Dha Yurt Bülteni-9
Şehidin astsubay kardeşi: Keşke senin yerine ben öleydimFIRAT Kalkanı harekatında şehit olan piyade uzman çavuş 26 yaşındaki Ahmet Şahin, memleketi Afyonkarahisar'ın Çay İlçesi'nde toprağa verildi.
Şehidin astsubay kardeşi: Keşke senin yerine ben öleydim
FIRAT Kalkanı harekatında şehit olan piyade uzman çavuş 26 yaşındaki Ahmet Şahin, memleketi Afyonkarahisar'ın Çay İlçesi'nde toprağa verildi. Cenazeye katılan şehidin kardeşi astsubay Mahmut Şahin, "Keşke senin yerine ben öleydim, orada ben yataydım ağabey" dedi.
Suriye'nin El- Bab Bölgesi'nde bombalı araçla yapılan saldırıda şehit olan piyade uzman çavuş Ahmet Şahin'in cenazesi, Gaziantep'te düzenlenen törenin ardından memleketi Afyonkarahisar'a gönderildi. Şehidin cenazesi uçakla Afyonkarahisar Askeri Havalimanı'na, ardından karayoluyla Çay merkez Vakıf Mahallesi Emekliler Sokak'taki baba evine getirildi. Baba evinde kalabalıktan dolayı güçlükle ambulanstan indirilen şehidin Türk bayrağına sarılı tabutu, burada hazırlanan masaya konuldu. Helallik alınması sırasında şehidin babası İsmail Şahin, annesi Emine Şahin, kardeşi Mahmut Şahin ve eşi Şeyma Şahin tabuta kapanarak ağladı. Kardeşi ve eşi sık sık şehidin tabutunu öperken, baba ise "Oğluma son bir kez sarılayım" diyerek tabuta kapandı.
'KEŞKE SENİN YERİNE BEN ÖLEYDİM'
Şehidin cenazesi helallik alınmasının ardından gözyaşları arasında ambulansa bindirilerek, salavatlar eşliğinde Çay İlçe Meydanı'na getirildi. Meydanda yakınlarının tabuta sarılarak gözyaşı döktüğü cenazede görevliler şehidin ailesini güçlükle tabutun yanından ayrılmaya ikna etti. Şehidin özgeçmişinin okunmasının ardından cenaze namazı için saf tutuldu. Bu sırada ağlayan baba İsmail Şahin'i törene katılan Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu sarılarak teselli etmeye çalıştı. Şehidin kardeşi astsubay Mahmut Şahin ise bu sırada, "Keşke senin yerine ben öleydim, orada ben yataydım ağabey" diye ağladı.
SON 1 YILDA 20'NCİ ŞEHİT
Afyonkarahisar Müftüsü Şükrü Kabukçu'nun kıldırdığı cenaze namazına Bakan Eroğlu'nun yanı sıra, Afyonkarahisar milletvekilleri Ak Partili Ali Özkaya ve Hatice Özkal, Vali Aziz Yıldırım, Afyonkarahisar ve Çay protokoluyla yaklaşık 10 bin kişi katıldı. Namazın ardından omuzlara alınan şehidin cenazesi, İlçe Mezarlığı'ndaki şehitlikte toprağa verildi. Piyade uzman çavuş Ahmet Şahin son 1 yıl içinde Afyonkarahisar'ın 20'nci, Çay'ın 5'inci şehidi oldu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------
Cenaze aracından
Yakınlarından görüntü
Ağlayan ailesi ve yakınları
Haber: Onur BAYRAM- Kamera: Muzaffer NAL/AFYONKARAHİSAR,
===================================
İçişleri Bakanı Soylu Van'da: Bu işi kökünden temizleyeceğiz
İÇİŞLERİ Bakanı Süleyman Soylu, Van'da terörle mücadele konusunda yaptıkları çalışmaları anlattı. Soylu, "Buradaki terörü, askerimiz, polisimiz, jandarmamızın gece gündüz demeden gösterdiği fedakarlıkla, korucularımızla hem de yatırımlarımızla gençlerimize sağladığımız iş imkanlarıyla insanımızın refahını artırmakla bitireceğiz. Bu işi kökünden temizleyeceğiz" dedi.
