Disk-Ar Araştırması: "Cumhurbaşkanı Yetkisini Kullanırsa 2025 Yılında İlk Gelir Vergisi Tarife Dilimi 158 Bin TL Değil 237 Bin TL Olabilir"
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSKAR) “Vergi Tarife Dilimleri” araştırmasını yayımladı. Hali hazırda uygulanmakta olan 2024 gelir vergisi tarifesinin ilk diliminin 110 bin TL olarak uygulandığı ifade edilen araştırmada, yüzde 43,93 olarak hesaplanan yeniden değerleme oranı ile ilk dilimin önümüzdeki yıl 158 bin TL olacağı kaydedildi.
(ANKARA) - Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSKAR) "Vergi Tarife Dilimleri" araştırmasını yayımladı. Hali hazırda uygulanmakta olan 2024 gelir vergisi tarifesinin ilk diliminin 110 bin TL olarak uygulandığı ifade edilen araştırmada, yüzde 43,93 olarak hesaplanan yeniden değerleme oranı ile ilk dilimin önümüzdeki yıl 158 bin TL olacağı kaydedildi. Araştırmaca ayrıca vergi dilimlerinin belirlenmesinde Cumhurbaşkanı'nın yetkisini kullanması istendi.
DİSKAR tarafından yayınlanan "Vergi Tarife Dilimleri" araştırmasını yayınladı. Araştırmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın vergi dilimlerinin belirlenmesinde yetkisini kullanması istendi. Araştırmaya göre, Cumhurbaşkanı yetkisini kullanırsa 2025 yılında ilk gelir vergisi tarife dilimi 158 bin TL değil 237 bin TL olabileceği kaydedildi.
Araştırmada, "Vergi Usul Kanunu'na ve Gelir Vergisi Kanunu'na göre Cumhurbaşkanı yeniden değerleme oranına göre saptanan had ve tutarları yarısına kadar artırmaya yetkilidir. Dolayısıyla Cumhurbaşkanı halen uygulanan vergi tarife dilimlerini yetkisini kullanarak yukarıya çekebilir" hatırlatmasına yer verildi.
Hali hazırda uygulanmakta olan 2024 gelir vergisi tarifesinin ilk diliminin 110 bin TL olarak uygulandığı ifade edilen araştırmada, yüzde 43,93 olarak hesaplanan yeniden değerleme oranı ile ilk dilimin önümüzdeki yıl 158 bin TL olacağı kaydedildi.
"Çalışanlar üzerindeki vergi yükünün düşürülmesi için adil bir vergi sistemi şarttır"
Araştırmada, "2025 yılında yıl kayıplarının kısmen de olsa giderilebilmesi için Cumhurbaşkanı yetkisini kullanarak ilk dilimi 237.000 TL'ye kadar yükseltmeli ve diğer dilimleri de buna göre revize etmelidir. Böylece az da olsa işçilerin ikinci ve üçüncü dilimlere girmesi gecikebilir ve kayıpları bir miktar azalmış olur. Elbette bu düzenleme yeterli olmayacaktır. Çalışanlar üzerindeki vergi yükünün düşürülmesi için adil bir vergi sistemi şarttır. 2000 yılından bu yana tarife dilimleri yeniden değerleme oranına paralel olarak uygulansaydı ilk dilimin 2025 yılı için 415.000 TL olması gerekirdi. Ancak vergi tarife dilimleri YDO oranlarının da altında kaldığı için oldukça düşük kaldı" denildi.
Araştırmada ayrıca "Son yıllarda yaşanan yüksek enflasyon ile ücretliler ciddi bir alım gücü kaybı yaşıyor. Yılın ikinci yarısında artan vergi ve kesinti yüküyle de çalışanların ücretleri giderek düşüyor. Böylece bir yandan pahalılık bir yandan adaletsiz vergi ve kesinti yükü çalışanların ücretlerini kemiriyor" görüşüne yer verildi.
Gelir vergisi tarife dilimleri ve bu dilimlere uygulanan kesinti oranlarının çalışanlar açısından oldukça önemli olduğu belirtilen araştırmada, asgari ücret istisnasının çalışanlar aleyhine uygulanmasının da ele geçen net ücretleri düşürdüğü kaydedildi.
"Asgari ücret istisnası vergiden değil, matrahtan indirim yoluyla uygulanmalıdır"
200 yılında gelir vergisi ilk diliminin asgari cüretin 21,9 katıyken günümüzde 5.5 katına kadar gerilediği belirtilen araştırmada, DİSK'in vergide adaletin sağlanması için acil talepleri şöyle sıralandı:
"Gelir vergisi tarife dilimleri yeniden değerleme oranında (asgari ücret artışından az olmamak kaydıyla) artırılmalıdır. Asgari ücret istisnası vergiden değil, matrahtan indirim yoluyla uygulanmalıdır. Asgari ücret sonrası ilk gelir vergisi tarife oranı ücretliler için yüzde 10'a düşürülmelidir. İşverenlere uygulanan 5 puan SGK prim desteği çalışanlara da uygulanmalıdır. Çağ dışı damga vergisi kaldırılmalıdır."