Haberler

Erdoğan: "Deaş, Ümmetimizi Parçalamanın Gayreti İçerisinde"

Abone Ol

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşması Erdoğan - Masum ortak basın toplantısı-Cumhurbaşkanı Erdoğan: (1)-"DEAŞ mezhepsel fay hatları üzerinden bir siyaset inşa etmeye çalışıyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşması Erdoğan - Masum ortak basın toplantısı-Cumhurbaşkanı Erdoğan: (1)-"DEAŞ mezhepsel fay hatları üzerinden bir siyaset inşa etmeye çalışıyor. Farklılıkları istismar ederek, gerilimleri tırmandırarak hatta kışkırtarak mevzi kazanmanın çabası içindedir. Çok iyi bilmemiz lazım, DEAŞ ümmetimizi parçalamanın gayreti içinde olan önemli bir virüstür. Başkaları aynı yolu izlemektedir ve bunlar DEAŞ'ı ciddi manada kullanmaktadırlar"-"Dün Suudi Arabistan'ın, Husilere ve Ali Salih destekçilerine yönelik hava harekatını sonlandırma kararından duyduğumuz memnuniyeti dile getirmek istiyorum. Başından beri desteklediğimiz ve siyasi çözüm sürecinin önünün açılmasına vesile olmasını temenni ettiğimiz bu harekat, askeri amaçlarına ulaşmış görünüyor"-"(Türkiye-Irak) İlişkilerimizde bir dönem yaşanan fetret devri artık tamamen geride kaldı. Hamdolsun kaybettiğimiz ivmeyi yeniden yakalamanın heyecanı ve memnuniyetini yaşıyoruz. Hangi dinden, etnik kökenden, ırktan ve mezhepten olursa olsun, her Iraklı bizim için aynı mesafededir" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "DEAŞ mezhepsel fay hatları üzerinden bir siyaset inşa etmeye çalışıyor. Farklılıkları istismar ederek, gerilimleri tırmandırarak hatta kışkırtarak mevzi kazanmanın çabası içindedir. Çok iyi bilmemiz lazım, DEAŞ ümmetimizi parçalamanın gayreti içinde olan önemli bir virüstür. Başkaları aynı yolu izlemektedir ve bunlar DEAŞ'ı ciddi manada kullanmaktadırlar" dedi.Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak Cumhurbaşkanı Fuad Masum ile gerçekleştirdikleri baş başa ve heyetlerarası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, Irak Cumhurbaşkanı Masum ve heyet mensuplarıyla baş başa ve heyetlerarası verimli görüşmeler gerçekleştirdiklerini belirterek, "Kritik bir dönemden geçtiğimiz hepimizin malumu. Böyle bir döneme tekabül eden ziyaretin gerek ülkeler gerek bölge için hayırlara vesile olmasını diliyorum" ifadesini kullandı.Irak'ın ve Iraklıların gönüllerinde müstesna bir yere sahip olduğunu vurgulayan Erdoğan, bu yıl 23 Nisan ve 24 Nisan tarihlerinin özel bir konuma sahip olduğunu, yarın İstanbul'da toplanacak Dünya Barış Zirvesi'nde, Irak Cumhurbaşkanı Masum'un katılımcılara hitap edeceğini söyledi. Başbakanlığı döneminde Irak'ı 3 kez ziyaret ettiğini, Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey mekanizmasını kurduklarını, 2009'daki Bağdat ziyaretinde de değişik alanlarda 48 anlaşma mutabakat muhtırasının imzalandığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugün de ilişkilerimize o günden farklı bakmıyoruz. Biz bu coğrafyanın ev sahipleriyiz, kadim meskunlarıyız. Aramızda yüzyıllara sarih dostluk ve kardeşlik bağları mevcuttur. İlişkilerimizde bir dönem yaşanan fetret devri artık tamamen geride kaldı. Hamdolsun kaybettiğimiz ivmeyi yeniden yakalamanın heyecanını ve memnuniyetini yaşıyoruz. Hangi dinden, etnik kökenden, ırktan ve mezhepten olursa olsun her Iraklı bizim için aynı