Haberler

Erken Yaşta ve Zorla Evliliklerle Mücadele İl Eylem Planlarının Desteklenmesi Eğitimi Programı

Güncelleme:
Abone Ol

Mardin'de, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı iş birliğiyle Birleşmiş Milletler (BM) Kadın Birimi Türkiye Ofisi ve BM Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Türkiye ile yürütülen "Erken Yaşta ve Zorla Evliliklerle Mücadele İl Eylem Planlarının Desteklenmesi Eğitimi Programı" düzenlendi.

Mardin'de, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı iş birliğiyle Birleşmiş Milletler (BM) Kadın Birimi Türkiye Ofisi ve BM Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Türkiye ile yürütülen "Erken Yaşta ve Zorla Evliliklerle Mücadele İl Eylem Planlarının Desteklenmesi Eğitimi Programı" düzenlendi.

Mardin'de bir otelde başlayan ve 4 gün sürecek programın açılışında konuşan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Kadının Statüsü Genel Müdürü Gülser Ustaoğlu, Bakanlık olarak kadına yönelik şiddetle mücadele çalışmalarını çok yönlü, bütüncül bir yaklaşım ve sıfır tolerans ilkesiyle sürdürdüklerini söyledi.

Toplumun tüm kesimlerinin önleme, koruma, cezalandırma ve politika boyutuyla kadına yönelik şiddetle mücadele süreçlerinde ortak ve kararlı bir şekilde yer almasının önemine işaret eden Ustaoğlu, "Yapılan araştırmalar dünyada her 3 kadından birinin şiddet türlerinden herhangi birini yaşadığını gösteriyor, maalesef. Bu yüzden en temelde çözüm, kişilerin hayatlarında şiddeti bir araç olarak görmesini engellemekten geçiyor." dedi.

Anayasa, Türk Ceza Kanunu ve Türk Medeni Kanunu gibi temel mevzuatlarla beraber, 6284 sayılı kanun ve ikincil düzenlemeleriyle, kadına yönelik şiddetle mücadelenin hukuksal altyapısının Türkiye'de oluşturulup, güçlendirildiğini aktaran Ustaoğlu, planlı, programlı ve düzenli olarak kadına yönelik şiddetle mücadele eylem planlarını uyguladıklarını belirtti.

"Acil eylem planlarımızı hazırlayıp, tüm yerel dinamiklerle eşgüdüm içerisinde uyguladık"

Önemli bir insan hakkı ihlali olan kadına yönelik şiddetin biçimlerinden birinin de erken yaşta ve zorla evlilikler olduğunu dile getiren Ustaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kadınlara ve özellikle kız çocuklarına yönelik şiddetin ve ayrımcılığın bir biçimi olan 'erken yaşta ve zorla evliliklerle mücadele' Bakanlığımızın politika öncelikleri arasında yer alıyor. Nitekim, kız ve erkek çocukların mutlu olabileceği yegane ortamın ailelerinin yanı ve okullar olduğuna inanıyoruz. 2017 yılı itibarıyla 'Erken yaşta evliliklerle mücadele' çalışmalarımızı bu tür evliliklerin yüksek olduğu illerde yerel dinamiklerin katkı ve katılımlarıyla yapılandırdık. Bu kapsamda; 2017'de Ağrı, Aksaray, Bitlis, Diyarbakır, Gaziantep, Hatay, Iğdır, Kahramanmaraş, Kars, Kilis, Mardin, Muş, Nevşehir, Niğde, Şanlıurfa, Van, Yozgat ve İzmir Kiraz ilçemiz olmak üzere 17 ilimize gerçekleştirdiğimiz saha ziyaretleri ile acil eylem planlarımızı hazırlayıp, tüm yerel dinamiklerle eşgüdüm içerisinde uyguladık."

