Ergenekon'dan Tahliye Olan Oğuz Bulut'a Karşılama
Ergenekon Davası'nda tahliye olan Sivas Ülkü Ocakları eski başkanı Oğuz Bulut, memleketi Sivas'ta sevenleri ve yakınları tarafından karşılandı.
Ergenekon Davasının dünkü duruşmasında tahliye olan Sivas Ülkü Ocakları eski başkanı Oğuz Bulut, "İnşallah dava bir an önce sonuçlanır, iddia edilen bir örgüt varsa ortaya çıkarılır. Silivri kimine göre bir eğitim yeri, kimine göre üniversite ama asla bir cezaevi değil" dedi.
Sivas Ermeni Cemaatini Lideri Minas Durmazgüler'e suikast yapacağı iddiasıyla 3'üncü Ergenekon iddianamesi sanıkları arasında yer alan ve 4.5 yıl tutuklu kalan Sivas Ülkü Ocakları eski başkanı Oğuz Bulut, dün İstanbul 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon davasının 285'inci duruşmasında tahliye oldu. Bugün uçakla önce Kayseri'ye gelen Oğuz Bulut, ardından karayolu ile ailesinin yaşadığı Yıldızeli İlçesi'ne geçti. Araç konvoyu eşliğinde ilçeye giriş yapan Oğuz Bulut evinin önünde davul zurna ile karşılandı. Ardından tahliye kararı için dualar eşliğinde sığır kurban edildi. Burada sevenleri tarafından 'Ülkücü hareket engellenemez' sloganları atıldı. Karşılamaya gelenler ile tek tek tokalaşan Bulut, annesi Fadime Bulut ve babası Rasim Bulut ile hasret giderdi. 4.5 yıl sonra oğluna kavuşan annesi Fadime Bulut, Oğuz Bulut'a sarılarak ağladı.
'ERGENEKON ÜYESİ OLMAM MÜMKÜN DEĞİL'
Ailesiyle bir araya gelen Bulut, kendisi hakkında son duruşmada savcıların tahliye talebinde bulunduklarını, son savunmasının ardından mahkemenin tahliye kararını verdiğini belirtti. Son duruşmada istenmeyen olaylar yaşandığını belirten Bulut şunları söyledi:
"Savunma süresini yeterli görmeyen sanık avukatları ve sanıklar mahkemeyi protesto ederek salonu boşalttı. Biz bunun taraftarı değildik. Biz orada yargılanıyoruz ve kendimizi savunuyoruz. Çıkan bazı avukatlar açıklama yaptı. Kimsenin sanık avukatları da olsa bir başka sanığı ve savunma hakkını engelleme haklı yoktur. Ergenekon örgütü olup olmadığı mahkeme sonucunda ortaya çıkacak. Ergenekon torbası içinde birbirinden ayrı, zıt fikirlere ve siyasi görüşlere mensup insanlar bir araya getirilmiş. İşçi Partili, CHP'li, ülkücü, asker kökenli. Ben ülkücü bir insanım ve Ülkü Ocakları başkanlığı yaptım. Benim İşçi Partililerle CHP'lilerle aynı örgütün aynı hedefler doğrultusunda faaliyet göstermem mümkün değil. Bu benim Ergenekon isimli iddia edilen örgütün üyesi olmadığının en büyük kanıtıdır. Biz aynı fikirlere mensup değiliz. Belki yargılananların hepsi ülkücü olsa, orada hepimize idam cezası da verilse tepkimizi gösterir, kendi inancımız uğrunda mücadele ederdik. Son mahkemede oradakilerle o yüzden birlikte hareket etmedik. Bazı avukatların açıklamaları bizi üzdü. İşbirlikçi değerlendirmesi bizi üzdü. Mahkemenin kararından dolayı mutluyuz ailemize ve sevenlerimize kavuştuk. İnşallah dava bir an önce sonuçlanır, iddia edilen bir örgüt varsa ortaya çıkarılır. İçeride uzun yıllardır tutuklu olan, hasta olan insanlar var. Umut ediyorum ki bu insanlar bir önce sevdiklerine kavuşur."
SİLİVRİ ASLA CEZAEVİ DEĞİL
Tutuklu bulunduğu 4.5 yıl boyunca Ergenekon gibi bir davanın içerisinde bulunmasının kendisine büyük tecrübeler kattığını anlatan Bulut, "Büyük sıkıntılar olduğu gibi ömrümüz boyunca elde edemeyeceğimiz tecrübeler kazandık. Biz ideoljik bir hareketin mensubuyuz. Türkiye'nin geçmişi ve geleceği ile ilgili, siyaset tarihiyle ilgili olarak, okuyarak ve hayatımız boyunca öğrenemeyeceğimiz şeyleri 4.5 yılda öğrenmiş olduk. Biz orayı daha çok cezaevi değil de eğitim yeri olarak kullandık. Oradaki bir çok insan da bunu yapıyor. Silivri bugün kamuoyunda da cezaevi olmaktan ziyade kimine göre üniversite, kimine göre bambaşka bir yer, ama asla cezaevi olarak gözükmüyor" dedi. 4.5 yıl sonra ailesine kavuşmanın mutluluğunu yaşadığını belirten Bulut, "Babam 80 yaşında Silivri'ye 12 saat yola gidip geliyordu, bunlar bizi üzüyordu. Kavuştuğumuz için mutluyuz" diye konuştu.
EA,HY(EA/AAA) - Sivas / Yıldızeli