Bakan Süleyman Soylu, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Yaşar Güler, Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok ve Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan ile birlikte Van'a geldi. Havalanında Van Valisi İbrahim Taşyapan, AK Parti İl Başkanı Zahir Soğanda ve partililer tarafından karşılanan Bakan Soylu, kahvaltı ardından Cumhuriyet Caddesi'ndeki esnafı ziyaret etti. Esnafın sorularını dinleyen Bakan Soylu, bunların çözümü için ellerinden gelen yardımı yapacaklarını söyledi. Bakan Soylu ve beraberindekiler daha sonra Valiliğine geldi. Burada şeref defterini imzalayan Bakan Soylu, esnafın kendisine gösterdiği sevgiden çok mutlu ettiğini söyledi. Bakan Soylu, şöyle dedi: "Vatandaşımız her şeyin farkında. Ülkemizin huzurlu mutlu ve ekonomik açıdan büyümesini ve yükselmesini sağlayabilecek, bu anlayışın, nasıl gerçekleşebileceğinin farkında. Aynı zamanda kendine samimiyetle hizmet eden insanların farkında. Yine 15 Temmuz'un oluşturduğu bu büyük atmosferin devam etmesi ve bunun bu ülkenin hedeflerine ulaşmasının en önemli yolu olduğunun da farkında. Yaklaşık 1 saatlik ziyaretin bize bırakmış olduğu intiba budur. Elbetteki yapacağımız çok şey, getirilecek çok hizmet, üzerine düşmemiz gereken çok mesele var. Bunu hep beraber gerçekleştireceğiz."
Demokrasinin sadece bir seçim yöntemi olmadığını belirten Bakan Soylu, yönetime halkın, sivil toplum örgütlerinin katıldığı ölçüde, demokrasinin güçlenebileceğini söyledi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şöyle devam etti: "Demokrasinin güçlendiği yerde hukuk, adalet, ekonomi, zenginlik ve refah güçlenir. Uzun yıllardır ülkemizde ve son dönemde Ortadoğu coğrafyasında etkinliğini artırmaya çalışan terörün esas hedefi aslında tamda budur. Demokrasiyi etkisizleştirmek, hukuku siyaseti baskılamak ve böylece kendisini tek egemen güç olarak dayatmak. Terörün karakteristik özelleği tam budur. Terör sadece can kaybı getirmez. Terör fakirlik, geri kalmışlık, adaletsizlik ve hakların gaspını getirir. 65. hükümet olarak FETÖ, PKK, YPG, KCK, gibi bütün terör örgütlerine yönelik topyekün başlattığımız hareketlerinin bir ayağı güvenlik güçlerimizin kahramanca verdiği mücadeledir. Bakın dışarıda adım atmakta zorlanıyoruz. Ama söylemek gerekir ki bugün eksi 20-25 derecede vatanımızın evlatları huzurumuz güvenliğimiz ve esenliğimiz ve rahat adım atabilmemiz için şuanda nöbeti başındalar. Terörle mücadelededirler. Sınırlarımızı koruyorlar. Kendi bulundukları bölgelerin güvenliğini sağlamaya çalışıyorlar."
Geçen Eylül ayında Başbakan Binali Yıldırım'ın açıkladığı yatırım teşvik paketine değinen Bakan Soylu, bunun sürecin ilk meşalesi olduğunu anlatırken, "Şu anda yürüttüğümüz saha çalışması sadece terörle mücadele veya buna ait bir güvenlik çalışması değil. Terörle mücadele ile birlikte bu bölgesel ekonomik kalkınma hamlesi ve bunun bir kampanyaya dönüştürülmesi hareketidir. Hükumetimizin bu hareketi, özellikle insanımızı rahatlatacak, yarına umutla baktıracak ve bu kalkınma hamlesi ile birlikte işsizliğe ve ekonomik birçok meseleye çözüm üretecek bir harekettir."
Terörün tasfiye edilmesi halinde işsizliğin ortadan kalkacağğını anlatan İçişleri Bakanı, gençlere şiddeti, silah, dağa çıkmayı, kardeş katlini önerenlere karşı kendilerinin iş, aş, eğitim önereceklerini ifade etti. Bakan Soylu, şöyle konuştu: "Huzurla yaşanan altyapısı tamamlanmış modern dünyanın bütün imkanlarına sahip güvenli şehirler olacaktır. Doğu ve Güneydoğu'yu bir sorun alanı olarak tarif edenler aslında kendilerine teröre zemin hazırlamaktadır. Bu ülke mutluluğu hak ediyor. Hükümetimiz bu noktada ülkemizin her noktasında eksikliği aksaklığı gidermek kararlılığında olduğu gibi Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da kardeşlerimizle olan bu münasebetimizle birlikte tüm eksiklikleri ve aksaklıkları gidermek üzere kararlıdır. ve iradesi kuvvetlidir. Van; ekonomik kalkınma olarak hükümetlerimiz tarafından öteden beri önem verilen illerimizden biri olmuştur. Özellikle 2011 yılında meydana gelen deprem faciası sonrasında adeta yeni bir Van inşa edilmiştir. TOKİ tarafından afet yardımı kapsamında Van Edremit ve Erciş'te inşaa edilen 17 bin 489 konutun yanı sıra evini yapana yardım projesi kapsamında 16 bin 667 konut ve işyerinin yapımıda sağlanmıştır. SODES'ler dahil olmak üzere birçok projeler, spor salonları yapılmıştır. Gevaş ilçemizde Van'a çok yakışan Abalı Kayak Tesisi Projesi tamamlanmıştır. Uluslararası kış olimpiyatları, şampiyonalar, düzenlenebilecek ve bunların yapılabileceği ortam elbetteki hazır hale gelmiştir. Yine bölgemizin cazibe merkezi olma yolunda önemli gördüğüm bir yatırım Tuşba'daki fuar ve kongre markezidir. Yaklaşık 19 milyonun üzerinde bir yatırımla burada yapılmıştır. Van Organize Sanayi Bölgesi'ne devri yapılmıştır. Yine büyük bir kültür hamlesi olarak 21 milyon 839 bin yatırım tutarına sahip Urartu Müzesi'de bir gurur abidesi olarak Vanımız ile buluşmuştur. 1.5 milyon ziyaretçi kapasitesine sahip kompleks açılışa hazır ve il kütür müdürlüğüne devir işlemleri sürmektedir. Yine 6 bin 900 kişilik istihdam yaratması beklenen tekstil kent projesinin de yüzde 95 tamamlanmıştır. Aydınlatma asfaltlama çevre düzenleme işlemleri tamamlanınca kısa sürede hemen hizmete girecektir. Kalkınma Bakanlığı tarafından desteklenen cazibe merkezleri programı kapsamında desteklenen ve yaklaşık 100 milyon liralık 5 projedir."