"Erken yaşta evlilik oranı yüzde 2,3'e düştü"

Ustaoğlu, kayıtlara baktıklarında erken yaşta evliliklerde resmi verilerin yıllar itibarıyla düşmekte olduğunu memnuniyetle gözlemlediklerini belirterek, bu düşüşte devletin bütüncül ve kararlı politikalarının yanı sıra Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı koordinasyonunda, oranların nispeten yüksek olduğu illerde yürürlüğe koydukları acil eylem planlarının da ciddi katkısı olduğuna inandıklarını bildirdi.

İstatistikleri incelediklerinde özellikle 2010 yılından sonra erken yaşta evliliklerin sayı ve oran olarak genellikle düşüş eğiliminde olduğunu gördüklerini dile getiren Ustaoğlu, "2009 yılındaki yüzde 8,1'lik erken yaşta evlilik oranı, 2021 yılında yüzde 2,3'e düşerek yüzde 71 oranında azaldı. Yine 2005 yılında evlenen 51 bin 944 kız çocuğu sayısının 2021 yılında 13 bin 139'a düşmesiyle evlenen kız çocuk sayısında yüzde 75'lik bir düşüş gözlemliyoruz. Erkek çocukların evlenme sayılarında da kayda değer bir düşüş görülmekte. 2018 yılında 1029 erkek çocuğu erken yaşta evlendirilmişken 2021 yılında bu sayı 770'e düştü." diye konuştu.

Ustaoğlu, söz konusu analizler doğrultusunda eylem planlarını yürüttükleri illere, Afyonkarahisar, Ardahan, Edirne ve Siirt'i de eklediklerine dikkati çekerek, erken yaşta ve zorla evliliklerle mücadeleyi yaygınlaştırmaya karar verdiklerini aktardı.

"Toplumumuz bu konuda bilinçlenmeli"

Vali Yardımcısı Gürsel Temurci ise dünyada erken yaşta ve zorla evliliğe sadece kız çocukların değil erkek çocukların da maruz kaldığını söyledi.

Ancak bu sorunun büyük çoğunluğunu erken yaşta evlenen kız çocuklarının oluşturduğunu ifade eden Temurci, bunun kız çocukların yaşamında daha ağır ve geri dönülmez etkiler bıraktığını vurguladı.

Temurci, şöyle konuştu:

"Bu sorunun ortadan kaldırılmasında çok büyük sorumluluk düşmekte. Bu anlamda konu üzerinde hassasiyetle durulmalı, mevzuatın öngördüğü yaptırımlar düzenli uygulanmalı ve denetimler sıklıkla yapılmalı. Erken yaşta ve zorla evlilik sorunu yalnızca cezaların uygulanmasıyla ve denetimlerin yapılmasıyla önlenebilecek kadar basit bir mesele değil. Toplumumuz bu konuda bilinçlenmeli, bireylerin bu konuda zihniyetleri değiştirilmeli. Öğretmenlerimizin, din adamlarımızın, din görevlilerimizin ve sosyal hizmetlerde görevli tüm personelimizin toplumumuzu doğru yönlendirmesine ihtiyaç var. Bu doğru yönlendirmeler için de tüm kamu görevlilerimizin bilinçlendirilmesi ve gerekli eğitimin tüm kamu görevlilerimize verilmesi elzemdir."

Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Zeki Eryarsoy ise yaptıkları çalışmalarla erken yaşta ve zorla evlilik oranını düşürdüklerini belirterek, bunu daha da düşürmek için çalışmaları sürdüreceklerini aktardı.

UNICEF Çocuk Koruma Uzmanı Pınar Öktem ile Proje Koordinatörü Duygu Erseçen de yürütülen çalışmalarla ilgili bilgi verdi.

Türkiye'nin 21 ilinden kamu yöneticileri ve çalışanları, üniversite ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin katıldığı eğitim programında, illere özel ve ihtiyaçlarla uyumlu il eylem planlarının hazırlanması değerlendirilecek.

Kaynak: AA / Güncel

Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title