Dünya Rekoru İçin Limitleri Zorlayacak
Paraşütçü Volkan Şekerci, hiç bir koruyucu ekipman ve oksijen desteği olmadan, Everest Dağı'nın iki katı yükseklikteki irtifadan atlayış yaparak, dünya rekoru kırmayı hedefliyor.
ÇİĞDEM ALYANAK - Paraşütçü Volkan Şekerci, hiç bir koruyucu ekipman ve oksijen desteği olmadan, Everest Dağı'nın iki katı yükseklikteki irtifadan atlayış yaparak, dünya rekoru kırmayı hedefliyor.
Volkan Şekerci, 33 yıllık hayatının neredeyse yarısından fazlasını gökyüzüne adamış bir paraşütçü. Türk Hava Kurumu Paraşüt Okulu'nda yardımcı paraşüt öğretmenliği yapan, şimdi ise AKUT sporcusu ve gönüllüsü olan 18 yıllık paraşütçü, Guinness Rekorlar Kitabı'na "oksijen desteği olmadan en yüksekten atlayan paraşütçü" olarak ismini yazdırmak için insanüstü bir performans sergileyerek 45 bin fit yükseklikten atlayacak.
Fransa Alpleri'nde "wingsuit" atlayışı sırasında geçirdiği kaza sonucu hayatını kaybeden Kalp Cerrahı Opr. Dr. Mehmet Susam'ın takım arkadaşı olan Şekerci, Avusturyalı Patrick de Gayardon'un 41 bin 650 fit olan dünya rekorunu kırmak için limitleri zorlayacak. Şekerci, Antalya'da bir yıl sonra gerçekleştireceği bu rekor denemesini, eski takım arkadaşı Susam'a adayacak.
Şekerci'nin dünya rekoru kırmak için yaptığı hazırlıklara ilişkin yöneltilen sorulara verdiği cevaplar şöyle:
"Baumgartner'ın atlayışından daha fazla saygı uyandıracak"
Soru: Dünya rekoruna nasıl hazırlanıyorsunuz?
Cevap: Denemeyi planladığım, oksijen desteği olmadan Everest Dağı'nın iki katı yükseklikteki irtifadan atlayış yapmak. Bunu, hiçbir koruyucu ekipman olmadan gerçekleştirmek istiyorum. Emekli SAT komandosu Namık Ekin ve AKUT Yönetim Kurulu Başkanı Nasuh Mahruki, teknik danışma konusunda bana yardımcı oluyor. Bu, bilimsel bir çalışma aslında. Çünkü bir yıl boyunca hazırlanacağız. Bir sene sonra rekor kırmayı deneyeceğim. Ama tabii ki hiçbir şeyi riske atmak istemiyoruz. Hipoksi değerlerimi ve aklimatizasyonumu (yüksek irtifaya uyum) yükselterek bu işe ne kadar yaklaşabilirsek, deneme ihtimalimiz o kadar yükselecek. Yapacağımız deneme, bu ülkenin bayrağını gökyüzünde hem de çok zor şartlar altında dalgalandırmanın bilimsel bir çalışması olacak. İnsan fizyolojisini çok çok zorlayan böyle bir atlayışı denemek için girişimde bulunmak bile benim açımdan bir katma değer. Umarım, bu güzel ülkenin, bu güzel bayrağını gökyüzünün en yükseğinde dalgalandırma şansını yakalarım. Çünkü, Avusturyalı paraşütçü ve yüksek atlamacı Felix Baumgartner'ın, 2012'de yaptığı uzay atlayışından daha fazla saygı uyandıracak bir atlayış.
Soru: Bu atlayış nerede ve nasıl gerçekleşecek?
Cevap: Bu atlayış uçaktan yapılacak. Daha önceki rekor 1996 yılında Patrick de Gayardon tarafında kırıldı, 41 bin 650 fitle. Biz onu 45 bin fit olarak düşünüyoruz. Yani 15 bin metrelik bir irtifa söz konusu. Şöyle örnek verebilirim; Everest Dağı dünyanın en yüksek zirvesi, onun 2 katına yakın bir yükseklik...
Atlayışı Antalya'da gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Yüksek irtifa atlayışlarında, oksijen destekli bile olsa az basınca ve saf oksijene alıştırma testleri var. Benim mental olarak yüksek irtifaya alışmam için ilk önce yüksek irtifaya çıkarak, oksijen desteğiyle bu testi yapacağız. Değerleri yükselterek testlere devam edeceğiz. Aynı zamanda yerde de basınç odası testleri, sağlık ve kondisyon çalışmaları, meditasyon, nefes tutma egzersizlerim olacak. Çok zorlu bir süreç aslında. Bu bilimsel bir çalışma ve bunun için uğraşılıyor şu anda.
"İda'nın ruhundan destek alacağım"
Soru: Bu zorlu atlayışta herhangi bir yardımcı ekipman kullanmadığınız için fiziksel olarak nasıl bir zorlukla mücadele edeceksiniz?