"BU İŞİ KÖKÜNDEN TEMİZLEYECEĞİZ"
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Van ile ilgili ciddi ve önemli bir yatırım ve kalkınma hamlesi içerisinde olduklarını, terör, deprem veya başka bir gelişmenin bu çizgide sapmaya neden olamadığını, kentin PKK terörünün yanı sıra DEAŞ, KCK ve bunlarla ilintili FETÖ/PDY yapılanmasının hedefinde olduğunu söyledi. Soylu, "Bu işi kökünden temizleyeceğiz. Artık belediyenin devlet kaynaklarını dağdaki teröristen hizmetine veren maşalardan belediyeden teröriste maaş veren belediyenin iş imkanlarını güvenlik güçlerimize vatandaşın huzuruna karşı hendek kazmak için kullanan içimize sızmış hain mihraklarıdan birer birer kurtuluyoruz. Özellikle 15 Temmuz darbe girişimi sonrası kamu bürokrasisinin her noktasına sızmış FETÖ/PDY belasından sıyrıldıkça terörle mücadelemiz daha da güçlenmektedir. Dolayısıyla bu şer odaklarının akibeti yakındır. ve akibet onlar için hayır değil şerdir" dedi
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Van Valiliğini ziyareti sırasında gazetecilerin, FETÖ/PDY'den hakkında soruşturma yürütülen Konya'nın Kulu Kaymakamı Hüseyin Avcı'nın, Gümüşhane Vali Yardımcılığı görevine atanmasına ilişkin sorusunu yanıtladı. Bakan Soylu: "400'e yakın mülki idare amiri FETÖ/PDY'den görevden alınmıştır. 919 kaymakamımız var. Bunların arasında biraz önce bahsettiğimin bir bölümü kaymakam bir bölümü vali ve vali yardımıcısıdır. Bu dönemde ilçelerimizde büyük bir boşluk meydana gelmiştir. Ama devlet sürekliliği anlayışı içerisinde kimisini vekaletle kimisinin başka ilçeyi yönetmesiyle bugüne kadar götürdük. Cumhuriyet tarihinin 616 kişiyle en yüksek kaymakamlar kararnamesini geçen gün çıkardık. Sizin sorduğunuz mesele teknik bir mesele. 313 kişi mülki idareden ihraç edilmiştir. 90'ı aşkın kişi de şu anda açıktadır ve soruşturmaları devam ediyor. Bunların bir kısmı tutukludur, bir kısmı 15 Temmuz'dan sonra görevden alınmış tekrar serbest bırakılmış, bir kısmı denetimli serbestlikle serbest bırakılmış, bir kısmının herhangi bir kusuru görülmemiş. Bizim yaptığımız idari tetkiklerde 11 arkadaşımızı göreve iade etmiş bulunuyoruz. Burada problem şu, ihraç edilenler ihraç edilmiş, ama bu tetkiklerini devam ettirdiğimiz 90 kişiyle ilgili bunlar bi yerde görevliler ya bir yerde Kaymakamlar ya valiler açığa alınmışlar bunların eğer açığa alınmışlarsa başka bir göreve geçmeleri şunda mümkün değildir. Peki bulundukları yer ne olacak. Oraya da birileri gelecek çünkü açıktalar. Bu bir teknik işlemdir. Onlara başka bir boş göreve henüz bir karar vermeden görevlendirilirler, bu kişilerin açık işlemi devam eder. Bir ihraç kararı verilecekse ihraç kararı verilecek. Geri göreve döndürme kararı verilecekse bu karar verilecek. Bizim için önemli olan kaymakamlıktır. Kaymakamlık sahalarının bu açık işleminden kurtulmasıdır. Bu dönem içerisinde mutlaka bir takım idari zorluklar yaşanacaktır. 400 rakamından ve kısıtlı sayıda olan idari mülkü amirinden bahsediyorum. Oları alıp hukuk işleri gibi vali yardımcılıkları gibi açık olarak pozisyonlarını devam ettirdikleri bir pozisyona verdik. Yerlerine kaymakam atadık ve o ilçelerimizin çalışma sürdürebilirliğinin ortaya koyduk. Ama basın da haklıdır. Bu kadar teknik bir meseleyi bilme kabiliyetine sahip olamayabilirler. Burada bir teknik mesele var. Bunların açıklıkları devam ediyor. Bunların bir kısmı ihraç edilecektir bir kısmı da belki birşey olmayıp geri dönebilecekleri bakanığımızca takdir edilecektir."
