Dha Yurt Bülteni-8
Cumhurbaşkanı Erdoğan Suriye'ye sınır Hatay'da konuştu: Bu yeterli değil (1)CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, ABD'nin Suriye'deki bir hava üssünü vurmasını değerlendirirken "Bunu olumlu bulduğunu, ancak yeterli olmadığını " söyledi, bu olayın ardından herkesin durduğu yeri gözden...
Cumhurbaşkanı Erdoğan Suriye'ye sınır Hatay'da konuştu: Bu yeterli değil (1)
CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, ABD'nin Suriye'deki bir hava üssünü vurmasını değerlendirirken "Bunu olumlu bulduğunu, ancak yeterli olmadığını " söyledi, bu olayın ardından herkesin durduğu yeri gözden geçirmesini istedi.
Suriye'ye sınır Hatay'da toplu açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Antakya İtfaiye Meydanı'nda yaklaşık 20 bin kişiye hitap etti. Meydana giriş noktalarından tek tek aranarak içeri alınan Hataylıların coşkuyla karşıladığı Erdoğan'a eşi Emine Erdoğan ile Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak eşlik etti.
Konuşmasının ilk bölümünde, Hatay'a çok yakın olan Suriye'nin İdlip kentinde kimyasal silahtan ölen ve yaralananları hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan ABD'nin Suriye'yi vurmasını değerlendirİirken şöyle devam etti: "Suriye rejiminin orada yaptığı katliamı gördünüz değil mi? O biçare yavruların görüntülerini seyretmeye yüreğimiz dayanmıyor. Çocukların hunharca katledildiği bir dünyada kimsenin kendini huzurlu hissetmeye hakkı yoktur. Yaşananların ardından herkes bulunduğu yeri gözden geçirmeli. Hiç kimse işledikleri insanlık suçlarını, çocuk katliamlarını DEAŞ ile mücadelenin arkasına saklamamalı. Suriye'de, aynı şekilde Irak'ta katledilen her masumla birlikte insanlığın ortak vicdanı da ölüyor.
Bundan sonraki süreçte ne olacağını hep birlikte takip edeceğiz. Başka hiç bir hesap gütmemek için mazlum Suriye halkını korumak için her alanda ciddi adımlar atılması zamanı gelmiştir. Son gelişmeler Türkiye'nin güvenli bölgeler oluşturma çabalarını ne kadar isabette olduğunu bir kez daha ortaya koydu. ABD'nin İdlip saldırısına karşı ortaya koyduğu aktif tutumu bu yöndeki gelişmelerin bir başlangıcı olmasını istiyorum. Suriye'deki gelişmeleri bu gece saat 04.00'den itibaran takip ettim. Bunu olumlu buldum, ancak yeterli değil. Elimizdeki imkanları sonuna kadar kullanarak Suriye'deki çatışmalar son bulsun, katliamlar son bulsun diye çabalıyoruz. "
Görüntü Dökümü
--------------------
-Erdoğan'ın konuşması (CANLI VERİLİYOR)
NOT : AKTÜEL GÖRÜNTÜ GEÇİLECEK
Haber-Kamera: Ramazan ÇELİK- Ufuk AKTUĞ/ HATAY, -
====================================================
Başbakan Yıldırım: PKK bitecek, Türkiye rahat nefes alacak
BAŞBAKAN Binali Yıldırım, Şırnak'ta yaptığı konuşmada HDP'yi eleştirerek, "Bu ülkede siyaset yapacaksan, sırtını Kandil'e değil, Türkiye ve millete dayayacaksın. Bunlar yaptıkların hesabını verecekler. Bu işin dönüşü yok. PKK bitecek, Türkiye rahat nefes alacak. Yıkılanları en iyi şekilde yapacağız" dedi.
Referandum çalışması kapsamında Şırnak'a gelen Başbakan Binali Yıldırım, toplu açılış törenine katıldı. Geçen yıl hendek- barikat operasyonlarının gerçekleştirildiği Yeni Mahalle'deki alandaki toplu açılış töreninde konuşan Başbakan Yıldırım için güvenlik güçlerince yoğun güvenlik önlemleri alındı. Tören alanına üzerinde Türkçe 'Her Evet, çukur siyasetine bir tokattır' ile Kürtçe 'Biji serok Erdoğan' (Yaşasın Başkan Erdoğan) yazılı pankartların asıldığı görüldü.
