Haberler

Dünya Kültür Mirası İçin 25 Yıldır Bekliyorlar

Abone Ol

UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'nde 77 öneriyle eseri en çok bekletilen ülkeler sıralamasında birinci olan Türkiye, listeye alınan 18 eserle 16'ncı sırada yer alıyor.

UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'nde 77 öneriyle eseri en çok bekletilen ülkeler sıralamasında birinci olan Türkiye, listeye alınan 18 eserle 16'ncı sırada yer alıyor. Listede, dünyada eseri sırada en çok bekletilen il ise Antalya oldu. Aspendos, Perge, Yivli Minare, Termessos, Alanya Kalesi, Karain Mağarası, Kekova Batık Şehir'in de aralarında bulunduğu 9 eserden bazıları 25 yıla yakındır bekletiliyor.

Antalya Kent Konseyi Turizm Çalıma Grubu öncülüğünde hem Türkiye'nin hem de Antalya'nın UNESCO listesinde bekletilen önerileriyle ilgili değerlendirme toplantısı yapıldı ve rapor hazırlandı. Raporda, dünyada bin 92 eserin bulunduğu UNESCO Kültür Mirası Listesi'nde, 400'ü aşkın antik şehir ve tarihi değerin bulunduğu Antalya'dan sadece Muğla sınırındaki Xanthos Antik Kenti'nin yer aldığına, önerilen 9 eserden bazılarının 25 yıldır bekletildiğine dikkat çekildi.

TÜRKİYE'DEN 77 ESER BEKLİYOR

Türkiye'den ise toplam 77 eser yıllardır bekletiliyor. Bu eserler arasında İshak Paşa Sarayı, Akdamar Kilisesi, Zeugma Antik Şehri, Çanakkale ve Gelibolu Birinci Dünya Savaşı alanları, Yıldız Sarayı, Sagalassos gibi tarihi değerler yer alıyor. Dünyada, bekleme listesinde en çok eserin olduğu il olan Antalya'da ise Aspendos, Perge, Yivli Minare, Noel Baba Kilisesi, Termessos, Alanya Kalesi, Karain Mağarası, Kekova Batık Şehir ve Likya Uygarlıkları listede yer alması için önerilen yerler arasında bulunuyor.

ANTALYA'DAN SADECE XANTHOS VAR

Rapor hakkında bilgi veren Kent Konseyi Turizm Çalışma Grubu Başkanı Recep Yavuz, Muğla il sınırındaki Xanthos dışında Antalya'nın hiçbir eserinin UNESCO Kültür Mirası Listesi'nde olmadığını söyledi. Dünya turizminin en önemli destinasyonlarından biri olan Antalya'nın, dünya genelinde sınırları içinde en çok antik şehir barındıran kent özelliğiyle öne çıktığına değinen Yavuz, "Özellikle bu kültürel zenginliğin Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı imparatorluklarının bir sentezi olması Antalya'yı farklı kılıyor. Genellikle denizi ve otelleriyle ön plana çıkan Antalya maalesef kültürel zenginliğini dış dünyaya pek duyuramadı" dedi.

DAHA ÇOK ENERJİ HARCANMALI

Belek'te tatil yapan turistin, ömründe görebileceği en muhteşem tarihi tiyatro Aspendos'a 15 dakika uzaklıkta olduğunu bilemediğini kaydeden Yavuz, "Hristiyanlığın en önemli havarilerinden Paulus'un Kundu'ya 10 dakikalık mesafedeki Perge'den geçtiğini bilemedi turist. Bütün dünyanın 'Noel Baba' diye tanıdığı St. Nikolaos'un doğum yerinin Demre olduğunu kaç kişiye duyurabildik? Bunun için büyük bir fırsat ve uluslararası bir marka olarak bilinen UNESCO Kültürel Miras listesi için daha çok enerji harcanmalı ve en azından bekleme listesine alınan tarihi yerlerin önümüzdeki senelerde listeye dahil edilmesinin yolları aranmalı" diye konuştu.

25 YILDIR 'BEKLEME ODASI'NDA

Türkiye'nin bugüne kadar UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne 18 kültürel varlığını aldırabildiğini belirten Yavuz, 1994 yılından beri başvuruların önemli kısmının 'bekleme odası'na alınarak, geçiştirildiğini savundu. 25 yıldır yüzlerce yeni ören yerini Dünya Mirası Listesi'ne alan UNESCO'nun, hem Türkiye'yi hem Antalya'yı hala beklettiğini belirten Yavuz, "Bekleme listesinde Türkiye'den 77 eser var. Toplam 9 değeri bekleme listesine olan Antalya'da, son yıllarda ivme kazanan kültür turizmi için de bu değerlerinin bir an önce listeye dahil edilmesi gerekiyor. Antalya'nın bir UNESCO şehri olarak anılması 'her şey dahil'e sıcak bakmayan gezgin ve kültüre duyarlı turistlerin önünü açacaktır" dedi.