Gazetecilerin Adana'daki yurt yangınında itfaiye ekiplerinin yetersiz kaldığının iddiası üzerine sorduğu soruya da Bakan Soylu, "Soruşturma devam ediyor. Sonuçları itibariyle de bu konuda gerekenin yerine getirileceğinden herkesin emin olmasını isteriz. Hepimiz bir araya gelsek bir canı imal edemeyiz. Böyle bir gücümüz yok. Ama tedbiri almak zorundayız. Tedbir almayanların da sorumluluğunu onlara devlet olarak ödetmek zorundayız" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
-----------------------
-Soylu'nun açıklamaları (CANLI VERİLDİ)
NOT : AKTÜEL GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR
Haber-Kamera: Gülay KUYUCU-Murat ÇAĞLAR-Orhan AŞAN/VAN, -
=========================================
Aladağ Belediye Başkanı Akgedik: 3'ncü kata çıkacak bir imkan bulamadık
ADANA'da 12 kişinin yaşamını yitirdiği, 24 kişinin yaralandığı yurt yangının meydana geldiği Aladağ İlçesi'nin Ak Partili Belediye Başkanı Mustafa Akgedik, 2 yıl önce Büyükşehir Belediye Meclisi'nde yaptığı konuşmada itfaiyenin yetersizliğini gündeme getirdiğini, ancak bir iyileşme sağlanmadığı söyledi.
Kozan Cumhuriyet Başsavcılığı'nın konuyla ilgili soruşturmasını sürdürdüğünü söyleyen Akgedik şöyle konuştu: "Herkes, yurdun, milli eğitimin, itfaiyenin eksiğini, yangın konusundaki bilinçsizliğimizi gördü. Ben oradayken, son kata ulaşmak için çok mücadele ettik. Son kat çünkü yangının en yoğun yaşandığı kattı ve birileri 'içeride kimse yok' diyordu, birileri de içeride 10-11 kişinin olabileceğinden bahsediyordu. Israrla yukarıya girmeye çalıştık. Savcılık araştırıyor tabii bu konuyu, adli makamlara intikal etmiş. Burada kimin ihmalin var, kimin ihmali yok bunları değerlendiriyorlar. İhmali olanları mutlaka cezalandıracaklar. Burada, yangına müdahale edecek ekipman eksiğimiz var. Bunu Büyükşehir Belediyesi de görmüştür muhtemelen, çünkü 3'ncü kata çıkacak bir imkan bulamadık. Bir madencinin kovalı vinciyle son kata çıkıldı. Bunu gördük. Maalesef merdivenli ve kovalı itfaiye aracımız, yangın neredeyse bittiği sırada geldi. Bu, çok büyük bir eksiklik."
Akgedik 2014'te Büyükşehir Belediye Meclisi'nde de yaptığı konuşmada ilçesindeki itfaiye aracı eksiğinden bahsetmiş, yangınların ise genelde elektrikle ilgili çıktığını söylemişti.
Görüntü Dökümü
------------------
-Yanan yurt binasından görüntü
Haber: ADANA, -
===============================================
Çukurca Kaymakamı, Belediye Başkanlığına kayyum atandı
HAKKARİ'nin Çukurca Belediyesi'ne, İlçe Kaymakamı Mehmet Mut kayyum olarak atandı. Gözalıtna alınan Yüksekova Belediye Eş Başkanı Adile Kozay, bugün öğle saatlerinde Hakkari Adliyesine çıkarıldı.
