Dursun Çiçek'in Tazminat Talebine Ret
* Dursun Çiçek, "Kumpas davalarının mağdurlarına yargısız infaz yapan hakimlerin de bir an önce haklarında işlem yapılmasını her makamda talep ediyoruz.
* Dursun Çiçek,
"Kumpas davalarının mağdurlarına yargısız infaz yapan hakimlerin de bir an önce haklarında işlem yapılmasını her makamda talep ediyoruz. Hukuku biz herkes için istiyoruz. Kin ve nefret yok. Herkesle görüşüyoruz. Dolayısıyla amacımız temeli adalet olan bir ülke"
"Geçmişte yaptıkları infazların o taklit imzayı, gerçek imza gibi pazarlama ve bizi karalama kampanyalarının bir özeleştirisini yapsınlar. En azından bizden bir özür dilesinler"
Haber-Kamera: Özden ATİK - Ümit TÜRK / İstanbul DHA
CHP İstanbul Milletvekili emekli Albay Dursun Çiçek'in, Ergenekon ve Balyoz davalarında yargılandığı sırada tutukluluk kararlarına yaptığı itirazları reddeden eski özel yetkili 6 hakim hakkında açtığı tazminat davası 'usul yönünden' reddedildi. İstanbul 20. Ağır Ceza Mahkemesi, eski özel yetkili hakimler Metin Özçelik, Birol Bilen, Mehmet Ekinci, Rüstem Eryılmaz, Hadi Çağdır ve Mesut Özcan aleyhine toplam 60 bin TL'lık tazminat talep eden Çiçek'in davasını, 6545 sayılı yasa gereğince devlet aleyhine açması gerekirken hakimlere açması nedeniyle reddetti. 6545 sayılı yasanın 70. maddesinde, "Hakimler ve cumhuriyet savcılarının verdikleri kararlar veya yaptıkları işlemler nedeniyle tazminat davaları ancak devlet aleyhine açılabileceği" belirtiliyor.
Duruşma sonrasında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Dursun Çiçek, 17 Aralık operasyonundaki hakim savcılara yapılan süratli işlemin Ergenekon ve Balyoz hakimlerine yapılmadığını Adalet Bakanı'na defaatle sorduğunu dile getirerek "Kumpas davalarının mağdurlarına yargısız infaz yapan hakimlerin de bir an önce haklarında işlem yapılmasını her makamda talep ediyoruz. Hukuku biz herkes için istiyoruz. Kin ve nefret yok. Herkesle görüşüyoruz. Dolayısıyla amacımız temeli adalet olan bir ülke" dedi.
CHP İstanbul Milletvekili, emekli Albay Dursun Çiçek'in, Ergenekon ve Balyoz davalarında yargılandığı sırada tutukluluk kararlarına yaptığı itirazları reddeden eski özel yetkili 6 hakim hakkında açtığı toplam 60 bin TL'lık tazminat davası usul yönünden reddedildi.
İstanbul 20. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, davacı Dursun Çiçek katıldı. Kimlik sorgusunun ardından söz verilen Çiçek, "Dilekçemin davalılar bölümüne davanın bakanlık adına açılması gerektiğini öğrendikten sonra Maliye Bakanlığı'nı ekledim. Talebim gibi karar verilmesini isterim" dedi.
MALİYE BAKANLIĞI DİLEKÇEYE SONRADAN EKLENMİŞ
Savcı Yılmaz Kıstı mütalaasında, davacı Çiçek'in hakimler Metin Özçelik, Birol Bilen, Mehmet Ekinci, Rüstem Eryılmaz, Hadi Çağdır ve Mesut Özcan aleyhine 27 Temmuz 2015'te tazminat davası açtığını ve haksız tutuklu kaldığı sürelere ilişkin de Maliye Bakanlığı aleyhine ayrıca başka bir dava açtığını hatırlattı. Davacının, dava açıldıktan sonra dilekçesine Maliye Bakanlığı'nı da taraf olarak eklediğini ifade eden Savcı Kıstı, "Haksız olarak tutuklamaya ilişkin tazminat davalarının 6545 sayılı yasanın 70. maddesi ile CMK'nın 141/3. maddesi gereğince sadece devlet aleyhine açılabileceği, davanın açılmasından sonra da dosyaya taraf eklenemeyeceği" gerekçesiyle davanın usul yönünden reddine karar verilmesini talep etti.