mesafededir. Bakış açımız bu" diye konuştu. -"Çatıştıran değil uzlaştıran olmanın çabası içerisindeyiz"Irak'a veya bölgeye "Sünni, Şii, Ezidi, Kürt, Türk, Arap nazarıyla bakmadıklarını" belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak'ta yaşayan tüm farklı dini ve etnik grupları dost, komşu ya da kardeş olarak gördüklerini vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ayrıştıran değil birleştiren, barıştıran. Çatıştıran değil uzlaştıran olmanın çabası içerisindeyiz. Bu anlayışla Irak'ın birliğini, beraberliğini ve toprak bütünlüğünü daima savunduk, savunuyoruz, şimdi de aynı tavrı benimsiyor, dostlarımızın yanında olmaya, dertleriyle hemhal olmaya gayret ediyoruz" dedi. "Aziz Kardeşim" diye hitap ettiği Fuad Masum ile son derece verimli görüşmeler yaptıklarını, el ele, omuz omuza vererek zorlu dönemde Irak'a nasıl yardımcı olabileceklerini ele aldıklarını belirten Erdoğan, şöyle devam etti: "DEAŞ'a karşı verdikleri mücadelede desteğimizi bir kez daha vurguladık. Bugüne kadar DEAŞ ile mücadelede neler yaptığımızı, bundan sonra da neler yapabileceğimizi açık net ortaya koyduk. 30 yılı aşkın bir süre bölücü terör örgütüyle mücadele etmiş, yaklaşık 50 bin vatandaşını terör illetine kurban vermiş bir ülkeyiz. Terörün yönetimi, gayesini, hedefini de çok iyi biliyoruz. Terörün dininin, milletinin, kutsalının olmayacağını her zaman ifade ettik. Herhangi bir terör olayını lanetlemeden önce kim tarafından yapıldığına, örgütün isminin önünde ne sıfat olduğuna ya da kendini neye atfettiğine asla bakmıyoruz. Bugün de DEAŞ terörüne karşı aynı ilkeli tavrımızı ortaya koyuyoruz.DEAŞ terörünün ana hedefi bölgedeki Müslümanlar olmuş, medeniyetimizin en güzide eserleri, kütüphaneleri, camileri, türbeleri olmuştur. Bu belayla mücadele, palyatif tedbirlerle mümkün değildir. Şayet başarılı olmak isteniyorsa bataklığı kurutmayı amaçlayan, küresel boyutta ve kapsamlı bir stratejinin benimsenmesi şarttır. DEAŞ'ı Irak'ta bertaraf etseniz bile bu sefer başka isimlerle bir başka yerde karşınıza çıkacaktır. Suriye'deki krizin çözülmesi işte bu sebeple büyük önem taşıyor. DEAŞ'ın ilerlemesine son dönemde Irak'ta kısmen durdurulduğunu görüyoruz. Tikrit şimdilik DEAŞ'tan temizlendi. Kuşkusuz bu aşamada kazanımların baki kılınması da önemlidir. Halkın geri kazanılmasının ve DEAŞ işgalindeki yerlerin yerel unsurlarca kurtarılmasının, DEAŞ'ın tam anlamıyla bertaraf edilmesine ciddi katkı sağlayacağına inanıyoruz."-"DEAŞ, ümmetimizi parçalamanın gayreti içerisinde olan önemli bir virüstür"Cumhurbaşkanı Erdoğan, DAEŞ'in, mezhepsel fay hatları üzerinden bir siyaset inşa etmeye çalıştığını, farklılıkları istismar ederek, gerilimleri tırmandırarak, kışkırtarak mevzi kazanmaya çabaladığını vurgulayarak, "DEAŞ, ümmetimizi parçalamanın gayreti içerisinde olan önemli bir virüstür. Başkaları aynı yolu izlemektedir, burada da DEAŞ'ı ciddi manada kullanmaktadır. Sonuç tabii ki DEAŞ'ın lehine gözükmekte, örgüt kazançlı çıkmaktadır" değerlendirmesinde bulundu.Erdoğan, "DEAŞ'ın silah kaynakları nereden, parasal kaynakları nereden geliyor, bunun üzerinde ısrarla durulması lazım. İslam dünyasının dışındaki gayrı İslami, Hristiyan dünyasından vesair bu örgütün içerisinde yer alanlar, herhalde burayı benimsedikleri için yer almıyor. Bu soruya da bir cevap bulmamız lazım. Bunlar da bizim için çok çok önem arz ediyor" dedi.