet Meydanındaki mitingine katılan Kars'ın MHP'li Belediye Başkanı Murtaza Karaçanta, referandumda halkı "evet" demeye çağırdı.

Başbakan Binali Yıldırım, Cumhuriyet Meydanında yaklaşık 10 bin kişinin katıldığı mitingde, Türkiye'nin yollarını, ulaşım, denizcilik, demir yollarını Kars Milletvekili olan bakan Ahmet Arslan'a emanet ettiklerini hatırlattı. Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan'ın sadece Kars'ın değil, Türkiye'nin her köşesinin yollarını, demir yollarını, iletişim hatlarını, hava yolunu halkın yolu yaparak gönüllere yol yapacağına işaret eden Başbakan Yıldırım, 16 Nisan'a 16 gün kaldığını belirtti. Bu meselenin Tayyip Erdoğan, Binali Yıldırım meselesi olmadığına işaret eden Yıldırım, şunları söyledi:

BU İSTİKLAL VE İSTİKBAL MESALESİDİR

"Mesele memleket, Türkiye, istiklal ve istikbal meselesidir. Erdoğan'ı tehdit eden ülkeler aslında Türkiye'yi tehdit ediyor, bunu biliyorsunuz. Avrupa'nın, FETÖ'nün tavırlarını, terör örgütü PKK'nın 'hayır' kampanyalarını görüyorsunuz. 16 Nisan'da ülkemiz için, Recep Tayyip Erdoğan için omuz omuza var mıyız? Terör örgütleri eliyle Türkiye'yi tehdit edenler, hayır cephesinde kol kola girdiler. Türkiye tuzak kuranların oyunlarını bozacak mıyız? Halk oylamasının önemi ortada. Darbe Anayasası bu oylamayla çöpe gidecek, sizin Anayasanız gelecek."

"AVRUPA HAYIR DİYE KENDİNİ PARÇALIYOR?"

2002'den önce Türkiye'nin piyade tüfeği bile yapamayan ülke haline geldiğini anlatan Binali Yıldırım, 15 yılda 1 Türkiye'nin 3 Türkiye olduğunu savundu. Milli gelirin 230 milyar dolardan 800 milyar doların üzerine çıktığını ifade eden Yıldırım, 15 Temmuz'a, küresel krize rağmen Türkiye'nin son çeyrekte yüzde 3,5 büyüdüğünü, 2016 büyümesinin yüzde 2,9, yüzde 3 olduğunu bildirdi. Yıldırım, şöyle devam etti:

"Son 15 yılda ayrılıkları, gayrılıkları kaldırdık. Kimliğinizle gurur duyun. İster Caferi, ister Sünni, ister Alevi olun. Bu sizin onurunuzdur. Ama bir şeyle daha gurur duyun ay- yıldızlı bayrağımız ve Türkiye ile devletimizle gurur duyun. Bütün vatandaşlarımız eşittir, başımızın tacıdır. Herkes istediği dilde konuşsun, anneler çocuklarına ninni söylesin, bütün saçma sapan yasakları kaldırdık. Dün öcü gibi görünen konular bugün doğal özgürlükler haline geldi. Kimsenin de rahatsızlık duyduğu yok artık. Paralar IMF'ye gitmiyor, paralar eğitime, yollara, tarıma, hayvancılığa, kalkınmaya gidiyor. 15 sene içerisinde tüfek bile yapamayan Türkiye savunma sanayinde yerli oranını yüzde 60'a çıkardı. Bu ne demektir? Artık dışarıya savunma araçları, silah, mühimmat için paraları göndermeyeceğiz. Paralar Kars'ın Batman'ın, Yozgat'ın, Edirne'nin yatırımları için harcanacak. Türkiye bugün dünyanın en büyük havalimanını yapıyor. Bu da birilerini rahatsız ediyor. Neden Avrupa hayır diye kendini parçalıyor? Çünkü kıskanıyorlar. Türkiye'nin büyümesini istemiyorlar. İstiyorlar ki; Türkiye kendi içişleriyle boğuşsun dursun, gücünü kaybetsin. Onlar da Türkiye ile istedikleri gibi oynasınlar. Yağma yok. Batılılar baktılar ki Türkiye para musluklarını kesti, onlara akış durdu para memlekette kalıyor, başladılar fitne fesat çıkarmaya, tehditlerle millete ayar vermeye. Kars buna boyun eğer mi, Türkiye boyun eğer mi? Elbette eğmez. Avrupa da Tayyip Erdoğan diktatör diye manşet atıyorlar. Neden çünkü Erdoğan ülkesinin kaynaklarının hortumlanmasına izin vermiyor."