'ARAMIZA KİMSE DÜŞMANLIK TOHUMU EKEMEZ'
Şırnak'ın ilim ve medeniyet şehri olduğunu, Kürtçe'nin büyük yazarı Ahmad-i Hani'nin, Mem-u Zin'in yazarının memleketi olduğunu söyleyen Başbakan Yıldırım, şöyle konuştu:
"Şırnak'ın yiğit insanına bocrumuz var. 15 Temmuz gecesi milletimiz, devletini, Cumhurbaşkanını, meclisini korumak için sokaklara döküldü. Bazı illerimiz darbe gecesi destan yazdı. Aynı şekilde burada da çok şanlı direniş yaptınız. Şerefettin Elçi Havaalanı'nı kapattınız, o alçakların gitmesini engellediniz. Bedenlerinizi darbecilere siper ettiniz. Eğer o darberciler durdurulmasaydı, Ankara'da daha fazla kardeşimizi şehit edeceklerdi. En çok teşekkürü sizler hak ediyorsunuz. Yaptığınız kahramanlık destananını bu millet unutmayacak. 15 Temmuz'da Ankara ne hissettiyse, Şırnak'ta aynı şekilde hissetti. Kalbimiz her yerde bir attı. 80 milyonun kardeşliğini Şırnak'ta burada ilan ediyor. 'Çanakkale geçilmez' diyerek, o tarihte birlikte olduk. Kurtuluş Savaşı'nda dedelerimiz bir oldu. Bizim aramaza hiçbir terör örgütü giremez. Alçak PKK terör örgütün bir daha aramıza sokmaya kararlımıyız? Aramıza kimse düşmanlık tohumu ekemez. Bu topraklara birlikte Türkiye olduk. FETÖ darbe yapacak, onun kardeşleri de sevinecekti. Yakalanan PKK'lılar diyor ki, 'o gece askerlere saldırmayın' talimatı almışlar. Sabah darbe başarısız olunca Kandil'den yeni talimat geliyor, 'artık askere saldırabilirsiniz'. Onlar ortak çalışıyorlar. PKK, FETÖ, DEAŞ aynı merkezden akıl alıyor. Hollanda'nın, İsviçre'nin, diğer Avrupa ülkelerinin yaptıklarına bakın, bunu anlarsınız. Aynı anda hem FETÖ hem PKK teröristlerine kucak açıyorlar. Çünkü bunlar Türkiye'nin büyümesini, güçlenmesini, doğu ile batının, kuzey ile güneyin kucaklaşmasını istemiyorlar. Bunlar Türkiye'nin ekonomisinin büyümesini istemiyorlar. Terörün bitmesini, çatışmaların sona ermesini, Türkler ile Kürtlerin, Arapların kardeşçe yaşamasını istemiyorlar. Şırnak meydanından, on binlerin huzurunda açık açık söylüyorum, bütün terör örgütlerine: Türk'ün, Kürt'ün kardeşliğine asla zarar veremeyeceksiniz. Türk ile Kürt bu coğrafyada etle tırnak gibidir, birbirinden ayrılamaz."
'BU BAYRAK ELİNİZDE OLDUKÇA TÜRKİYE HER ZAMAN ARKANIZDA OLACAK'
Başbakan Yıldırım, Selahadini Eyyubi'nin bir Kürt komutan olduğunu, ama ordusuna Türk, Kürt ve Arapların olduğunu ve Kudüs'u fethederek orayı bir barış şehri olarak muhafaza ettiklerini söyledi. Türk ile Kürdün kardeşliğinin burada bizlere tarih boyunca büyük zaferler kazandırdığını söyleyen Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Buna nifak sokmak isteyenler PKK'yı devreye sokuyor. Buna izin vermeyeceğiz. 2002'de AK Parti olarak Türkiye'de yeni bir anlayış getirdik. Ret, inkarları, baskıları kaldırdık. Dil ve kültürlerin üzerindeki engelleri kaldırdık. Özgürlükleri genişlettik. Kürtçe'nin büyük şairi Ahmedi Hani'nin kitabını Kültür Bakanlığı bastı. Kürtler, Araplar, Zazalar kimliğinizle gurur duyun. Ama bir şeyle daha gurur duyacağız. Ay yıldızlı bayrağımızla gurur duyacağız, çünkü hepimiz o bayrağın altında bağımsızca yaşıyoruz. Demokrasi standatlarının yükselmesinin mücadelesini veriyoruz. Ama PKK ne yapıyor, Şırnak'ı yakıyor, çukur kazıyor, Okulların, hastanelerin yapılması engelilyor, şantiyede çalışanları kaçıyor. Bunlar Kürtlerin dostu değil, Kürt ve Türklerin düşmanı. Bunlar bölgeye yatırım gelmesin diye elleniden geleni yapıyor. PKK bugüne kadar en büyük zararı size verdi. Bölgenin her tarafına hendek kazdılar, polislerimizi, asklerimizi şehit ettiler, insanlarımızı evinden ettiler. Bunlar bunun hesabını verecek. Onlar bir daha sizi rahatsız edeyemecekler. Bu bayrak ellinizde oldukça, Türkiye her zaman arkanızda olacak. Sizin çocuklarınız acı çekti, dağa götürdüler. Bunun da sonuna geldik. Kandillerini söndüreceğiz."