Cevap: Eksi 70 dereceye yakın bir soğuk, insan fizyolojisinin soluyamayacağı kadar az bir oksijen, düşük basınç... Bu atlayışın, Everest'e tırmanmaktan 3 kat daha zor olduğu üzerinde bir konuşma geçti aramızda. Yüksek irtifa, az oksijen, inanılmaz bir mental çalışma, çok büyük bir iç disiplin gerektiren bir şey. Düşük basınca dayalı bilinç kaybı yaşamamak, ölüme neden olan hipoksi toleransını yükseltmek için ekiple birlikte basınç odası testleri, sağlık kontrolleri ve düzenli kondüsyon çalışmaları yapacağız. Eğer ki bir yıl sonunda, istediğimiz noktaya gelmemiş olursak zaten atlayışı denemeyeceğiz. Gökyüzünde Türk bayrağını dalgalandırırken içimde olacak şeylerden biri, bir Çanakkaleli olarak İda. İda'nın ruhundan destek alacağım. Umarım yaparım. Elimizden geleni yapacağız.
Soru: Rekor denemeniz için nasıl bir destek bekliyorsunuz?
Cevap: Maddi, manevi her türlü desteğe açığız. Bunu benim yapmam hiç önemli değil. Yeter ki bu ülkeden birisi yapsın. Zaten bunu başardığımız takdirde, o yolu açtıktan sonra, istediğimiz destek katlanarak gelecektir diye düşünüyorum. Çünkü yapmakta olduğumuz şey, limitlerin ne kadar ilerletilebilen bir şey olduğunu insanlara gösterecek. Her şeyden önce Türkiye'nin tanıtımı için çok önemli. Destek olacak herkese şimdiden teşekkür ederim. Umarım bu atlayış, onların da desteğiyle güzel bir çalışmayla sonlanır.
"Bir amaç uğruna yaşıyorum"
Soru: Fiziksel ve ruhsal olarak nasıl hazırlanıyorsunuz?
Cevap: Yediğime, içtiğime dikkat ediyorum çünkü bir amaç uğruna yaşıyorum. Çünkü kırılması gereken ve denenmesi gereken bir rekor var. Kendimi özellikle mental olarak hazırlamaya çalışıyorum. Bütün bu süreci aslında memleketim Çanakkale'de sürdürmek istiyorum. Çanakkale kendimi mental olarak daha hazır ve huzurlu hissettiğim, daha iyi hazırlanabileceğime inandığım bir yer. Antalya'da atlayışlar devam edecek. Şu an, atlayış aşamasından ziyade benim fizyolojik yeterliliğimin yükselmesiyle alakalı bir kaygımız ve çalışmamız var. Önümüzdeki süreçte hazırlıklarımız ilerledikçe, aşama aşama uygun hale geldiğimi gördükçe, bir şeyleri daha iyi sonuçlandıracağımıza ve net bir şekilde karar verebileceğimize inanıyorum.
Soru: Atlayış sırasında üzerinizde nasıl bir ekipman olacak?
Cevap: Yüksek irtifa atlayışında özel bir atlayış tulumum olacak. Bu beni soğuktan koruyacak. Oksijensiz ortamda geçmem gereken yeri, biraz hızlı geçmem gerekiyor. Bunun için Rusya'daki dikey rüzgar tünelinde yüksek irtifada, yüksek süratte çalışmalar olacak. Kaskım ve paraşütüm dışında hiçbir ekstra ekipmanım olmayacak. Kaskımı da başımı darbelerden korumak ve rüzgarın direncini yüzümden uzak tutmak için takacağım. Üzerimde herhangi basınç önleyici bir kıyafet olmayacak ve kullanacağım bir de paraşütüm olacak. Özel üretilen bir paraşüt. Onunla ilgili de yurt dışındaki firmalarla görüşmelerimiz oldu. Paraşütün tedarik edilmesi için çalışmalar sürüyor.
"Korku, atlama aşkımı engelleyen bir şey değil"
Soru: Yapacağınız atlayış nedeniyle korkuyor musunuz?
Cevap: Korku elbette var. Ama bu korku benim uçaktan atlama aşkımı engelleyen bir şey değil. Bu aslında korku değil, yaşadığım tedirginlik. Biraz tedirginlik olmasa, vücut reflekslerim daha yavaş çalışır ve başıma bir problem geldiğinde bunu çözmek için daha yavaş davranırım. Aslında bu önemli bir şey. Bu atlayış konusunda korkup korkmadığımı soruyorsanız eğer, evet korkuyorum ama Türk bayrağını yukarı taşımaktan daha önemli olduğunu düşünmüyorum. Çünkü bu içsel ve mental bir savaş. Umarım yapacağız ve o korkunun da yenilebilir olduğunu insanlara göstereceğiz.
Soru: En yüksek atlayışınız kaç metre?
Cevap: 5 bin metre atlayışım var. Bu rekor denemesinde onun üzerine 10 bin metre daha koyacağız yani Everest'in iki katı daha yüksek.