YILDIRIM: ONLARIN KANDİL'İNİ SÖNDÜRECEĞİZ

Bakü- Tiflis- Kars demiryolunun Haziran ayında sefere başlayacağını hatırlatan Başbakan Yıldırım, Kars'a yapılan ve yapılacak yatırımları anlattı. Yıldırım sözlerini şöyle tamamladı:

"Biz biriz, beraberiz birlikte Türkiye'yiz, herkes kendi lisanıyla konuşur. Çukur siyasetiyle, terör diliyle konuşanlar kaybetti, kaybetmeye mahkumlar. Bin yıllık kardeşliğimizi bozdurmayacağız. Meşru siyasetin dışına çıkanlar, terör örgütlerinin sultasından kurtulamayanlar, Türkiye'ye sadece ihanet etmiyorlar, aynı zamanda analarına, babalarına, devletlerine de ihanet ediyor. Kimse merak etmesin, onların Kandilin'i söndüreceğiz, kandillerini söndüreceğiz. Farklılıklarımızı hep zenginlik gördük. Kürt, Türk, Alevi, Sünni, Caferi bir oldu beraber olduk, birlikte Türkiye olduk. Kimsenin inancına yaşam tarzına kem söz söyletmedik, bundan sonra da söyletmeyeceğiz. Çünku burası Kars, Hasan Harakani'nin memleketi, burada hoşgörü kardeşlik vardır. AK Parti, MHP, CHP, HDP'ye oy verenleri 'evet' vermeye davet ediyoruz. Türkiye kazanacak, Türkiye düşmanları kaybedecek. Güzel günler, mutlu yarınlar hepimizin olacak."

AGİT UZMANLARI MİTİNGİ İZLEDİ

Öte yandan Başbakan Binali Yıldırım'ın Kars mitingini Avrupa Güvenli ve İşbirliği Teşkilatı / Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Birimi (AGİT/DKİHB) uzmanları da izledi. AGİT'in uzun dönem gözlemcileri Karin Bergquist ile Robert Hall, erken saatlerde alandaki yerlerini aldı. İkili, mitingi baştan sona gözlemledi.

Cumhuriyet Meydanındaki mitingde akrostiş şiir olarak yazılan pankart dikkat çekti. Ak Parti Kars Gençlik Kolları tarafından alanda açılan pankartta, şu dörtlük yeraldı:

"Edirne'den Kars'a / Verdik gönül bu yola / Evet çıkacak Kars'ta / Tüm cihan şahit buna."

Görüntü Dökümü

------------------------

-Miting alanından detaylar

-Alınan güvenlik önlemleri

-Miting alanındaki pankartlar

-Kars Belediye Başkanı Murteza Karaçadır'ın konuşması

-Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan'ın selamlama konuşması

-Başbakan Binali Yıldırım'ın gelmesi

-Halkı selamlaması

-Ak parti şarkısına eşlik etmesi

-Miting sonunda vatandaşlara çiçek atması

Haber: Bekir ALTUNOK Turgay İPEK - Kamera: Zafer KUMRU / Kars,

SÜRE: 06.21 BOYUT: 293 MB

======================================================

(YENİDEN)

2)BOZDAĞ: ABD, VİZESİNİ İPTAL ETTİĞİ KAÇ KİŞİYİ ARADI?

ADALET Bakanı Bekir Bozdağ, firari FETÖ'cü Adil Öksüz'ün, ABD İstanbul Başkonsolosluğu tarafından arandığını bildiklerini belirterek, "Bunu Büyükelçilik de kabul etti. ABD büyükelçiliği bugüne kadar birçok Türk vatandaşının vizesini iptal etmiştir. Ben şunu merak ediyorum, ABD Büyükelçiliği vizesini iptal ettiği acaba kaç kişiyi aramıştır? Aradığı isimlerden bazılarını açıklayabilir mi?" dedi.

Referandum çalışmaları kapsamında Nevşehir'e gelen Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Nevşehir Konağı'nda 'medya buluşması'na katıldı. Vali İlhami Aktaş, Ak Parti Milletvekilleri Mustafa Açıkgöz, Murat Göktürk, Belediye Başkanı Hasan Ünver, Cumhuriyet Başsavcısı Necmettin Tosun ve Ak Partililerin bulunduğu toplantıda açıklamalar yapan Bakan Bozdağ bir soru üzerine, devletin bütün birimlerinin, bütün emniyet ve istihbarat birimlerinin, FETÖ soruşturması kapsamında Adil Öksüz'ü her tarafta aradığını söyledi. Adil Öksüz'ün yakalanması, Türk adaletine hesap vermesi ve adaletin tecelli etmesi için herkesin çalıştığını belirten Bozdağ, şunları söyledi:

"Medyada yer alan bilgilere göre ki o bilgiler doğru bilgiler, ABD Büyükelçiliği tarafından da teyit edildi. Adil Öksüz'ün ABD İstanbul Konsolosluğu'ndan bir telefon vasıtasıyla arandığı çok net, çok açık bir durum. Büyükelçilik de bunu kabul etti. Bunu büyükelçilik de kabul etti. 'Biz bunu Türk polisi ile somut bir işbirliği için yaptık' deniliyor. ABD Büyükelçiliği bugüne kadar birçok Türk vatandaşının vizesini iptal etmiştir. Ben şunu merak ediyorum, ABD Büyükelçiliği vizesini iptal ettiği acaba kaç kişiyi aramıştır? Aradığı isimlerden bazılarını açıklayabilir mi? Hatta ben buradan Türk vatandaşlarına sesleniyorum, ABD Büyükelçiliği tarafından vizesi iptal edilip aranan var mı ? Bu da çok önemli."