Konuşmasında HDP'yi de eleştiren Yıldırım, "HDP oyu sizden aldı, sizin değil Kandil'in dediğini yaptılar. Silahlı zoruyla oy aldılar. Dillerinde 'Çocuklar ölmesin barış gelsin' sözleri vardı. Yeşiyurt Mahallesi'nde 3 çocuğu katlettiler. Silopi'deki 4 ve 3 yaşındaki çocukların canına kaydılar. 67 yaşındaki çobanı onlar katletti. Güvenlik korucumuzun 17 yaşındaki oğlunu evinin önünde bunlar katlettemediler mi? Camiyi tahrip edip, Kuran-ı Kerim'i tahrip eden bunlar değil mi? HDP dışında siyaset yapanları katlettiler. İşte Şırnak'ı harebeye çevirdiler. Çukur ve hendeklerle insanlara hayatı dar etitler" diye konuştu.
'PKK BİTECEK, TÜRKİYE RAHAT NEFES ALACAKTIR'
Başbakan Binali Yıldırım, PKK'ya karşı yürüttükleri operasyon konusunda "Kandil'in uşakları" diye anlandırdığı HDP'lilerin Avrupa'ya gidip, Türkiyeyi şikayet ettiklerini de ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı: "Hendek ve çukurlardan söz ediyor. Ne diyorlar? 'Devlet Cizre ve Şırnakı yaktı'. Avrupa size inanmış olabilir ama buradaki vatandaşlarımızın bu işi kimin yaptığın çok iyi biliyor. Bu ülkede siyaset yapacaksan, sırtını Kandil'e değil, Türkiye ve millete dayayacaksın. Bunlar yaptıkların hesabını verecekler. Artık bunlar benim Şırnaklı kardeşimise kepenk kapatmayacaklar. Bu işin dönüşü yok. PKK bitecek, Türkiye rahat nefes alacak. Yıkılanları en iyi şekilde yapacağız. Sokak ve caddeleri en güzel şekilde yapacağız. Siz Türkiye'ye, bayrağımıza, adam gibi adam Erdoğan'a sahip çıktınız."
Görüntü Dökümü
---------------------
Yıldırım'ın konuşması
Haber-Kamera: Ahmet ÜN-Sekvan KÜDEN/ŞIRNAK, -
NOT : AKTÜEL GÖRÜNTÜ GEÇİLECEK
==========================================
Bahçeli : Operasyon olumlu ve yerindedir Esad yönetimi layığını bulmuş (1)
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Afyon mitinginde konuştu. Bahçeli, "Sabaha karşı atılan 59 füze ile Suriye'nin Şayrat Hava üssü vurulmuştur. Esad yönetimi layığını bulmuş cevabını almıştır. Esad'ın katliamlarına verilen füzeli karşılık olumlu ve yerindedirö diye konuştu.
Görüntü dökümü
-Bahçeli'nin konuşması
-Detaylar
Haber-Kamera: AFYONKARAHİSAR
NOT : GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR
=====================================================
Baydemir: Kayyuma da zıkkıma da zulme de hayır diyoruz
HDP Şanlıurfa Milletvekili ve parti sözcüsü Osman Baydemir Bitlis'te yaptığı konuşmada, "Darbe bir musibetti. O musibetten dersler çıkarılması gerekirken, çıktılar darbeye karşı darbeye dönüştürdüler. Bir kez daha kayyuma da, zıkkıma da, zulme de 'Hayır' diyoruz" dedi.
Bitlis'te HDP'nin referandum çalışmaları kapsamında düzenlediği mitinge HDP Şanlıurfa Milletvekili ve parti sözcüsü Osman Baydemir, HDP Bitlis Milletvekili Mizgin Irgat, HDP Batman Milletvekili Saadet Becerikli, HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar ile HDP, DBP yöneticileri katıldı. Nurullah Eren Caddesi üzerindeki Ulu Cami meydanında halka seslenen Baydemir, 16 Nisan'da yapılacak referandumdaki paketin belediyelere kayyum atama paketi olmadığını, 80 milyon insana, yargıya kayyum atama paketi olduğunu, doğmamış çocukların haklarına ipotek koyma paketi olduğunu belirtti. Baydemir, "Bir kez daha kayyuma da, zıkkıma da, zulme de 'Hayır' diyoruz. Hiç şüpheniz olmasın ki her zorluğu ardı mutlaka aydınlıktır. Sizin buradaki duruşunuz bizim 'Hayır' çağrımız, inşallah aydınlık bir geleceğin nişanesidir. Hayır kapılarının 16 Nisan'da açılmasıdır" dedi.
SALTANATI İÇİN HALKIN EVLATLARINI KURBAN EDİYOR
Baydemir, 7 Haziran'da halkın iradesinin çiğnendiğini belirterek, Suruç'tan, Ankara otogar patlamasına kadar kanlı bir iktidar devşirildiğini söyledi. Baydemir, "Ben şimdi sorarım 7 Haziran ile 1 Kasım arasında ne değişti de AKP 258 olan vekil sayısını 317'ye çıkardı. Değişen şuydu. Bu halkın evlatları bu halkın huzuru, kürsüye, koltuğa kurban edildi. Bir kez daha Bitlis'te Ulu Cami önünde haykırıyoruz. 550 sandalye, milletvekilinin tamamı bir insanımızın hayatına kurban olsun. AKP ne yapıyor? Kendi iktidarı ve saltanatı için halkın evlatlarını kurban ediyor" dedi.