Hakkari'nin Yüksekova, Şemdinli ve Çukurca belediyelerine 5 gün önce yapılan sürdürülen soruşturmalar kapsamında operasyon yapıldı. Operasyonlarda Yüksekova Belediye Eş Başkanı Adile Kozay, Çukurca Belediye Eş Başkanları Servet Tunç, Hilal Duman ve Şemdinli Belediye Eş Başkanı Seferi Yılmaz'ın da aralarında bulunduğu 30 kişi gözaltına alındı.
Gözaltına alınan Şemdinli Belediye Eş Başkanı Seferi Yılmaz 2 gün önce, Çukurca Belediye Eş Başkanı Servet Tunç ve Başkan Yardımcısı Hıdır Demiroğlu, Çukurca eski Belediye Başkanı Mehmet Kanar, DBP Çukurca eski ilçe Başkanı Cumhur Erdem dün çıkarıldıkları mahkemece 'örgüt üyeleğinden' tutuklanarak cezaevine konuldu.
ÇUKURCA'DA KAYYUM ATAMASI
Tutuklanan Çukurca Belediye Eş Başkanı Servet Tunç'un yerine bugün ilçe kaymakamı Mehmet Mut kayyum olarak atandı. Aynı soruşturma kapsamında gözaltına alınan Yüksekova Belediye Eş Başkanı Adile Kozay ise, bugün Hakkari'de mahkemeye çıkarıldı. Bu arada Yüksekova ilçesinde gözaltına alınan 10 kişinin Emniyetteki sorguları ise sürüyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-------------------
-Zırhlı araçtan indirilen Yüksekova Belediye Başkanı Adile Kozay
-Elleri kelepçeli şekilde Adliye bınasına götürülmesi
-Adliye binası
Haber-Kamera: Behçet DALMAZ/ HAKKARİ,-
===============================================
Avrupalı parlamenterler, cezaevindeki Demirtaş ile görüşemedi
EDİRNE Yüksek Güvenlikli F Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ı ziyarete gelen, Danimarka, Finlandiya, İsveç ve Norveçli parlamenterlerin bulunduğu heyet, izinleri olmadığı gerekçesiyle cezaevine alınmadı. Danimarka Kızıl-Yeşil İttifak Parti Genel Başkanı Pernille Skipper, Demirtaş ve diğer vekillerin iyi durumda olduklarından emin olmak için geldiklerini belirterek, "Avrupa Birliği'ne bu kabul edilmez durumun devam ettiği sürece müzakereleri dondurması yönünde baskı yapacağız" dedi.
Haklarında yürütülen terör soruşturması kapsamında tutuklanan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve Hakkari Milletvekili Abdullah Zeydan'ı Edirne Yüksek Güvenlikli F Tipi Cezaevi'nde ziyaret etmek için ikinci Avrupalı parlamenterler heyeti cezaevine geldi. Jandarma ekiplerince cezaevine yakın bir alanda durdurulan heyet, izinleri olmadığı gerekçesiyle içeri alınmadı. Heyette, İsveç Sol Parti Başkanı Jonas Sjöstedt, İsveç Sol Parti Başkanı Lotta Johnsson Fornarve, Danimarka Kızıl-Yeşil İttifak Genel Başkanı Pernille Skipper, Danimarka Kızıl-Yeşil Partisi Dış İlişkiler Komisyonu üyesi Anne Rehder, Finlandiya Sol İttifak Parti Genel Başkanı Li Andersson, Finlandiya Sol İttifak Parti Genel sekreteri Mia Haglund, Norveç Sosyalist Sol Parti Başkanı Audun Lysbakken ve Norveç Sosyalist Sol Parti Basın sorumlusu Siri Gjortz yer alırken, onlara HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk, milletvekilleri
Filiz Kerestecioğlu ile Sibel Yiğitalp eşlik etti.
Cezaevi önünde jandarma görevlilerince karşılanan heyet izin alamadığı için içeri alınmazken, Demirtaş'ı avukatları ve HDP milletvekilleri Kerestecioğlu ile Yiğitalp ziyaret etti. Bu sırada Avrupalı parlamenterler cezaevi önünde bekledi. Avrupalı heyette yer alan Danimarka Kızıl-Yeşil İttifak Parti Genel Başkanı Pernille Skipper, Edirne'ye Demirtaş'ı cezaevinde görerek iyi olduğundan emin olmak için geldiklerini söyledi. HDP'li vekillerin terör soruşturması kapsamında tutuklanmasını 'skandal' olarak nitelendiren Skipper, "Edirne'ye Demirtaş ve tutuklanmış olan diğer HDP'li vekillerle görüşmek için geldik. Onlar bizim meslektaşlarımız, dolayısıyla onların tutuklanmış olmasını demokrasiye yönelik büyük bir darbe olarak görüyoruz. Fikir ve ifade özgürlüğüne yönelik bir darbe olarak görüyoruz. Aslında onlar milyonlarca oy vermiş insanın iradesine darbe olarak görüyoruz" dedi.
