Doğruhaber Gazetesine Saldırı
Doğruhaber Gazetesi Koordinatörü Abdullah Aslan, "Gazetemize yapılan saldırıyla kaos oluştulmak isteniyor.
Doğruhaber Gazetesi Koordinatörü Abdullah Aslan, "Gazetemize yapılan saldırıyla kaos oluştulmak isteniyor. Netice itibariyle işimiz basın-yayındır. Basın deyince söz akla geliyor. Buna kalemle, sözle cevap verilmeli. Ancak bunun öyle olmadığını gördük, silahla cevap veriliyor." dedi.
AA muhabirine konuşan Aslan, sabah saat 03.00-03.30 sularında İstanbul Esenler'de bulunan Doğruhaber Gazetesi ve Rehber TV'ye silahlı ve molotoflu saldırı gerçekleştiğini söyledi.
Saldırıda herhangi bir can kaybı olmadığını, binanın camlarına isabet eden kurşunlar ve molotofun sebep olduğu yangın sonucunda maddi hasarın meydana geldiğini belirten Aslan, "Binanın birinci katına silahla saldırı oldu. Fiber kabloların ve Rehber TV'nin stüdyolarının bulunduğu kısma ise molotoflu saldırı oldu. Güvenlik birimlerinden aldığımız bilgilere göre, amaç tümüyle yakmak. Çalışanlarımız yangını söndürdü, böylece büyük bir yangının meydana çıkmasına engel oldular." diye konuştu.
Kendilerine yapılan saldırının, ülkenin gerçeklerinden ayrı değerlendirilemeyeceğini ifade eden Aslan, şöyle konuştu:
"Doğruhaber gazetesine yapılan saldırıyla kaos oluşturulmak isteniyor. Netice itibariyle işimiz basın-yayındır. Basın deyince söz akla geliyor. Buna kalemle, sözle cevap verilmeli. Ancak bunun öyle olmadığını gördük, silahla cevap veriliyor. Bu saldırıyı gerçekleştirenler acziyet gösteriyor. Doğruhaber ile ilgili savunacakları fikirleri olmadığı için, kendi üsluplarınca şiddetle cevap vermeye çalışıyorlar. Bizi susturmaya çalışıyorlarsa susturamazlar. Tüm bunları düşünerek bu yola girdik. Halkımızın, ülkemizin daha iyi bir gündeme ulaşması için bu yola koyulmuşuz. Birilerinin gelip cam çerçeve indirmekle, molotofla saldırmakla önümüze engel koymalarını sanmak beyhudedir."
Doğruhaber gazetesi olarak 8-9 yıldır haftalık yayın yaptıklarını söyleyen Aslan, saldırının günlük yayına geçmeyi duyurdukları bir haftaya denk geldiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Bu saldırıyı gazetenin günlük yayına geçmesine bağlıyoruz. 8-9 yıldır haftalık yayın yapıyoruz. 1 Kasım'da günlük yayına başlıyoruz. Bu saldırıyı bununla ilişkilendiriyoruz. Birileri 'geldiğiniz nokta buraya kadar' diye bir mesaj vermiş olabilir.
Biz de şu mesajı veriyoruz; kesinlikle bizi yıldıramazlar, Allah'ın izniyle bu adımı atacağız, gazeteyi günlük olarak çıkaracağız. Şu an mesele güvenlik birimlerin kontrolünde, kameraları inceleyip failleri çıkarmaya çalışıyorlar. Şu an kimsenin ismini vermekten ziyade, gerek 'bölge' de gerek gezide, gerek 15 Temmuz'daki irade neyse bize saldıranlar aynılarıdır. Bunların hepsi tek elden yönetiliyor. Allah'ın izniyle bunlar amacına ulaşamayacaklar."