84 BELEDİYE BAŞKANIMIZ CEZAEVİNDE
Baydemir halkın iradesine saygı duyulmadığını da belirterek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı eleştirdi. Baydemir, "Çıkmış Cumhurbaşkanı Diyarbakır'da belediye binasına 500 metre mesafede 'Ben zulme uğradım' diyor. 'Belediye Bakanlığım elimden alındı' diyor. Ayıptır. Tamı tamına 84 belediye başkanı cezaevinde. 7 Haziran'ın iradesini tanımayanlar, kendi istikbalini savaşa bağlayanlar, aynı zamanda darbe mekaniğinden sonra darbeyi Allahın lütfu olarak gördüler. Darbe bir musibetti. O musibetten dersler çıkarılması gerekirken, çıktılar darbeye karşı darbeye dönüştürdüler. 6 milyon insanın iradesini temsil eden Selahattin Demirtaş'ı, Figen Yüksekdağ'ı milletvekillerimizi yani halkın iradesini bir darbe ile cezaevine attılar. 16 Nisan'da Bitlis halkı öyle bir 'Hayır' çekecek ki, sesi Ankara'dan duyulacak" diye konuştu.
BU PAKET KAYYUM ATAMA PAKETİ DEĞİL
16 Nisan'daki referandumun bir kayyum atama paketi olmadığını belirten Baydemir, "Ülkeyi kaos ile yürütmenin peşindeler. Bu paket sadece belediyelere kayyum atama paketi değil. 80 milyon insana, yargıya kayyum atama paketidir. Doğmamış çocuklarımızın haklarının ipotek altına alınması paketidir. Bir kez daha kayyuma da, zıkkıma da, zulüme de hayır diyoruz" dedi.
GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR
Haber-Kamera: Özcan ÇİRİŞ/BİTLİS, -
==============================================
Bakan Soylu: Kılıçdaroğlu'nun arkasına tenekeyi takıp, yallah diyecekler
İÇİŞLERİ Bakanı Süleyman Soylu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirerek, "16 Nisan akşamı Kılıçdaroğlu'nun arkasına tenekeyi takacaklar, yallah diyecekler" dedi.
Ankara'dan özel uçakla Gürcistan'ın Batum Havalimanı'na giden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Artvin'in Sarp Sınır Kapısı'ndan geçerek Arhavi İlçesi'ne geldi. Bakan Soylu, ilçe meydanında vatandaşlara hitap etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'ın selamlarını getirdiği belirterek sözlerine başlayan Soylu, milletin yıllarca terbiye edilmeye çalışıldığını söyledi.
"BÜYÜK VE GÜÇLÜ ADIMLAR ATACAĞIZ"
Yıllarca 'Acaba bir Başbakan idam edilecek mi?', 'Yeni bir 15 Temmuz ne zaman gelecek?' diye yorulduklarını söyleyen Soylu, " Adımlarımızı kısa attırmaya çalışıyorlar. Bütün dünyaya haykırıyoruz. Kısa adım atan bir ülke değiliz ve olmayacağız. Büyük ve güçlü adım atacağız" dedi.
Konuşmasında HDP'nin sırtını terör örgütleri PYD, PKK'ya yasladığını söyleyenlerin şimdi cezaevinde olduklarını belirten Soylu, " Şimdi sana dört duvar verdik, beğendiğine yaslan şimdi. Hani bugün özerkliğin lafını söyleyin de alalım boyunuzun bosunuzun ölçüsünü" diye onuştu.
Kendisinin de kız babası olduğunu hatırlatan Soylu, PKK'lıların 13 yaşındaki çocukları annelerinin kucaklarından alarak zorla dağa götürdüğünü belirterek, "Eğer bundan sonra bu çocukları dağa götürürler de, o annelerin ellerini koynunda bırakırlarsa İçişleri Bakanlığı bana haram olsun " dedi.
