Disk: Üniversitenin ve Akademinin Yok Edildiği Bir Ülkenin Gelişmesi de Mümkün Değil

Beko, dün gece açıklanan ve 4 binden çok kamu görevlisinin ilişiğinin kesildiği KHK'ya ilişkin bir açıklama yaparak, "Yeni bir Kanun Hükmünde Kararname ile aralarında üniversitenin yüz akı bilim insanlarının da bulunduğu yüzlerce kamu görevlisi ihraç edildi. İhraç edilenler arasında ifade özgürlüğünü kullanarak barış isteyen bir bildiriyi imzalayan, demokrasinin, hukukun, emeğin ve insan haklarının ve barışın yılmaz savunucusu çok sayıda bilim insanı da var" dedi ve ekledi:

"Bilimi hakkıyla yapan hocalarımız ihraç edildi"

"Türkiye üniversite geleneğinde çok köklü bir yeri olan Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden onlarca hocamız ihraç edildi. Marmara Üniversitesi'nden, aralarında anayasa hukukunun duayeni ve emeğin haklarının savunucusu Prof.Dr. İbrahim Kaboğlu ile Türk Tabipleri Birliği eski başkanı Prof.Dr. Özdemir Aktan hocalarımızın da bulunduğu çok kıymetli hocalarımız ihraç edildi. Diğer üniversitelerden alanlarında gurur kaynağı olan, bilimi hakkıyla yapan hocalarımız ihraç edildi."

Açıklamasını, "Ömürleri darbelere, şiddete ve teröre karşı hukuk devleti ve insan hakları mücadelesi ile geçmiş hocalarımızın terörle ve darbeyle bağlantılı olma iftirası ile tasfiye edilmesini şiddetle protesto ediyoruz" diye sürdüren Beko, ihraçlarla "bilime, demokrasiye, üniversiteye bir darbe daha vurulduğunu" savunarak, şöyle devam etti:

"Bilime, hukuka ve demokrasiye peş peşe darbe vuruluyor"

"Üniversite çoraklaşmıştır. Üniversiteler bilim kurumları olmaktan, özerk kurumlar olmaktan çıktı. İfade özgürlüğü yoksa üniversite ve akademi de yoktur. OHAL KHK'ları amacından sapmış ve muhalifleri, demokratları, bilim insanlarını cezalandırma aracına dönüştü. Darbeyle mücadele kisvesi altında bilime, hukuka ve demokrasiye peş peşe darbe vuruluyor. Haklarında hiçbir yargı kararı olmayan ve savunma hakkı dahi tanınmayan binlerce akademisyen ve kamu görevlisi toplu kıyıma uğruyor. OHAL KHK'ları anayasası hiçe sayan keyfi ve hukuksuz düzenlemeler haline geldi. Bu toplu kıyımlar sadece ihraç edilenleri değil, ülkenin geleceğini de tehdit etmekte, bilimsel eğitimle tanışmayan yeni nesiller vaat ediyor. Üniversitenin ve akademinin yok edildiği bir ülkenin gelişmesi de, güçlü olması da mümkün değildir. DİSK olarak bu keyfi ve hukuksuz ihraçlara karşı eşitliğin, özgürlüğün, barışın, demokrasinin ve emeğin üniversite kürsülerindeki sesi olan akademisyenlerin yanında olmaya devem edeceğiz. Keyfiliğe ve hukuksuzluğa karşı, aklın, bilimin ve hukukun yanında olduğumuzu bir kez daha ilan ediyoruz."