Haberler

El-Şark Forum 2017 İstanbul Buluşması

Abone Ol

TBMM Dış İlişkiler Komisyon Başkanı Taha Özhan, jeopolitik ve politik konularda yapmak zorunda oldukları çok şey bulunduğunu belirterek, "Ama her alanı kapsayan güvenlik konusu çok daha önemli bir sorun olarak karşımızda duruyor.

TBMM Dış İlişkiler Komisyon Başkanı Taha Özhan, jeopolitik ve politik konularda yapmak zorunda oldukları çok şey bulunduğunu belirterek, "Ama her alanı kapsayan güvenlik konusu çok daha önemli bir sorun olarak karşımızda duruyor. Umarın sahada yaşanan sorunları çözecek bir çözüm bulunacaktır." dedi.

Ortadoğu'da güvenlik sorunu, şiddet içeren aşırıcı hareketeler, bölgede yaygınlaşan silahlı milis güçleri, kimyasal savaş ve silahlanma yarışı sorunlarının masaya yatırıldığı Al Şark Forum 2017 İstanbul Buluşması kapsamında "Ortadoğu'da Yeni Bir Güvenlik Mimarisine Doğru" başlıklı oturum düzenlendi.

Moderatörlüğünü Al Şark Forumu Araştırma Direktörü Galip Dalay'ın yaptığı oturumda konuşan TBMM Dış İlişkiler Komisyon Başkanı Özhan, bölgenin global politik depresyon sürecine girdiğini söyledi.

Ortadoğu'da sorunun çözümünde çıkmaz sokağa girildiğini ve dünyanın artık bu soruna çözüm bulamaz hale geldiğini dile getiren Özhan, bölgenin ekonomik olarak da çöküşün eşiğinde olduğunu aktardı.

Özhan, bölgede "Konvansiyonel Savaşlar"ın yaşandığını ve negatif tansiyonların yükselmesini engellemek zorunda olduklarını vurgulayarak, "Şu anda jeopolitik ve politik konularda yapmak zorunda olduğumuz çok şey var. Ama her alanı kapsayan güvenlik konusu çok daha önemli bir sorun olarak karşımızda duruyor. Umarın sahada yaşanan sorunları çözecek bir çözüm bulunacaktır. Suriye buna örnek." dedi.

TBMM Dış İlişkiler Komisyon Başkanı Özhan, "Dünyanın tek sorunu DEAŞ gibi görünüyor. Kesinlikle doğru değil. Bölgemiz, ülkemiz için sorun mu? Evet, ciddi bir sorun. İran ve İsrail, Amerika, Suudi Arabistan, Rusya diyaloğunu kestiği bir dönemde, bu ülkelerle yeniden bir araya geldi. Birinci ve İkinci Dünya savaşlarından sonra dünya tarihinin en büyük koalisyonunu kurdu bu ülkeler. Terör organizasyonu olan DEAŞ'ı ortadan kaldırmak için savaştılar. Ama başaramadılar. DEAŞ hala şehirlere saldırıyor, hala insanları öldürüyor. Sormak lazım; dünyanın en büyük koalisyonu nasıl oldu, bu örgütü ortadan kaldıramadı? Yeterince savaşamadılar mı? Yok etmek mi istemediler?" diye konuştu.

"AB'nin Ortadoğu'daki rolü gittikçe azalıyor"

Al Şark Forum Genel Başkan Yardımcısı Paolo Magri, Avrupa Birliğinin, (AB) Ortadoğu'daki rolünün gittikçe azaldığını, özellikle İngiltere'nin birlikten ayrılmasından sonra burada hızla büyüyen sorunlarla karşı karşıya kaldığını anlattı.

Magri, Avrupa'nın içerideki sorunlara yöneldiğini belirterek, Ortadoğu'da, Amerika ile Rusya'nın bölgede en önemli aktörler olduğunu, son zamanlarda Çin'in de bu güç dengesine ortak olduğunu söyledi.

Avrupalı liderlerin formalite icabı bölgedeki sorunlara yaklaştığını dile getiren Magri, şunları kaydetti:

"Dünyanın yaşadığı bu transformasyon, dönüşüm süreci Avrupa'nın yeni global stratejisini belirleyecek. İstikrar dönüşümü tetiklerken, özgürlükler, demokraside de istikrarı belirleyecek. Gerek Avrupa'da gerek dünyada iyi bir istikrar sağlamak için öncelikle güvenlik sağlanmalıdır. Avrupa bu konuda çok da hevesli değil. Kendi içinde bunu sağlayamayan bir bölgeden Ortadoğu'da aktif rol almasını bekleyemeyiz."

Trump yönetiminin Ortadoğu'ya bakışı

Uluslararası Kriz Grubu New York Ofisi Direktörü Richard Atwood da Amerika'nın yeni Suriye politikası hakkında bir öngörüde bulunmanın oldukça zor olduğuna işaret ederek, "Trump yönetiminin de bölgede en büyük hedefi; terörizm, özellikle El Kaide'ye yönelik olacaktır." dedi.

Atwood, Trump yönetimin bölgede oluşacak herhangi bir hareketlenmeye anında müdahale edeceğini aktararak, "ABD'deki yeni yönetim kesinlikle Bush gibi bölgeye ilahi bir tasarım mantığı ile yaklaşmıyor. Trump bölgenin sadece güvenliğiyle ilgileniyor. Bölgenin yeniden tasarlanması, kurgulanmasıyla kesinlikle ilgili değil. Tek sorunumuz bölgedeki terörizme son vermek." ifadelerini kullandı.

Amerika'nın yeni hükümetinin de El Kaide dışında bölgede en büyük mücadelesinin DEAŞ'e karşı olacağını ifade eden Atwood, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Trump yönetimi sadece terörizmle mücadeleye odaklanacaktır. DEAŞ, Musul'u terk ettikten sonra, Amerika, bölgede güç dengesi olmaya çalışan ülkelerle de mücadele edecektir ki bunun başında Iran geliyor. İran ile savaşmaktan çok Yemen ve Suriye rejimiyle olan ortaklıklarını sonlandırmaya yönelik olacaktır."

Bölgenin yeniden inşası, bu konuda neler yapılabileceği ve güvenlik sorununun nasıl çözüleceği konusunun da ele alındığı, bu sürece NATO, OSCE gibi küresel kuruluşların yanı sıra Arap Birliği, İslam İşbirliği Teşkilatı gibi bölgesel kuruluşların nasıl katkı sağlayabileceğinin tartışıldığı konferans, oturumların ardından sona erdi.

Kaynak: AA / Güncel

Taha Özhan İstanbul Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title