"TENEKEYİ TAKACAKLAR, YALLAH DİYECEKLER"
PKK ile mücadele ettiklerini ve terörün belini kırmak üzere olduklarını ifade eden Soylu, Kandil'in 'evet çıkarsa biteriz' dediğini öne sürdü ve şöyle devam etti: "CHP'li kardeşlerim. Siyaset yapabilirsiniz. Bizi eleştirebilirsiniz, biz de sizi. Ama durup dururken, bu ülkede terörle mücadele edilirken, en kritik anında PKK ile aynı söylemi dile getirmek terör örgütlerinin değirmenine can suyu taşımak değil de nedir? CHP'li kardeşlerime Kılıçdaroğlu'nu uyarmalarını söylüyorum. Bu ülke, millet ve ülkenin hürriyeti için çok kritik bir yanlış yapıp terörün değirmenine can suyu taşıyorsunuz. Bunun hesabını bu millet muhakkak soracaktır. 16 Nisan akşamı Kılıçdaroğlu'nun arkasına tenekeyi takacaklar, yallah diyecekler."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
Bakan'ın gelişi ve karşılanması
Halk oyunları gösterisi
Bakan'In vatandaşları selamlaması
Bakan Soylu'nun konuşmaları
Haber-Kamera: Muhammet KAÇAR ARTVİN-
===============================================
Bakan Müezzinoğlu'dan güven ve istikrar vurgusu (2)
CHP'Lİ BOZKURT'U ELEŞTİRDİ
Çanakkale'ye gelen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, cuma namazı sonrası Menderes Parkı'nda halka seslendi. Kurulan kürsünün ardına konan sandalyenin üstüne ayakkabılarını çıkartıp çıkan Müezzinoğlu konuşmasında, CHP Konya Milletvekili Hüseyin Bozkurt'un, referanduma yönelik sözlerini sert bir dille eleştirdi. Halka referandumda 'evet' oyu kullanmaları için çağrı yapan Bakan Müezzinoğlu, "Bizler onların, CHP'li Milletvekili gibi evetçileri, 'İzmir'de denize dökeceğiz' diyerek millete, Yunanlı muamelesi yapacak kadar kansız değiliz. Olmadık. Böyle şey olur mu ya! Bu milletin evlatların bu milletin insanları, elini vicdanına koyarak sandığa gidecek. Milletim diyecek. Memleketim diyecek. Bayrağım diyecek. Milli irade adına ben beni merkeze alan güçlü bir sisteme evet diyeceğim diyecek. O hain de hiç utanmadan, hiç sıkılmadan 'İzmir'den denize dökeceğiz.' Sen abdest suyunu bile İzmir'den denize dökemezsin. Öyle yağma yok. Burası 'Çanakkale geçilmez' diyen millettir. Yunanı denize döken millettir. Sen önce mayana bir bak. Tıp diliyle şu DNA'nı bir incelet bakalım. Muhtemelen bu DNA'da bir sorun var, başka türlü olmaz" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
Bakan Müezzinoğlu'nun Çanlılar ile buluşmasından görüntü
Bakan Müezzinoğlu konuşma görüntü
Haber-Kamera: Burak GEZEN-Mustafa SUİÇMEZ / ÇANAKKALE,
===================================================
Bakan Arslan, Kars'ta Lojistik Merkezi'nin temelini attı
ULAŞTIRMA, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Kars Organize Sanayi Bölgesi (OSB) yanındaki alanda Kars Lojistik Merkezi'nin temelini attı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan törende konuşan TCDD Genel Müdürü İsa Apaydın, 300 bin metrekarelik alan üzerinde kurulacak projenin sözleşme bedelinin 94 milyon 300 bin TL olduğunu bildirdi. Yıllık 412 bin ton taşıma kapasitesine sahip lojistik merkezin konteyner stok alanın da 170 bin metrekare olduğunu ifade eden Apaydın, demiryolu ünitelerinin yanı sıra her türlü idari ve sosyal donatıların bulunduğu lojistik merkezin içine 16 kilometrelik demir yolu hattı yapılacağını ve ulusal demiryolu ağına bağlantılı olacağını söyledi.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Başanı Ahmet Arslan 'kara tren'den kurtulmak için aynı ismi taşıyan türküyü değiştirdiklerini belirtti. 'Yüksek hızlı tren yetişir' dönemine geçtiklerini anlatan Arslan, 2 bin 300 kilometrelik hattı elektrikli hale getireceklerini, sinyalli hattı 5 bin kilometreden 7 bin 300 kilometreye çıkardıklarını bildirdi. Amaçlarının ülkeyi bir baştan bir başa kaliteli konforlu demiryolu ağıyla örmek olduğunu vurgulayan Arslan, yüksek hızlı tren çalışmalarında Ankara ile Sivas arasında çalışmalarla Sivas- Erzincan'ın ihale sürecinin devam ettiğini belirtti. Bakü, Tiflis, Kars demiryolu projesinin Türkiye için önemli olduğuna işaret eden Ahmet Arslan, 30 Ekim 2018'de bitecek olan lojistik merkezde 500 kişinin çalışmaya başlayacağını ifade etti. Kars'ın cazibe merkezi olduğu için bir çok yatırım geleceğini aktaran Arslan, şunları söyledi:
"Bu lojistik merkeziyle Kars, sadece serhatı bekleyen il olmayacak serhat konumundan yararlanan il olarak Azerbaycan'a, Türkmenistan'a, Kazakistan'a ta Çin'e kadar hizmet edecek. Hizmet ederken de buranın sanayisi gelişecek, istihdamı artacak. Bundan hiç şüpheniz olmasın."