LİSTEDE BEKLEYEN ESERLER VE BAŞVURU TARİHLERİ

KARAİN MAĞARASI (1994): Türkiye'nin en büyük doğal mağarası. İnsan yerleşiminin neandertal ile birlikte paleolitik dönemde başlayıp Roma dönemine kadar yaşama ve tapınak alanı olarak kullanılan Karain Mağarası için 1994 yılında UNESCO'ya adaylık başvurusu yapılmış, mağara bekleme listesine dahil edilmişti. 24 yıldır hala UNESCO'nun Dünya Mirası listesine almadığı Karain Mağarası bölgede yerleşik düzene geçişin en önemli belirtilerinden biri.

ALANYA VE KALE (2000): Bir Selçuklu ve Bizans sentezi olan Alanya Kalesi, Akdeniz sahili boyunca uzanan şehirler içerisindeki en ihtişamlı ve korunagelmiş kaleye sahip. Bununla birlikte Kale alanı içerisinde kalan Kızıl Kule ve Selçuklu Tersaneleri benzersiz ve özgün olmaları dolayısı ile türlerinin tek ve yegane örnekleri. UNESCO Alanya Kalesi'ni 2000 yılında bekleme listesine aldı.

TERMESSOS & GÜLLÜK DAĞI (2000): Şahin tepesi olarak bilinen ve Büyük İskender'in ele geçiremediği Sollymerlilerin Şehri Termessos Güllük Dağının tepesinde bir taç gibi bütün ihtişamını koruyor. Coğrafi konumu gereği çok fazla müdahale edilemeyen ve bu sayede bütün doğallığı ile 2 bin yıldır ayakta kalan Termessos şehri 2000 yılında UNESCO bekleme listesine alınmıştı.

ST. NIKOLAOS KİLİSESİ (2000): Bütün dünyanın 'Noel Baba' olarak tanıdığı St. Nikolaos'un ömrünün büyük bölümünü geçirdiği Demre'de adının verildiği ve mezarının bulunduğu St. Nikolaos Kilisesi, özellikle Ortodoksların kutsal bir mekanı olarak büyük önem taşıyor. Hemen yanı başındaki kaya mezarları ile birlikte Türkiye'nin en çok ziyaret edilen yerlerinden biri olan kilise, 2000 yılında UNESCO listesine alınmıştı.

KEKOVA BATIK ŞEHRİ (2000): Likya'nın kalbinde Simena Antik şehrinin karşısındaki Kekova, bir deprem sonrası ada olarak sulara gömülmüş ve şehrin kalıntıları sular altında kalmıştı. Bugün gezginlerin tekne turu esnasında görebildiği kalıntılar bir zamanlar Kekova şehrinin görkemli yapılarıydı. UNESCO Kekova Batık şehri 2000 yılında bekleme listesine almıştı.

PERGE (2009): Anadolu'nun en büyük ve görkemli şehirlerinden Perge, Havari Paulus'un ziyaret ettiği, ünlü matematikçi Apollonios'un yetiştiği ve bir kadın vali olan Plancia Magna tarafından idare edilen bir şehirdi. Perge de diğer kültürel varlıklar gibi 2009 yılından beri UNESCO listesinde bekliyor.

YİVLİ MİNARE (2016): Kendine özgü mimarisi ile Türk- İslam sanatından farklı bir yeri olan ve Antalya'nın simgesi sayılan 8 asırlık Yivli Minare, 2016 yılında UNESCO Geçici Listesi'ne dahil edilmişti.

ASPENDOS (2015): Dünyanın en iyi korunagelmiş ve en büyük antik tiyatrolarından biri olan Aspendos, bütün ihtişamı ile bugün ziyaretçilerini etkilemeyi sürdürüyor. Özellikle eşsiz akustik avantajı turizm sezonu içerisinde bir çok etkinliğe ilham kaynağı oluyor. 12 bin kişilik Aspendos Antik Tiyatrosu 2015 yılında UNESCO tarafından bekleme listesine alındı.

LİKYA UYGARLIKLARI (2009): Phaselis'ten Olympos'a, Myra'dan Rhadiopolis'e onlarca Likya şehri barındıran Antalya, Likya uygarlığının merkezi sayılıyor. Tarihi Likya Yolu ile doğaseverlerin çekim noktası haline gelen Batı Antalya, aynı zamanda orman ve denizin harmonisinin en güzel yansıması. Likya Uygarlıkları 2009 yılında UNESCO tarafından bekleme listesine alındı.

- Antalya

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Antalya Türkiye Likya Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title