Ersoy: "Rusya'dan Gelecek Turist Sayısının 5 Milyonun Üzerine Çıkacağını Ön Görüyoruz"
Turizm Yatırımcıları Derneği (TYD) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ersoy, katıldığı “Turizmde Perakendeciliğe Geçiş ve Markalaşma” panelinde konuştu.
Turizm Yatırımcıları Derneği (TYD) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ersoy, katıldığı "Turizmde Perakendeciliğe Geçiş ve Markalaşma" panelinde konuştu. 2017 yılında Rusya'dan 5 milyonun üzerinde turist beklediklerini söyleyen Ersoy, "En önemli gelişme Rus pazarında oldu. 2015 yılında kriz öncesi Rusya'dan yaklaşık 4 milyon turist gelmişti. 2016'yı kaale almıyoruz. 2017 itibariyle erken rezervasyonlarda da 2015'e göre yüzde 20'nin üzerinde bir artış olduğunu hissediyoruz. Eğer herhangi bir olumsuz gelişme yaşanmazsa 2017 yılında Rusya'dan gelecek turist sayısının 5 milyonun üzerine çıkacağını ön görüyoruz" dedi.
Atlas Global'in Yönetim Kurulu Başkanı ve aynı zamanda Turizm Yatırımcıları Derneği (TYD) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ersoy, "Turizmde Perakendeciliğe Geçiş ve Markalaşma" paneline katıldı. Hilton İstanbul Bomonti Otel'de düzenlenen panelde Ersoy'un yanı sıra turizm sektöründen çok sayıda yönetici ve davetli yer aldı. Panelde Türkiye'nin turizm sektöründeki yerini anlatan Ersoy turizmde perakendeciliğin önemden söz etti. TYD Yönetim Kutulu Başkanı Ersoy, sektörün daha iyi yerlere gelmesi için milli arama motorunun önemi değindi. 2017 yılında Ukrayna ve Rusya'dan gelecek olan turist sayısında büyük bir artış beklediklerini söyleyen Ersoy, Rusya'dan 5 milyonun üzerinde turist bekledikleri ifade etti.
2017'de Türkiye'ye gelecek olan turist sayısı yüzde 25 artacak
Erken rezervasyon verilerine göre 2017'de Türkiye'ye gelecek olan turist sayısının yüzde 25 oranında arttığını söyleyen Ersoy, " Bu rakamlar erken rezervasyon kampanyalarının ilk verileri bunun gerçekleşeceğini gösteriyor. Örnek verirsek Ukrayna 2016 yılında 2015'e göre yaklaşık yüzde 25 artışla gelmişti. Ama bu sene çok daha uygun bir adım atıldı ve 2 ülke arasında pasaportsuz seyahatin başlayacağı müjdesi verildi. Yanılmıyorsam Nisan ayı itibari ile de başlatıldı. Bu uygulama hayata geçiyor. Bu daha rezervasyonların yüzde 25 artacağını gösteriyor. Bunu nereden anlıyoruz. Erken rezervasyonlarda ciddi bir talep artışı başladı. ve tur operatörlerinin uçak taleplerinde ciddi bir artış var. Yani Ukrayna pazarından en az yüzde 25'li bir artış bekliyoruz" diye konuştu.
"Rusya'dan gelecek turist sayısının 5 milyonun üzerine çıkacağını ön görüyoruz"
Rusya'dan gelecek turist sayısında büyük bir artış yaşanacağını söyleyen Ersoy, "Diğer devletlere de baktığımızda geçen seneye göre yüzde 20 civarında ön rezervasyonlarda artış görüyoruz. Şimdiden uçak doluluk oranları tahmin edilen seviyelerin üzerine çıktı. Ama en önemli gelişme Rus pazarında oldu. 2015 yılında kriz öncesi Rusya'dan yaklaşık 4 milyon turist gelmişti. 2016'yı kale almıyoruz. 2017 itibariyle erken rezervasyonlarda da 2015'e göre yüzde 20'nin üzerinde bir artış olduğunu hissediyoruz. Bu artış artarak devam edecek gibi gözüküyor. Eğer herhangi bir olumsuz gelişme yaşanmazsa 2017 yılında Rusya'dan gelecek turist sayısının 5 milyonun üzerine çıkacağını ön görüyoruz" şeklinde konuştu.