İl Müftüsü Mehmet Genç'in yaptığı duanın ardından lojistik merkezin temeli Bakan Ahmet Arslan tarafından atıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
Alandan genel ve detaylar
Saygı duruşu istiklal marşı
TCDD Genel Müdürü İsa Apaydın'ın konuşması
Bakan Ahmet Arslan'ın konuşması
Dua ve temel atma
Haber-Kamera: Bedir ALTUNOK / KARS,
===============================================
CHP'li Yılmaz: Türkiye siyasi olarak Suriye dosyasından uzaklaştırıldı
CHP Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, ABD'nin Suriye saldırısını değerlendirirken, "Bundan sonra vekalet savaşlarının ötesine geçiliyor. Asıl savaşı yapanlar araziye inmeye başladı, ABD ve Rusya gibi. Türkiye bir yan aktördür. Suriye dosyasından siyasi olarak Türkiye uzaklaştırılmıştır" dedi.
Referandum çalışmalarına yapmak üzere seçim bölgesi Ardahan'a gelen ve ilçeleri gezen CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, Çıldır ilçesinde ABD'nin Suriye'ye yaptığı saldırıyı değerlendirdi. Müdahaleyi iki şekilde yorumlamak gerektiğine işaret eden Öztürk Yılmaz, şunları söyledi:
"Bunlardan biri ABD'nin iç kamuoyu ile alakalıdır. Diğeri ise Suriye denklemi ve küresel boyutu vardır. ABD'nin iç kamuoyu ile ilgili olanı şudur: Çok uzunca bir süre Donalt Trump yönetimi demokratlar tarafından Putin'in seçimlere müdahalesi ile ve o suretle seçilmesi nedeniyle, seçildiğini iddia ederek bir eleştiri başlatmıştı. Donalt Trump yönetimi bunu bu zamana kadar yalanlamaya çalışmıştı. Her konuda açıklama getirmeye çalışmıştı, ama bunların hepsi esasen cılız kalmıştı. Bu hareket iç kamuoyunda ki bu algıyı ters çevirmeye yönelik önemi bir harekettir. Şu anlama geliyor. Donalt Trump yönetimi Putin ile ilişkilerde belirtildiği gibi sessiz kalmayacak. Dolayısıyla 'Putin'e gebe değil' anlayışını yerleştirmek istiyorlar. Çünkü seçimlere müdahale konusunu özellikle demokratlar ileri bir aşamaya götürüp seçimlere bir müdahale varsa bunu hukuki bir zeminde Trump'ın istifasına ve görevden uzaklaştırılmasına kadar gidecek bir sürece götürmek istiyorlar. Bu bir noktada iç kamuoyunda ki tartışmalara bir perde çekilmesi anlamına geliyor."
YILMAZ: TÜRKİYE UZAKLAŞTIRILMIŞTIR
Obama yönetimi ve ardından Donalt Trump'un ilk aylarında Suriye'de ABD'nin Rusya'ya karşı elinin zayıfladığı, pek bir şey yapamadığı, Suriye dosyasını Putin'e devrettiği, adeta Putin'in gölgesine düştüğünü yolundaki iddiaları hatırlatan Öztürk Yılmaz, özellikle Astana toplantısı ile birlikte böyle bir imajın ortaya çıktığını belirtti. Öztürk Yılmaz, açıklamasına şöyle devam etti: "Şimdi bu imajı da ters çevirecek, hayır ben buradayım, arazideyim, hala ana aktörüm, bu işi ben yaparım, ben belirleyici bir konumdayım, Suriye'nin geleceği bana rağmen belirlenemez adımıdır bu. Olayın Suriye boyutundaki bağlamlı da budur. Türkiye'yi ilgilendiren boyutu daha önemli bizim için. Türkiye, Suriye konusundaki tezlerini kaybetmiştir. Sabah saatlerinde ABD'nin operasyonlarını destekleyen açıklamalar yapılmıştır. Bu açıklama keşke daha temkinli bir lisan kullanılsa. Biz bu saldırıyı kınadık. Bu tasvip etmediğimizi ve bir savaş suçu olduğunu belirttik. Ancak şunu bilmemiz gerekiyor. Bundan sonra vekalet savaşlarının ötesine geçiliyor. Asıl savaşı yapanlar araziye inmeye başladı ABD ve Rusya gibi. Türkiye bir yan aktördür. Suriye dosyasından siyasi olarak Türkiye uzaklaştırılmıştır."
GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR
Haber-Kamera: Deniz BAŞLI/ ARDAHAN -
===================================================
Feyzioğlu: Bu anayasa değişikliğinin yazarı maalesef 2010'daki gibi küresel kuklacılardır
TÜRKİYE Barolar Birliği Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, "Bu anayasa değişikliği paketinin yazarı maalesef 2010'daki gibi küresel kuklacılardır" dedi.