"AB'YE BASKI YAPACAĞIZ"
Demirtaş'ın tutuklanmasını kendileriyle karşılaştırdığında bunun bir 'skandal' olduğunu öne süren Skipper, Avrupa Birliği'ne müzakerelerin dondurulması için baskı yapacaklarını söyledi. Skipper,"Biz durumu, kendi durumumuzla karşılaştırıyoruz. Eğer biz bir parlamento üyesi olarak kendi ülkemizde tutuklanmış olsaydık, bu bütün herkes için skandal olurdu. Buradan hareketle tutuklanmış olan HDP milletvekilleriyle dayanışma içinde olmamız gerektiğini düşünüyoruz ve bunu yapıyoruz. Sadece HDP'li vekillerle değil, onlara oy vermiş seçmenleriyle de dayanışma içerisinde olmuş oluyoruz. Bizim içeriye girmemize izin verilmemiş olmasını çok endişeyle karşılıyoruz. Aylar önce başvurmuştuk, buraya geldik ve içeri girmemize izin verilmedi. Biz Selahattin Demirtaş'ı ve diğer üyeleri görmek istiyorduk. İyi durumda olduklarından emin olmak istiyorduk, ayrıca adil şekilde yargılanacaklarından emin olmak istiyoruz. İyi muamele gördüklerinden emin olmak bizim için çok önemliydi. Ülkelerimize döndüğümüzde buradaki koşulları, hükümetlerimiz ile görüşeceğiz. Aynı zamanda Avrupa Birliği'ne bu kabul edilmez durumun devam ettiği sürece müzakereleri dondurması yönünde baskı yapacağız" ifadelerini kullandı.
Konsolosluklar aracılığı ile cezaevine girmek için izin istediklerini belirten Skipper, neden izin verilmediğine ilişkin soruya, "İçeri girme talebimiz 'uygun' bulunmadığı için izin verilmediğini biliyoruz. Bunun ne demek olduğunu bilemiyoruz tabi ki" dedi.
DEMİRTAŞ'DAN ÇABALARA DEVAM MESAJI
Selahattin Demirtaş ve Abdullah Zeydan ile cezaevindeki görüşmenin ardından konuşan avukatlarından Aysel Tuğluk, "Demirtaş, gelen heyete çok teşekkür etti. Çabalarına devam etmesini istediğini söyledi. Tutuklanmalarının gayri meşru olduğunu ifade ederek, içinde bulunduğu koşullarında kesinlikle hukuka ve insan haklarına aykırı olduğunu ifade etti. Bunun için heyetin bu çabalarını devam ettirme talebini de iletmemi istedi" dedi.
DOĞAN VE KAPLAN'DA ZİYARET ETTİ
Ayrıca cezaevine gelen HDP İstanbul milletvekili Celal Doğan ve eski milletvekili avukat Hasip Kaplan'da Selahattin Demirtaş ve Zeydan'ı ziyaret ederek bir süre görüştü. Milletvekili Doğan, Demirtaş ve Zeydan'ın sağlık durumlarının iyi olduğunu belirterek, "Her ikisini de çok sağlıklı ve moralli gördüm. Onlar dışarıdakilere moral vermeye çalışıyorlar. Şartlarını sorduğumda gayet iyi olduğunu söylediler. Yalnız en büyük problemin tek hücrelerde kalma meselesinin bir an önce çözülmesini talep ettiler" diye konuştu.
Ziyaret için gelen Avrupalı parlamenterler heyeti bir süre cezaevi önünde durduktan sonra ayrıldı. Jandarma ekipleri cezaevi çevresinde geniş güvenlik önlemleri aldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-F tipi cezaevi
-Jandarma önlemleri
-Hasip Kaplan'ın cezaevine girişi
-heyetin gelişi
-Jandarma görevlileriyle görüşmesi
-Milletvekili ve avukatların cezaevine girmesi
-Heyetin bekleyişi
-Pernille Skipper ile röp.
-Avukat ve vekillerin çıkışı
-Aysel Tuğluk ve Filiz Kerestecioğlu açıklaması
-Heyet genel görüntüler
-Cezaevi ve jandarma
-Genel görüntüler
Haber-Kamera: Engin ÖZMEN-Ali Can ZERAY/EDİRNE,-
=================================================
Yaşlı çift yangında can verdi
SİVAS'ın Zara ilçesinde sabaha karşı iki katlı ahşap evde çıkan yangında, 84 yaşındaki Hamdi Solak ile 82 yaşındaki eşi Nurcihan Solak yaşamını yitirdi.