İranlı turistlerin en çok tercih ettiği ülke yine Türkiye oldu
İran'da gelmesi beklenen turistlere de değinen Ersoy, "Diğer bir konu İran. İran'da şuanda nevruz bayramı var. Ciddi bir tatil var. Onların en büyük tatili var. Yine en çok talep gören ülkü de Türkiye oldu. Bütün İran'ın uçuş izinleri verirken yaptığı gecikmelere veya İran Türkiye İstanbul konsolosluğunun gazetelere verdiği şuan güvenlik sorunu var. Mecbur kalmadıkça seyahat etmeyin demesine rağmen. En çok talep gören yine başta İstanbul olmak üzere Türkiye oldu. Bir de Avrupa'nın İranlı turistlere uyguladığı katı bir rejim var. Orada rahat etmiyor turist. ve ne olursa olsun bütün engellere rağmen tercihini öncelikle Türkiye'den yana kullanıyor. Türkiye'de mutlu oluyor insanlar. Ailecek rahat bir tatil yapabiliyor. ve her şeyden önemlisi para birimimiz dolar karşısında değer kaybettiği için daha ucuz daha konforlu bir hizmet alabiliyorlar" ifadelerini kullandı.
"Dünya turizminde başarılı örnekleri izlediğimiz zaman toptancılığı bırakıp perakendeciliğe geçtiklerini görüyoruz"
Turizm sektörünün daha iyi yerlere gelmesi için milli arama motorunun ve perakendeciliğin önemine değinen Ersoy, "Dünya turizminde başarılı örnekleri izlediğimiz zaman toptancılığı bırakıp perakendeciliğe geçtiklerini görüyoruz. Bunun Türkiye'de çok önceden başlatılması gerekiyordu ama gerek görülmemişti. Öncelik sırasına alınmamıştı. Ama 2016 yılında yaşadığımız krizler artık bunun öncelik sırasına alınması gerektiğini, gösteriyor. Artık rezervasyonların yüzde 50'den fazlası aplikasyonlar şeklinde akıllı telefonlar üzerinden yapılmaya başlandı. Aynı şey turizm rezervasyonlarında, otel rezervasyonlarında da gözlemleniyor. Dijital rezervasyon ve pazarlama ortamına dönüş olduğunu görüyoruz. Eğer bu tamamlanırsa ve Türkiye buna kısa sürede adapte olursa toptancılıktan perakendeciliğe geçiş sağlanmış olacak. Bu geçişte karşımıza başka bir tehlike çıkıyor. Global rezervasyon portalları, maalesef şunu gördük ki bu arama motorları normalde yüzde 25 seviyelerinde kar marjlarını geçmemesi gerekirken kendi pazarlama sistemini kurmamış olan veya uluslararası fiyat maliyetleri kullanma şansı olmayan münferit yatırımcılar yüzde 50'ye varan komisyon talepleriyle karşılaştılar. Zaten fiyat ortalamaları düşüyor bu yatırımcıların düşük fiyatında yüzde 50'sini aracıya vermek zorunda kalınca bunların otellerini açık olarak sürdürebilme imkanları ortadan kalmış oluyor. Bunu da engellemenin bir tek yolu var. alternatif pazara ürün sağlayıcı bir arama motorunun geliştirilmesi gerekiyor. Bunun da milli bir aram motoru olması gerekiyor. Arama motorları yatırımları ciddi yatırımlar. Dünyadaki global arama motorları şirketlerinin sadece ARGE yatırımına ayırdıkları yıllık bütçe 3 milyar doları buluyor. Bunların milli projeler olması gerekiyor" dedi.
ABD'nin 8 ülkeye koyduğu uçuş sırasında elektronik eşya taşıma yasağı ile ilgili konuşan Ersoy şunları söyledi: "Bu tamamen bir algı yönetimi Maalesef bu ülkelerle ilgili olumsuz algı yaratmak için yapılan olumsuz bir kampanya. Normalde özellikle İstanbul veya Dubai bunlar ne güvenli havalimanları olarak biliniyor zaten ve de bu elektronik sistemler de uçağın çalışıp çalışmadığını kontrol etmeniz yeterli. Farklı bir amaç için mi sokuluyor, bunu anlamanız için yeterli. Böyle detaya girmeden beklemeden hemen uygulamaya geçilmiş olması kabul edilebilir bir şey değil. Bu yanlıştan hemen geri dönülmesi gerekiyor. Bu ülkeleri adres göstermek kabul edilebilir bir propaganda değil." - İSTANBUL