"GÜLEN'İN İADESİ TALEPLERİMİZE CEVAP BİLE VERİLMEDİ"

FETÖ terör örgütünün elebaşının geçici olarak tutuklanması ya da Türkiye'ye iade edilmesi konusunda bir gelişme olmadığını bildiren Bozdağ, şunları kaydetti:

"ABD ile Türkiye arasındaki ilişkilerin samimiyeti için bu konuda bir an önce gereken adımlar da atılmalı. İade taleplerimiz var, bugüne kadar bu taleplere cevap dahi verilmedi. FETÖ terör örgütünün ele başı Amerika'da şu an son derece özgür bir şekilde terör faaliyetlerini sürdürüyor. ABD Hükümetinin terör örgütü elebaşının bu ülkede terör faaliyetlerini sürdürmesine de izin vermemesi lazım. Ona dair yaptırımları uygulaması ve ülkemizin taleplerine olumlu bir cevap vermesi gerekir. Türkiye ye iadesini hala bekliyoruz. Darbe teşebbüsünde bulunanlarından veya örgüt üyelerinden büyük bir bölümü ABD'de. Buradan bir çağrıda bulunuyorum. Fethullah Gülen'in oturma iznini iptal edin, iade edin, terör faaliyetleri yapmasına engel olun. Terör faaliyetlerine katılanları bize iade edin. Burada biz vizenin iptal edilmesini önemsiyoruz. Ama kendisinin aranmasını da manidar buluyoruz. Rutin bir uygulama ise ABD büyükelçiliğinin bugüne kadar kimleri aradığını da açıklaması gerekir. Bu arama pek çok soruyu akıllara getiriyor. Cevaplarını da samimi işbirliği açısından kendilerinden bekliyoruz. Şu ana kadar bize gelen bir cevap yok. Fethullah Gülen'in bir çiftlik aldığını ve burada yaşamını sürdürecek gerekli alt yapı çalışmalarının da yapıldığını biliyoruz. Kimin adına alındığını biz gerekli makamlara ilettik. Nereye giderse gitsin biz peşini bırakmayacağız."

"KILIÇDAROĞLU, YALAN SÖYLÜYOR"

Açıklamasında, 16 Nisan'da yapılacak anayasa değişikliği referandumuna da değinen Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Hatırlarsanız bu bir rejim değişikliği diyorlardı. Sayın Kılıçdaroğlu, halkın yanlış bilgilendirilmesine neden olan açıklamalar yapıyor. Bu bir hükümet sistemi değişikliğidir. Artık bu yalanı kullanmıyorlar. Artık bu balon patladı. Şimdi yeni bir şey söylüyorlar. Cumhurbaşkanının, Türkiye Büyük Millet Meclisinin feshine yönelik alabileceği bir kararı ortaya çıkarıyorlar. Zaten anayasada 116'ncı maddede var. Son günlerde Kılıçdaroğlu yine sözlükten bir alıntı yaparak 'Cumhurbaşkanı meclisi fesih ediyor' diyor. 'Cumhurbaşkanı meclisi kapatacak, dağıtacak' diye büyük bir yalanı ifade ediyor. Bir defa Türkiye anayasasında fesih diye bir kavram yok. Halk oylamasına giden metinde de Cumhurbaşkanlığı ve meclis seçimlerinin yenilenmesi ifadesi kullanılıyor. Burada fesih değil, seçimlerin yenilenmesi ifadesi kullanılmıştır. Devlette devamlılık esastır. Fesih kararı alındığı an orada görev yapan milletvekillerinin de görevi sona ererdi. Bunu meclisi kapatmak olarak değerlendirmek yanlış. 2015'te meclis kapandı mı hayır görevine devam etti. Burada bir fesih söz konusu değildir. Yeniden seçilinceye kadar vekillerin görevleri de devam ediyor. Birbirinin benzeri olarak da kullanılamaz" ifadelerini kullandı.

PARLAMENTO GÜÇLENİYOR

Cumhurbaşkanlığı sisteminde vekiller uzlaşmazsa kurulabilecek bir hükümetin bulunmadığını belirten Bozdağ, "Cumhurbaşkanının hükümetin kurulamaması gibi bir nedenle meclisi fesih etmesi gibi bir durum söz konusu. İki tane önemli şey var. Cumhurbaşkanı bu sistemde seçimleri yine yenileyebilir. Ama kendi seçimini de yenileyecektir. 7 Haziran da yeniledik. Ama bu düzende kendi seçimini de yenilemesi gerekiyor. Cumhurbaşkanı 5 yıldan iki dönem görev yapabiliyor. Seçimleri yenilediği zaman bir dönemini boşa vermeyi de göz önüne alacak. Bu yetkiyi kolay kolay kullanamaz. Meclis de karar aldığı taktirde Cumhurbaşkanlığı seçimlerini yenileme kararı alabiliyor. Bu iki tarafa da yetkiyi keyfi kullanmaması için alındı. Yasama ve yürütmenin bu anlamda bir mekanizmaya sahip olmasıdır bu sistem. Uzlaşmaya tabi bir sistemdir. Parlamento güçlenmektedir çünkü Cumhurbaşkanlığı seçimlerini yenileme yetkisini kavuşuyor" diye konuştu.