Olay, sabaha karşı saat 03.00 sıralarında Çarşıbaşı Mahallesi, Rüşanlar Sokak üzerinde meydana geldi. Hamdi ve Nurcihan çiftinin oturduğu iki katlı ahşap evde henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın çıktı. Alevlerin kısa sürede büyümesiyle, komşuları durumu itfaiye ekiplerine haber verdi. Kısa sürede olay yerine gelen Zara Belediyesi'ne ait itfaiye ekipleri, alevlerin tüm binayı sarması nedeniyle saatlerce yangına müdahale etti. Yangın sabah saatlerinde söndürülürken, evde yapılan aramada Solak çiftinin cansız bedeni bulundu. İtfaiye ekiplerinin soğutma çalışmaları öğle saatlerine kadar devam ederken, Solak çiftinin cenazesi otopsi yapılmak üzere Zara Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Görüntü Dökümü:
-Yanan evin görüntüleri
-Ölen adamın fotosu
-Detaylar
Haber-Kamera: Gökhan CEYLAN/ZARA(Sivas),
====================================================
Bolu Belediyesi, 3 işçiyi Erdoğan'ı eleştirdi diye işten attı (2) (YENİDEN)
BOLU Belediyesi'nde çalışan 3 işçi, sosyal medyada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Ak Parti aleyhinde paylaşım yaptıkları gerekçesiyle işten çıkarıldı. Belediye Başkanı Ak Partili Alaaddin Yılmaz, "Kimse ekmek yediği kaba işemeyecek. Hem Ak Partili belediyede çalışacaksın, hem de Başbakan ve Cumhurbaşkanına küfür edeceksin. Kimsenin böyle bir şansı yok" dedi.
Bolu Belediyesi'nde FETÖ/PDY soruşturması kapsamında işten uzaklaştırılan 17 personelden 12'si ihraç edildi. 5 personel ise Kanun Hükmünde Kararname ile işe iade edildi. Ancak bu 5 kişiden Battal Y., İbrahim K. ve Fikri E., sosyal medya hesaplarında Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümet aleyhinde eleştirel paylaşımlar yaptıkları gerekçesiyle Bolu Belediyesi Disiplin Kurulu kararı ile işten çıkarıldı.
Bolu Belediyesi'nin Aralık ayı meclis toplantısında CHP'li üye Erhan Beykoz, Başkan Yılmaz'dan işçilerin işten çıkarılmasıyla ilgili bilgi vermesini talep etti. Başkan Yılmaz, söz konusu işçileri tanımadığını ve Disiplin Kurulu kararı ile işten çıkarıldıklarını söyleyerek şöyle konuştu: "Ben 13 yıldır Bolu Belediyesi'nde çalışan kimsenin sakalı, bıyığı veya siyasi düşüncesi ile ilgilenmedim. Benim için önemli olan nasıl düşündüğü değil, nasıl iş yaptığıdır. Başka bir belediye olsaydı böyle davranmayabilirdi. Türkiye'de örnekleri çok fazla. Ama benim bu davranışıma karşılık bazı arkadaşlar Ak Partili bir belediyede çalışırken sosyal medya hesapları üzerinden lüzumsuz şeyler yapıyorlar. Kimse ekmek yediği kaba işemeyecek. Hem Ak Partili belediye çalışacaksın, hem de Başbakan ve Cumhurbaşkanına küfür edeceksin. Kimsenin böyle bir şansı yok. Kişiler siyaset yapacaklarsa bunun yolu da belli. Gidecekler siyasi partilerde yapacaklar. İşten çıkarılan bu kişiler bir daha kesinlikle geri dönemezler."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------------
-Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz ile röportaj
-Belediye binasından detaylar
Haber-Kamera: Murat KÜÇÜK/BOLU,
==========================================
Meçhul Adanalı İncirlik'e izinli girmiş
ADANA'daki İncirlik Üssü'nü ziyaret eden ünlü oyuncular Ray Allen, Scarlett Johansson, Chris Evans'la çektirdiği fotoğrafları sosyal medyada paylaşan kimliği meçhul Adanalının, bir arkadaşının refakati ile sıkı güvenlik önleminin bulunduğu alana girmeyi başardığı, ziyaretçi defterinde de adının kayıtlı bulunduğu ortaya çıktı. Ancak bu kişinin adı açıklanmadı.
Geçen 6 Aralık'ta ABD askerleri ile ailelerine eğlence ve bakım hizmetleri sunan bir kuruluş olan United Service Organizations Inc.'in (USO Show) yaptığı etkinlik kapsamında 'Kaptan Amerika: Kahramanların Savaşı' filminin 2 yıldızı olan Chris Evans ve Scarlett Johansson'ın da aralarında bulunduğu oyuncular, Adana'daki İncirlik Üssü'nü ziyaret etti. Etkinlik kapsamında sahneye çıkan ünlüler, askerlerin sorularını da yanıtlayarak onlarla sohbet etti. Ünlü oyuncular sosyal medya hesaplarında ziyaret sırasında askerler ile birlikte çektirdikleri fotoğrafları paylaştı.