MERSİN'in Mut İlçesi'ne gelen Türkiye Barolar Birliği Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, ve Prof. Dr. Süheyl Batum, Cumhuriyet Meydanı'nda vatandaşlar tarafından Türk bayrakları ile karşılandı. Burada kalabalığa hitap eden Metin Feyzioğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslenerek, anayasa referandumuna hayır diyenlerin yaptıkları çalışmalara neden öfkelendiğini sordu. Feyzioğlu, iktidarı geçmişte çok uyardıklarını ancak dinlenmediklerini, her seferinde duvara çaptıklarını belirterek şöyle konuştu:
"Sayın Cumhurbaşkanı, hayır diyen vatandaşlara, size anayasanın Türkiye'yi getireceği felaketleri anlatmaya gayret edenlere bu öfkeniz neden? Yapmayın. Bizi dinlememiş, kulak vermemiş olmanızın, bizimle tartışmamış, sözlerimizi kabul etmeseniz bile değerlendirmeye almamış olmanızın bedelini milletçe ödüyoruz. Bari 2017 anayasa değişikliği paketinde sesimizi, sözümüzü duyun. Bu anayasa değişikliği paketinin yazarı maalesef 2010'daki gibi küresel kuklacılardır. İşte bu sebeple bu millet muhteşem bir sağduyuyla meseleyi doğru yakalamış ve hiç kuşku duymayın ki 'Hayır' demek için 16 Nisan kutlu gününü beklemektedir."
'BU PAKETTE EYALET VAR'
Hiçbir beklentilerinin olmadan meydanlarda olduklarını ifade eden Feyzioğlu, yeni anayasa paketinin içinde özerlik ve eyalet olduğunu öne sürerek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Süheyl Batum hoca ile hodri meydan diyoruz. Karşımıza Sayın Cumhurbaşkanı veya Sayın Başbakan hukukçuları getirsin. Kendileri de dinlesinler. Kendileri hukukçu değildir, bilmeleri gerekmez. Ama eğer Türkiye'nin çok tanınmış bir Anayasa hukukçusu 'Eyalet var bu pakette' diyorsa, Türkiye Barolar Birliği 'Eyalet var bu pakette' diyorsa, Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Başbakanın makamlarının gereği üstlendikleri sorumluluk, bizi davet edip düşüncemizi almayı gerektirir."
Ardından söz alan Prof. Dr. Süheyl Batum da yeni anayasa taslağındaki maddelerin sakıncalarını anlattı. Feyzioğlu ve Batum daha sonra Silifke ilçesine geçti.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
---------------------------
Konuşmanın yapılacağı alanda dinlemeye gelenlerden genel
Metin Feyzioğlu alana gelirken
Metin Feyzioğlu kendisini dinlemeye gelenlerle tokalaşırken
Metin Feyzioğlu yaşlı bir kadına kendisine verilen çiçeği verirken
Metin Feyzioğlu konuşma yaparken
Haber-Kamera: Murat SÖZERİ/MUT(Mersin)
=======================================
Şanlıurfa'da İdlib protestosu
ŞANLIURFA'da sivil toplum kuruluşları, Suriye'nin İdlib kentinde çok sayıda sivilin yaşamını yitirdiği kimyasal saldırıyı protesto etti.
Cuma namazından sonra Dergah Camisi önünde toplanan STK üyeleri, İdlib'de sivillere yönelik saldırılara tepki gösterdi. İdlib'de yaşamını yitirenlerin fotoğraflarını taşıyıp slogan atan kalabalık, adına konuşan Memur- Sen İl Başkanı İbrahim Coşkun, Suriye'de yapılan saldırıların son bulmasını isteyerek, şöyle konuştu:
"Vahşetin üç atlısı, üç maymunu oynayan uluslararası toplumdan güç alarak vahşet galerisini büyütüyorlar. Esad'in yaşaması için kardelenleri kanla suluyorlar. Barış ve huzur güvercinlerini kanatlarından vuruyorlar. Susmayacağız. Susarsak kalbimiz kurusun."
Kalabalık, basın açıklamasının ardından dağıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------------------------
Dergah Camisi
Toplanan grup
Gurubun slogan atması ve fotoğraflar
İbrahim Coşkun'un konuşması
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Ömer ŞULUL-ŞANLIURFA-DHA)
=============================================
MHP İl Başkanı Ersoy: Kayseri'de yüzde 75'in üzerinde evet oyu bekliyoruz
MİLLETÇİ Hareket Partisi Kayseri İl Başkanı Baki Ersoy, 16 Nisan'da yapılacak referandumda, Kayseri'de yüzde 75'in üzerinde evet oyu beklediklerini bildirdi. Ersoy, "Vatanımız için, milletimiz için inşallah hayırlısı olur. Kayseri'de yüzde 75'in üzerinde evet oyu çıkar diye umut ediyorum. İnşallah bu anlamda da cenab-ı Allah bizleri mahcup etmez" dedi.