SİYASİ OPERASYONLA KARŞI KARŞIYAYIZ

Halk Bankası yöneticileriyle ilgili suçlamalar hakkında da konuşan Bekir Bozdağ, şunları söyledi:

"Halk Bankası Türkiye'nin yüz akı bir bankasıdır. Her türlü işlemleri denetlenmektedir. Yaptığı iş ve işlemler hem Türk hukukuna, hem de uluslararası hukuka uygundur. Hiçbir iç hukuka aykırı ve uluslararası hukuka aykırı bir karar yok. Sayın genel müdür daha önce de oraya gitti ve geldi. Böyle bir uygulamayla karşılaşmadı. ABD de başlatılan soruşturma siyasi bir soruşturmadır. Hukuk kullanılarak Türkiye'ye 17 Aralıkta yapılmak istenen hukuk darbesi bu kez Amerika'da yapılmak istenmektedir. Çok açık bir nettir siyasal bir operasyon ile karşı karşıyayız. İddialar var ve yorumlar var. Bu iddiaları doğrulayan bir tane delil koyamazlar. Delilsiz iddialarla insanları mağdur etmek doğru değil. Umarız bu durum hakkın tecelli etmesi sonuçlanacaktır."

Görüntü Dökümü:

----------------------

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ,Nevşehir Konağında basın açıklaması

-Bir Gazetecinin çektiği fotoğrafı bakana vermesi

Haber - Kamera: Sinan KORKMAZER /NEVŞEHİR,DHA)

DV 1 Dosya 25 Dakika -1.65 GB

Sinan KORKMAZER- Metin YILDIRIM/NEVŞEHİR

=======================================================

3)BAKAN IŞIK; CUMHURBAŞKANILIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ' Nİ ANLATTI

Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, Gümüşhane Üniversitesi Öğrenci Konseyi tarafından düzenlenen, 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi' konulu konferansa katıldı. Üniversitenin Kongre ve Kültür Merkezi'nde konuşan Bakan Işık, kentin altını ve gümüşü olduğunu ancak bunlardan kıymetli insanı bulunduğunu belirterek Gümüşhane Üniversitesi'nden mezun olanların insan tanıma özelliğine de sahip olacağını söyledi.

16 Nisan'da Türkiye'nin hangi hükümet sistemi ile yönetileceğinin belirleneceği bir oylama yapılacağını hatırlatan Bakan Işık, dünyadaki parlamenter ve başkanlık sistemlerinden örnekler verdi, Türkiye'deki parlamenter sistemle çatışmanın kaçınılmaz olduğunu ifade etti.

"KILIÇDAROĞLU GİZLİ EVET'E Mİ ÇALIŞIYOR BİLEMİYORUM"

Türkiye'deki hükümet sisteminin çift başlı olduğunu ve bunun sürdürülemeyeceğini ifade eden Bakan Işık, şunları söyledi:

"Türkiye'de arabanın direksiyonu solda, İngiltere'de ise sağda. Şu anda bizim hükümet sistemimizde de aynı arabanın hem sağında hem solunda direksiyon var. iki tane de şoför var. Var da ne oluyor? ya duvara toslar ya da uçuruma yuvarlanır. Başka bir imkanı var mı? Bizim askerlerin, 'Bir gemiyi iki kaptan batırır' diye güzel bir sözü var. Kılıçdaroğlu diyor ki, 'Uçakta da iki pilot var'. Kılıçdaroğlu'nun gafımı yoksa gizli Evet'e mi çalışıyor bilemiyorum. Bir uçakta iki pilot var. Birisi birinci pilot ve tam yetkili, diğeri ikinci pilot ve onun yardımcısı. Yani yönetimde, idarede teklik var. İki başlılık yok."

"SİZ NE ÖNERİYORSUNUZ?"

15 Temmuz ihanet girişiminden sonra Türkiye'nin bu sistemle artık bir yere gidemeyeceğini ve güçlü iktidarların olmadığı dönemlerde Türkiye'nin çok büyük bedeller ödeyeceğini gördüklerini ifade eden Bakan Işık, "Sayın Bahçeli'de gördüğü için bir çağrı yaptı, 'gelin bu sistemi tartışalım' dedi. AK Parti ile MHP oturdu, bugünkü Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi dediğimiz bir değişiklik paketini, 18 maddeyi hazırladı. Bu TBMM'de görüşüldü, bazı değişiklikler yapıldı ve kabul edildi. Gönül arzu ederdi ki bu bizim değişiklik teklifimize 'hayır' diyenler kendi tekliflerini hazırlasınlar. Bugün bu sistemin sürdürülemez olduğunu bilmeyen var mı? 'Bu çift başlılık böyle gider, Türkiye'de bundan zarar görmez' diyebilecek insan var mı? Biz bu sistemi önerdik. Siz ne öneriyorsunuz? Ana muhalefet olmak sorumluluk gerektirmez mi? Bir öneri paketi de CHP hazırlasaydı, AK Parti ve MHP'nin sunduğu gibi meclise sunsaydı ve milletvekilleri ikisini de kıyaslasaydı çok daha iyi olmaz mıydı? Ama olmadı. Şimdi sadece olumsuz siyaset. Türkiye için en kötü durum bugünkü durumdur. Bundan daha kötüsü olmaz. Yönetimde çift başlılığın meydana getireceği felaketi başka hiçbir yerde göremezsiniz. Onun için Türkiye'de bu değişikliği yapmanın zamanı gelmişti" dedi.

Basına kapalı devam eden soru cevap bölümünün ardından Bakan Işık, Cuma namazına gitmek üzere Gümüşhane Üniversitesi'nden ayrıldı.