SORUŞTURMA BAŞLATILDI
Aynı günün akşamı sosyal paylaşım sitesi Ekşi Sözlük'teki bir kullanıcı da adresine, ünlü oyuncularla çektirdiği fotoğrafları, zorlu bir şekilde yüksek güvenlikli üsse girdiğini anlatarak yükledi. Törenin yapıldığı alanda bulunduğu öne sürülen ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Joseph Dunford'un da olmasına rağmen, sivil bir kişinin güvenlikli alana nasıl girdiği tartışma konusu oldu. Bunun üzerine soruşturma başlatan Adana polisi, kimliği meçhul Adanalı'nın, İncirlik Üssü'ne giriş-çıkış hakkı bulunan bir arkadaşının refakati ile girmeyi başardığını belirledi. Üs nizamiyesi kapısındaki nöbetçi amirliğinde bulunan ziyaretçi defterine kayıt yaptırarak içeri giren bu kişi, ayrıca Ekşi Sözlük'te paylaştığı fotoğrafları da sildi.
KİMLİĞİ BELİRLENDİ
İncirlik'te film yıldızlarının yanına kadar sokulması ile ilgili fotoğrafları yayınlayınca Amerikan sosyal medyasını da çalkalayan Mustafa Erdinç'in, üs içindeki lojmanda oturan bir yakınını ziyaret sırasında bu fotoğrafların çekildiği anlaşıldı.
DHA muhabirinin bulup görüştüğü Erdinç, sosyal medyada konuyu abartarak bir kısmı da hayal mahsülü bazı şeyler yazdığını, bu kadar çalkantı yaratacağını düşünmediğini, gündemde kalmak istemediğini söyledi.
Görüntü Dökümü
------------
-Fotoğraf
Haber: ADANA, -
================================================
Çaldığı otomobil alev alınca yolda bırakıp kaçtı
GAZİANTEP'te kimliği belirsiz kişinin çaldıktan sonra plakasını bantla değiştirdiği otomobil, hareket halindeyken alev aldı. Sürücü, otomobili sağa çekip kaçarken, yangın itfaiyenin müdahalesiyle söndürüldü.
İncilipınar Mahallesi'nde bulunan Büyükşehir Belediyesi önünde ilerleyen 27 KE 235 plakalı otomobil, belirlenemeyen nedenle alev aldı. Kimliği belirsiz sürücü otomobili sağa çekip durdurduktan sonra inip yaya olarak kaçtı. Çevredekilerin ihbarıyla gelen itfaiye ekipleri, otomobildeki yangına müdahale ederek söndürdü. Yangın sonrasında polisler tarafından yapılan incelemede hasar gören ve Ali Ş.'ye ait olan otomobilin çalıntı olduğu, plakasının ise beyaz bant çekilerek 27 L 235 haline dönüştürüldüğü belirlendi. Otomobili çalıp kullanırken yanarken bırakıp kaçan kişinin kimliğinin belirlenerek yakalanması için çalışma başlatıldı. Kullanılamaz hale gelen otomobil ise çekici ile otoparka götürüldü.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------------------
Belediye önü
Otomobilin yanması
itfaiyenin müdahalesi
Soğutma çalışmaları
Polis ekiplerinin incelemesi
Genel ve detay görüntüler
Haber: Ahmet ÖZER-Kamera: Eyyüp BURUN -GAZİANTEP-DHA)
======================================
Kavgayı ayırırken vurulan kadının katiline 10 yıl hapis
KAYSERİ'de kavga eden iki grup arasında çıkan kavgayı ayırmaya çalışırken, tabancayla ateş açılması sonucu vurularak ölen 67 yaşındaki Hanife Yorulmaz'ın cinayet sanığı 18 yaşındaki Halil İbrahim Özkan 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Kayseri 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasına a tutuklu Halil ibrahim Özkan, Sincan Çocuk Cezaevi'nden Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Ölen Hanife Yorulmaz'ın yakınları ise mahkemede hazır bulundu. Davanın karar duruşmasında, 10 ay önce işlenen cinayeti gözyaşları içerisinde anlatan sanık, "Yakınlarımın kavga ettiğini duyunca, mahalleye gittim. Yanıma aldığım tabancayla rastgele ateş ettim. Çok pişmanım, böyle olmasını istemezdim. Adaletinize sığınıyorum" dedi.
Öldürülen Hanife Yorulmaz'ın evli kızı Seyhan Acun ise mahkemeye verdiği ifadede "Annemin amacı sadece kavgayı ayırmaktı. Sanığın cezalandırılmasını istiyorum" diye konuştu. Mahkeme heyeti yargılama sonunda tutuklu Halil İbrhim Özkan'a 'asten adam öldürmek' suçundan 10 yıl hapis cezası verdi.
Haber: Yasin DALKILIÇ/KAYSERİ, -
================================================