Diyarbakır Dicle'de Mimari Söyleşi
Dicle Üniversitesi Mimarlık Fakültesi tarafından Mimarlık üzerine söyleşi düzenlendi.
Dicle Üniversitesi Mimarlık Fakültesi tarafından Mimarlık üzerine söyleşi düzenlendi. Mühendislik Fakültesi konferans salonunda gerçekleşen söyleşiye Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sedat Hayalioğlu, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.
Dünya Mimarlık Günü çerçevesinde yapılan söyleşide Doç. Dr. Kamuran Sami, "Bizim Diyardan Başka Bir Diyara: Yer, Zaman ve Mimarlık Eğitimini Açıklamak" başlıklı bir sunum yaptı. "Farklılığın ölümü, benzerliğin ölümüdür. Coğrafyamız, tarihimiz, dilimiz farklıdır. Farklılığımızı anlıyorsak benzerliğimizi bulacağız. Bu da kimliğimizi kazanmakla sağlanıyor" diyen Sami, kent, yer ve mimarlık eğitiminin nasıl olması gerektiğini söyledi.
İrlanda ülkesinde gerçekleştirdiği ziyarette görmüş olduğu binaların, mimari yapıların fotoğraflarını slaytlar eşliğinde öğrencilere tanıtan Sami, Türkiye'de birçok binanın içinde yürütülen görevle pek uyuşmadığını vurguladı.
Almanya'da bulunan merkez cami mimarisinin inceliklerini, mimarın yaratana duyduğu aşkı mimarileştirdiğini belirten Sami, diğer ülkelerin binalarını, köylerini, fakültelerini Diyarbakır ve ülkemiz ile kıyaslayarak anlattı.
Öğretim Görevlisi Aysel Yılmazda "Kırklar Dağının Düzü, Binalar Çarptı Bizi" başlığıyla yaptığı sunumda kent kimliğinin önemine vurgu yaptı. "Diyarbakır kimine göre kent, kimine göre şehirdir" diyen Yılmaz, kırklar dağının gizemini ve sırrını paylaştı. Yılmaz, kırklar dağının dünyada nadide olan bazalt yapılarından biri olduğunu, Gazi Köşkü ve Dicle nehrine bakışıyla tepside sunulmuş bir güzellik olduğunu belirtti.
"Nakif ve Suzan'ın aşk hikâyesinin mekanı olan Kırklar Dağının mitolojide de önem arz ettiğini, kırk sayısının bile kent kültüründe ayrı bir önemi olduğunu vurgulayan Yılmaz, kırklar dağında yükselen binaların tarihimiz ve Diyarbakır için üzücü olduğunu ifade etti.
Yrd. Doç. Dr. Meral Halifeoğlu ise Diyarbakır Surp Giragos Kilisesi restorasyon çalışma anısını öğrencilerle paylaştı.
1881'de yanan Surp Giragos kilisesinin 1883 yılında tekrar inşa edildiğini dile getiren Halifeoğlu, 1980'den sonra oluşan göçlerle ibadethane de cemaatin azlığından dolayı ibadet edilmediğini söyledi. Halifeoğlu, Surp Gİragos kilisesine uygulanan restorasyon çalışmalarında yapılan ve uygulanan iyileştirmeleri fotoğraflarla anlattı.
"Ekolojik Planlama ve Kentsel Mekanlarda Ekolojik Alanlar" başlığı altında bilgilerini paylaşan Araştırma Görevlisi Canan Koca, doğal kaynakların idareli kullanılması ve sürdürülebilirliği için yapılması gerekenleri vurgu yaparak İstanbul Cendere havzasında yaptığı analizleri anlattı.
Eko kentte çevresel, sosyal ve ekonomik tasarım bulunduğunu belirten Koca, dünyada birçok eko kent örnekleri olduğunu, bunların başında Avusturalya, Paris, İzlanda olduğunu söyledi.