Görüntü Dökümü

-----------------------

-Bakan'ın açıklamaları

-Detaylar

(Haber-Kamera: Muhammet KAÇAR-GÜMÜŞHANE/DHA

=====================================================

4)MALİYE BAKANI AĞBAL: EKONOMİDEKİ BÜYÜME SEVİNDİRİCİ

Maliye Bakanı Naci Ağbal, Gaziantep Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası'nı ziyaret etti. Burada konuşan Bakan Ağbal, 2016'nın 4'üncü çeyreğinde yakalanan yüzde 3.5'luk büyümenin Türkiye'nin ekonomisinin ne kadar sağlam olduğunu gösterdiğini söyledi.

Ağustos ayından itibaren ekonomiyi canlandırmak için birçok reform yaptıklarını ifade eden Ağbal, alınan kararların ne kadar yerinde olduğunu büyüme rakamlarıyla beraber gördüklerini söyleyerek, şöyle devam etti:

"Biraz önce açıklanan rakamlara göre Türkiye ekonomisi yılın son çeyreğinde yüzde 3.5 büyüdü. Böylece Türkiye ekonomisi 2016 yılında yüzde 2.9 oranında büyümüş oldu. Bu çok sevindirici bir gelişme. Yılın ilk yarısında aslında 2016'da çok büyük bir büyüme oranı yakalamıştık yüzde 5 civarında. Hain darbe girişimi ve ardından artan terör olayları tabi ki ekonomide bir takım sıkıntıları meydana getirdi. O zaman yüzde 1.8 olarak 3'üncü çeyrekte bir daralma ifade edilmişti. Yılın son çeyreğinde yani 4'üncü çeyrekte hepimiz için son derece olumlu bir büyüme gelişmesi yakalamış olduk ve böylelikle Türkiye ekonomisi 2016'da yüzde 3'ü yakaladı. Yani burada yüzde 2.9 gerçekten ileriye dönük son derece iyi bir haber oldu. Ağustos ayından itibaren ekonomideki daralmayı bertaraf etmek için arka arkaya düzenlemeler yaptık. Hem özel sektör yatırımlarını teşvik etmek amacıyla, gerek bankacılık sistemiyle ilgili, gerek makro ihtiyati tedbirlerle ilgili bir çok karar aldık. Ardından kamu maliyesini, maliye politikasını devreye soktuk. Hem yatırım hem üretim hem ihracat ile ilgili arka arkaya bir kısım vergileri düşürdük bir takım destekleri de arttırdık. Daha sonra özellikle tüketim harcamalarını arttırmak için makro ihtiyati tedbirler üzerinde bir takım genişlemeler meydana getirdik."

"Bugün büyüme rakamları kararlarımızın ne kadar doğru olduğunu gösteriyor" diyen Bakan Ağbal, şunları söyledi:

"Bu kararlar sayesinde ekonomide son çeyrekte çok hızlı bir toparlanma yaşanmıştır. Bu hepimiz için son derece sevindirici. Özellikle özel tüketim harcamalarının yüzde 5.7 gibi bir oranda büyümüş olması, önümüzdeki dönemde de tüketim kaynaklı büyümenin devam edeceğini ortaya koyan önemli bir gösterge. Türkiye ekonomisi için biliyorsunuz özel tüketim harcamaları, önemli bir büyüme kaynağı. Her ne kadar 2016'nın 3'üncü çeyreğinde bu alanda bir yavaşlama olduysa da çok hızlı bir toparlamayı son çeyrekte görüyoruz. Yatırım harcamaları yüzde 2 büyüdü bu çok önemli. Son çeyrekte sanayideki büyüme oranı hepimizi ziyadesiyle memnun etmesi lazım. Yüzde 5 oranında yıllık bazda sanayi üretiminde büyüme var. Bu son derece önemli ekonomide çarkların döndüğünü üreten Türkiye'nin üretmeye devam ettiğini bütün bu olumsuzluklara rağmen Türkiye'nin ayağına vurulmak istenen bu prangalara rağmen ekonomi de tam bir güven içerisinde yolumuza devam ediyoruz. Bazıları, 'acaba bu ekonomide devam eden bu yavaşlama kalıcı olur mu? Burada acaba Türkiye ekonomisi tekrar toparlanır mı? Bu uzun süre devam eder mi?' diye, değişik değerlendirmelerde bulundular. Ama bir defa daha gösterdik, bunu 2009 global ekonomik krizde de göstermiştik. O zaman da 2009'dan sonra çok hızlı bir şekilde 2010 yılında toparlama göstermiştik. Şimdi de görüyoruz ki 2016'nın 3'üncü çeyreğinde bütün olumsuzluklar nedeniyle bir daralma olsa da ekonomimizin temelleri sağlam. Ekonomimizde tam bir güven ortamı var. Yatırım yapan ülkesine güveniyor yatırım yapıyor, vatandaş tüketimini yapıyor ve sanayi de büyüyor. İnşaat sektöründe güzel bir rakam geldi. Yüzde 3.7'lik bir büyüme rakamı var. Bu da son derece önemli. İnşaat sektörü hem sağladığı istihdam hem sağladığı katma değer yanında bir çok sektörü de etkiliyor. bu da son derece önemli. İnşallah 2017, 2016 yılından daha iyi olacak."