SAVCININ MÜTALAASI YÖNÜNDE DAVA REDDEDİLDİ
Davacı Dursun Çiçek, savcının mütalaasını kabul etmediğini belirterek "Bu davalar farklı olaylara dayanmaktadır. Bu davaların birleştirilmesi gerekir. Aksi halde hakkımda defalarca tutukluluğun devamına ve yakalama kararı veren hakimlerin eylemlerinin açıkta kalacağı gözönüne alındığında bu hususun adalet ve kamu vicdanını zedeleyeceği düşüncesindeyim" dedi. Ancak mahkeme heyeti, savcının mütalaası yönünde davayı usul yönünden reddetti.
"MİLLETVEKİLİ OLARAK BU MÜCADELEYİ DAHA GÜÇLÜ SÜRDÜRECEĞİZ"
Duruşma sonrasında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Dursun Çiçek, "12 Haziran 2009'da başlayan süreç halen devam ediyor. Cezaevlerindeki yargısız infazlar, manevi işkencelerden sonra milletvekili olarak bu mücadeleyi daha güçlü olarak sürdüreceğiz" dedi. Özellikle itiraz mahkemelerinin sorumluluğunu kamuoyunun vicdanına taşımak adına bu davayı açtığını belirten Çiçek, "Bugün aldığımız itirazın reddi kararı daha çok şekil yönünden. Bu davanın Balyoz ana davasının tazminat davasıyla birleştirilmesi ve oradan hükmedilecek tazminat miktarının kararı veren üç hakimle beraber itiraz hakimlerine de rücu etmesi yönünde yeni bir dilekçeyle bir ay içinde aynı mahkemeye başvuracağım" diye konuştu.
"BEŞİKTAŞ KUMPASLARIN, ÇAĞLAYAN ADALETİN SEMBOLÜ..."
Çağlayan'dan umutlu olduğunu sözlerine ekleyen Dursun Çiçek, "Beşiktaş kumpasların sembolü olmuştu. Çağlayan'ın da adaletin sembolü olmasını özellikle gençler adına, hukuk adına bekliyoruz" diye konuştu. Bir muhabirin bazı soruşturmaları hatırlatarak, "Çağlayan'dan nasıl umut bekliyorsunuz?" sorusuna Çiçek şu yanıtı verdi: "Beşiktaş'taki kaybettiğimiz özgürlüğümüzü biz Çağlayan'da bulduk. İnşallah değdiniz suçlardan özgürlüğü elinden alınanlar, Çağlayan'da bu özgürlüklerine kavuşurlar. Biz onların da adil yargılanmalarını istiyoruz. Onlara da hukuk istiyoruz. Ancak onlardan da bir özeleştiri istiyoruz. Geçmişte yaptıkları infazların o taklit imzayı, gerçek imza gibi pazarlama ve bizi karalama kampanyalarının bir özeleştirisini yapsınlar. En azından bizden bir özür dilesinler. Biz onların yanındayız zaten. Şahsen gitmesem de CHP'den bu konuda görevli arkadaşlarımız kendilerini ziyaret ediyor, her ortamda destek veriyorlar. Bizim olmazsa olmazımız basın özgürlüğü."
"HUKUKU BİZ HERKES İÇİN İSTİYORUZ. KİN VE NEFRET YOK. HERKESLE GÖRÜŞÜYORUZ"
Dün mecliste Adalet Bakanı ile görüştüğünü dile getiren Çiçek, "17 Aralık operasyonundaki hakim savcılara yapılan süratli işlemin neden Ergenekon ve Balyoz hakimlerine yapılmadığını defaatle sordum. Bize söyledikleri 'Biraz daha sabredin. Dosya kapsamlı. Onlar hakkında da işlem yapacağız.' Şimdi sembol olduğu için söylüyorum. 13'ün başkanı (Ağır Ceza Mahkemesi) Özese, 10'un başkanı Ömer Diken hala devletten maaş alıyor. Bu herkesin vicdanını sızlatıyor. Şimdi iktidarda olanların da vicdanını sızlatması lazım. Onlar suç işlemeye 2009'da başladılar. Aralık'ta iki sene olmadı onların hemen işlemini yapıyorlar. Kumpas davalarının mağdurlarına yargısız infaz yapan hakimlerin de bir an önce haklarında işlem yapılmasını her makamda talep ediyoruz. Hukuku biz herkes için istiyoruz. Kin ve nefret yok. Herkesle görüşüyoruz. Dolayısıyla amacımız temeli adalet olan bir ülke. Başka bir amacımız yok" şeklinde konuştu.