Diyarbakı Ölümü Göze Alan Sağlık Ekipleri, Kanamalı Gebenin Hayatını Kurtardı
Ölümü göze alan sağlık ekipleri, kanamalı gebenin hayatını kurtardıDiyarbakır Kulp İlçesi'ne bağlı Kayacık Köyü Guznak Mezrası'nda 4 aylık gebe bir kadın, durumu fenalaşması üzerine, 4 kişilik sağlık ekibi helikopter ambulansla ölümü göze alarak pisti olmayan ve tamamiyle karla kaplı bir...
Ölümü göze alan sağlık ekipleri, kanamalı gebenin hayatını kurtardı
Diyarbakır Kulp İlçesi'ne bağlı Kayacık Köyü Guznak Mezrası'nda 4 aylık gebe bir kadın, durumu fenalaşması üzerine, 4 kişilik sağlık ekibi helikopter ambulansla ölümü göze alarak pisti olmayan ve tamamiyle karla kaplı bir tarafı uçurum olan dağlık alana iniş yaptı. İlk müdahaleyi köyde yaptıkları gebe Fener Aslan ve kocası Hediyetullah Aslan'ı alarak Diyarbakır'daki hastaneye yetiştirdi. Aynı sağlık ekibi daha önce de aldığı hamile bir kadına havadayken doğum yaptırmıştı.
Geçtiğimiz yıl Haziran ayı içerisinde yine Kulp İlçesi'nden aldıkları hamile bir kadına, helikopter havadayken doğum yaptıran, Dr. Özgür Korkmaz, sağlık perseni Cemil Sevdirir, Kaptan Pilot Nedim Güngör, Kaptan Pilot İlhan Güler bukez de 4 aylık gebe bir kadının hayatını kurtardı. Kulpa İlçesi'ne bağlı Kayacık Köyü Guznak Mezrası'nda 4 aylık gebe Fener Aslan'ın 2 gün önce kanamasının başlaması üzerine fenalık geçirdi. İlçe sağlık müdürlüğüne haber verilmesi üzerine harekete geçen ambulans ve sağlık ekipleri, yoğun kar yağışı nedeniyle kapalı olan köy yolundan mezraya ulaşamadı. 2 gün süren çalışmlara rağmen Guznak Mezrası'na ulaşılamaması üzerine Sağlık İl Müdürlüğü'nden yardım istendi. Bunun güzerine bugün Dr. Özgür Korkmaz, sağlık perseni Cemil Sevdirir, Kaptan Pilot Nedim Güngör, Kaptan Pilot İlhan Güler'den oluşan sağlık ekibi helikopter ambulans ile kanamalı gebe kadını almak üzere havalandı. Yoğun kar yağışı nedeniyle helikopterin iniş yapacağı alan bulamayan helikopter pilotları, bir süre sonra ölümü göze gelerek mezra yakınlarına zorlu bir iniş gerçekleştirdi. Hava ambulansının geldiğini gören mezra sakini de kanamalı gebe kadını bir battaniyeye sararak, dik dağ yamacına inen helikoptere kadar yaklaşık 500 metre taşıdı. Sağlık merkezlerinin ilk müdahalesinin ardından durumu kritik olan kanamalı gebe kadın Fener Aslan ve eşi Hediyetullah Aslan ile birlikte helikoptere alınarak Diyarbakır Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'ne ulaştırdı. Burada muayene edilen Fener Aslan'ın hayati tehlikesinin olmadığı ve tedavisine devam edildiği belirtildi. 8 çocuk babası Hediyetullah Aslan ise eşinin 2 günden beri çok kan kaybettiğini belirterek, "İki gün önce yetkililerden yardım istemiştik. Ancak yol karla kapalı olduğu için ambulans mezraya gelemedi. Allah razı olsun helikopter sağlık ekibi, hayatlarını bizim için tehlikeye attı. Onlara çok teşekkür ederim. Eşimi kurtardılar, Allah razı olsun onlardan" dedi. Dr. Özgür Korkmaz da, hasta kadınla ilgili kendisine bilgi verildiğini ve duruma hakim olduğunu belirterek, "Vaka bize iletildiğinde hava şartları kötüydü. Ancak 1 saat sonra havanın açılmasından sonra gidebileceğimizi söyledik. İl Komuta Merkezi kara ambulansın köye gidemediğini aktardı. Biz de bunun üzerine yerin kordinatını istedikten sonra kalkış yaptık. Hem kış koşulları, hem de yaz aylarında bile o bölgeye araçların gitmesi bile zordur yollar patika olduğu için. Kara ambulansları yazın bile gitmekte güçlük çekiyor. Kış şartlarında yolların karla kapanmasından dolayı kara ambulansların ulaşamadığı yerlere bize haber veriyorlar. Hasta gebe ve kanamalı olduğu için, kara ambulansların ulaşmamasından dolayı hasta hayatını kaybedebilirdi. Ancak biz yaklaşık 40 dakikada hastaya ulaşabildik. Mezrada ilk müdahalesini yaptıktan sonra hava ambulansına alıp, Diyarbakır'a getirdik. Hastaya ilk ulaştığımızda hasta, yarı baygın haldeydi. Ama biz ilk müdehalesini yapıp, naklini sağladık. Bebeğin durumunu bilmiyorum ama annenin sağlık durumu iyi. Gittiğimiz yer Kulp İlçesi'ne bağlı Kayacık Köyü'nün mezrası. Mezrada sadece 1-2 tane ev var. Tamemen dağın yamacında olan bir yer. İniş yerinin olmadığı, yani bir tarlanın bile olmadığı bir yer. İniş yaptığımız yerin bir tarafı uçurum, diğer tarafı ise dağlık. Çok dar bir alanda, büyük bir risk alarak, ekip olarak adeta hayatımızı tehkiye atarak inişi gerçekleştirdik. Oraya gitmiştik, artık geri dönmek istemiyorduk. Aslında bir ara geri dönmeyi de düşündük. Çünkü iniş yeri yoktu. İndiğimiz yere de aslında iniş yeri diyemeyiz. Ekip olarak hayatımızı riske atarak, bu görevi gerçekleştirdik. Bir canı kurtadığımız için mutlu ve gururluyuz. İyiki de gittik oraya" diye konuştu.