Bakan Ağbal konuşmasının ardından 'Maliye Politikası ve Reform' konulu sunum yaparak muhasebeci ve mali müşavirlerin sorularını yanıtladı.

Görüntü DÖkümü

---------------------------

Yağmurun yağması

Yağmurdan kaçan vatandaşlar

Trafikteki araçların yağmur altında ilerlemesi

Tramvayın yağmur altında seyretmesi

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Eyyüp BURUN-GAZİANTEP-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 63 MB

====================================================

5)KOZAN'DAKİ KATLİAMIN NEDENİ 'GİZLİ AŞK' İDDİASI

ADANA'nın Kozan İlçesi'nde aynı aileden 5 kişinin katledilmesindeki sır perdesi 4'üncü günde aralanabildi. Ölenlerden birinin, cinayet şüphelilerinden birinin eşi ile ilişkisi olduğu anlaşıldı. Katliam gecesi alkollü halde gözaltına alınan İbrahim Açıkgöz ile birlikte arkadaşları Hamdi İnceli ve Murat Tosun da yakalandı. Cinayetleri Murat Tosun ile İbrahim Açıkgöz'ün işlediği, Hamdi İnceli'nin de onları olay yerine getirip götürdüğü belirtildi. Ölen Mehmet Doğan'ın Murat Tosun'un eşi ile ilişkisi olduğu iddiaları üzerine kurulan 'katliam fezlekesi' böylece tamamlanmış olurken, hedef seçilen Mehmet Doğan'ın dışında ölen biri çocuk 4 kişinin tek suçunun o evde bulunmaları olduğu ortaya çıktı.

İlçe merkezi yakınlarındaki çiftlik evinde 28 Mart gecesi meydana gelen olayda, besicilik ve çiftçilik yapan Mehmet Doğan (38), nikahsız eşi Ayşe Ayrancı (42), ağabeyi Hüseyin Doğan (46) ve nikahsız eşi Fatma Yavuz (43) ile oğulları Hakkı Doğan (8) av tüfeği ve tabancayla vurularak öldürüldü. Katliam evinden kurtulan, Fatma Yavuz'un ilk eşinden olan oğlu Görkem Temizkan'ın (20) ihbarı üzerine katliamla ilgili İbrahim Açıkgöz (40) gözaltına alındı.

'EV KAN GÖLÜNE DÖNÜNCE MİDEM BULANDI'

İlçe Jandarma Komutanlığı'nda sorguya alınan İbrahim Açıkgöz'ün ifadesi doğrultusunda arkadaşı Hamdi İnceli ile Murat Tosun da gözaltına alındı. İbrahim Açıkgöz'ün ifadesinde, gündüz Murat Tosun ve Hamdi İnceli ile birlikte alkol aldıklarını, İnceli'nin kullandığı otomobille Mehmet Doğan'ın evine geldiklerini belirterek, "Murat Tosun otomatik tüfekle evdekilere rasgele ateş açtı, ben sadece Hüseyin Doğan'ı tabancayla vurdum. Ev kan gölüne dönünce midem bulandı, fenalaştım kendimi dışarı attım. Sonra bizi olay yerine getiren Hamdi İnceli'nin kullandığı otomobille kaçtık" dedi. Hamdi İnceli de 2 şüpheliyi eve götürüp olaydan sonra geri aldığını itiraf etti.

EVİNDE MUSKA ÇIKTI

Evinde çok sayıda muska bulunan ve 'tuhaf bir kişi olarak' tanımlanan Mehmet Doğan'ın, eşiyle ilişkisi olması nedeniyle katliamı yaptığı ileri sürülen ve daha önce 17 yıl hapis yattığı ortaya çıkan Murat Tosun ise suçlamayı kabul etmedi. Tosun ifadesinde, "Ben kimseye ateş etmedim, kimseyi vurmadım" dedi.

3 şüphelinden Hamdi İnceli, jandarmanın geniş güvenlik önlemi altında nöbetçi mahkemeye sevk edilirken, olayda kullanılan silahlar ve diğer deliller çuvalla adliyeye getirildi.

Diğer 2 şüphelinin sorgusu jandarmada devam ediyor.

Görüntü Dökümü

-------------------------

-Jandarmaların olay yerinden toplanan delilleri adliyeye getirmesi

-Jandarma aracının gelişi

-Katliamın zanlılarından Hamdi İnceli'nin jandarma aracından inmesi

-Adliyeye girişi

SÜRE: 55" BOYUT: 102 MB

Haber-Kamera: Yaşar KORKUSUZ/KOZAN,(Adana),

=====================================================

6)SAKIZ'DA SINIRDIŞI EDİLMEK İSTENEN SURİYELİ KENDİNİ YAKTI

YUNANİSTAN'ın Sakız Adası'nda, sınır dışı edileceğini öğrenince sinir krizi geçiren ve 4 ay önce adaya geldiği belirtilen Suriyeli bir erkek, üzerine benzin döküp kendini ateşe verdi. Bazı Suriyeli gençler, olayın fotoğraf ve görüntülerini Twitter'den paylaştı. Yunanistan'ın Sakız Adası'nda yayın yapan 'www.chiosnews.gr' adlı yerel internet sitesinin bugün duyurduğu habere göre; dün öğle saatlerinde sınır dışı edilmek istenen 29 yaşındaki Suriyeli erkek, polise karşı koyup yanındaki benzini üstüne dökerek kendini ateşe verdi. Yanan Suriyeliye yangın söndürme tüpleriyle müdahale edildi. Vücudunun büyük bölümünde yanıklar oluşan genci kurtarmak isteyen 2 Yunan polisinin de olayda yaralandığı belirtildi. Yaralıların hastanede tedavisi sürerken, bazı Suriyeli gençler, olayın fotoğraf ve görüntülerini Twitter'den paylaştı.

