Diyarbakır'da Kadınlar Şiddeti Yürüyüşle Protesto Etti
Diyarbakır'da kadınlar şiddeti yürüyüşle protesto etti Diyarbakır'da kadınlar, kadına yönelik şiddeti yürüyüşle protesto ederken, HDP Milletvekili Sibel Yiğitalp, "Ne yaparsın yapın çocuklarımıza, gençlerimize biz sahip çıkacağız. Öz yönetim bizim irademizdir.
Diyarbakır'da kadınlar şiddeti yürüyüşle protesto etti
Diyarbakır'da kadınlar, kadına yönelik şiddeti yürüyüşle protesto ederken, HDP Milletvekili Sibel Yiğitalp, "Ne yaparsın yapın çocuklarımıza, gençlerimize biz sahip çıkacağız. Öz yönetim bizim irademizdir. Sonuna kadar öz yönetimin mücadelesini vereceğiz. Başta kadınlar olarak" dedi.
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dayanışma ve Mücadele Günü etkinlikleri kapsamında Diyarbakır'da Özgür Kadın Kongresi öncülüğünde şiddete hayır yürüyüşü düzenlendi. Sümer Park'ta toplanan kadınların yürüyüşüne HDP Diyarbakır Milletvekilleri Sibel Yiğitalp, Felaknas Uca, Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak, kadın kurum temsilcileri ile kadınlar katıldı. Ellerinde, 'Öz savunma meşrudur', 'Kadına yönelik şiddet ideolojiktir' yazılı pankart ve dövizlerle yaklaşık 2 kilometre uzaklıktaki Sur İlçesi Balıkçılarbaşı semtine yürüdü.
Burada konuşan HDP Diyarbakır Milletvekili Sibel Yiğitalp, erkek ve devlet şiddetinin en ağır döneminden geçtiklerini öne sürerek,
"Ulus devlet ideolojisinin kadını yok saydığı kimliksizleştirdiğini, hiçleştirdiğini çok iyi biliyoruz. Biz ne diyoruz? Biz de diyoruz ki, yerinden yönetim, öz yönetim diyoruz. Kadının kendi rengini, kimliğini, kültürünü yaşadığı bir alan diyoruz. Kadın savaşa karşıdır, kadın yaşam ve özgürlüktür. Ulus, devlet bize savaşı dayatıyor. Savaş yıkımdır, talandır, tecavüzdür, can kaybıdır. Bizler de şunu ona söylüyoruz. Biz senin kirli savaşına karşı mücadele edeceğiz. Çocuklarımızı koruyacağız, evlatlarımızı kaybetmeyeceğiz, senin kirli savaşına karşı. Bunun için hepimiz öz yönetimi sahiplenmeliyiz. Öz yönetimi devlet bugün kriminilaze ediyor. Halbuki öz yönetim demokratik ulus demektir. Herkesin kendi kimliğini, cinsiyetini, dinini, inancını özgürce yaşaması demektir. Ama bugün devlet bunun hepsini yok saydığı için sivil halka karşı ve başta kadına karşı büyük bir savaş başlattı. Tam 13 gündür Nusaybin'de devlet terörü var. Sivil insanlar katlediliyor. Bizler şunu söylemeliyiz, ne yaparsın yapın çocuklarımıza, gençlerimize biz sahip çıkacağız. Öz yönetim bizim irademizdir. Sonuna kadar öz yönetimin mücadelesini vereceğiz. Başta kadınlar olarak' dedi.