-"Batı'nın bu yaklaşım tarzını kınıyorum ve lanetliyorum" Türkiye'nin, bölgedeki krizin başından beri, Irak'ın ve Iraklı kardeşlerinin yanında olduğunu ve olmaya devam edeceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak'tan 300 bin, Suriye'den de 1 milyon 700 bin insanın, sığınmacı olarak Türkiye'de bulunduğuna dikkati çekti. Göçmenleri taşıyan insan kaçakçılarının gemilerinin, Akdeniz ve Ege Denizi'nde batırılmasına zemin hazırlayan açıklamaların, Avrupa'dan yapıldığı yönünde medyada iddialar yer aldığını belirten Erdoğan, "Eğer Avrupa Birliği üyesi ülkeler bu açıklamayı yapıyorsa veya AB'de böyle şeyler gündeme geliyor ve konuşuluyorsa bu bir felakettir. Öyle ya da böyle bu insanlar ülkelerinden kaçarak Avrupa ülkelerine sığınmaya çalışıyorlarsa bu nasıl bir insani yaklaşımdır ki bunların kaçtıkları o gemilerin batırılması ve onların ölüme terk edilmesi gibi bir yaklaşım benimseniyor? Türkiye'yi bu noktada örnek gösterenler, kusura bakmasınlar bunun karşısına nasıl dikilecekler, önce bunun tedbirini alsınlar. 2 milyon insanı şu anda Türkiye eğer kendi topraklarında barındırıyorsa bunu insani ve vicdanı bir görev telakki ettiği için yapıyor. Aynı noktada bizden çok daha güçlü olan ülkeler niçin bunları batırmak suretiyle bunların ölümünü hazırlıyor. Biz, Batı'nın bu yaklaşım tarzını kınıyorum ve lanetliyorum. Böyle bir yaklaşım tarzı olamaz."-"Mezhebi yaklaşımların ortadan kaldırılması gereğini özellikle temenni ediyoruz"Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak ile ticaret hacminin 11,1 milyar dolar olduğunu, Türkiye lehine bir ticaret bulunduğunu belirterek, 2009'da ticaret hacmini 20 milyar dolar seviyesine çıkarma hedefi koyduklarını, terör nedeniyle gelişen sürecin hedefi yakalamada engel teşkil ettiğini söyledi. Geçen haftalarda İstanbul'da Irak Yatırım Konferansı düzenlendiğini, Irak'tan üst düzey katılımın olduğu konferansta, yatırımların Irak'a çekilmesi ve Türkiye'nin bu konuda yapabileceklerinin ele alındığını ifade eden Erdoğan, gelecek dönemde ticaret alanında çok daha farklı bir ivmenin kazanılabileceğine inancını dile getirdi. Erdoğan, Suudi Arabistan'ın Yemen'de Husilere ve Ali Salih destekçilerine yönelik hava harekatını sonlandırma kararından duyduğu memnuniyeti de vurgulayarak, şunları kaydetti: "Başından beri desteklediğimiz ve siyasi çözüm sürecinin önünün açılmasına vesile olmasını temenni ettiğimiz bu harekat askeri amaçlarına ulaşmış görünüyor. Yemen'de kalıcı istikrar ancak barışcıl siyasi çözüm ile mümkündür. Burada da mezhebi yaklaşımların ortadan kaldırılmasını gereğini özellikle temenni ediyoruz. Duamız Husilerin ve Salih destekçilerinin bir an önce müzakere masasına oturmaları, hem kendilerine hem de Yemen halkına bedel ödettirecek tahriklerden imtina etmeleridir. Türkiye, bölgenin yeni bir kaosa sürüklenmemesi ve sorunun çözümü için şimdiye kadar tüm taraflarla yapıcı görüşmeler yapmış, gereken desteği vermiştir. Bundan sonra aynı tavrımızı sürdüreceğiz. Gerek insani yardım gerekse diğer konularda Yemenli kardeşlerimizin yanında olmaya devam ediyoruz."(Sürecek)

Kaynak: AA / Güncel

Recep Tayyip Erdoğan Fuat Masum Türkiye Irak Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title