Görüntü Dökümü

----------------

Gencin etrafının polislerle çevrilmesi bir anda kendini ateşe vermesi yangın tüpleri ile müdahale edilmesi

HABER: Yaşar ANTER / BODRUM (Muğla),

NOT: Görüntüler hem sosyal paylaşım sitesinde hem de yerel internet sitesinde varmış.

====================================================

7)YAĞMUR ARASI GÜNEŞ KEYFİ

MUĞLA'nın Bodrum İlçesi'nde 2 gündür aralıklarla süren sağanak yağmurdan sonra güneşin yüzünü göstermesiyle sahillerde yoğunluk arttı.

Bodrum'da iki gündür aralıklarla süren sağanak yağmurun ardından yüzünü gösteren güneşli ve sıcak hava, halkı keyiflendirdi. Hava sıcaklığının 26 dereceye, deniz suyu sıcaklığının ise 19 dereceye kadar ulaştığı ilçede Gümüşlük, Turgutreis ve Yalıkavak sahillerindeki kafeteryalar doldu taştı. Birçok kişi kumsala oturup uzanıp güneşlenirken, bazı çocuklar anneleriyle birlikte pantolonlarının paçalarını sıvayarak ayaklarını denize soktu; güneşli ve sıcak havanın tadını çıkardı. Bodrum'da bugünde aralıklarla süren yağmurlu havanın ardından önümüzdeki haftanın sonuna kadar havanın güneşli ve mevsim normallerinin üzerinde sıcak olacağı belirtildi.

Görüntü Dökümü

---------------

Pantolonlarını sıvayıp bacaklarını denize sokan çocuklar ve anneleri sohbet ederken, kumsala uzanmış sohbet eden yerli tatilciler

Balık avlayanlar fotoğraf çekenlerden genel detay görüntü

Haber-Kamera: Yaşar ANTER / BODRUM (Muğla), DHA)

=========================================================

8)ŞANLIURFA BAŞSAVCISI: TERÖR ÖRGÜTLERİYLE MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEK

ŞANLIURFA Cumhuriyet Başsavcısı Uğurhan Kuş, terör örgütlerinin kökü kazınana kadar mücadelenin süreceğini belirterek, "Herkes bilsin ki; tüm terör örgütleri ve teröristlerin sonu gelinceye kadar, kökleri kazınıncaya kadar mücadeleye devem edilecektir. Biz de yargı olarak bu mücadelede elimizden gelenin fazlasını yapmaya devam edeceğizö dedi.

Türkiye Adalet Akademisi tarafından Şanlıurfa'da düzenlenen, 'Maddi manevi tazminat, haksız fiil, trafik kazaları' meslek içi eğitim çalıştayı başladı. Çalıştaya Şanlıurfa Valisi Güngör Azim Tuna, 20'nci Zırhlı Tugay Komutanı Tuğgeneral İsmail Hakkı Köseali, Cumhuriyet Başsavcısı Uğurhan Kuş, İl Jandarma Komutanı Albay Mustafa Kemal Timuroğlu, Türkiye Adalet Akademisi Başkan Yardımcısı Rifat İnanç, Türkiye Adalet Akademisi Meslek İçi ve Hizmet içi Eğitim Daire Başkanı Mahmut Akgün ile hakimler katıldı.

Çalıştayın açılışında konuşan Cumhuriyet Başsavcısı Uğurhan Kuş, terör örgütleri ve teröristlerle mücadelelerinin etkin ve hızlı şekilde devam ettiğini söyledi. Terör örgütlerinin kökü kazınana kadar mücadelenin süreceğini anlatan Başsavcı Kuş, "Bu ülkede herkes bilsin ki tüm terör örgütleri ve teröristler sonu gelinceye kadar, kökleri kazınıncaya kadar mücadeleye devem edilecektir. Bizde yargı olarak bu mücadelede elimizden gelenin fazlasını yapmaya devam edeceğiz. Gerek güvenlik kuvvetlerimize, gerek emniyet ve jandarmamıza her türlü konuda destek olacağımıza, desteğimizin sonuna kadar onlarla olacağına herkesin bilmesi lazım" dedi.

Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde çalışan adli personelinde güvenlik kuvvetleriyle koordineli bir şekilde çalıştıklarını ifade eden Kuş konuşmasını şöyle sürdürdü:

"İnşallah bu terörün kökü de en kısa sürede kazınacaktır. 2016 yılı gerek ülkemiz açısından gerekse teşkilatımız açısından son derece sıkıntılı günlerin yaşandığı bir yıl olmuştur. 15 Temmuz darbe girişimi ile hain terör örgütü FETÖ/PDY kirli emellerini bir kez daha ortaya koymuş, ülkemizi yaşanmaz bir hale getirmek ve parçalamak için harekete geçmiştir. Ancak, gerek teşkilatımız, halkımız, emniyet mensuplarımız ve askerlerimizin gerçekten vatanını seven, milletini seven büyük bir bölümü ile birlikte bu girişim bertaraf edilmiştir. İçindeki hain unsurları temizleyen yargı teşkilatının 2017 yılına her zamankinden daha güçlü, daha özverili ve güven tazelemiş bir şekilde girdiğine inancım tamdır."