MHP İl Başkanı Ersoy, referandum çalışmaları kapsamında yönetim kurulu üyeleriyle birlikte Kayseri Gazeteciler Cemiyeti'ni ziyaret ederek Cemiyet Başkanı Metin Kösedağ ile görüştü. Ersoy, burada yaptığı açıklamada, "16 Nisan referandumu sürecinde siyasi partiler çalışmaları yoğun bir şekilde devam ediyor. Biz de MHP yöneticileri olarak bu yoğunluğa ayak uydurmaya çalışıyoruz. Bu referandum, Türkiye'nin en önemli seçimlerinden biri. Önümüzdeki referandumda MHP'nin duruşu zaten belli. Milliyetçi hareketin lideri ilk olarak 11 Ekim'de bu konuyu gündeme getirmişti. Meclis'ten geçti, sonrasında da milletin iradesine sunulması süreci başladı. İnşallah hem Türkiye'de hem de Kayseri'de güçlü bir evet çıkacağını düşünüyoruz. Bunun için de tüm teşkilatlarımızla çalışıyoruz. Vatanımız için, milletimiz için inşallah hayırlısı olur. Kayseri'de yüzde 75'in üzerinde evet oyu çıkar diye umut ediyorum. İnşallah bu anlamda da cenab-ı Allah bizleri mahcup etmez" ifadelerini kullandı.
"VEKİLE SALDIRI KEŞKE OYLMASAYDI"
MHP İl Başkanı Baki Ersoy, CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık'a yönelik bıçaklı saldırı girişimi hakkında da şunları söyledi: "CHP'li vekile kimler, neden saldırmıştır, orada aralarında nasıl bir diyalog geçmiştir bilmiyorum. Ama ne olursa oldun doğru değil. Kimseye saldırılması doğru değil. Şu da bir gerçek ki, ortamı germemek gerekiyor. Biz geren taraf olmuyoruz. Ancak, CHP tarafı, örneğin Talas'ta daha önce rahmetli başbuğumuz Alparslan Türkeş ve rahmetli Necmettin Erbakan'ın da başkanlığa hayır dediğini içeren broşürler dağıtmaya çalıştılar. Bunlara gerek, herkes kendi politikasını kendi çizgisinde yapsın. Mesela Deniz Baykal üzerinden gitsinler yapsınlar. Ama başbuğumuz üzerinden böyle bir şey yapılmasına müsaade etmeyiz biz. Bir vekile saldırılması doğru değil, kimseye saldırılması doğru değil. Güvenlik güçleri de bunun gereğini yapmışlardır zaten. Bu olayları büyütüp, belli bir noktaya taşıyıp, bunu yapanlar şucu, bucu gibi bir ayrıma tabii tutarlarsa, bundan şehir zarar görür, herkes zarar görür. Keşke olmasaydı."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-MHP Kayseri İl Başkanı Baki Ersoy'un açıklaması
-Genel detaylar
Habe-Kamera: Zafer BARIŞ/KAYSERİ DHA)
=================================================
Bodrum'da denizciler mevzuattaki sorunları tartıştı
Deniz Ticaret Odası (DTO) Bodrum Şubesi, Ulusal Yat ve Yatçılık Mevzuatı'nı dünya ve bölge standartlarıyla eşleştirerek rekabet gücünü arttırmayı hedefleyen çalıştay düzenledi.
Deniz Ticaret Odası Bodrum Şubesi tarafından 7-9 Nisan arasında Azka Otel'de düzenlenen 'Yat ve Yatçılık Mevzuatı' çalıştayı başladı. DTO Bodrum Şube Başkanı Gündüz Nalbantoğlu, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Arif Yılmaz, Bodrum Liman Başkanı Türker Kutlu, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Bodrum Denizcilik Meslek Yüksekokulu Müdür Vekili Prof. Dr. Tuncay Kuleli, İTÜ Gemi İnşaatı ve Deniz Bilimleri Fakültesi Deniz Teknolojisi Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Abdi Kükner, Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Kpt. Selçuk Nas ve çok sayıda sektör temsilcisi ve akademisyen toplantıya katıldı.
DTO Bodrum Şube Başkanı Gündüz Nalbantoğlu, "Yatçılık sektörünün gelişebilmesi ve rekabet gücünün artması açısından önem taşıyan konuların başında gemi ve yat tanımı ayrımının bölge ve dünya kriterlerine göre yapılması; yat kaptanı ve yat personeli eğitimlerinin bölge ve dünya ile entegre olması gereği ortaya çıkmıştır. Deniz Ticaret Odası tarafından Bodrum Şubesi koordinesinde bu çalıştayın düzenlenmesi ihtiyacı doğmuştur. Konusunda uzman akademisyen ve sektör temsilcileri, pazar günü sona erecek çalıştayda mevzuatta yapılması gereken düzenlemeleri ele alınacak ve ortaya çıkan kararlar Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı bünyesindeki ilgili kurumlara öneri olarak sunulacak" dedi.
DTO Bodrum Şubesi Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Arif Yılmaz ise çalıştay katılımcılarından oluşturulacak 3 grubun, 'Yat /Gemi Ayrımı', 'Gemi Adamları Yönetmeliğinde Yat Personeli' ve 'Yat Personelinin Eğitimi' konularında çalışmalar yapacağını, bugün yapılacak soru cevap bölümü ile de ek sorunların tespitinin belirleneceğini söyledi. Panel, katılımcıların sunumlarıyla sürdü.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
Çalıştaya katılanlardan görüntü
Konuşmacılardan görüntü
Genel ve Detay görüntü
Haber-Kamera: Nilüfer DEMİR / BODRUM (Muğla),
==============================================