Görüntü Dökümü

-----------------------------------

Çalıştaya katılanlar

Başsavcı Uğurhan Kuş'un konuşması

Rıfat İnanç'ın konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ömer PINAR-ŞANLIURFA-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 310 MB

======================================================

9)ŞANLIURFA'DA UYUŞTURUCU OPERASYONU: 8 GÖZALTI

ŞANLIURFA'da, polisin uyuşturucu tacirlerine yönelik düzenlediği operasyonda 118 kilo 200 gram esrar ele geçirildi, 8 kişi gözaltına alındı.

Uyuşturucu ile Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından düzenlenen operasyon ile durdurulan Resul U. yönetimindeki 27 JB 919 plakalı kamyonette eğitimli köpek 'Hera' kullanılarak yapılan aramada 118 kilo 200 gram esrar ele geçirdi. Esrara el koyan polisin gözaltına aldığı kamyonet sürücüsü Resul U.'nun sorgulamasının ardından çeşitli semtlerdeki 15 adrese eş zamanlı operasyon düzenlendi. Balyozla kapıları kırılarak girilen evlerde yapılan aramada uyuşturucu ele geçirilirken; İbrahim G., İzzet Ö., Bilal C., Yakup D., Servet P., Şerif U. ve Mehmet K. gözaltına alındı. Bazıları kesinleşmiş hapis cezası ile aranan şüphelilerin sorgulanmasına başlandı.

Görüntü Dökümü

------------------------------------

Polisin dedektör köpekle arama yapması

Esrar torbalarının bulunması

Polisin evlere baskın yapması

Kapıların balyozla kırılması

Polisin evlerde arama yapması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ömer PINAR-ŞANLIURFA-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 71 MB

======================================================

10)UYUŞTURUCU TACİRİNİN EVİNDEN ESRAR PRESLEME APARATI ÇIKTI

BURSA'nın İznik ilçesinde polisin bir yıldır takip ettiği M.K. ve S.E.'nin evine baskın yaptı. Yapılan baskında zanlı M.K.'nin evinde esrar presleme aparatı ve 29 bin lira para ele geçirildi.

İznik İlçe Emniyet Müdürlüğü bir yıl boyunca takip ettiği M.K. (38) ve S.E.'nin (36) oturduğu Yeni Mahalle'de ki eve baskın düzenledi. Yapılan baskında M.K.'nin evinde esrar presleme aparatı, 340 gram preslenmiş esrar, 40 gram metamfetamin, hassas terazi ile 29 bin lira para ele geçirildi.

Gözaltına alınan zanlılar emniyete götürüldü

Görüntü Dökümü

--------------------------

-Evde bulunan uyuştucular

-Detaylar

(Boyut: 71mb) (Süre: 1.31)

İZNİK (Bursa),

===================================================

11)ÜNİVERSİTELİLERİN 'KAĞITTAN KIYAFETLERİ' İLGİ GÖRDÜ

TEKİRDAĞ Namık Kemal Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Giyim Teknolojileri bölümü öğrencilerinin kağıt katlama yöntemi ile yaptıkları kıyafetler 'ORİGAMODA' ada altında sergilenirken, vatandaşlar tarafından ilgiyle izlendi.

Namık Kemal Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Giyim Teknolojileri Bölümü 2'inci sınıf öğrencilerinin el becerileri ile kağıt kaplama yöntemi ile yaptıkları ve 'ORİGAMODA' kıyafetleri Tekirdağ'da bir alışveriş merkezinde sergilendi. Sergiye büyük ilgi gösteren vatandaşlar yapılan eserleri yakından inceleme fırsatı buldular. Namık Kemal Üniversitesi öğretim görevlisi kağıt katlama sanatı

ORİGAMODA ile kumaş ve bez haricinde de bazı materyaller kullanarak ürünler tasarlanabileceğini vurgulamak için bu sergiyi düzenlediklerini söyledi. Özcan, "Bu sergide kullandığımız mankenler ve tasarımlar tamamen kişiseldir. Bunlar kendi koleksiyonumuz ve şu an mankenlerin üzerinde gördüğünüz tasarımlar tamamen kağıttan oluşuyor. ve kıyafetlerin her biride katlama sanatıyla oluşturuldu. Tasarımlar öğrencilerimize ait ve onların kendi iç dünyalarını yansıtıyor. ve tasarımların da her birinin kendine ait isimleri var. Burada bu eserleri sergileyerek herkesin fark etmesini düşünüyoruz" dedi.

Sergiyi gezen vatandaşlar, eserleri yakından inceleyip hatta dokunarak kontrol ettiler.

Görüntü Dökümü

--------------------------------

-Sergilenen kağıttan kıyafetler

-Sergiyi gezen vatandaşlar

-Kıyafetleri inceleyen vatandaşlar

-Öğrencilerin toplu halde

-Öğretim görevlisi ile röp.

-Detay görüntüleri

Haber-Kamera: Ruhan YALÇIN/TEKİRDAĞ,-

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel